29 Eylül 1936 Tarihli Haber Gazetesi Sayfa 9

Saatlik sayfa görüntüleme limitine ulaştınız. 1 saat bekleyebilir veya abone olup limitinizi yükseltebilirsiniz.

Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

| | k, 't V[ | b —i0 CAİ Rayhiştağın söyleniyor Bir Sovyet gazetesi askerlik masrafları dolayısiyle, büyük bir açık verdiğini yazıyor Fransızca İntransigeant Berlin muhabirinin gazetssinin verdiği malümata Alman kanun ve kararnamzleri- yakında siyasi ve iktisadi bazı göre, ne İ- lâveler yapılacağı tahmin edilmektedir. olan ver- yeniden Me- Protestan veya Ka- mevcud tarzlariyle, Kararnameler, gilerin alınma ihdas edilecek vergilere dairdir. selâ, ötedenberi tolik olanların — vermekte — oldukları bir vergi vardır. Bu kaldırılacaktır. Çün- kü, son zamanlarda — birçok kimse bu iki mezhebe de malik bulunmadıklarını ileri sürerek — bu vergiden lerini istemektedirler. affedilme- Bunun yerine yüzdesi az başka bir verginin ikamesi düşünülüyor.. Vergilerin en mühim faslını, askerlik müddetinin iki seneye — çıkarılmasının ihdas ettiği vaziyet dolayısiyle , vazı teklif —edilen — askerlik vergisidir. Bundan başka, büyük arazi sahipleri- nin ellerinde bulunan malların istim- lak edilerek, küçük zürraa çok kuüvvetle mühtemeldir. verilmesi Böyle bir vaziyet karşısında, en ziyade zarar gö- recek olanlar büyük arazi sahiplerin- den biri olan — Kilisa ile, Hohenzol- ren ailesi ve Prusya, —Pümeranya ve Lilezya asılzadeleridir. Almanyada mal sahibi olan herkesin “emlâk sahipleri milli birliği,, adiyle ö- tedenberi — meycut birlikte âza olması şarttır. Halbuki, Yahudilerin, hiç bit cemiyete giremiyeceklerine — göre, ce- miyete girmedikleri iddiasiyle malları - nın müsadere edilmesi mevzuubahistir. Siyasi faaliyetlere gelince, başta 29 mart reyiâmındanberi — toplanmasına lüzum görülmiyen Rayştag'ın Hitler'in emriyle feshine karar verildiği şaâyiası gelir. Almanyanın harp hazırlığı karşısında malil vaziyeti Almanyanın askeri — hazırlanmadaki sön vaziyeti, Avrupanın Faşist olmıyan “devletlerinden — çok dafa fazla Sovyet Rusyayı —alâkadar — etmektedir. Al- manyarnın bu askeri hazırlığı ile ikti- sadi vaziyeti karşılaştıran — bir makale- sinde İzvestiya bugükü Faşist mem- lekette, — 1914 de yaptığının aksine o- "larak — iktisadi ve mali vaziyeti hakkın- da matbuatr vesika neşrinden menet- miş bulunduğunu — söylüyor. Muharfrir bundan sonra, — Almanyanım vaziyetini tahlil ve Almanyanın harb hazırlıkları için 6 milyar marklık — bir masraf ka- bul — ettiğini ilâve ediyor: “Bu 6 milyarı elde etmek için, Al- manya kısa vadeler üzerine istinad e- den çok karışık — bir takım mali çare lere baş vuracaktır. Binaenaleyh, büu çarelerin — tahakkuku bir istikbâl işi- dir. Fakat, diğer taraftan, şayanı dikkat olan şey, normal Alman büt- çesinde harp hazırlığı için bir kredi bul- a TERRa - - - Almanya askerlik vergisi ihdas ediyor 29 marttanberi toplanmıyan feshedileceği Alman bütçesinin, larca marka — yükselmekedir. — Fakat, hakiki miktarı — malüm değildir. “Tu- tar meselesi, " devlet tekalifi — altında ve borcu kısa vadeli halden uzun vade- li hale — tahvil etmek — meselesi olu- yor. Bu ameliyenin muvaffakıyeti borcu vetediyesi icap eden şüphesiz art- devlet tekâ- normal bütçe masrafları tutarını tıracaktır. Hali hazırda, lifi, pazarların gelirlerini yutmaktadır. Halbuki, — tabii şartlar dahilinde, bu pazarlar ticcari krediyi — beslemekte - dir, Ve gayri tabil şartlar dahilinde de, harp maliyesinin — menbamı teşkil e- der.,, bundan sonra, sermaye tahlil ederek gös- Muharrir, pazarları meselesini teriyor ki, hükümet yutmaktadır. Hususi ıktisat, sermaye pazarı tarafından tamamiyle oradan — kaldırılmıştır. Bu şerait — dahilinde, Almilan mali- yecileri harbe mali bir surette — hazır - lanmak — üzerinde ilmi bir tarzda dü - şünmek — güçlüğüyle — karşılaşmakta- dırlar. Almanyanın mali pazarınız “büyük vazife,, nin mali zorlukları yü- zünden — nasıl — tükendiğini anlamak için — Deutche Bank'ın senelik hesap cedvelini açmak kâfidir.. Muharrir nihayet harbe mali surette hazırlanmanın — iki unsurunu, yabancı kredileri — ve enflâsyonu tetkik ediyor. Almanyanın harici ticaretinin müba- “deleleri, yani — idhalat ve ihracat kön- tenjanlariyle — alâkadar muahedeler va- sıtasiyle yor: “Aher olarak Almânya, birleşik dev- letler ve Avusturalya pazarlarını terke mecbur — olmuştür. — Çünkü, onlardan alacak bir şeyi yoktur. Cenubi Ame- rika — devletlerine — müracaat onun daha fazla — işine gelir. tahakkuk ettiğini gösteri - etmek Gazete -| lJerin de teyid ettikleri gibi, Alman- yanın, Prag ve Budapeşteden geçerek petrol ve buğdayına muhtaç Romanya üzerine kân altına ettiğinin olduğu el koymağı im- alacak — yolu niçin takip sebebi anlaşılır. Nihayet, harbe mali şekilde hazırlan- manın — son unsuürü para — enflâsyonu- dur. — Şekil itibariyle bu menbaa henüz el atılmamıştır. Zira, — askeri endişe- lerin — de dahil olduğ u — muhtelif en- dişelerle —Almanya markın zahiri mü - şabehetini korumağa — mecburdur. İhtimal, başr boş bırakılacak — eni- lâsyon bugünkü Almanyanın — askeri maliyesinin menbamı teşkil edecektir. Para enflâsyon'u, yabancı toprakla - rın zapt ve — istismarr, mağlübun mas- rafları ödiyeceği ümidi, —Almanyanın bugün — hazırlanmakta olduğu harbin esaslı — sebeplerini — teşkil etmekte - masının imkânsız olduğudur. Normal ordu kuvvetlerini art- üzere girişilmiş olan masraf- ları — karşılamak için güçlük çekmek - tedir.. Bu güçlüğü — halle muyvaffak olabilecek mi?,, Sövyet muharriri Alman bütçesi ra- kamlarının — açıklarla kapatıldığını is- bat ediyor ve — askeri hizmetin iki se- neye çıkarılmasiyle de bu miktarın iki misline — baliğ olduğunu gösteriyor: “Bü bütçe vaziyeti ortaya — koyduk- tan sonra, — milli kredi vaziyeti mese- lesi büyük ve hususi bir ehemmiyet ka- zanır . Âlmanyanın — milli borcu, ge- çen senenin — sonunda mühim bir mik- tarı bulmuştu. Fakat, — bu normal borç yanında, Al- manyanın, — sön iki sene zarfında ak- Alman bütçesi tırmak bir açık göz yakalandı Elli kuruşa iki ceket Çocukları kandıran Sabıkalılardan Arnavut Muharrem dün Aksarayda pazar yerinde Mecit ve Sabahaddin isminde iki çocuğa yirmi beş kuruş vermiş, arkalarındaki caketlerini Çkarmıştır. Çocuklar evvelâ işin farkma var- mamışlarsa da sabıkalının iki caketi sarıp sarmalayıp uzaklaştığını görün- ce ağlamaya, bağırmaya başlamışlar- dır. Çocukların feryatlarını işiten zahı- tettiği hususi istikrazlar da vardır. Bu bütçe harici borçların tutarı — milyar- kl ta memurları sabıkalının peşinden sermaye pazarının yatısını| a F viT apliği SAAT | c B ŞOĞ y g, HABER — Akşam posta&ıt (Baş tarafı 1 incide) bu havadis yalan olsun.. — Arkasından hemen tekzip, yetişsin: Türkün bayrağı yalnız şeref direkle- rinde dalgalanmak içindir diye... Yalnız zafer kalelerine dikilmek içindir diye... Yalnız medeni insanlığın yüksek idea- line-önder olmak içindir diye... Yok, eğer hakikaten öyle — müessif bir hâdise olmuş, yok yere — bir başka milletin bayrağına hakaret etmek alçak lığınr ve ahlâksızlığınş gösteren bulun- muşsa, Türk tarziye ister. Bunlara ayni yerde Türk bayrağını merasimle selâmlatmalıdır. Türk bayrağı ancak böyle taziz edil- diği vakit Türkün yüreği — rahat eder, kanı sükünetle — çağlar ve — ufku bü- tün beşeriyetin muhtaç olduğu emniyet içinde görmek her zamanki gibi arzusu olur. Hariciye vek'limizin nutku Dün Milletler cemiyeti asamblesinde Hariciye vekilimiz şunları söylemiştir: * — Fransa mümessili, Suriyede Fran sız hükümetinin yeni bir rejim tatbik etmek fikrinde — bulunduğunu bildirdi. Söze başlarken bu hususta mes'ut bir emsali hatırlatmak isterim, Bu, İngilte- re — İrak muahedesidir ve Büyük Bri- tanyanın durbinliği ve İrak zimamdarla rinın kiyaseti sayesinde mükemmel ne- ticeler vermiştir. İrakın Milletler Cemiyetine girişi sı- rasında, Fransız fevkalâde komiserile görüşüldükten sonra asamblede Suriye- nin de yakında ayni faydalardan müste- #t olacağı ümidini izhar etmiştim. Bu- gün bu ümidin tahakkukunu — vadeden bir projeye resmen muttali oluyorum. Matbüst bu projenin tanzimini haber vermişti. Muhteviyatı henüz meçhüldür. Alâkadar toprakların hemen yakınında bulunan ve bundan başka da Franısa ile “çok dostane münasebetler idame eden 'Türkiyenin böyle bir anlaşmaya olan a- lâkasını, tebarüz ettirmeğe lüzum yok gibidir. D İ di l Memleketim bu iyi komsuluk müna- sebetlerinden başka beynelmilel muka- velelerden tevellüt erleri bir hukuk me- selesi dolayısile de mezkür anlaşmaya e- saslı bir ehemmiyet — atfeder. Çünkü mevzuu bahsolan — rejimler büyük bir Türk ekseriyetinin ikamet ettiği İsken- Aderun ve Antakya mıntakasını da ihti- va eylemektedir. Fransız hükümetinin, mezkür mımmtakayı da halkın kendi işle- ini bizzat kendilerinin görmesini temin eden bir muamelel'en istifade ettireceği- | ni ümit etmek isterim. Nasıl İrakın, bityük müttefiki İngil- terenin müzahereti'.c, kendi toprakların- da bir nizam unsuru eolerak — yaşamak hususundaki yüksek kabiliyetleri bizim İngiltere ile görüş ahengini ve musliha- ne menfaatlere istinat eden samimi dost luk siyasetimizi — sıklaştırmaya hâdim oldü ise Suriye, İskenderun ve Antakya mıntakalarına bu suretle verilecek im- kânın da Fransa ile Türkiye arasındaki samimi münasebetlerde diğer bir bağ teşkil etmesini temenni eylerim. Ayni bakımdan, İngiltere ile Mısırın iki tarafın nef'ine olarak akdettikleri an laşma münaseebtile gerek İngiltereye, gerek Mısıra derin sevinçlerimi bildir- mek isterim. Çünkü Mısır, Türkiyenin kendi mukadderatlarına — kendilerinin sahip olmaları lehinde üzerindeki hak- larından feragat ettiği ve saadetlerini ve rafahlarını şiddetle — temenni eylediği memleketler arasında bulunmaktadır.,, Fransız murahhasının sözleri Mandalar rapoörtörü ölan — Romanya Murahhası, Rüştü Arasın — yukarıdaki mülâhazasını kaydettiğini ve raporunda hnazarı itihara alacağını — söylemiştir. Fransız murahhası Vient bundan sonra söz alarak şunu demiştir: “— Türkiye mümessilinin söylediği sözlere ve Fransa ile Suriye partilerinin konseye arzettiği — anlaşmalara varan gayretler hakkında gösterdiği teveccü- he teşekkür ederim. Kendisine ayni zamanda şunu da işa- ret etmek isterim ki, üzerinde anlaştı- ğımız muahede projesi, mandater dev- let (yani Fransa) ile Türkiye arasında yaprlar müzakereler — neticesinde 1921| de İskenderun sancağı — için tanılan muhtariyete Suriyedeki müştakbel ida- koşarak yakalamışlardır, a l a g gl a üğ' İvedi — A L C Yırtılan bayrağımı - larziye verilmelidir yen riayet edileceği bakımından Türki- yenin bütün haklarını korumaktadır. Çünkü bu müstakbel idare mandater devlet (Fransa) tarafından — yapılmış beynelmilel mukavelelere mecburi ola - rak tevarüs edecek ve diğer — taraftan arzettiğim mühlet zarfında hukuku hü- kümranisine kavuşacak olan Suriye dev leti bu taahhütlere kolayca ve memnu- niyetle muvafakat edecektir. Hususile ki bu müstakbel devletin bütün hukuku âmmesi muhtariyet prensipine — istinat etmektedir. Hattâ İskenderun sancağı- nın muhtariyeti Dürzü ve Alevi muhtari yetlerine de örnek olacaktır. Bu suretle Midletler Cemiyeti umumü heyetinde Antakye ve İskenderun hakkaında mühim beyanatta dulunan Hariciye Vekilimiz müstakbel müahedenin rTesmen tanıya- cağı Suriyenin tamamiyeti. mülkiyesi ve vahdeti bu prensip usullerine tamami le uymaktadır.,, Suriye gazetesinin saçmaları Halepte çıkan Arapça “Eşşebab,, gaze tesi yükarda mevzuu bahsettiğimiz he- zeyan dolu makalesinin bir yerinde şöy- le Bir lâf etmektedir: —— Z için “Türk gazeteleri Antakya ile İsken- derun Türklüğü ve oradaki halkın hak- ları hakkında hararetli yazılar neşredi- vorlar. Biz komşumuzdan bu muameleyi beklemezdik... Türk gazetelerinin seraba kapılmaları nihayet iki komşu millet arasınıda kız- gınlık doğurabilir. Türkiye ve bütün â- lem bilmelidir ki İskenderunla Antakya Araptır. Bütün gürültülere, zehirlenmiş birkaç kişinin saçmalamasına ve Türk gazetelerinin iddiasına rağmen !..,, Antakyadaki hâdisea Antakyadaki müessif hâdiseye gelin- ce, Arap milliyetperverleri — Suriyenin istiklâli şerefine bir nümayiş yapmakta- larken, bir Türk — marangozu kendi ddükkânının önüne bir Türk bayrağı as- mış ve bunu gören Türkler bayrak et- rafında toplanarak milli tezahürata baş lamışlardır. Araplar ise, marangoöz dük- kânma hücum ederek Türk bayrağını indirmiş ve yırtmağa cü'et etmişlerdir. Karışıklığın Frarnısız askerlerinin mü dahalesile yatıştırılmasına çalışılmıştır. Ayni günde bazı Türk evlerine tecavüz edildiği ve Türk sgöförlere hakarette bu lunduğu da haber verilmektedir. (Antakya ve İskenderun hakkında ikinci sayfamızın ilk sütunundaki yü- zıyı okuyunuz. ) vi Antakye'e ve İsken- derundan tahsile “ gelen gençler Antakya ve İskenderundan bu sene bir çok genç lise, — ortamektep ve yük sek tahsillerini yapmak üzere şehrimi- Bunlardan kimsesiz olan 16 gencin — Maarif — cemiyetinin Türk talebe yurdunda meccanen yatırıl maları ve iaşelerinin münasip bir şekil de temini takarrür etmiştir. Ana vatanın dan ayrı illerde Bülunan bu Türk yav- rülarından ilk kafile şehrimize gelmiş ve yurda almmışlardır. Diğer — gelecelke;, ze gelmektedir. gençler için de hazırlık yapılmıştır.. birbirlerine haber Büyük şöhret kazanmış âlimler bu gün başbaşa vererek Telepati tecrü- beleri yapmaktadırlar, Elde ettikleri neticeler daha şgimdiden bütün dünya- yı derin hayretlere düşürecek mahi- yettedir; ancak bu tecrübelerin mahi- yeti iyice tesbit edilip bitaraf âlimle- rin kontrolundan da geçirilmedikçe ilân olunmayacaktır. Bu tecrübeler arasında bir tanesi çok ehemmiyete sşayandır. 5 metre den 1000 kilometreye kadar mesafeler da: hilindeki insanlar hiç vasıtaya lüzum görmeden birbirine haberler göndere- bilmektedir. Eskiden sihirbazlık ve büyücülük denilen şeyler şimdi ilmi ve fenni esaslar üstünde kurulmakta- dır. Netekim bunu profesör Julian Hipley geçen hafta Britanya fen sos- yetesinde verdiği bir konferansta söy- lemişstir, Haber göndermek iki inkişaf ve te- kâmül ettirilince artık televizyon bile çok geri bir vasıta sayılacaktır. Çün- kü Telepati ile gönderilecek haberler hiçbir nakil ve ahize vastıasma ihtiyaç göstermemektedir. Profesörün verdiği konferanstan birkaç parça alıyoruz: ' “Biz meyzuun ancak eteklerindeyiz henüz yokuşu tırmanmağa başlama- dık. Yolu Amerikanın şimali Karolina Telepati işi aldı y 5 metreden 1000 kilometreye kadar mesafe içindeki adamlar vasıtasız ürüdü gönderebiliyorlar Londradan Bristole, Bornmuttan Glaskoya Telepati haberleri gönderil- di. Bir defasında bir kasaya beş tane iskambil kâğıdı kilitlendi. Âyrı ayrı üç şehirde bulunan üç fen adamına bunların hangi kâğıtlar olduğu soml— du. Her üç tevapta da seçilen kâğıtlar doğru çıtkı. i Bu bir el çabukluğu ve kâğıt hilesi değil, hakiki bir ilim tecrübesi idi. Doğru kâğıdı tahmin etmesi istenen adamlar çok müşkül bir vaziyette idi- ler, Buna rağmen muvaffak olmuşlar dı, ! Bu daha büyüklerine yol açan sade- ce iptidai bir tecrübe idi. Elde ettiğis —— miz neticeler o kadar şaşırtır bir ma- hiyet almıştır ki fenni tecrübeler için — * dışarıdan topladığımız fevkalâde ha&- anlayamayarak ürkmüşler ve bizi br- rakıp kaçmışlardır. — : Bu işlerde hepinizin bildiği gibi si- — hirbazlık meyzubahs bile edilemez mesele tamı manasile ilmidir,,, Profesörün verdiği konferanstan'-,,__ anlaş'ldığına göre yarın öbür gün İs- — tanbulda öturan bir adam fon, mektup, telgraf gibi pek gör? va- K sıtalara müracaata tenezzül etmeksi- — çi 5 ; » ZLK zin doğrudan doğruya konuşabilecek- — — tir. vilâyetinde Düke üniversitesi profe- sörlerinden doktor J. B. Rhine açtı, Avrüpanın bütün fen adamları bu yo- lu takip etmektedirler. Düşünceyi okumak işi asırlardanbe- ri tatbik olunmakta ve bunda muhte- lif muvaffakiyetler gösterilmekte idi. Şimdi ise bunu sağlam ve kati temel- re oları Suriye devleti tarafından kat'iy- ” (Üt ler üstünde kurmak üzereyiz, HABER İstanbulun en çok satılan | kiki akşam gazetesidir. Tlânla'- rmı HABER'e Verenler kâr'edi — derler. VV kuvevenamecı a | Te KÜ Ü " ğ sas adamlar, bu tecrübeleri bir türlü 1 İ l li

Bu sayıdan diğer sayfalar: