19 Eylül 1937 Tarihli Haber Gazetesi Sayfa 2

Saatlik sayfa görüntüleme limitine ulaştınız. 1 saat bekleyebilir veya abone olup limitinizi yükseltebilirsiniz.

Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

v v kalabilecek bir medeni devlet tasav. .vuruna mantıkan imkân yoktur. Bu. 'bın galebesini temin edebileceğini İnönünün Nyon mukavelesi Yazan : Akdenizde evvelâ münferid kalmı. | ya mahküm tesadüfi bir vaka gibi be. liren ve sonra neticeleri hesab edilmiş, riskleri göze alınmış bir metod, ârazı gösteren korsanlık karşısında medeni âlemin duyduğu nefret ve heyecan Akdeniz devletlerini müşterek bir va. zifeye davet etmişti. Bunun neticesi olarak dokuz devlet tarafından imza. | İanan Nyon mukavelesinin Büyük Mil. let Meclisi tarafından dün tasdik edil. miş olması, Türkiyeyi, mukaveleye im. za koymuş bir devlet sıfatiyle taah. hüd edilmiş vazifeye bilfiil başlatmış oluyör. Gerek Türkiyenin, gerek müt. tefiki Yunanistanın, diğer iki Balkan paktı devletinin Mısır, Sovyetler bir- liği, Fransa ve İngiltere ile birlikte girişmiş bulundukları bu güzel hare. keti fena tefsir edecek bir devlet ta. savvuruna mikân var mıdır? Olmaması icab eder. Zira Akdeni. zin huzur ve sükünundan müstağni nunla beraber hâdiselerin maküs se. yirlerinden her gün bir parça daha ge. rilen ginirlerin, en makul hareketler karşısında dahi, garib garib tezahürle. re imkân bahşedegeldikleri unutulma. malıdır. Muvazenesizlik ve cinnetle olan mü. cadelesinde aklın, mantığın ve hesa. sandığımız dünya, hiç umulmadık bir anda, kendisine mev'ud sanmak İste. mediğimiz bir inhidamt kabul edebi. lir. Geçirdiğimiz bu kararsızlık devre. sinde İnsanlığı böyle mühlik bir enca. ma müstahak addetmiyenlerin, insan. lığım 'bu müthiş belâ ve ıstıraptan kur. tulmasımı temenni edenlerin başmda, bütün iyi niyetleri ve gu sıhhat ve nikbinlik, neşreden bünyesi ile Türki. yenin Bölükdüğüna İnanmâlıdır. Huzur ve sükünun bllyllk - dostu, emniyet ve sulhün büyük taraftarı o. lan Türkiye Cumhuriyeti Nyon muka. velesini imzalarken ne düşünmüştür? Nyon konferansından elde edilen neti. ce bu Türkiyeyi memnuün etmiş midir? Memnun etmişse bu memnuniyetin gekli, manası ve nesçi nedir? Türki. ye ve müttefikleri tarafından imzala: nan Nyon mukavelesinde şu menhus korsşanlığın imhasından gayri bir he. def aramak mümkün müdür? Cumhurreisi tarafından bir milli irade ile fevkalâde toplantıya davet edilmiş olan Türkiye Büyük Millet Meclisi huzurunda muhterem Başvekil İsmet İnönünün dün irad ettiği nutuk büu iki sualin en a,çık' cevıbla.rml ihtiva etmektedir. Şöyle ki: - 1 — Nyon mukcvelesl hiçbir gizli hedef ve manası olmıyan bir siyasi vesikadir., — 2 — Bu mukavele sadece korsanlı. Zın devamına imkân bırakmamak, de. nizlerin emniyet ve hürriyetini temin etmek arzusunun bir ifadesidir. 3 — Bu anlaşmanın muhitini geniş. letmesi, kıymet ve küdretinin çoğal. masr demek olacaktır. Biz bu anlaş. ma, dışında kalan devletlerin bu anlaş. ma içine girmelerini tercih ederiz. Muhterem Başvekil, şu üç esas ile hulâsa ettiği bu muükavelenin tamamı üzerindeki teşhisini de şöyle ifade edi. yor: “—. Nyon'un umumi dikkat ve has. sasiyeti üzerinde toplaması aktolun . duğu zamanın nozaketidir.,, Yani demek istiyorlar ki; “— Korsanlığa karşı tedbir alma nm yirminci asırda medeniyet ve İn. sanlığım gayet tabif bir aksülâmeli su- retinde tefsir va telâkkisi icab ederdi. Fekat siyasi dünva öyle garib bir psi- koloji içindedir ki en doğru, en ma. kul, en tabi! hareketler bile çok teh- likeli ve cok aykırı bir surette tefsir edilmektedir. Eğer Akdenizin bir kı- yısında bazı menfaatler gayet endişe verici bir mücadele içinde bulunmasa. lardı Nyon mukavelesinin aktedilmiş olması veya olmaması üzerinde kim. 'zun bir zaman İçin, tahaddüs edecek 82 kafa yormıya lüzum görmezdi., Nlçm’ ğ nutku ve Şekip Gündüz Zira ihtirasları kabarmamış, si. nirleri gerilmemiş ve gözleri kanlan. mamış bir dünyada ne korsanlık tü. rerdi, ne de korsanlığı imha etmek için verilen müşterek ve magum bir kararda “fevkalâde bir hüküm” kıy. met Ve ehemmiyeti arıyanlar olurdu. Muhterem Başvekilin nutkundaki şu cümle ise siyasi vaziyetin ne kötü bir kararsızlık içinde bocaladığını bü. yük bir acık kalpllik ve vuzuhla or. taya koymaktadır: “— Iğpanya meselesi herhangi bir şekilde bitse belki bugünkü buhran nihayete erecektir. Fakat bitinceye ka- dar Avrupa kırizlere maruz görünü- yor. Her an Akdenizde bulutlu bir ha- va ve patlak vermeğe müsait bir vazi- yet vardır.,, Görülüyor ki muhterem Başyvekil Avrupadaki telâkki ve menfaat tezat, larına rağmen İspanya meselesinin bitmesiyle vaziyetin iyiliğe yüz tuta- bileceğini ümit etmek İstiyor, Bundan şöyle bir mana çıkarmak da müm. kündür: “— İspanyadaki dahili harbin alev. lenmesine sebeb olanlar veya İspan. yadaki kardeş kavgasının başlamasını kolaylaştıranlar ve başlaymca iki ta. raftan birine yardım edenler bugün giriştikleri işte namus belâsr devam etmektedirler. Yoksa onlar da bu hâ. dise dolayısiyle yüklendikleri mes'uli. yetlerden bunalmışlardır. Onlar da en dürüst bir bitaraflık muhafaza etmiş olanlar gibi sürüp giden bu belânın 18. tırabını çekmektedirler. Franko gale. be ederse Valâns mefküresini tahrik edenlerin ve Valâns galebe ederse Frankonun ihtiraslarına inkişaf imkâ. nını vermiş olanların yeni bir fedakâr. lığa kalkışmak ve İspanyada yeni bir hmkotln initiative'ini ele almak cür. etini gösterememeleri, hiç olmazsa u- emrivakii kabul etmeleri ihtimali var. dır. Torikt tetkildek . Istanbulun meşhur bir miras yedisi: Dalkavuklarına, Yazın en sıcsk gününde kış oyunu, kışın en soğuk gününde de . yaz oyunu oynatan adam... Yazan : İki seneden fazla o!uğor ki, Boğaziçi ve Haliğç aahillerine ait dört yazım için, vesika Üzerinde, Adeta iğne İle kuyu kazarak uğ. raşmaktayım. Büyük; şehrin geçmiş asırlar daki manzara ve yaşayışını bütün — canlılığı ile nakleden bu vesikaları, Türk — tarihi ile uğraşan meslektaşlarıma, ve — bilhassa İsz. tanbulu sevenlere ve İ#tanbul — belediyesine, kitap halinde sunacağım, Bu vesikalara, İs. tanbulun tarihi 'topografyasna ait he etüd ile, vesikalarda yazılı yalrların ve sahildeki sair mebaninin sahipleri hakkında bazı not. lar ilâvesine çalışırken, bugün oturdum, Ha. ber için de şu satırları çıkardım. On dokuzuncu asır başında bir —gün bir sandala binerek Beşiktaştan Ortaköye doğrü çıkmağa başlasaydık, elimde bulunan bü kıy. metli vesikalara göre, sahil boyunun man. zarasını, şimdikinden pek farklı olarak şöy- le görecektik; Beşiktaş iskelesi, yanında Hamlacı Osman Beşenin kahvesi, yanmda Kemahlı Mehmedin kahvesi, Kösem valde çeşmesi, Baki efendi mescidi, yanında Hayreddin paşa türbesi, ya nında Veli ağa karısının yalısı ki ö zamanlar bu yalıda valde sultan kethüdası meşhur Yu suf ağanın oğlu Münir bey kira — ile oturu. yordu, yanmda bostancı Hacı Hafızın yalısı ve kayıkhanesi, yanımda yağlıkçı Hacı İbiş ağa yalısı ve kayıkhanesi, yanında Ali dedm oğlu Mustafa ağanın yalısı ve kalrkhanesi, yanında Safal zade Ahmet efendinin yalısı ve kayıkhanesi, yanında çarkçı başı iskele. si, İskele başmda Veli efendi zade Mehmet Emin efendinin yalısı... - Burada durabiliriz. Çünkü, sandalcılarımız küreklere asıldıkça, ve ben bu vesikaların yapraklarını çevirdikçe, yalrları yalılar, ka. yıkhaneler, iskeleleri iskeleler kovalıyacak, Boğaziçinin eşsiz tabiat güzelliğine bürün. müş şirin köyler, yalıları, kahveleri, iskele. leri, çeşmeleri, mesire yerleri ve — bahçeleri ile Rumelikavak hisarınım dışma kadar uzı. yacaktır. Biz o devrin en meşhur simaları ile en si. lik şahsiyetlerinin, bir balıkçı Ahmet Beşe. nin, bir Halil Hamit paşa zadenin, — yabut meşhur Yahtdi bazirgânlarm, Rüum kuyum. ua ürek ea Tlama nni UY li YA tKİTEEY YOti e UD tenekeci Mişon ile pastırmacı Manolâkinin, bir sefaret tercümanı ile bir bedestan tel. Fakat ya bu belâ bitmez ve bu müzmin şekliyle devam eder durursa? O zaman mevcut krizin daha berbat. laşmasına, daha çok müz'iç ve... müh. lik olmasına mev'ud nazariyle bakıla. bilir. LA Paristen gelen haberler İtalyanların Melilâya yeniden 7000 asker ihraç et. tiklerini, bunların ve bunları takiben gönderilecek olan diğer İtalyan asker. lerinin Frankoyu takviyeye memur edilmiş — bulunduklarını — bildiriyor. Berlinden de buna benzer haberler ge. liyor. Eğer bunlar doğruysa İtalyan. larm ve Almanların Nyon mukavele. sinin muhitini genişletmek temayülü. nü göstermekten cekindikleri ve umu. mi temayül hilâfmma olarak “Frankoya yaptıkları yardımı genişletmek,, ar - zusuna kapıldıkları neticesine varıla. bilir, N)ron Konferansı yalnız denizal. tı ve deniz Üstü gemilerle tayyareler tarfından yapılan korsanlığı menet - mek kararını vermiş bulunduğu için, mukavelenin tatbikima memur edilen devletlerin herhangi bir Hmandan âsi. lere gönderilen ve arsrulusail telâkkile. re, kaidelere, kanunlara ve ahkâma tamamiyle aykırı olan askeri yardım. lara, takviye kuvvetlerine karsı ko- yacak bir salâhiyetleri olmadığı mey- dandadır. Acaba, müzakeresinden ve İmzalanmasından çekinmiş olan bazı devletlere imzalanması imkânı hâlâ temin ve tavsiye edilmekte ©o- lan Nyon — mükavelesi, — muhiti - ni genişletmek —imkânmdan mah- rum kalırsa, bu mukaveleyi — bir buçuk celsede akdetmiş olan devletler aralarındaki anlaşmanın hudud ve şü. mulünü genişletmek tarafına gidecek. ler mi? Yahut korsanlık devam eder de Nyon mukavelesi mucibince vazife almış olan harb gemilerinden biri bir tecavüze maruz kalırsa ve bu tecavü. zü yapan korsanım milliyetini ispat eden bir takrm deliller elde edilirse ne olacak? Nyonu imza etmiş olan dokuz devlet korsanlığı teşvik ve himaye e. den devlete bir ders vermeye kalkışa. caklar mı? , Akdenizde korsanlığın artık devam etmemekte olmasını temenni edelim. Fakat eğer ediyorsa ve edecekse mu. kavele mucibince vazife gören bir ge. minin tecavüze uğramasını bu dokuz devletin müştereken karşılıyacaklarını tahmin etmek lâzımgeliyor. Zira şu anda Âkdenizde dolaşan bir Fransız veya bir İngiliz harb gemisi adetâ gönderlerine yalnız Fransız veya yal. | nız İngiliz bandırasını değil, dokuz devletin bandıralarını birden çekmiş gibidir. Velhasıl vaziyet, muhterem Başvekilimizin büyük bir isabetle teş. his ve tam bir vuzuhla ifade ettikleri gibi “bulutludur ve patlamıya müsa. it,, tir Eğer patlarsa bu patlayıştan şu devletin veya bu devletin kârlı cıka. bileceğini tahmin edebilmek safdillik olur, Bugünün son sistem Hharb vasıta. larma sahip devletler arasında çıka. cak bir harbin insanlık ve medeniyet için misli görülmemiş bir felâket ola. cağı rıyazi bir hakikattir. İşte İnönü hem bir başvekil zaviyesin. den hem bi'r asker vaziyesinden baka. rak muhtemel bir harbin medeniyeti, içtimaf nizamı ve insanlığı nasıl bir uçuruma sürüklemiş olacağını görü. yor ve isşte bunüun için ihtiraslarır a gem vuramıyan, sulh şuuruna ulaşa. mıyan dünyaya haykırıyor: —. Biz Türkler böyle zamanda | harbolması ihtimalini büyük bir - facia * addediyoruz. Açıkça böyle bir dehşet- ten bahsedişim herhangi bir harbi Felâ- ket saydığımdandır. Yeni bir patla- ma mamur şehirleri ve memlekeleri en kısa bir zamanda kül haline koyabilir.,, Bunun için bir insan alarak elimiz- den geleni yapmıya mecburuz. | Bu sözleri söyliyen ağız her tecavü. zü kahretmek imkânlarına bol bol sa. hip olan kudretli bir devletin tercüma. nı olduğu içindir ki insan, medeni âle. me musallat olması muhtemel bir har. bin karşısında ifade edilen bu tedeh. hüşde sadöce muztarip dünyaya karşı gösterilmiş bir merhameti sezmekte. dir. İşte bu merhamet ve insani hüvi. yet Türk Devletinin en bariz vaafıdır. Şekip GÜNDÜZ Reşat Ektem Koçu lâlımın nerelerde oturduklarını öğreneceğiz. Bugünlük Veliefendi zade M.Emin efen. dinin yalrsı önünde duralım. — Bilir misiniz bu Mehmet Emin efendi kimdir? Veli efendi zade Mehmet Emin efendi, şiin, di at yarışları yapılan Veliefendi çayırınmın sahibi, ö devrin milyoönerlerinden, en meşhur mirasyedilerinden biridir. — “Sicili Osmant,, nin birinci cildinin 417 inci sayfasında Veli. efendi zade hakkınmnda şu satırları okuruz: “Şeyhislâm Veliddin efendinin — oğluydu. Babasının sayesinde müderris oldu. Rumeli kazaskerliğine kadar yükseldi. Hieri 1220 yı imda rösülülema bülünuürken vefat etti.Mu. rat Molla türbesi yanına gömüldü. — Haya. tında “Deli efendi!,, diye şöühret almıştı. Bir takrm dalkavuklarla zevk ve safa sürerek yaşadı. Çok zengindi. Sade dil bir. adamdı. LAtifeleri toplansa, bir kitap olur!. O zaman sinema yok, tiyatro yok, Veli e, fendi zadede para çok, iş güç yok. Yazın Be. şiktaştaki yalısında, kışın İstanbuldaki ko. nağında dalkavuklar, çengiler, — köçeklerle eğlenmesin de ne yapsın?.. Size zamanında “Deli efendi!,, diye — anılan ve “letaifi bir kitap tutacak,, olan bu meşhur mirasyedinin bir fıkrasını anlatmak İstiyorum. Kışm en soğuk günlerinde efendi hazretle, rinin aklıma eser, etrafını sarmış olan dal. kavuklara: — Haydi ağalar, efendiler, yaz oyunu oöy. nryalım ! Der. Veli efengi zade bu, kim hayır diye, cek? Hemeti yerden temennalar, el çırpma, lar: — Vallahi pek münasip efendimiz! Çoktan beridir oynamamıştık doğrusu.. Veli efendi samur kürküne bürünür, diz. lerine geniş bir battaniye alarak bir köşeye geçer, yanına bir de tandır alırdı. Ondan sonra divanhanenin bütün pehcereleri, kapı. ları ardıma kadar açılırdı. Dalkavuklar, sırt. larında incecik patiaka entariler, çıplak ayak larında şıpıdık terlikler,.göğüs bağır açık,et rafa dizilirler, pencerelerden İiçeriye lâpa lâ. pa karlar savrulurken uşaklar tepsi — tepal buzlu şerbetler, dondurmalar taşırdı. Efen. di hazretleri: nalryor yı.hu' Dedikçe, kemiklerinin içi sızlayan ve dlşle ri biribirine yapışan dalkavuklar: — Evet efendimiz.. Pek sıcak, şu şerbetler de olmasa halimiz ne olacak! Derlerdi. Tabil kürkünün arasmdan ancak burnu görülen efendi hazretleri bu sahneye kahkahalarla gülerdi. Kışın yaz oyunu oynayan “Veli efendi,, yazın da kış oyunu oynardı. Bu sefer camlar ve kapılar stmsıkı kapanır. Efendi hazretleri soyunup dökünür, sırtında incecik — entari, göğüs bağır açık çıplak ayaklarını uzatarak köşesine geçerdi. Dalkavuk efendiler, sırtla. rında kürk, ayaklarında yün çorap ve keçe terlik, sıralanırlar. Ödaya bir — mangâl, bir mangal daha, bir mangal daha gelir. Hepsi topeleme ateş dolu. Semaver ile salep güğll. mü ortada, Uşaklar dayarlar çayı, dayarlar havlıcanı, salebi, herifler baylım baylım ba. yılır. Bıitaktan eriyip tükenirlerken — efendi hazretleri buzlu şerbetini içer: — Yahu efendiler.. Böyle ne olacak, hava, lar da pek soğuk gidiyor! derdi.. Berikiler hep bir ağızdan: — Ya efendimiz, havalar pek soğuk. Hay. di biz sayei devletinizde sıkıntı çekmiyoruz ama... Derken, Veli efendi zade kahkahayı salı. verirdi. İ Tabil, kış oyununun da, yaz oyununun da sonunda dalkavyuklara — ihsan çıkardı. Efen, di, iki kahkahasınm bedelini bu — biçarelere bol bol öderdi. gayar SICAK," —huaıp. w’ buzlu Reşat Ekrem KOÇU Vefat . Merhum Müşir Alyanak Mustafa Paşa mahdumu ve merhum Çürüksulü Osman Paşa damadı Sadıkzade vapü- ru kaptanlarından Fikret Alyanak ile Trabzon inhisar memurlarından Os- man Alyanağın babaları ve diş dokto- rüu Übeyt Ölçerin kayınpederi Harbiye Nezareti Nezaret Dairesi Müdürü u- mumiliğinden mütekait (Şevket Alya- nak) berayi tebdilhava unduğu Trabzonda kısa bir has müteakip Allahın rahmetine kavuşmuştur. - (9734) Hayvan sergisi bugün açılıyor 1937 İstanbul vilâyeti hayvan sergi- sit 1 bugün saat 14 te Edirnekapı dışın- daki temizlik ahırlarında — açılacaktır. Serginin küşadını Vali Muhittin Üstün- dağ yapacaktır. Sergiye 75 kadar hayvan getirilmiş tir. -Adatepe muhribile dün Yugosltıîf!'“yıl Genel Kurmay Fevzi Çakmak diğer heytt likte dün gece saat yi ı* müttefik Yugoslavyanın ralarında bulunmak V muhribiyle hareket ctmi!dr Yuıi"' luyla Heyetimiz Akdeniz yo ,çek”f’ lavyanın Split İimanı timiz * Genel Kurmay Başkanı V€ hey igertk zasının bilâhare Rorıl"î'yı “.kııfî oradaki manevralarda dâ anlaşılmaktadır. Genel Kurmay BJIW Fevzi Çakmağın yanında hîâ öt misi muallimlerinden albay bay Cevdet, Millri Müdafaa - hava müsteşarı albay şı:fik wduı" : kurmaydan binbaşı Seh“d;_ kep bir heyet bul Bir kaza yüınnden Güzelliği — am bozuları nünü Kazanın m dava ediy0” M" Asliye üçüncü cezı memleketuniîde şimdiye WĞM miyen, Amerikan sistemi 3F e v yapılmaktadır. Bu duruşm“;:ıc Ahmet isminde birisidir. A a "yı! cık kemiği üzerinden bir kafâ Miid mıştır. Ahmet bunun çehre bozduğunu iddia etmektt ve'i den tazminat istemektedir- Tıbbı adli bunun mıhkm;; atine ait bir cihet olduğunu b K ıl" Müddeiumuümi Ferıdul'lı î atlar akademisi hocili Hakkının şahit ve ehlivukuf o! Mii etle t'b lenmesini ve izlerin çehre bozüp bozmadığının bü sur £ :.-“ edilmesini istedi. 'aükeme de, müdd tez;%eçmıe eııcaır erdıqlıeçl' a'd' Hakkı Tn birinci günü İımllîz erınde “tvk“ Sahte yüz Iırae Aslına çok be!7 $ şekilde yBP'lm Sahte bir yüz liralıkla : y ıı,nd’ mak isterken birisinin ya yi dün yazmıştık İlk tahkikatta Ahmedin PU fır**” pı bir alâkası bulunmadığ! yıh İıı da 'olmadan sahte parayı! ge£ laşılmıştır. î[ jrant li h et m.l.h! t Sahte para gay dilince « tır. Ancak çok dikkat € yikat? meydanâ çıkmaktadır- T;ı;,dır. ! hmmıyctle devam edi'me S ü Casuslara karşı , Almanyada Ş' tedbirler 3"" Almanyanın yakında v fır!" re olan askeri mane rek, bazı casusların mant sokulmak imkânını bul ğından Alman hükümeti ©4* le tehdit eden bir tebliğde tur. ğu ıı ::[ılü'" .,ıun'" Bütün Alman S“'"ı hırp tekniği hıkıkın*-îl ıı" ' idam edileceğini y W nasebetle vatana lııyl-'ı ıl!' tik eden kanunun ea 487 hatırlatmaktadırlar. ga | NŞ / Vefat oktor! ;f; Askeri dikimevi ;“_, vi hastalıkları mütah veri gzce operatorü Nuri Sın gü h Hasanın b"fw' vefîî etmî:tır M vıt'”w !" renköyünde lıtaıyw' vinden kaldırılarak d.fpol d" yıcedid kı.hrııtaılm’ ılzşıa'lf' Ier. ailesine beyan! L .;' £ Dü ff!f % | %îî %ı a b K bir t k '“üc. — ) 9 .—.

Bu sayıdan diğer sayfalar: