26 Kasım 1935 Tarihli Haber Gazetesi Sayfa 5

âmıkzhâm;vm ıaı;;etinde kaya- Umumhanelerinde Hamı Ağe - e AA -. ——— —— :T_efıriıka numarası : 77 Hangi kadına gitsin ?.. pencerelerden türlü türlü kadınlar uzanmış, “ Sakallı! Hişt! Hişt! Buraya gel!,, diye onu çağırıyorlardı Türklerin baskınına uğramamak için, kaptanlar ve Marki Fer . nando gemilerine doğru kaçı -| yorlar. Markiye getirilen kadın-, papaza kalmıştır. Başpapas, odasında, Emineye he yaptı?... Sarı sırma saçlı, mavi S8özlü genç kız, rahiplerin elinden hamusunu kurtarabildi mi? Yoksa ıtil'lt!'lilmiş bir tarzda, o yaman işkencehanelere mi atıldı?.. Do * 8an Bey vak'adan haber aldı mı? Baş rahibe nasıl istintak edildi?.. Bütün bunlara cevap vermez * den evvel, yeraltı dehlizlerinde, iki kaptanla, Marki Fernando ile ve kılâvuzlarile beraber yürüye - lim.., Kaptanlar: “— Yakalanmadan kaçabil - sek...,, diye düşünüyorlardı. Mafki Fernando ise: Margi Fernando ise: “—a Zaten ahdım, ilk defa ola: tak Venedik umumhanelerinde bir kadınla karşılaşmaktı. Yine öy l'klırdan bir “oda,, içine çıktılar. “oda,; nım zemini deniz, ta * Vâanı sema idi. Bastard, işte burada gizliydi. SAptanlar, tayfaları harekete ge t'_"âiler. Yarım saat sonra, müsait ir hava ile yola düzeldiler... Bir üçük Türk kırlangıcına (*) rast hdllar. Kısa bir muharebeden Sonra batırarak içindeki insanlar- &n Lir kısmını esir aldılar. Zim Sirlere vurdular. Sonra, tamamile arızasız ola' fak yollarına devam ettiler, Bazı pencereler ise, renk renk perdelerle örtülmüştü. Bunların içlerinde müşteriler vardı. Kısacası, burası, İstanbuldaki Galatanın eski manzarasmı arze- diyordu. Esasen, Galatadaki u * mumhanelerde İtalyalı olan Ce - nevizli bahriyelilerin âdeti üzere kurulmuş değil miydi? Fernando, bu sokakta yürüdü. Acaba, rüya mı görüyordu?.. Esaret hayatında, daima böyle hayallere kapılırdı. Ellerile, vü - cudünü muayene etti. Lâmise his” si sağlamdı! Uyumuyor... Gördükleri tam manasile hakikat! İşte, kadınlar onu çağırıyorlar: — Hşt! şst! Buraya gel! | Vücudünde bir atılma var! Şeytan diyor ki: — Haydi!... Ne duruyorsun?... İleri.. Şu tombalak kadın senin ola bilir!... Fakat, gözüne, öte yanda geniş kalçalı, iri yarı bir mahlük daha ilişiyor. — Buna mı gideyim yoksa?.. Daha öte vanda. kızıl saclı bir “kadın..: Akdenizdeki krzgın güneş halinde ona doğru sanki şuleler saçıyor. Bir dükkânın önünde, iki zen- çi kız oturmuş. Beyaz dişlerini göstererek gü" lümsüyorlar: — Hşt! Hşt! Sakallı! Buraya Buraya! Esaret hayatındayken, zenci kadınlardan bir vapur dolusunun İstanbula nakledildiğini görmüş de, ne kadar coşmuş, heyecan * lanmaştı. Hangisine ?... heyol küpeli, düz siyah İşte, İşte o zaman hayal olarak bü - tün bu kadınlar şimdi hakikatti!.. Hangisine elini uzatsa yakalı * yabilirdi! Ve onlar, kendisini ça" ğirryordu: — Hşt! Hşt! Sakallı! Buraya gel! Bak, ben ne güzelim! Fakat, o, Baridan'ın eşeğine dönmüştü. Meşhur fıkradır: Eşek susamış. İki yanma iki koğa dolu- su su koymuşlar. Onu mu içeyim, bunu mu içeyim derken karar ve" rememiş. Tereddütten ölmüş... Fernando da ona benziyordu. Şu kalm bacaklı, tombul kollu kadımamı? Şu kırmızı ve kalın dudaklıya mı? Bu kısa boylu şişman mı? Şu ince uzun zayıfa mı? Şu mavi gözlü, sarı saçlıya mı? Şu baygın bakan Süheylaya .mı? Dekoltesini mübalâga ile açıp inadıma omuzunu gösteren şu çe" vik hareketli kadına mı? Esmerin tadı varmış! Şu İspan- saçlı kadına mı? A Dü Hangisine? - Hangisine gitsin?... Artık acele etmiyordu... O, her ne kadar uzun yıllar kadın hasreti çekmiş bir erkekse de, ondan da“| ha evvelki yıllar, çapkımlıkların türlüsünü yapmış, zevkleri inceli - ”. M Londradan yazılıyor: _ Cenaze törenlerine mahsus elbiseleri giymiş ağır başlı ve ciddi — suratlı bir bay geçen gün Londranın Southgate mmtakasında Vilyanslarıı — köşküne giderek kapıyı çaldı. İçeriden çığlık ve başka gürültüler işitiliyordu. Bu bay içini çekti. Çünkü ölü için — dökülen göz yazları, koparılan feryatlar zavallı- ya çok dokunuyordu. Kapıya bir daha, daha hızlıca vurdu. Güler yüzlü genç bir kadım kapıyı açtı. Ciddi yüzlü zat da: — Madam ben ölünün cesedi için geldim!... dedi. Genç kadının gözleri faltaşı gibi a- çıldı; şaşkmlıktan ağzını kapıyamadı: — Niçin geldiniz.... Niçin?... — Ölen Mister Vilyams için!... Genç kadın bu sefer kahkahalarla gülmeğe başladı ve evin içine başını çe- virerek: : — Hanri, cancağızım, buraya gel- senel.. Diye bağırdı. Güler yüzlü genç bir delikanlı ka- pıya geldi. Yabaner da yeniden ağzımı açtı: — Döktor Krans birkaç dakika evel telefon ederek Mister Henry Vilyamsın “Artık yaşamadığını,, bildirdi. Bunlar onun sözleridir. Cesedi için evine git- memi emretti. Bu sırada bir düzine kadar — insan kapıya toplanmış dinliyorlardı. — Artık yaşamıyor mu? Bu da ne demek? Daha evleneli iki saat olmadı.. Bu sözleri de Mister Vilyams bağı- rarak söylemişti. Hem de yaşadığının çok kuvvetli bir delili olmak üzere güç- lü've sağlam vücudu, sevinçten gülen Y "Monlbkerdün Tlrkeiatk deri UZİP ADAM Londra polisini şaşkına çevürmiş bulunuyor! — BİR * — Kaç zamandır herkesi altadan kö- tü şakacının işi olsa gerek! Ciddi suratlı bay içini çekti, af di« arabasına yaslı bir tavırla yürüdü. * & & | Londrada kaç aydır türeyen muzibin birisi böyle münasebetsiz şakalarla hal- kı taciz etmektedir. Geçenlerde tem- yiz mahkemesinin reisi sabahleyin kah- valtı ederken telefonun zili acı acı çale — mış, adamcağız sofra başından kalkas —| rak telefona koşmuş ve makineyi ku« lağına koyunca: — Burası (Skotland Yard) dır. Yük sek şahsiyetinizden kurşunla öldürme- ğe dair bir vaka sormak istiyorduk da.. — Öldürmek mi?.. — Evet! Leydi Hevartı — kurşunla öldürdükten sonra kaçan hırsıza dair.. | Böyle bir vaka olmamıştı bile! Nite. kim Londranın emniyet direktörlüğü o« lan Skotland Yardda böyle bir telefon — | etmemişti. Bu herifin — Londrada yapmadığı muziplik kalmamıştır. Kaç papası te- lefonla nikâh kırymak için muhtelif ev- lere göndermiş ve zavallr adamlar git- tikleri yerlerde fevkalâde mahcup ol- muşlardır. Bu adam yalnız telefonla değil, mek tupla da birçok muziplikler yapmakta- dır. Geçenlerde Londrada ne kadar iş- — siz varsa belediye başkanlığı tarafından — kendilerine kışlık kömür için parâ dağı- tılacağına ve muayyen günde belediye ye baş vurmalarına dair mektuplar almıştır. O gün belediye binasını yüz. lerce kişi istilâ ederek bütün memurla- rı şaşırtmışlar ve güçbelâ dağıtılabilmiş- lerdir. : Polis bu adamı çok şiddetli aramak- — *& & ta, fakat bir türlü ele geçirememektedir, Ş Baylar, Gençler Hiç bozulmıyan TEKSAYT prezer- vatiflerinden daima cebinizde bulun . sun. Teksayt ancak orijinal zarflarda satılır. ğine ulaşmıştı. Bu kadın bolluğu arasında eş- ki huyları tepti, şöyle bir düşün - ceye kapıldı: (Devamı var) Venedik Altıncı gün... Venedik.. Hiç bir yere uğramadan bura- hü Varmışlardı. Marki Fernando, talya sahillerinden geçerken, A- Olu kıyılarındakilere nisbetle â daha serbest kılıklı olan ka * îl“l uzaktan uzağa bakmış, SÖğüs geçirmişti... Nihayet, işte, gondol, onu, a- ;:îı edilmiş diğer esilerle birlikte iı:k' Yosun ve çürük yemiş kor Venedik rıhtımlarına bıraktı. h“?ı buralarını karış karış bili - U. Zenginlik ve huvardalık NM; şu gemici meyhanele - ::îd' azmı gitar çaldırmış ve şa” hı::îçerek şu dükkânda girip çr âz mı seyretmişti?.. i ânlar, gemici umumhane | l:."ydî- Hepsi de, yüksek kârgir %t;"h altında, pencerelerini, __ Türk Hava Kurumu Büyük Piyangosu Şimdiye kadar zengin etmiştir. 2.ci keşide TI 1. ci Büyük Ikramiye ; Ayrıca: 15.000, 12.000, 10.000 liralık ikramiye- | lerle (20.000 ) liralık AAAT TTT PYT İstanbul asliye birinci hukuk mah . kemesi başyazganlığından : Hazinedar çiftliği sahibi Hüseyin tarafından Yeşilköyde mukim Osman €rin iştahalarını celb için dşlardı. .%ı:â:' önlerinde renk renk sü * $ y ” Yenk renk giyinmiş bazan &l’q' L.':: üç kadm oturmuştu. hrgç HRtİ Hişt! - diye çağırıyor ' En küçük tip gemi, | | vüz ve müdahale edildiğinden bahisle Nuri aleyhine açılan ve Bakırköyünde Sakız ağacında Taş Han caddesinde tapu senedile mutasarrıf olduğu ar. saya müddelaleyh tarafından teca - müdahalenin men'i ve zarar ziyanın müddelaleyhden tahsili talebini müte. dair olan davanmn yapılan muhakeme. sinde: Davacımın tapu senedile uhde- yi tasarrufuna geçen dört dönüm bir Onlar ermiş Naşit — Ertuğrul Sadi Şehzadebaşt TURAN Tiyatrosunda Bu gece saat 20,30 da muradına Vodvil 3 perde Nakili: Bedia Her tarafa tramvay. Açık teşekkür Geçirdiğim kaza dolayısile SÖZ, yazı — ve telefonla hatırımı soran ve gerek evime kadar gelmek zahmetine katla. — nan dost ve arkadaşlarımla spor soss — yetelerine ve onların sayın deleğgeleri- ne, kaza esnasında ilk evvel imdadı. —| z Üai M B ee VB â — a G Bi öaeaeri S —- aa ö ledi ve az ötede bekliyen siyah cenaze — | İ ma yetişmek suretile bana çok büyük — l bir iylikte bulunmuş olan Feneryil . — | maz kulübü genel kaptanı Bay Talât — | Özışığıra derin teşekkür, sonsuz saygı — gazeteniz yo. —— — İstanbul İdman Bölgset — ve minnettarlıklarımı luyle açık olarak beyan ederim. ! Sekreteri İ " Halit Tüccarbaşıoğlu Telefon: 22127 binlerce kişiyi Kânun 935 dedir 30.000 Liradır İstanbul Belediyesi ŞehirTiyatrosu Yanfan Bu akşam saat 20 de Tohum Yazan: Necip Fazıl Kısakürek bir mükâfat vardır.. evlek mahallin müddeialeyhin arsası. na ilhak olunduğunu tahakkuk et - mekle mezkür mahaldeki müddeinin yarı hissesine müddealeyhin tecavüz ve müdahalesinin men'ine kabili tem- yiz olmak üzere İl1—l0—935 tarihinde karar verilmiş ve mezkür kararın mu. maileyhe kanunu — mezkürun 407 nci maddesi mucibince ilânen ihtarı ten . sip kılınmış olduğundan müddealeyh Osman Nuri işbu ilânin ferdasından itibaren müddeti kanuniyesi zarfında turuku kanuniyeye tevessüll etme. diği takdirde mezkür ilânın kesbti kat' iyyet eyliyeceği ihtar olunur. Fransız tiyatrosu HALK ÖPERETİ Bu akşam 20,30 da BAY - BAYAN Büyük operet .:l.._ Lf0 _ Sön Haft HALK OPERETi Yazanlar: Mahmut Yesari ve Necdel Rüştü. Müzik: Sezai ve Seyfeddin Asaf, Gişe gündüz açıktır. Telefon: 41819 Fiyatlar: 25 — 50 — 75 « 100 Loca: 400 — 300 Bu akşam: SEVDA ÖTELİ Pek yakında: TELLİ TURNA HABER AâKSAM POSTASI IDARE EVi İstanbul Ankara Caddesi Posta kutusu : Istanbul 214 Telgraf adresi; Istanbul HABER Yazı işleri telofonu : 23872 idare ve llân : 24370 ABONE ŞARTLARI | Türkiye Ecnebi Senelik 1400 Kr. 2700 Kr. 6 aylık 730 « 1450 , % 3 aylık 400 » ECO || 1 aylık 150 » 300 ,, İLAN TARİFESİ Ticaret ilânlarının Satırı 12,50 Resmi ilânların 10 kuruştur. Sahibi ve Neşriyat Müdürü; Hasan Rasim Us Basıldığı yer (VAKIT) matbaası *