4 HABER — ÇOCUK HAFTASI - T Z Esrarengiz kervan k S1 Çünkü, kervanın beklemek- te olduğu esrarengiz tayyareder daha çabuk — narekete geçme- si icap ettiğini anlamıştı. Rüya görmemişti. Kendisine bir işaret verilmişti. Efganlılar - bir tay - yare bekliyorlardı. Sardner'in ;tıyyıreıini görünce bunu kendi -| tayyareleri zannederek yanlış!ık- İa işaret vermişlerdi. (Long - Dritney) kârakulu müdürü Romsey birkaç günden- beri müthiş bir baş ağrısı için- de kıvranıyordu. Bu hastalığı doğuran, — Long - Dritney'in, * senede 12 ay süren müthiş sıcak- ları değil, uykusuzluktu. Hakikaten, zavallı Romsay bir haftadanberi. uyumuyordu. Çühkü başkomiser (George H. Purceli) den şöyle bir mektup almıştı : Azizim Romsay! “Simal tarıkiyle — Şama, mütemadiyen cephane ve silâh kaçırıldığı hakkındaki şikâyet- ler gittikçe fazlalaşıyor. Tahkikat neticesinde, bu kaçakçılığın, — nezaretiniz al- taida bulunan uraziden yaml- dıği anlaşılmıştır. * Size, daima,; - liyâkatli ve kaymetli — bir zabit nazarıyl : baktım. Fakat bu defa, - acaba genç birisi sizin işlerinizi daha iyi görmez mi, diye, düşünm»- ge başladım. Faaliyetiniz hakkında, ve- niden bir fikir edinmek üzere, size bir ay mühlet veriyorum. Bu müddet zarfında' bir netice elde edemediğiniz -tak- dirde, yerinize başkaşsını tavin etmek mecburiyetinde kalaca - gimı * teessürle bildiririm.., Bu satırları belki yüz defa, teessürle okuyan Romsay âdeta şaşkın bir vaziye düşmüştü. Âmirinin şakaya gelir bir a- dam olmadığını biliyordu. ÖOgün gene oturmuş kaçakçıları nasıl ele — geçirebileceğini düşünüyor- du. Bu aralık emirberi içeriye girdi ve: — Binbaşı Sardner sizinle görüşmek istiyor, dedi. . — EKim dediniz? Sardner mi?... Hemen içeriye alınız| Binbaşı içeriye girince, Rom- say yerinden fırladı: — Hello, diye bağırdı, ben de zaten sizi görmek ıstiyordum.. Baş ağrısma karşı iyi bir- ilâcı- nız: var mı? Sardner gülümsiyerek : — Evet var| diye cevap ver- di, Hem de birkaç türlüsü. Me- selâ, —mühimmat 've silâh yüklü bir deve kervani iyi gelir mi? Romsay gözlerini fal — taşı “gibi açarak — bağırdı: — Ne? ne dediniz? — Dinleyiniz!.. Buradan 115 “mil, mesafede, birkaç Efganlı ta- rafından idare edilen, mühimmat ve silâh —yüklü bir kervan kıg- tırdım. — Silâh taşıd klarından e- min misiniz? Gördünüz mü? — Hayır! Fakat - delillerim var. — Bu deliller nedir? — Bunu size bilâhare söyle- rim. Şimdilik kaybedilecek bir sa- niyemiz bile yok. — Hay, hay binbaşı, delille- - rinize itimadım var... Derhal ha- reket edelim! Romsay seri birkaç talimat ve emir verdi. Dışarıya çıktıkla- rı zaman, “Şimal yıldızı” na- mındaki, büyük, tek satıhlı tay- yareyi harekete hazır bir halde buldular, Altı polis tayyarede kendi - lerini bekliyorlardı. — Siz de bizimle” geliyor muüsunuz binbaşt? — Tabif değil mi! — O halde mükemmel! gi- delim! Sardner, esrarengiz kerva- nın mahiyeti hakkındaki fikrinde yanılmamıştı. “Şimal yıldızı”, — binbaşının üç saat evvel kervanı — bıraktığı yere konduğu — zaman, kervan hâlâ — orada idi. — Kervanın — yanında bir tayyare var! Romsay, hayretle o tarafa bakarak : — Olur şey değil, diye ba- ğgırdı. Hakkınız var, fakat elimiz- den kurtulamıyacaklar.. a ö Z SA t—â ŞA YA 5 İYÜA 5 h Di 2.&- İ £N Fa F —a e' NOKTALI OLAN YERLER | KŞ SA S Ğ ÜSÜ ÇA KN AÇ . câ!—v KöSAt <ai AÇA 'Hllkertm, XARA bAÂ YANUZ » Romsay'ın gür sesi çölün sessizliğinde çınladı. Arkasında Sardner olduğu halde süratle ker- vana doğru — ilerlemeğe başla- dı. Birdenbire bir silâh sesi, du- yuldu., Sardner kurşunun vı- zıltısını kulağında işitti. Taban- * cayı atan birkaç saat evvel ken- . disine meydan okuyan Efganlı idi. Hemen akabinde ikinci bir si- lâh- - sesi duyuldu. Romsay- ta- bancasını “çıkarmış - ateş etmiş- ti Efganlı yere yıkıldı. Arka- daşları paniğe uğrıyarak elleri- ni havaya kaldırdılar. O aralık tayyaresine atlıyarak kaçmak. is- Hiyen esrarengiz tayyareci de ka-. çamıyacağını anlıyarak teslim ol- du, Kaçakçıların reisleri ölme- mişti. Sardner eğilerek kendisini muayene etti ve: — Ön beş gün içinde aykta dır, dedi. Romsay, ellerini uğuşturarak: — Daha iyi, diye cevap ver- di, hiç olmazsa Mmuhakemesinde hazır bulunuruz. Hakkınız var- mış binbaşı, yüz binlerce” lira- lık bir kaçakçılık yakaladık. * * * O gece, Long - Dritneyde, karşı karşıya keyifle soğuk iç- kileri içerlerken, Romsay, Sard- nere — sordu: — Binbaşı! — Kervanda si- âh ve cephane bulunduğunu nasıl anladımız? Şunu artık — söyle- Üyin bakalım. Meraktan patlı- yacağım. , — Bu,. maruz kaldığım ilk tayyare kazasının hikâyesidir; » Şam — hastahanesinde tedavi e- , dildiğim , zaman, yanımda ya- tan bir. adamm - yaralı kolu- . nu . .. doktorların nasıl diktik- . - lerini gördüm. : Yarası — derin ve tehliklei olmamakla berabetr, çok büyük ve acayipti. Dahailk pansumanının ya- , par yapmaz, — doktorların - mü- maneatına — rağmen hastaha- neyi terkedip — gitti. Biraz — sonra polisler gelip kendisini aradılar. Bu adamın, Arabistanda- silâh — ve cephane kaçakçılığiyle uğraşan şebekenin reisi olduğunu — öğrendim. Bu- gün çölde rastladığım Efgan- lı, — işte ayni adamdı. — Peki, bu adam ©o zaman- danberi — hiç değişmedi mi? — Evet, fakat yarası değiş- memişti. O yarayı ömrümün sonuna kadar unutamıyacağım!. Görüyor musunuz, . dostum, siz nasıl ilk takibinizi unutmazsa nız, bir tayyareci de ilk tayyas« re kazasının — hatırasma ait en küçük — teferruatı bile hiç bir zaman aklından çıkarmaz. ".! HER HALDE İDERSLERİ TA- KıB EDENLER YANTLMADIL AR KRARP, KATIRCU Meduraf H Marflerie resim yapıyorum 'Bu?gfî X : 49 Birlücikâatn <— 1936- Her hafta Cumartesi günleri HABER gazetesine ekli olarak parasız verilir. n ge N GEYİK £ K PÜ T “HAYDI SÖYLESENE —— — T (KYMOEN SAK— - ! ÇARNLANIYORSUN ? Aom VG a OA K BİR SiNEKMA../ MEĞE SEN CANİLERİN EN KÜŞ| ÖYLEYİM ZAHİR.' YOKSA BUR DA DURUPTA BİR KITAB MİŞ RESİMİT—E 0 —— l vi m'lm-m' Ğâmeînti_ Şı* ' KOCA KARI NIZILTI : Xa SEN 1 :YOKSA YAPA YAŞAMIŞOLDUĞUMU Dİ- SUN “PEMEKKİ © LDÜGÜNU SÖ İŞi ŞimbI DÜZEYİ Riz. . BURASI KF ZiL KUKULETE- ı.!nm_ YAŞAMIŞ ât“WGu' ALLÂK ; LLÂK ORMAN: | veği Ni ÖYLE DEĞİLMİ YAT AP- TALMISIN NESİN ' BÜN- DAN TAM Bin SE EVVEL ÖLMÜŞ'TÜ YA v / KENDİ KİTABINI O | KuUYA MIYOR MUSUN ; BE YAHU. A- L ÜN RESMi iLE MÜNAKAŞA ET- / MEZDİM . HEMDE /— NE GÜZEL Çizif AT Ü Gi '( BU KRDAR A-m5 5 TUTTUĞUN: YETEPJ ABAYA GÖTÜ. ŞÜ RÜN..©.. ASES BAĞ ER STONU NASIL İ Çocuklar: Mecmuanızın 54 üncü sayısile birinci cildi tamamlanmıştır. H A BER gazete- lerini almak suretile hemen hemen para sarfetmeden elde etmiş olduğunuz bu mecmuaları ciltlettir mek istiyorsanız, Ankara caddeşinde (Vakıt Kütüphanesi) ne bir numara mukabilinde bırakınız. Cilt darası için (25) kuruş getirmelisiniz. —i ğüümdkr İK e— — - ö SA SA n aai - Kd n - a W L x ” HL M LN 3 K 5. e — e am