Sayile kendine geceel!.. Bir ! — Güzel Sanatlar Akademisi için Peyami Safa muhibbimize — Geçen gün Güzel Sanatlar Akademi- sinde bir çay vardı. Evvelki gün Peya- mi Safa Cumhuriyet'te “Güzel sanat- lar akademisinin ıslahma doğru” baş- Irklı bir yazı neşrederek dostum Bur- han Toprak'ın bu çayını şöyle bir 8e-| bebe bağlıyor: “Güzel San'atlar Akademisi tedris grupuna iltihak eden İki (büyük) cc- nin “bizlerle” diye ifade et- mek istedikleri arasmda ben de var- dım. Fakat evveli “şifahen”, sani- yen “davetname ile" ve seli “Akade lir muavininin $ Evet ,'Burhan Toprak” ı pek sevdi- ğim halde gitmedim. Orada, epey za-| mandır göremediğim birçok arkadaş-| larıma, büyük Türk araistlerine raslı- yacağımı bildiğim halde gitmedim. Nigin mi? Basit... Peyami'nin ağız dolusu sa- vurduğu bu (büyük ecnebi salâhiyet- lere) inanmadığım için. Günlerdenbe- ri yanlış bir zannı tashihe çalıştığım için, Ve gene günlerdenberi bekledi- ğim halde yüksek tedrisat umum mü- dürünün bu (değerli salâhiyet ve ihti- sasları) bir türlü ispat edemediğini gördüğüm için. Anlaşılan bu vaziyet o gündenberi Pe yaminin sinirlerini bozmuş olacak ki “Hâdiseler arasında” sütununa Şu &a- tırları da iliştirmek cesaretini ken- dinde bulmuş: “.. Değil bu bedahat, en iptidai ter- biye kaidesi vatana henüz gelerek ye- ni işe başlıyan bu İnsanların etraPnda| çıkabilecek dedikodu muırıltılarmı mâ- zur gösteremez”, Bu hücum doğrudan doğruya bana.. Bir havli garip ve tuhaf olmak itiya- dımda bulunan bu zat beni “bedihf şoy.| leri bile anlıyamaz, en iptidai terbiye-| den mahrum” olarak ele alıyor ve yaz- dıklarımı da ancak dedikodu ve mmi- ta derecesinde buluyor. Vay aslanım vay! Su büyük otoriteye bir bakmız hele! Şu büytik otoriteye ki onu biran: “sırtına bir san'at hil'atı geçirmiş ola» rak bayalimde evirip çevirdim, zekâ ve san'alının endamına baktım. Hiddetlenmedim... Güldüm. Be yavrum! Münevver “bilen adam” dır; “dur bakalım görelim diyen &- dam” değil, Ne istiyorsun? Gençleri- mizi bütün san'at istidatlariyle önü- müze gelene teslim edelim, İstediği gi- bi işlesin, ve ağzımızı ancak (san'at istidatlarınm dahi çaparoza girdiği gün açalım). Öyle mi? Görüyorsun ki hatanın böyle deb- şetli bir derecesine düşmekten, bir hata ve gaf rekoru kırmış olan sen bi- le çekinmişsin. Zira hiç de mahirane olmıyan bir manevra ile sen, yarın (mukadder kötü netice) karşısında €r- yak cıyak bağırmak hakkımı muhafa- zaya çabalamışsın. Gel Burtan Top- İ rak gel! Şu zatın bu satırlarını da be- raberce okuyalım: “Bu iki sanatkârm şahsiyet ve dü- şünceleri etrafmdaki düşüncelerimizi sonrsları da (yazacağımızı umarak), akademiye getirdiği bu (ümitlerden) dolayı... ilâh, Mana açık değil mi? hiyet) meşalelerinin sonlara doğru bi- rer (ümit) kandili halini almalarında. ki sır nedir? Basit... Yediği pastaları hazmettik- ten sonra, bizim safa geçmeğe mecbur | olduğu gün; — Tahminlerimiz boga çıktı! Diyebilmek için... Yanl en iptidat polemik manevralarından biri işte. » xs» Değli bugüne kadar göstermi- ye çalıştığımız bedahet, en basit mü- nevverlik kuideleri dahi Türk resim san'atine ve Türkiye Güzel San'atlar Akademisine inen hata yıldırımı kar- sısında susmayı ve bu büyük kazayı anlryamamış olmayı mazur göstere- mer. Haydi yavrum! Sen iyi bir kalkan değilsin! Merhaba ey vatandaş Peyami Safa! Nizamettin Nazif “ Berlin ve Koma İngiltereyi kazanmağa çalışıyor ,, General Göring Romada Musolini ile yeniden görüştü Romada bulunan Alman hava nazırı; Göring İtalyan (o Başvekili ile üstüste! birkaç defa görüşmüştür. Fransız matbuatı bu hususta biribiri. ne uymıyan mütalealar yürütmektedir. | Matin garetesinin Roma muhabirine göre Göring ile Musolini İngiltere tarı-| fından evvelce tasvip edilen bir Dörtler misakı projesini tetkik etmişlerdir. Eko dö Pari gazetesinin Londra mu.) habiri İtalya ile Almanyanın o kat'i biz| ademi müdahale siyaseti talep etmeğe| karar vermiş (olduklarını ve Sovyetler birliği Valensia hükümetine yardım et- meğe devam ettikçe gönüllü sevkiyatını menetmeğe razı olmıyacaklarını bildir.! mektedir. | Figaro gazetesinin Roma muhabirj şu satırları yazıyor? “İtalya ile Almanya, İngiltere ile bir itilâf zemini bulmağa gayret ediyorlar. İtalya ricalinin O İspanyada, sol cenah müfritleri hariç olmak üzerc, bütün si. yasi temayülleri temsil eden bir “milli| cephe,, hükümetinin kurulmasını kabul! edecekleri zannedilmektedir.,, Ocuvre gazetesi bu hususta diyor ki; “Romanm takip ettiği gaye İngiltere nin Yüzüne gülmek ve Sovyetler hirliği ni Avrupa manzumesinden dışarı atmak tır, İtalya ile Almanyanın cevapları şar. ta musllâik Londraya karşı mültefit ve Fransa ile Sovyetler birliğini uzaklaş. tıracak mahiyette olacaktır. Dörtler mi- sakına gelince bu-misakım akdinden ev- Liman mütehassısı vel İtalyanın arzusile bir Alman — İn. giliz muvakkat anlaşması yapılacaktır. İspanyada ise son Roma anlaşmasları-! nın maddi bir delil olmak ve (o Hitlerle Musolini arasmda (o kararlaştırılan son faaliyet plânı hakkında efkârı umumi yeyi daha geniş mikyasta tenvir etmek Üzere, harp yeniden canlanacaktır.,, Londra 18 (A.A.) — Bu sabah Lon. drada söylenildiğine göre (Dörtler mi- sakının ihyası şimdilik İngiltere hükü- metince derpiş edilmemektedir.Esasen Göring ile Musolininin bu husussta mü- davelei efkârda bulunduklarına dair res mi bir haber mevcut değildir. Sir Eric Drommond'un, yarn Lon- uvasalat ettikten sonra bu mese ak malâmat vereceği ©. mit edilmektedir. İngilizler haftaya «eliyor İstanbul Imanınmn asri bir şekle «o. kulması projesini yapacak olan İngiliz! ibs müessesesi mühendisleri bir hafta sonra geleceklerdir. Mühendisler biray kadar İstanbulda ca kâfi gelmiyor Dokuz milyon para basılmasına karar verildi deni ufaklık paralar hakkındaki ka- nunun bazı maddelerini değiştiren lâyiha görüşülmüştür. | Madeni ufaklık para hakkındaki 2257 numaralı kanunun diğer bir| kanunla tadil edilen birinci maddesiy-| le 16 milyon liraya kadar gümüş pa- ra çıkarılmasına mezuniyet verilmiş- ti. Bu salâbiyete istinaden 8 milyon liralık 100 kuruşluk, 4 milyon liralık | 50 kuruşluk, 4 milyon liralık 25 ku. ruşluk para basılması kararlaştırıl- mış, ve bunlardan şimdiye kadar 8 milyon 100 kuruşluk tamamen, 50 kuruşluklardan 3 milyon, 25 kyn Meclisin dünkü toplantısında El luklardan 3 milyon küsur lirahk para basılmıştır. Yüzlerce kişinin öl Luzitanya esrarı anlaşıldı | Yazısının tepesindeki (büyük sl-İDir Alman casusu ölüm döşeğinde, faclanın yirmi bir senelik esrar perdesini sıyırdı Umumi harpte Odenizalu gemilerinin yaptığı muharebelerde en çok (şöhret alan vaka, Luzitanya transatlantikinin batrulmasıdır.. Bu hâdise (OAmerikada Almanlar aleyhine dehşetli o bir gale- yan uyandırmıştı. Hattâ Amerikanm Al| manlara harp ilân etmesinin sebeplerin. den biri sayılmıştı. Aradan yirmi bir se- ne geçtikten sonra yeni yapılan bir iti- raftan anlaşılıyor ki, Luzitanya trans atlântiki, Umumi hârpte Almanya nam ve hesabma Amerikada çalışmakta olan bir adamım söylemiş olduğu yalan yür zünden batırılmıştır. v Amerikadan Luzitanya'nın cephane yüklü olduğuna dair verilen bir haber! üzerine Alman amiraliği bir tahte'bahir yola çıkarmış ve İrlanda sahilleri açığın da bekliyerek gemiyi görür görmez torpilleyip batırmas: için kaptana kat emir vermişti, Almanyaya bu baberi, Amerikada &.| tilâfçı devletler hesabına çalışmakta o-! lan cephane ve mühimmat fabrikaların | da isyan, sabotaj ve her türlü kargaşs- İk yaratmak için Alman gizli istihbaratı tarafından gönderilmiş barones Viktor. ya Kreçmann isimli bir kadın vermişti.! Barones Viktoryaya da bu haberi mü- himmat fabrikalarında çalışmakta olan Hans Vöver adlı bir Alman getirmişti. “Luzitanyanın en son yolculuğuna çık) masından az evvel bü adam © baronesi Viktoryaya gelerek, Bözetlemekte ol- duğu fabrikada büyük bir acele ile mü. himmat hazırlandığını ve bunun çabu- cak Avrupaya yetiştirilmesi için Luzi. tanyaya yükletileceğini bildirmişti. Barones bu adama hemen Nevyorka hareket etmesini ve mühimmatın bu va. pura hakikaten yükletilip yükletilmedi-| ğine iyice emniyet kesbettikten kendisine malümat verilmesini mişti, Zamanı gelince baronese bu hususta şüphe ve tereddüde lüzüm © olmadığı bildirildi. Kadm da mslümatı O Alman makamlarma tebliğ etti ve facia vuku.! buldu. a: Aradan çok geçmeden Amerika hü-! kümeti Viktoryayı £ Yakaladı ve hapse attı. Casus, ancak kadın © olması saye sinde idamdan kurtulabildi, Amerika hükümeti diğer umum! harp suçlularını taffettiği bekle kendisini af. listesine sokmadığı İçin Barones Viktor ya 1920 senesine kadar Nevyork kadın- lat hapishanesinde kaldı ve 0 sene mah pus bulunduğu hücrede öldü Barones Viktoryaya (o Luritanya va. purunun batrımasile neticelenen habe- ri vermiş olan Vövcr mütazekenin im- sonra söyle- i kalacaklardır. İktisat vekâleti ilk iş ola- rak Sirkeci ve Galata rıhtımlarının uza- tlmasımı Tüzümlu gördüğünden işe bu. radan başlanacaktır. Rıhtımların uzatıl- masına bü sene başlanacak, 938 senesin de nihayet verilecektir. zasmdan az sonra ânâ yurdu olan AL sasa dönmüştü, Amerikan polisinin elin den her nasılsa yakasını kurtarabilmiş olan bu adam geçen hafta Alsasta ölmlüş tür. Ölüm yatağında Bünahını çıkaran! papaza itiraflarını yaparken bu bâdise-! ümile neticelenen Seon) i Güreçşilerimiz liralık madeni Mütebaki 50 ve 100 kuruşluklar da bu mali sene sonuna kadar tama: men ikmal edilmiş olacaktır. Ancak basıldıkça tedavüle vazedilen bu pa- ralar kâfi gelmemekte ve daima piya- sada ufak para buhranı görülmekte- dir. Memleketin nüfusu nazarı itibara almmca şahis başına yüz kuruş bile tutmamakta olan bu miktarm 'nor. mal bir hadde iblâğı zaruri görülmüş, bu sebeple bu miktarm ihtiyaca göre 25 milyon raya ihlâğ edilebileceğine dair olan kanun lâyihası hazırlanmış- tır. Kanunun dün mecliste ilk müza- keresi yapılmıştır. faciasının yi de anlatmış ve meselenin ölümünden sonra Fransa hükümetine bildirilmesini istemiştir. Adam, bu işi para kazanmak için bs- rones Viktoryaya söylemiş (olduğunu ve Luzitanya vapuruna yükletilmiş mü, himmatm kendi uydurmasından başka bir şey olmadığını itiraf etmiş (bulun. Peşteye çağrıldılar Peştede “Turan cemiyeti” tarafın- dan tertip edilen güreş müsabakaları») na Türk güreşçileri de davet edilmiş- lerdir. Federasyon bu hususta heniz kat'i bir karar vermemişse de, güres- gilerimizin bi müsabakalara İştirak etmeleri kuvvetle muhtemeldir. Kros şampiyonası Atletizm federasyonu (tarafından “Türkiye kros şampiyonası” yapıla) cağı malümdur. Bu büyük müsabaka| mart ayı içinde Ankarada yapılacak| ve buna İstanbul, Ankara, İzmir, Bur- sa, Eskişehir, Baltkesir kros takımla” Tt iştirak edeceklerdir, Ajanlığın tebliği İstanbul atletizm ajanlığından: 1 — İstanbul Kros şampiyonasının üçüncü müsabakası 24-1-937 günü Ve- liefendi sahasında yapılacaktır. 2 — 3000 ve 5000 metro oolanbu milsabakalara klüpler üçer kişi olmak! üzere istedikleri kadar takımlarla işti- rak edebileceklerdir. 3 — Müsabaka yapacak atletler pa- zar sabahı Sirkeciden 8.50 de hareket edecek hususi otobüslerle yarış yeri- ne götürüleceklerdir. 4 — 3000 metro 10,15 te, 5000 met- ro 11 de başlıyacaktır. 5 — Müsabakaya iştirak edecek klüpler 22 kânunusani cuma akşamı- na kadar listeleri Mmntaka Atletizm Ağanlığna vermiş olmalıdırlar. Deglan'a bir rakip Amerikada birçok muvaffakıyetler kazanmış olan Polonyalı meşhur gil reşçi Nevrocki, Fransa şampiyonu Derlanla karşılaşmak üzere Amerika- dan Parise hareket etmiştir. Italya ye Yunan milli takımları 19 İkincikânun — 192 ni | , 7 Ayn 21 inde Cenevrodeki Ti Cemiyeti toplantısını gd mek üzere... —'Tan, 17. eği “Cenevredeki Milletler ©” birkaç tane Milletler Ce: d bunların biri de Cenevre " tir. Muharrir: “Cenevre'dö Cemiyeti toplantısında” demi miş; “ki” fazladır. .. Rus gairinin ölümünün yö. dönümü O münasebetile yi Aleksandr Puşkin ve Klâsik biyatı (1) adlı bir kitab Y tatlı okunan faydalı bir tek ederiz ki okuyanlara, Pugki rini de tanmmak bevesini ve! rin, şiirlerinin değilse de hi terciime edilmesine sebeb olU”" Güzel kilab amadil J var; Fransızca ve Rusça düne metsizce şiir yazabilirdi. “ “Fransızca, rusça”, zaten “ei dir. Ya: “Fransızca ve ru$# sizce şiir yazabilirdi”, yahut vi ve Rus dillerinde...” demek “Fransızca”, cümlenin lik duğu için kapital harfle başl” kat “Rusça” nın başında kapi! ne lüzum vardı? pr” Puşkin, mektep idaresin& bir zaman boyun eğmedi. “ Bu elimlede “karşı” o Kd ki adeta manayı değiştiriyof! “şi mektep idaresine değil, onâ lenlere boyun eğmemiş gibi vir çıkıyor. Puşkin, şair olarak gütt bir az daha yetişiyorda. * yazılarımı... — 8 T. Türkçede, bir kimseden * ken "hunum” demek, istihfaf Fg Hasan Âli, Püşkin'in ri danberi okuduğu şairleri Homöre, Horace, Virgül —41 Yunan, TAtin, İta'yan sdlarını Fransızlar gibi Y lüzumü var: “Homeros (yaş ros), Horatius, Virgilius” İtalyan şairinin adı da “Tas önü olsun bozmasa idi, 9 Yunan, Lâtin, İtalyan şal 1 , larmı fransızcadaki sekilleri z yor ama “Richelieu” yü gi” seklinde yazıyor. Asıl 0 imlâsma riayet etse idi, n *»s vi Bir rövelverin kabzasile © yi dıktan sonra, ve taldj! gi nebi olduğu belli olan KO sesle, kıpırdanmamızı v8 18 ,, v Fi mamısı emretti, — 'Tan, “Kıpırdanmamamızı” ve mızı” olacak; şüphesiz ki y8 ” sirçmesi veya bir tertib Zaten “kıpırdanmamamızı” mam:zı" çok çirkin oluyor; WU si gibi yazılması da, dizilm d Muharrir de bunu düşünüp: di maym! kapıyı açmayın! diy© 0 deseydi. “... ve talâffuzundan cenli 1 sesle | “sesin ta ru”... Aceba belli olan korkunç bir rek?... “Ve” nin çirkinliği de eğ karşılaşacak ! Yunan futbol federasyonu tarafın.! dan vaki olan bir davet üzerine, İtal-| yanm amatör milli takımı önümüzde» ki ay Atinaya gelerek Yunan milli ta- kımı ile karşılasacaktır. İtalyan takı- mı Berlin olimpiyadına iştirak eden a- matör oyunculardan teşkil öriekei | Yeni modaların ma” Erkek — Yağmurlu hav” kana daha kısa bir tüy ta cak,