18 Teteşrin — 1985 TETKİKLER Nüfus siyasası ve nüfus sayımı Cemiyette herşey insan içindir.) Bütün sosyal mesele, cemiyet ha - linde yaşıyan İnsanların refah ve' saadet seviyesini yükseltmekten| başka bir şey değildir; kültür, hu-! kuk, siyasa, servet hep bu maksa- hangi bir, ilim her hahgi bir tet *| kike koyulsa ilk önce önüne nüfüs kike koyulsa ilk önce önüne nüfus meselesi çikar. Nüfusu mifktarı! ne kadardır, hareketleri (doğum, ölüm, göçmenlik, evlenme ve ilâh) hangi taraf tadır. Herşeyden ev - vel bunları bilmeye ihtiyaç vardır.| Bundan dolayı bugün bütün! dünya nüfus meselesinin ehemmi- 1877 amyörruyae 4314p uos mak memlekette nüfus politikasına bü tün siyasalara baş çeken bir poli | tika olmuştur. Yalnız devletler de ğil, ilim adamları da nüfus mese * lesile eksisile kıyas kabul etmiye- cek kadar geniş bir surette uğraş| maktallırlar. “Demoğrefi,. ismi 1 hi alan nüfus ilmi zamanımızda! başlı başına bir ilim haline girmiş! tir. Jean Jacyues Rousseau (daha! bir buçuk asır evvel “bir memle « ket için insan kıtlığından büyük kıtlık olamaz,, demiştir. Bu sözler! bugün için de elemmiyetini mu »| hafaza etmektedir, Sosyal meselere her hangi ba - kımdan bakarsanız bakınız kar « şınıza ilk önce nüfusme selesi çı « kar, Sıhhat, ahlâk, kültür, hukuk,! idare, ekonom:', finans, din, lisan meseleleri hep nüfusun miktarına ve kösafet'ne her cihetten bağlı olan weselelerdir. Nüfusün muayyoti bir seviyi e| getirmelsizin, mi en bir kesa f5* temin etmeksizin içtimâi | vaçlarımızı istediğimiz kadar kös! lavlıkla temin edemey İçtimai iş bölümüne verilecek istikamet - ler hepnüfusu n kesafetine bağlı - dir. Yalnız devlet idaresini ele ala-| lum: Memlekette iç ve dış asayişi- ni istediğimiz gibi temin edebil me': için süel ve sivil teşkilât yâp- mağa mecburuz. Ordu kuvvetimiz ns kadar olabilir; bunu arttırma! datımızı çoğaltmak, olmazsa bile maşraflarrmızı azaltmak istiyoruz. Mükellefler irad kaynaklarma gö“ re hangi sınıflara mensüpturlar; ne kadarı sermayesile, ne kadarı sayı ile ne kadarı her ikisinin mez. cile kazanır, vergiye tutulacak bir maddenin irad miktarı ne olabilir, maddenin istiblâk mikdarı ne ola- bilir, masarifte vakı olacak her hangi bir tasarruftan ne gibi neti- celer çıkar. Bunların her biri hak. kında bir fikir edinebilmek için herşeyden evvel nüfus mikdarı ve| sınıflarını bilmeye lüzum vardır. Vaziyet böyle olunca rüfus tah- rirlerinin eheinmiyeti tamamiyle meydana çıkar: İlk önce nüfus ade! dini sahih olarak bilmeliyiz ve! sonra hareketlerini takip etmeli - vir. Sözün kısası nüfusun humalı ha reket vasıflafını bilmeğe çalışmak dinamik ileriye doğrü gitmeğe ka» rar vermiş bir sosyete için ilk ös devdir. Cumhuriyet bu meseleyi csaslı surette halletmeğe azmet * miştir. Bunun için memleketin bü- tün teşkilâtı ve kuvvetlerinin bir - leşmesine ihtiyaç vardır. Bu işin muvaffakıyeti hususunda bütün vatandaşlar elele vermeğe mec « burdur. Vatan çocuklarını bu gaye için aktif ve pasif diyeikiye ayırmak lâzımdır. Aktif unsur sayımı filen yapmağa memur olanlardır. Nü- fus miktarmı isabetli ve kabil ol- duğu kader hatadan &ri olarak bu labilmek için bunu 24 saat gibi kısa bir müddet içinde yapmak ve bu nun için de bu işe varayacak bü- tün bilgili adamlardan istifade et- mek lözmadır Hepimiz istatistik direktörlüğünlün bize vereceği hiz. meti kabule mecburuz. Yalnız ka- bul değil, memleketin refaha yük. selmesine hadim olacak bir vatan işi yaptığımızı düşünerek onu zami hüsnüniyet ve fedakârlıkla yapmağa calışınalıyız. Emek sa- hibinin kalbinden doğan hüsnüni- yet ve fedakârlık izin feyzine ve verimini bir kat daha arttırır. Püsif unsura yüklenen vazife â. "için ne cevap vermek içiner vll, nisbeten çok basittir. Gaye #adece| için ne yapabiliriz ve bunları na. sı) kullanmalıyız. Erkânı harbiye! bu suale cevap vermek için nüfu 9 sun miktarını; doğumunu, ölümü»! nü, vas-'i “aşama yağını bilmiye! mecburdur. Müriki teşkilât kuracağız, po -! “Tisi, jandarmayı tensik edeceğiz! bir mahkeme tesis edeceğiz. Şe «! hirlerin, köylerin nüfus vaziyeti. | ni hakkile bilmeden isabetli ted -| birler alamayız. İ Umumi sıhhati muhafaza için tedbir almak ihtiyatındayız. Do - Zum ne kşaardır, ölüm ne kadar- dır, bilhassa çocuk veffiyatmn nisbeti nedir, ölümün artmasna' memleketimizde imüessir olân ne! ziyade hangi hastalıklardır; bun « ları bilmeksizin isabetli tedbirler almanın imkânı olamaz. | Ekonomi meselelerde nüfus işi| en başta gelir, Nüfusun mutlak miktarı; köylü, amele, gsan'atkâr, tücenr ve saireye göre taksimi. is- Mhsal, tedavül vasıtalarının nüfu « #a nisbeti bilinmeksizin siyaset fe.! Ba vaziyetleri düzeltecek hiç bir! tedbir olamaz. , Finansrmızı ıslah etmek, vari - nüfusumuzun miktarı ve vasıf. larını bilmektir. Bundan dolayı hiç kimseye bir mükellefiyet tah- mil edilecek değildir; o herkesin bütün samimiyetle vatanı yüksel- tetek bir vazife ifa ettiği kanaati- le kendisini ve k sine bağlı ©- lanları nüfus kütüğüne geçirmesi lâzımdır. Vatan severlerden beklenen va- zife bundan ibarettir. Ord. Frof. İbrahim Fazıl Pelin g7 öze şerike Dünyayı Parasız Dolaştım Yazan: .Seppi Popfinger Evime dönmek arzum gittikçe kuvvetlendiği için Fransadan Barselona gemisi Kanarya a -! dalarının Las Palmas limanma demir alınca kaptan beni köprü- ye çağırttı ve kaçmamağa söz ve- rirsem befli halat ambarına kilit letmiyeceğini söyledi. .Dediğine bakılırsa vazifesi beni lepanyada| Kadiz şehrine çıkarmakmış. Va - purda kalacağıma söz verdim ve| Kanarya adalarında bundan ev - vel tam üç ay geçirmiş olduğum - dan buralarını bir daha görmek- le birşey kazanmıyacağımı da an lattım. Santos limanında behi polis mangasının çıkarmış olduğu mer- divenden on dökut gün sonra, İs» panyada Kadiz rıhtımına indim. Kaptan limandan uzaklaşmağı vakit bulmağa meydan kalmadan polislerin beni yakalamasındar korkuyordu. İşte bunun için kol kola girerek srhtım boyunca yü - rüdük ve Küçük bir gemisi oteli- ne geldik. Burada arka odalar» dan birine girdik. Kaptan da öte! sahibiyle yarı anlamadığım bir konuşmaya gitişti. Geceyi otelde geçirdim. Ertesi sabah erkenden Barselonaya git- mekte olan bir vapura bindiril « dim, Otel sahibi bü yokuluğum idin lâzımgelen bütün tedbirleri almıştı. Akdenizin İspanyol kıyıların! da yaptığım bu güzel yolculuk esnasında artık Toedtenried &ö -| yünde yurduma dönmek zamanı - nın geldiğini düşünmeğe başla « dım, Yolculuğa ilk çıkışımda gözet - tiğim amacı (hem de tamamiyle! yapmıştım. Cebimde yüz yetmiş! kuruş tutan küçücük bir sermaye ile dünyayı çepecevre dolaşmağa karar vererek evimden kaçtıktan | sonra bu kararımı acı ve tatlı bin| bir sergüzeştle gerçekleşlirmiş bu lunuyordum. İnsan ne ister de, yapmaz; yeter ki kuvvetli bir ira- desi daha doğrusu sarsılmaz bir i» nadı olsun! Evimi düşündükçe heyecanım artıyordu. Barselonaya varmayı bekliyemez oldum. Rıhtıma ayak âtar atmaz ne sağıma ne de solu-| ima bakmaksızın yüzümü kuzeye çevirerek dosdoğru Pitene dağla- rina giden yolu tutturup Fransa » dan İsviçreye ve oradan Alman - yanın güney topraklarından geç- mek suretiyle bir kere de Mi.she vardıktan sonra artık köyüme ka» vuşmak istiyordum. Dünyada en çok güvendiğim şey talihimdir. Siz isterseniz talih denilen mevhum şeye inanmayı -| nız, Talihim beni Barselonda bir Fransız iş adamiyle karşılaştırdı. Bu esnada tat'lini İspanyada ge- girmiş, Liyon şehrine dönmek ü- zere bulunuyordu. Küçücük bir o- tomebil kullanmaktayd. Eğer bu kadar oşya arasında kendime bir yer bulabilirsem beni de götüre « ceğini söyledi, Sandıklar, barullarla çevrilmiş olduğum halds Fransızıa ötomeo » blinde Avignoaa, oradan da Ron un çok güzel vad'sinder yukarıya çıkarak Liyon şehrine vardık. Bu zet genel savaşta Almanlas ra karşı harbetmiş olmasına rağ - men, Almanlığıma baxmıyarak beni kendi evinde birkaç gün mis safirliğe davet etti, Bu daveti bir ün evvel evime dönmek istediği - mi ileriye sürerek kabul etme - dim ve gane kâh açıkla yatarak, kâh bir damaltı bularak, ekseri » ya tabanlarıma güvenerek ve ara sıra da merhametli bir adamım a- rabasına; iyi vürekli bir şoförün kamyonuna atlıyarak ieviçrenin Cehevre şehrine vardımi. Cenevrede hiç eğlenmiyerek az vakitte Bern'e vardr, Oradan da İsviçre . Alman #ıneından an cak birkaç kilometre uzakta olan Zürih'a gitmek için batı kuzey yo lana tutturdum, Zürib'te bütün Avrupayı ote » mobille dolaşmakta olan bir A « merikalı İla karısına o castladim. Oberammergan'ya gitmek üzere bulunuyorlardı. Gidecekleri yol Münih için en kestirme ve doğru yoldu. Artık lütuf dilenmek işle ride yâman bir mütebassts ol » rauştüri. Amerikalıya o yâtâştım. Adamcağız benı fazla terletme - den otömobiline davet etti, Öberammerşau'da Amerika - İrlara tercümanlık ve kılavuzluk yaparak bütün bir gün geçirdim. Ertesi günü Münih'te bir kam « İ | çabukça seçtim yöndün aşağı atladım. Bildiğim yerleri gördükçe yüreğim dal) hızlı atmağa başlamıştı o Tekrar! anayurdüma dönmüştüm ve &vim' den altmış kilometre kadar uz4i” taydım. Li Amerikan dostlarımın bar vermiş oldukları birkaç markl” doğru bir lokantaya girdim. MG : kemmel bir Bavyera yemeğini koca koca duvle biralaria boğt * zımdan aşağıya yuvarınârm. Kaf nım adamakçiİr şişmiş olduğu hal de tabana kuvvet Toedtenried yüne doğru yola çıktım. Ertesi günü salahleyin erken * den vardığım yol dönemecindeMi doğmuş olduğüm evi görebiliyor? dum. Bir dâkika öylece dnrarsliğ evime baktım ve gözlerimin yaf” la dolduğunu utanmadan size eN liyebilirim. Bir insanm hayatında beş yıl çok uzun bir zamandır ** | Amerikada işitiğim bi: şarkınıf dediği gibi: (o 'İrsanm evi ka tatlı bir yer yoktur... Kapıyı itip de avluya girdiği | dakikada babam da iki «linde #8 dolü birer kova i'e ahtrasm çıkt” yordu. Beni görünce kovaları re bıraktı ve nayal görmüş bir idam gibi koşmağa f de kendisine doğru yürüdüm" Ni run buruna geline, sanki vür$” cakmış gibi kocaman eliai kaldi” dı, fakat bu el hiçbir zaman inme di. Iki kol beni kucakladı, sörf” da eve doğru sürükledi. Annem beni sapasağlam yö" rünce çıldiracık derecede seti * di. Erkek kardeşim odasına ker. râk, muhtelif Alman gazeteleri den kesmiş olduğu kupütleri gö tirdi. Bu kucak dolüsu kâğıt hef benimi sergüzeştlerimi anlatıyör " du, Guzetelerin hermen hepsi ve na “Der König der Sohwarsf&” harer,, yani Anaforcular Kralı lâkabını takmışlardı. —SON — Amerikanın en tallli köpeği günletde Şikagorla yetmiş yaşına (vardıktan sonra Ölen mafme zel Marta Makder. mot hayatı müd detince ancak. kö. pekleri sevmiş ve insanlar nrasında- kendisine sıkı fiki dost o edinmekten gekinmiştir. Sevdi. ği Köpekler Arasin- da bilhassa yaz bir OSpitz köpeği vardır ki, yaşlı be. kâr kadın öleceğini hissedince bir Yasiyetname yazdırarak 25,000 dolar değerindeki emlâkini otamamile bu köpeğe bıtakmıstır. Bu sivri kafalı, Mtüyar kız bir &y övvel ölmüş ve köpek, kanan! her tür. İÜ merasimi yapılmış olan vasiyet. ame mucibince, bütlin emlâke teva- füs etmiştir. Şimdi de Amerikanın en talili köpeğidir. İ Son Vaâsiyetnameye mütevelli olarak » resimde gördüğünüz Şikagoda fivl# Rohde tayin edilmiştir. Kadm köp” ğe sabah tuvaletini yapmakta. Şimdiye kadar Amerikada hirşok pekler sahiplerinin vasiyetnamelefi” den istifade eimiş olmakla befs bütün servete kernanlar gürül” mişti r