Saatlik sayfa görüntüleme limitine ulaştınız. 1 saat bekleyebilir veya abone olup limitinizi yükseltebilirsiniz.
PR| J İz İ J| *Stın alryor. Keşfettim ki, günde yir - | cum ki.., !— Falcı Meğlendirmek için de çektiğinr olur, fa”- lâzım. Evlenince uzafğa, muhakkak At- — Karel Capek'ten — Polis müfettişi Mac Leary bir akşam rısına : — Karıcığım, dedi, Madam Myersin yatını naşıl kazandığını öğrenmek is- terdim. Şubat ayı ortasında kuşkonmaz Miye yakın ziyaret kabul ediyor; bun - lar arasında ev kadınlarından başka dü- Şesler de var. Karıcığım, belki bana o- hun bir kâğıt falcısı olduğunu söyliye » Ceksin; fakat bu ticaretin arkasında giz- lenen bir şeyler var; bilir misin, bu hi- kâyenin aslını öğrenmeği o kadar istiyo — Anlaşıldı, Bob, bunü bana bırak. Böylece; madam Mac Leary ertesi sa bah, parmağındaki yüzüğü — çıkararak, sade giyinmiş bir halde, madam Myers' in kapısını çaldı. Kabul edilmeden evvel epey bekleme ğe mecbur oldu. İhtiyar kadın, ürkek ziyaretçisini te- Peden tırnağa kadar süzdükten sonra: — Oturunuz, dedi. SŞize ne yapabili - Tim? Madam Mac Leary kekeliyerek; — Ben... Ben.. Yarın yirminci yıldö- hümüm ; istikbalimi tanımak için şiddet li bir azap duyüyorum, Madam Myers, enerjik bir tavırla ma sa üstüne vurarak kendi kendine oyna- ürğr kâğıt oyunundan kendini alarak: — Fakat Miss.. Nasıl? diye sordu. , Madam Mac Leary: — Jones! diye fısıldadı. Madam Myers: — Yavrum, mis Jones, diye — devam etti, hata ediyorsunuz. Ben kâğıt falcısı değilim. Bütün ihtiyar kadınların yap- tıkları gibi, bir kadın dostumu eğlen » dirmek için kâğıtlardan lâalettayin bi - rini çekerim. Sol elinizle kâğıdı kesi - niz ve kâğıtları beş kısma ayırınız. Ol- - ; di TNasan bÂSıtları — kendimi * —.. kat yalnız... , Birincti kısma bakarak: — Allahım! Karo, dedi. Bu, para de- mektir, Kupanın Valesi. İyi bir tali, Madam Mac Leary: — Ah! dedi, daha neler görüyorsu - hnuz? Madam Myers ikinci kısmı açarak de vam etti! — Karonun Valesi: Karamaçanın on- lusu, bu seyahate işarettir. Fakat şura- da sinekleri görüyorum; bunlar daima sıkmtıya işarettirler, yalnız alttan ku - panın kızı geliyor. Madam Mac Leary iri masun gözlerini açarak: — Bu, ne demek? diye sordu. — Bu da karo.. Sizin için — çok para görünüyor; fakat, büyük bir seyahate mi çıkacaksmnız, yoksa sizce çok aziz ©- lan birisi mi bu seyahati yapacak? Şim- dilik bunu bilemiyorum. Madam Mac Leary atıldı: — Southampton'da oturan halama i- adei ziyarete gideceğim. Madam Myers dördüncü kısmı kese- rek: — Bakın, gene büyük seyahat, dedi. Fakat, birisi, yaşlı bir adam, sizi bun - dan menetmeğe çalışacak. Madam Mac Leary hâyretle: — Bu, muhakkak amcamdır, eminim, dedi, Madam Myers beşinci kısmı eline ala- — Burada da dedi, bir şeyler buluyo ruz, Kâğıtlar çok iyi çıktı. Bir —seneye varmaz bir izdiyaç.. — Zengin bir genç sizinle evlenecek, — bu adam ya milyo nerdir, yahud da iş adamıdır; Zira, çok seyahat ediyor, fakat, evlenmeden evvel bir çok manjalarla — karşılaşacaksınız, yaşını pek tayin edemediğim bir adam canınızı sıkacak, fakat sebatkâr olmanız las denizinin öte tarafmımna gideceksiniz. Fakir zenciler arasında — propaganda yapan Hristiyan cemiyeti — namına, bir İngiliz lirası yardımda bulunacaksınız. Madam Mac Leary — çantasından bir — Size © kadar minnettarım, o kadar yakemettarım bi.. dedi. İhtiyar kadın: kadın Genç kadın, masum bir tavırla cevap verdi: — Polistir. — ÖOÖh! Müthiş, müthiş!.. Azizim, o- na söyleyiniz, başında büyük bir felâ -| ket dolaşıyor. Gelip beni görmesi lâzım, bu felâketin ne olduğunu daha etraflıca öğrenebiliriz. Bir çok Scotland Year po- lisleri bana danışmak için gelirler, E- vet, onu bana yollayırız. — Gizli polis hizmetinde mi demiştiniz? — Kendisini beklediğimi söyleyiniz. Güle güle, azi- zim Mis Jones, » *& a Mac Leary ensesini kaşıryarak: — Bütün bunlar, dedi, bana işe yara- yacak bir şeyler anlatmıyor. Hiç bir şey. Bu ihtiyar amcamla çok alâkadar olu - yor. Ve sonra asıl ismi Myers değil, Melierhoffer'dir, ve Lükbeck'den geli- yor. İşten bizimkileri haberdar edece- * & & İsticvabr yapmağa memur müstantik: — Peki, madam Myers, dedi bu kâ- ğit çekme hikâyesi nedir? İhtiyar kadın: — Allahım, sen büyüksün! dedi. Ya- şamak için bir şeyler yapmağa mecbu- rum. Ben yaşta, müzik hollerde danset- mek güçtür. Hâkim Kelley; Pini |— E “el,, dedi. Fakat yapılan sikâ- yete göre, siz kâğıt falı bilmiyor muşsu- nuz. Âziz madam, bu, sizden pasta isti- yenlere macun vermeniz kadar kötüdür. Çok para alınca, müşterileriniz sizden doğru kehanetler beklemeğe hak kaza- — Hiç kimse şikâyet etmiyor. Herke se arzu ettiklerini evvelden haber veri- yorum. Bundan duydukları zevke muka bil, ben de onların bir kaç şilinini alı - yorum., Hâkim: — Söyleyiniz gimdi, diye sözünü kes- ti, size karşı bir şabhidimiz var. Madam Mac Leary bildiklerinizi söyleyiniz. Madam Mac Leary: — Madam Myers, bana, bu senenin so nundan evvel evleneceğimi, müstakbel kocamın zengin bir adam olacağı>ı, be- ni atlas denizinin öte tarafına p7”.ece ğini haber vergi, Hâkim: — Niçin, atlas denizinin öte nal diye sordu. — Çünkü, ikinci kısımda bir karama- ça dokuzlusu vardı. Hâkim: — Budalalık, diye homurdandı, kara- maça dokuzlusu saadete işarettir. Se - yahati karamaçanın eğer arkasından karonun yedilisi gelirse seyahatin uzun ve sonunda da iyi olaca ğını anlatır. adam Myers, beni kandıra- mazsınız! Bu genç kadına, bu sene için de zengin bir adamla evleneceği habe- rini vermişsiniz. Halbuki, madam Mac Leary, kibar ve genç olan hir müfettiş- le üç senedenberi evlidir: Bu uydurma- yı nasıl tevil edeceksiniz? İhtiyar kadın sükünetle: — Olabilir, dedi, herkes aldanabilir. Bu genç kadın beni ziyarete geldiği za man, bana evlenmek istiyor gibi görün- dü. Demek istiyorum ki, beni evli ol - madığına ikna etti. O zaman, bir kısım kâğıdı zengin bir izdivacı haber vere - cek tarzda düzdüm. Bunun ona zevk vereceğini düşünmüştüm. y — Ya manialara, muayyen yaşta bir adama, atlas denizinin ötesine yapıla - cak seyahate ne diyeceksiniz? bti — Bunlar parasını almak için idi. Bir İngiliz Hrasr koparmak için, bir şeyler söylemek lâzım elbet! w Hâkim: — Kâfi, dedi, Madam Myers, — Kdl çekiş tarzınız namuskârar_ıe değildir. BîPaenaleyh, elli İngiliz liralık para cezası vereceksiniz. Bundan başka, ma- dam, Sizin casus olduğunuzdan şüphe- ediliyor. İhtiyar kadın bağırarak: — Burada bulunduğum kadar dağru. diye çıkıştı. Fakat, hâkim sözünü kesti: — Kâfi! Namuskârane bir hayat ya- şamryorsuünüz. Hapse atılacaksınız. * . & tarafı- Amcanızın mesleği nedir? diye sor Valesi gösterir, — —eT TT T F AÇ İ T HABER Baan Akşamı postası Teoenton amca mesele ——0 — kâğıt| — Bir sene sonra, Mister Kelly — polis « İ 4 _",q.'J Jı| İN S d müfettişi Mac Learyye rastladı. Hâkim: — Hava ne kadar da güzel, dedi. Ma- dam Mac Leary, nasıl, iyi mi? Mac Leary zayıf bir haleti ruhiye için deydi, Sıkıntılı bir eda ile; — Haberin var mı? dedi, O, beni terk etti. kadm., Müfettiş: — Evet, öyle! diye homurdandı. Birisi ona Âşık olmuş, ben de işten vaktile ha- berdar olamadım. Melboürne'de işleri olan bu adamla beraber... Fikrinden vaz veçirmek için çalıştım, fakat.. Mac Leary eliyle müphem bir işaret yaptı: — Bundan bir hafta evvel Ayustu - ralyaya gitmek üzere bindiler. Fransızcadan çeviren: beraber vapura Şerif HULÜSİ ——— L YAT A M e Yazarı : Niyazi Anmet /|sarayiarını satın aldılar. 150 sene evvel bugün Fransa ihtilâlinin emareleri belirmeğe başladı Safdi! Kardinale oynanan oyun - 487 milyon istikraz ve İ00 milyon bütçe açığı ! On altıncı Lüli, Mari Antuvanetin isteği ile Kalyon'i maliye nezaretine getirmişti. Yeni maliye nazırı, mali siyasasında muvaffak olmak için bü- yük cesaretlere katlanmanın lâzım olduğuna kani idi. İlk önce para bulacaktı. Bunun için itibar lâzım- dı. Zengin görünmek icap ediyordu. Zengin görünmek için de çok para sarfetmek, etraftakilere elde bol pa- ranın mecvut olduğunu telkin etmek gerekti. Saray bol para sarfetme fikrini memnuniyetle kabul ediyordu. Kra- liçe altı milyon franga Sen Klo, Kral on sekiz milyon franga Rambonye Bir pren- se on bir milyon karşılığında Lor- yan limanını sattı, Kalyon bu kadar fazla para bulmak için bir defa 100, ve 125 milyon istikraz etti, Halk bu israftan şikâyetçi idi. Vi- lâyetlerde isyanlar baş gösteriyor, her taraftan itirazlar yükseliyordu. Parlamento da itiraz edenler ara- sında idi. En nihayet Kralın başkanlığında toplanan meclis galeyanı bir müddet için teskin etti, Fakat vaziyet tehlikeli idi. Nasıl olsa isyan patlak verecek ve etraf karışacaktı, v4 1786 yılı 26 Eylül günü, 150 sene evvel bugün maliye nazırı hiç beklen- miyen bir iş yaptı. İngiltere ile bir Bu muahede sâyiâitide İngiliz ma- lı Fransaya giriyor. Dahili sanayide bir canlılık göze çarpıyor. Fransa mahsulâtına, bilhassa şaraplara ye- ni bir mahreç bulunuyordu. Bu canlılık da çok sürmedi, Çün- kü Kalyonun üç sene zarfında istik- raz ettiği 487 milyondan başka 101 milyon hemen verilmesi lâzım gelen bir borç ve 100 milyon bütçe açığı vardı. Bunları kapatmak için vekili at- maktan başka çare yoktu. Halbuki köylü verginin altından kalkamıyor, fazlalığından şikâvet ediyordu. Ma- liye nazırı başka sürette düşündü: Rihban ve zadesânde- vergi alma' | Kalyon bu fikrini bir muhtıra ile Krala taktim ettiği vakit şu cevabı aldı: — Bu projeler yeni değildir. Da- ha önceleri ayni ıslahat fikirleri ileri sürülmüştü. Kalyon- — Efendimiz, dedi. Zati haşmet- penahilerine bundan daha iyi bir şey teklif etmek mümkün değildir. Halk şimdi bütçe açığını da duy- muştu. Halbuki mütemadiyen bütçe- nin fazla varidat ile kapandığı. ilân edilmekte idi. Kraliçenin meşhur gerdanlık meselesi ikide bir tek-ar — İmkânı yok, dedi, bu kadar iyi bir ediliyordu. F—_ z HABE F;'ş AKSAM POSTAĞİ IDARE EVİ Istanbul ÂAnkara Caddesi Paosta kutusu ! İstanbal 214 Telgrar adresi:; Istanbul HABER |İl Yazı işleri telofonu : 21872 İdare ve Hân 24870 ABONE ŞARTLARI Törkiye Ecnebi Banelik 1400 Kr. 2700 Kr, G aylık 7320 », taA5Ü &-. 3 aylık 400 »- Bad » t ayvlık 150 » 200 « Sahibi've Neşriyat Müdürü; Hasan Rasim Us k&:ııldığı yer (VAKIT) matbaası — Biz o0 günü unutmadık. Hükü- met dolandırıcılarımn elinde kaldı Gerdanlık meselesi şu idi: Madam dö la mot adında hilekâr »vir kadın, Kardinal Rohan'a ride- rek Kraliçenin bir elmas gerdanlık almak arzusunda' bulunduğunu, şa- | yet kendisi bir gerdanlık satın alıp takdim ederse Kraliçe tarafından fevkalâde memnuniyetle kabul edile- ceğini söylre, Saf kalpli Kardinal inanır ve el- mas gerdanlığı alarak hilebaz kadın ile beraber Versay bahçesine gider- ler. Burada süslü elbiselerle sahte bir kraliçe Kardinalin önüne çıkar ve gerdanlığı büyük bir nezaketle a- hr, Kardinalin de sakallarını ok- şar., Fakat kuyumcu Bener, gerdanlı- ğın parasını alamayınca, iş meyda- na çıkar ve budala Kardinal Bastil hapishanesine, hilekâr kadın da kızğın demir hapsine mahküm edilir. Maliye nazırı başa çıkamıyacağı- — nr anlayınca heş şeyi açığa vardıu. Bütçe açığını, miktarını, sebepleri- ni yazdı, broşüler bastırarak dağıt ' tı. Fakat hiç biri kâr etmiyordu. Ya- prılan projelerin hepsi keenlemye- kün addedil!di, parlamentoda tahkikat yapılmasına karar verildi. Maliye nazırmın cesarete dayanan icraatr gene cesaretle sona erdi. Aley hinde deliller toplarlarken o İnsiltes — Hüy — arplmamir ğ re topraklarına varmiştı. Gönül bul Margarit Gardiner Tyler (Amerikada Şeridan şehrinden bildi-. | riliyor): : Nevyorkun sarıştn güzellerinden ve - Birleşmiş Amerika cumhuriyetleri sabık. tumhürreislerinden Tylerin torunu Mat mazel Margaret Gadiner Tiyler evlendi ği kovboyla yaptığı balayı seyahatinde — buraya da uğramıştır. İkisinin de sırte — larında deriden sığırtmaç elbiseleri, bas taklarında süvari çizmeleri ve 'cq;ıa;-m.’ da kocaman şapkaları vardır. Nevyorkun batırı sayılır zenginler den ve ÂAmerikan sosyetesinin en mute- ber kızlarından Matmazel Margaretin böyle beş parasız ve âdi bir çift'il: yan naşması olan Klifford Glem adlı Kovy boya varması herkesi hayret içinde bır rakmıştır. Ne denir? Gönül bu!.. ! - Fatihte y ll ÂAcele satılık arsa | Fatihte Kıztaşında Sofmar va ld'_r sinde üç tarafı murtaram cadde, 'gni — ze nazır, tramvaya ve carşıya nex y:y, kın, civarı kâmilen mamur. TÜ2 met, re mürabbar, kismı âzamı mülk .alis. tatilüşşekil ve altı parçaya mı.frez arsa — acele satılıktır. Talibler'nir saa' ön- dan bire kadar Bay Fethiye müracaatları. Ötobüs alıyorum — Acele olarağ 14 - )6 kişilik hir otar büs almak istiyerüum, Satmak İisti. yenlerin her gün Sirkeci Balıkesir 0: telinde Bay Bedriye müracaatları. — üste, nazır aleyhinde — HABER ğazete::zn&î ai i ı ai , * y B İ