11 Haziran 1937 Tarihli Haber Gazetesi Sayfa 4

n üüü KATLANIR Her hakkı âblası Hadiye'ye âlttir. Yazan: Naciye İzzet Kanser kurbanır: . İrklar artık bitecek. Fakat zavallrben _40— Gamsız, kendisinden başkasını düşünmiyen bu hodbin, sağlam ve neşeli çocuk şimdi sinirli ve kurun- tulu bir hale gelmişti. Vakit vakit ta- hammül edilemez yeislere ve hüzün lere kendini kaptırıyordu. Bütün hisleri daha incelmiş, daha rakik bir hal almıştır. Şimdi kendi nefsinde tattığı yalnızlık ve can sıkmtısiyle | genç karısmın neler çektiğini daha güzel anlıyordu. Kaygusuzcasına bir hodbinlikle bu hassas çocuk kalbini nasıl yaraladığını, ne derecede mus- tarip ettiğini keşfediyordu. Her şey, sanki kendi suçlarmı, karısına karşı olan haksızlıklarını o- nun yüzüne haykırıyordu. Evvelâ müphem, sonra günden güne sarih- leşen bir pişmanlık kendi hatasiyle Iktığı yuvanın — acı teessüfleriyle karışıyordu, : Bu hayat, bu lüks yaşayış artık onu iğrendiriyordu!. O zaman bir fikre — kapıldı.. —Evvelâ bellisiz, sonra daha sarih! Daha sonra da bü- tün mevcudiyetine hâkim olan bir fikir! Büyük bir seyahate çıkmak fikri. Çok, çok uzaklara gitmek.. Kırk sekiz saat zarfında hep bun ları düşündü.., Ve bu düşünce niha- yet sabit bir fikir oldu. Bir şeyler yapmak, harekette bu. lunmak ihtiyacındaydı. Hindistana kadar gidecekti.. . Bu karar onu oldukça canlandır mıştı. -Bu hal bu tebeddülün gös- terdiği kudret ve gençliğin görün- mez kuvvetiydi. Fikrine saplanan inatçı düşüncelerden kendisini kur- tulmuş sandı. - İstanbulda bulunma- dığı-zaman zarfında Nişantaşındaki apartmanmım eskisi gibi açık kalma- sr ve eski intizamını muhafaza et- mesi için hizmetçilere emirler verdi. İstiyordu ki Neclâ geldiği vakit ev gene eskisi gibi düzgün olsun.. O. dasında çiçekler eksik olmasın. Ge- ne ayni hizmetçiler işlerini yapsım. İşlerini tevdi ettiği emniyetli âadamr- na çocuğu hakkında talimat verdi, — Çocuğu ki gitmeden evyel gidip görmeği aklma bile getirmemişti! — Hayrinin karısını bulacağını farze- derek genç kadının rahati için icap eden talimatr verdi. Karısına her ay çok mühim miktarda tahsisat ve- rilecekti. Çocuğunu serbestçe gör- mesine müsaade ehilmeaüü, hatta istediği takdirde yanma alabileceğini söyledi. Vekili Lem'inin evinde geçecek olan bütün hadiseleri Lem'iye - tel- grafla bildirecekti. Neclâya kocası- nn bıraktığı bir mektubu da - vere- cekti. * Bu mektup.. Lem'i onu nasıl bir Aifade ile... Vene müessir sözlerle 'yazmak istiyordu! « — Lem'i gibi biraz söğuk ve biraz 'bîhtiyatkâr bir karakter için hakikati düşüncelerini 'yazmak epeyce güç bir şeydir. Karısıma olan daimi aş- kını söyliyecek, şimdiye kadar anlı- yamadığı bu aşkını karısı - gittikten sonra anlıyabildiğini anlatacaktı.. Kendi kendisine bile zorla itiraf et- tiği yüreğinin derinliklerindeki vic- dan azaplarını sayıp dökecekti.. - Bütün bunları söylemek çok s- kıcr bir şeydi.. Onun gibi vakur bir gence ağır geliyordu!. Sonra;, Böyle büyük bir heyecanla bütün bunları ifade etmek de çok müşkül bir şey olacaktı. : Şu boş ev bana hep seni hatırlatıyor. “Niçin gittin Neclâ!.. Biliyo- rum: Ben kabahatliydim. Arna bu- nu istemiyerek yaptım.. Sana yaptı- ğım fenalığın büyüklüğünü takdir edemedim! ' “Neclâcığımı şu mektubu okudu- gun vakit geleceksin değil mi? O zaman bütün felâketler ve bedbaht- Bi H Si 7 i a "l ha Ht yüm Er a ra çok uzaklarda olacağım.. Ben sana Neclâ... Nerede olduğu- mu bileceksin. Sen de sevgilim bana kendi hakkında havadis vereceksin. Değil mi Neclâcığım. Eğer ister- sen yazacaksın, eğer istemezsen bekliyeceğim. Bu benim cezam ola- cak. “Vekilim Hasan bey bütün ih- tiyaçlarınla meşgul olacaktır. Eğer istersen çocuğunu da yanına getirte- Cek.ı “Neclâ şu mektubumu evimizde okuyacağını ümit etmek istiyorum. Oraya gelmiş olacaksın. Ve ben sen den uzaklarda olacağım.: Bu mektu- bumu okuyunca beni affettiğini ba- na yazacaksın değil mi Neclâ? “Ellerini öpmeme müsaade eder. sin aeğil mi Neclâ? Benim küçücük Neclâcığım... Benim güzel karıcı- INM ..:)5 “Lem'i,, Yirmi dürt gün sonra Hindista- nın kızgin güneşleri altında olacağır nı düşünüyordu.. Orada da yalnız o- lacaktı!.. Neclâdan gene uzakta... Heyhat hem de çok uzaklarda - ola- # » “Aylar, seneler geçti. - Lemi nihayet uzun seyahatinden geniş binaya ılk adımlarını tatr at- maz karısının dairesine doğru tevec" cüh etti. Gül ağacından kıymettar mobilyeler, uzun tüllerle kapalı pen- cereler göz kamaştırıcı ziyalara alış- kın bu Leminin gözlerinde çok loş, adeta karanlık' gibi görünüyordu. Sanki esrarengiz mukaddes bir yere veya bir hasta odasına gidiyor” muş gibi yavaş adımlarla yürüyor- du. Umduğundan çok daha fazla, çok daha derin bir heyecana tutul- muştu. İki senedenberi vaziyeti hiç değiş” tirilmiyen bu eski ve samimi eşya- lar, şu tatlı ışık, şu taze çiçekler, se- nelerce kapalı kalan yerlerde çok der falar olduğu gibi hüküm süren şu anlaşılmaz koku yuvaya dönmiyen varlığı hem çok tatlr, hem de çok zalimane bir şekilde hatırlatıyordu. Neclânm büyük odasını baştan başa geçerek pembe — gül ağacı ile akajdan mamul, modern bir komo- din önünde durdu, Parlak mermer üzerinde mektuplar yığılmıştı. Hep- si de Neclâ Lemi adresine yazılmış” tı. Hepsi de hiç açılmamış idi. Dam- galar muhtelif memleketler gösteri- yordu. Lemi düşünceli onlara baktı. Sonra destesile kaldırdı.. Geldiği gi bi öylece duruyorlardı. Bunları ya- * | zan hep kendisi idi. Şu mektuplar uzun bir seyahatin /hatrralarile dolu idi. Onun düşüncele l D rini ihtiva ediyordu. Vâadine sadık kalarak Neclâya kendi hakkmda mufassal malümat vermişti. Böyler ce genç kadın eve döndüğü vakit bu- lunduğu yeri bilecek ve yazacaktı. Lemi böyle ümit etmişti.. Hemen hemen her hafta yazmiış gibi idi. Çok defalar bunlar yalnız adres bildiren kısa cümlelerdi. Fakat bazı defalar da genç kadına seyaha- ti hakkında uzün tafsilât vermiş, enteresan ve mühim kısımları anlat- mıştı. Şimdi bütün bu havadisler kendi- sine çok uzak şeyler gibi geliyordu.. Beyaz, dantel perdelerin arasından süzülen hafifçe yarı buçuk, tatlı bir aydınlık içerisinde öolan şu sessiz ve boş odadan o kadar uzakta idi ki!.. Oh yarabbim! Bu ne meşüm bir sessizlik, ne müthiş bir boşluktu bu! Genç adam gözlerini mektuplara dikmişti.. Bazılarının tarihi bir kaç aylıktı. Bazıları birkaç haftalıktı. iki senelik.. Hatta daha fazla tarihte olanlar da vardı! İN * ni el ŞA x n VİREA DT Ü NCÜ ee — HABER — Akşam postasr Bir serseri Katil yerine mahkemeye götürüldüğü sırada Kelepçe ile bir jan- darmayı yaraladı Dün adliyede mahkeme kapısın- “da bir jandarmamız serserilik suç” lusu biri tarafından yaralanmıştır. Hâdisenin esası şudur: Dâvazoğlu Osman isminde birisi, sevgilisinin Diyarbekirde birisile ya” şadığını haber almiş ve buradan Di- yarbekire giderek sevgilisinin dostu- nu öldürdükten sonra meçhul bir semte kaçmıştır. Diyarbekir zabıta” sının müracaatt üzerine Osman bu- - rada aranmış Ve yakalanarak dün adliyeye sevki takarrür etmiştir. Fa- kat bu sırada bir yanlışlık olmuş ve Osmanım yerine serserilik suçundan maznun olan Abdullah adında biri adliyeye sevkedilmiştir. Üçüncü sulh ceza mahkemesinde evrak oküu” nunca Abdullahım mahkemeye yan- lış getirildiği anlaşılmıştır. Abdullah koridora çıktıktan sonfa her nedense yürümek istememiş ve jandarmanın Israrına rağmen ayak direyince jandarma Raşit Abdullahı yürütmek istemiş bu sırada Abdullah birdenbire geriye dönerek ellerinde- ki kelepçeyi ansızm jandarmanın yüzüne vurmuştur. Bu ani tecavüz” den kendisini kurtaramayarı jatıdar- ma Raşit yüzünden yaralanmıştır. Bir jandarmaya tecavüz edildiği- ni gören halk heyecana kapılarak Abdullahın üstüne atılamk istemiş” se de derhal vaka mahalline yetişen adliye karakol kumandanı heyecanı bastırmış ve Mütecavizi geldiği ye- re sevketmiştir. Hamidiye Korfuda Korfu 10 (A.A,) — Hamidiye buraya gelmiştir. Halk kruvazörü | hararetle karşılamıştır. Dost ve müt- tefik milletin gemicileri şerefine res” mi k_abuller ve gezintiler tertip edil- miştir. Mecmualar: #MOZET LT eee Yeni adam 180 incl gayısı çıktı. İçindekiler: — İsmall Hakkı, Tiyatrö piyesleri, Suphi Nuri, İstan -bul üzerine düşünce. Adnan Cemil, Politika Hasan Ali, Notoçka, H, Avni, Köy ve fabrika H. Bozok, Ham müadde harbi, İ,H, Artistik Durum, Dr. İzzettin Şadan, Akıl hastalıkları, Nusrat, sön senelerdeki mühim keşifler, İç sosyöte, İlim, kültür haberleri, haftanın dü- şünceleri, ktsa tetkikler, Andre Gidenin Rusş yadan dönüş ve İsmail Hakkmım — Hayatım tefrikaları, Epikürün bahçesi ilâvesinin 10 uncu forması, okuyucularımıza tavsiye ede- TİZ, Şişhane faciası Müddeiumumi vatmanın tecziyesini istedi Dört kişinin ölümü ve birçok kim- selerin yaralanmasile neticelenmiş olan Şişhane yokuşundaki tramvay faciası mesulerinin mMmuhakemesine dün de devam edilmiş ve müddeiu” mümi iddianamesini dermeyan ede- rek vatman Fahrinin ceza kanunu- nun 455 inci maddesi ahkâmına tevfikan cezalandırılmasmı ve diğer maznunlardan muayene memuüuru İsmail İbrahimle Lokman Hasanın beraatlerini istemiştir. Müddeiumumi, kaza neticesinde ölmüş olan tramvay müfettişi Niya: zinin de bu kazada büyük | hatası bulunduğu, fakat merhumun bunu hayatile ödediğirii söylemiştir. Muhakeme müdafaa ve karar için 17 temmuza kalmıştır. Seyyar esnafın kazanç vergisi Hükümet çok yerinde bir karar vermiştir. : Seyyar esnafın senede yirmi gün- lük yevmiyeleri kazanç vergisi ola- rak almmakta idi. Hükümet, kücük esnafin vaziyetini hayat bahalılığile alâkadar görmüş ve bunlardan alr nan verginin azaltılmasının - hayat bahalılığı üzerinde de müsbet tesir. ler yapacağımı düşünerek bu mikta. ri yirmi gün yerine on iki güne in- dirmiştir. Italya eski harp ge- mileri tamir ediliyor Roma (10 (A.A,) — Tamamen modern hale konulmuş olan Giülio Cesare ve Conte de Cavoure dişet. notlarının hizmete girmesile yeni bir deniz filosu ihdas edilecektir. Bu gemilerin tonajı 26,000 e iblâğ edil- miştir. İçlerinde 4 kuleye konulmuş otuz buçuklük on top mevcuttür. Aynı tipten Doria've Duilio ge milerinde de aynı tadılât yapılacak ve gemiler gelecek sene hizmete ko- nulacaktır. ' Taksim bahçesi açıldı Taksim bahçesinin alaturka kıs- mr, başta bayan Safiye olmak üzere birçok kıymetli sanatkârların iştirak ettiği bir saz heyeti ile dün gece açılmış ve daha birinci günden bü. yük rağbet görmeğe başlamıştır. a MT z Miy " ' n b p h gA MA v M 11 HAZİRAN — 1937 Ş Ankara - iIstanbul Tayyare seferleri Mevsim münasebe“ tiyle tarife değişti Devlet hava yolları idaresi, mev” sim münasebetile, Ankara İs bf'ı arası sefer tarifesini değiştirmi!m: Yeni tarifeye göre her gün İstali buldan bir tayyare 15,5 da hareket' — le saat 17,20 de Ankaraya vasıl olâ" cak ve Ankaradna sabahları bir tay yare 9 da harektle 10,50 de şehrimi” ze gelecektir. Cumzatesi günleri yalnız Anka* radan 15,30 da bir tayyare hareketlt — şehrimize gelecek ve o gün ne İs" tanbul, ne de Ankaradan başka s€” fer yapılmayacaktır.. Yalnız pazal" tesi sabahı saat 7 de Ankaraya bif tayyare hareket edecektir. Aynı gün diğer mutat sefer de yapılacaktır. Bu şekle göre hava yöl — larr otobüsleri de uçuşlardan yarım — saat evvel şehirden ayrılacaktır. Devlet hava yolları idaresinin Ye" şilköy ve Ankarada şehir gezinti uçuşları pazar günleri yine bermü- tat devam edecektir. Devlet hava yollarının İzmir ve cenup hava seferleri ağustos başın” da başlayacaktır. Reçel ve şurup müsabasası Fkonomi kurumu böyle bir teşebbüse girişti Taze yemiş mevsimi — dolayısile Ulusal Ekönomi ve arttırma kürümü geniş bir reçel ve şurup Yarışı için hazırlık — yapmaktadır: Bunun için gazetelerde otuz gün müddetle kupori neşredecektir. “Ev kadınmım şeker kuponü,, namı altındaâ ve sıra Numarasını takiben çıkacak bu kü” ponlar hergün kesilecek ve — saklanacaktıifr" Otuz tanesini bir seri halinde biriktirip veya neşreden gazete idarehanesine getirecek veya göndereceğe bir numara — verilecektir.Sonra Ulusal Ekonöomi ve arttırma kurumu İstanı bul şubesi tarafından tayin ölüunasalı We ati de-bDu numaralar arasında kura — çekilecek ve bunda kazananlara kurum tarafından muh telif miktarda şeker hediye edilecektir. Kendilerine hödiye isabet edenirin alacak" ları şekere karşılık yaptlacak herhangi bir tat lr veya bir pastanın reçetesi rica edilecelitir. Bu reçeteler de — bilâhare neşredileck ve bü teçeteleri tatbik edenler arasında da pene kurumca teabit edilecek bir tâarihte icra edie lecek müsabaka jürl heyetince tetkik ve Lâ zananlar ayrıca mükâfatlandırılacaktır. Bu yarışla hem hediye kazanılacak, hem | de ev kileriniz atalarımızın yaptıkları gibi çeşit çeşilt reçel Ve şuruplarla süsülendcek ve sizi heşliyecektir . İÇERİDE; * Trabzon limanı tesisatiniN Satın alınma sma aAit formaliteler hükümetçe ikmal edil * 'Tüzla içmeleri bu pazar günü açılaca- | miştir, Bindan pazar gününden itibaren Tuzlaya ye ni tren geferleri tertip edilecektir . * İstanbul Üniversitesinde, 70 lira maaşlı doçentlerin sayısı Mecliaten bugünlerde, ge çecak bir kanunla 30 a çıkarılmakta ve dÜ lira maaşlı döçontlerin sayıst da 22 ye indi rilmektedir. Bu lâyiha lle doöçentlere terfi im kânları verilmiş olmaktadır. * Memlekette mecbüri ilk tahsil çağında | bulunan çocukların sayısı 1,800,000 | bulmak tadır. Bunların muhtelif sebeblerle okutular madığı anlaşılmaktadır. * Eski tekalt kanununa göre, maaş alan harp malüllerini terfih için hazırlanan lâyiha bütçe encümeninden çıktı. Encümen bu lâyi harım hükümlerini daha şümüllendirmiş ve bunu bütün öordu mâlüllerine de teşmil etmiş tir, * İstanbul! gümrük muhafaza teşkilâtının genişletilmesi, başmüdürün 6 mer dereceden | ' beşinci dereceye çıkarılması, memurların da derecelerinin yükseltilmesi için — Melise bir lâyiha verilmiştir. * Büugün Ankarada kömür yakan bir kam yonun töcrübeleri yapılacaktır. Kamyon bey nelmi'el körtür sergisine İngiltereden gönde rilmişti. * Avrupada sigortacılık için tetkik ve te- maslardan bulunan Milli Reasslrans umum müdürü Refl Bayar dün şehrimize dönmüş- tür. Refi Bayar Fransız, Yunan ve İsveç si gortalarile anlaşmalar yapmıştır. Üç ay son ra Alman ve İngiliz sigortalarile temas için tekrar gidecektir . # Hatayımn istiklâline kavuşması — Üzerine oradaki Türklerin şükranlarımı — Atatürke arzetmek üzere gehrimize gelen Şeyh Maruf CÜN oğlu Abdullah Cillinin riyasetindek! “Mehmat Derviş ve Süphiden mürekkep Ha tay heyet! bu akşam trenle Hataya hareket , * Karabük fabrikaları için — İngiltereden bu sabah dört mühendis daha gelmiştir. ** Kmirgânirlar Emirgana ötöbüs işletilme sinden doölayı diün vilâyet ve belediyeye süs lenmiş bir otobüsle gelerek teşekkürde bulün Mmuşlar vali muavinine bir buket takdim et- mişlerdir. " *& Bazı Alman, İngiliz ve Holanda firmala rı satılığa çıkarılan Gülcemale talip Çikmış lardır. Verilen fiyat 150.000 İlraya — Kâdar yüksalmektedir . # Hükümet, beynelmilel ceza KöÖNETesİn. de Üniversite profesörlerinden Tahir, Müd- delumum! müuavinlerinden Sadrettin. Feridun Ük ?*ı HAZİRAN — 1937 Hicri: 1356 — Rebiülâkır 2 pezin bduı 19,42 ”c ıefrz.zv 12,13 16,14 1942 2142 200 GEÇEN SENE BÜĞGÜN NE ÖLDD? Araplar Nablus karargâhmı — bastı, İngile lizler Filistine yen! asker kuvvetleri sevketti ler . #i ©, LAĞ ve Cevâadı Türkiyeyi temsile memur etmiştir * Belçika muharrirler birliği umuüml kâti bi Edip ve güzetecilerden Henry Llebrent birkaç güne kadar şehrimize gelecektir. | # Adliye encümeni eski 9 nümaralı ihtisas mahkemesi hâkimi Atıfla müddelümuümi vö kili Mitatr gene kaçakçılık davalarıma bakan mahkemeye tayio etmiştir . 4 At yarışları 26 temmiuz pazar giünü baş layacaktır. DIŞARIDA: * Lehistan reisicumhuru Bükreşten Varşce vaya dönmüştür. Romanya kralr da yakındla Varşovayı ziyaret edecektir , *& Macar kral naibinin salâhiyetlerinin ge- nişletilmesi hakkındaki lâyiha Macar mllll | meclisinde şiddetli hücumlara uğramaktadır. # İsviçre Habeşistanın İtalyaya Uhakın! tanımıştır. * Hindenburg balonunun niçin — yandığı henüz anlaşılamamıştır. Alman tetkik kömls yonu tetkiklerine devam edecektir. #& Şili mebusan meclisi, 35 reye karşı 48 reyle Sovyet hükümetinin tanmması projesini reddetmiştir. # Romanyada bir köyün halkı yağmur dü asına Çikıp tam duayı ikmal ettik'eri sirada milyonlarca çekirgeden mürekkep bir grup Kökten inmiş ve yağmur yerine gelen bu mü gaır mahlüklar bütün mezruatı tahrip etmiş Ür, # İngiliz hariciye nazırı Eden Avam kâ marasında İngilterenin Akdeniz siyasetinde hiçbir değişiklik yapılmıyacağını söylemi”e tir. * Amerikada uzun zamandır arkası kesil miş o'an İnsan kacırma isi yaniden baslamı$ ve havdutlar kibar sösveteye mensup bir kâ dmı dağa kaldırmış'ardır. * Almanyada Halle şebri — istasvonunda 120 daln ve 200 boa vazon yanmıstır. * Baldvin dün Lordlar kamarasındaki mev küni resmen alkışlar arasında işgal etmiştlik — | * —7 B Pi B 6 v P — Di