15 NİSAN — 1985 Benim görüşüm: — Sir sulh cihangiri lâzımdır! Musoliniye bakın: Kendi mem - leketinde nasıl diktatör. Dîdıgı dedik., Bir hedefi olursa, kat' ıyel; dolambaçlı hatlar takib ediyor; düz bir yolda yürüyerek ı&qu; ; ceğini söylüyor. Hattâ ıııııııı*ıâ“l : o derece haşindir ki herkesi tiyor... a Musolini, kendi muhitinde ya - bancılarla yüz yüze ızlııekıı:ıdn, | beynlemilel işleri konuşurken de ayni derecede sözünü ve_!ıırekm » ni esirgemiyen müthiş bir adam - dır. A 4 Fakat onun da iştirak — ettiği Streza konferansına bakın hele... | Bir takım lâfıgüzaf hudutları dışı- na çıkamadı.. İş başka bir konferansa !dil.di. Dünyanım sulh ve sükünunu temin edecek meseleler ondın_dı başka bir sürüncemeye .'_'?g'" | sürüklenecek.. Kör döğüm çözüle- miyecek.. » nsa havale | Kör düâüm. dedim de — aklıma meşhur efsane geldi.. Dört hakem Belediye ile Evkafın arasındaki ihtilâfları halledecek Mezarlıkların ve şehir sularının Evkaftan Belediyeye geçmesinden sonra Evkafla Belediye arasında lalar çıkmağa başlamıştır. Belediyenin Evkaftan aldığı iş- lerde atmak istediği her adımda karşısına Evkaf çıkmaktadır. Bu - nün için hiç bir iş yapmak kabil olmamaktadır. Şimdiye kadar bu ihtilâfların — halledilebilmesi için | her çareye baş vurulmuş, fakat bir netice alınamamıştır. Belediyenn bütün ümidi şimdi bu ihtilâfların hakem vasıtasiyle hallindedir. Belediyenin bütün ümidi şimdi için seçeceği dört hakemin en ha - tırlı ve sözü geçer zatlar arasından | seçilmesine çalışılacaktır. Şimdi aa L AS oNUN Büyük İskenderin tarihini ol duiu::: zamandan aklınızda kal - mış olacak.. Onun Ğenil.ıde. .Gor"- diom denilen mabette bir kör dü- ğüm varmış... “Bunu çözebilen eder..,, derlermiş.. belai Herkes uğraşmış; ilmikleri sa » | dünyayı feth - aşağı.. Gene ol- Arap saçı gibi ipler bir ü çözülmemiş.. 5 lüı:hu.î,.ı Iskender de gelmiş.. Kılıcını çekip kör düğümü - orta - sından kesmiş.. n —lalı ldü! - demiş. y "“Wl;üı:::n de dünyayı Feth - eden cihangir o olmuş.. Sulh işi de artık bir kör düğüm. het diki garb siyasetinin tanın- imdiki garb si ı-ııısş adamları - içlerinde en Cslıhı_r- ları da dahil olmak — üzere - kör düğümü konferanstan l'wîıfmnıı lâklakiyatla çözmek ııtıycfı-lu 4 Halbuki, onu İskendervari bam- başka bir tarzda kestirip atmak za- rureti vardır. Bunun nasıl olaca- gını henüz kimse kzşhdemediyu de herkes şunu anladı: j Bu konferanslar (ırikiylî dü? - ya selâmete çıkmıyacak, kör dü - ğüm büsbütün dolaşacaktır. Bir sulh cihangiri lnı(rvm:.ı;io) — Maarif nezareti .binasını Belediye aliyor” .. ; Muhtelit hakem mılık.eınekrı . Din bulunduğu eski maarif neza - reti binasının belediye tarafından alınmasına şehir meclisince karar '“hi ı. - - İ Bin:;: almaya — belediye talip n müzayedeye konma - mış, belediye ile milli emlâk mü - : i ti - dürlüğü arasındaki pazarlık neu’. olmamış, sola bükmüş | hakemler aranmaktadır. Ancak bu suretle belediye su ve mezarlıkla - rın karma karışık işlerinin içinden : saşppodojıguyyıs —— Esnaf Bankasının tasfiyesi işi Esnaf bankasının tasfiyesiyle meşgul 'olan heyet işlerin mühim bir kısmını sür'atle — çıkarmı: Tasfiye heyeti şimdi bankanın a - bitmez tükenmez bir takım ihtilâf- | | Istanbuldaki - 250,000 - ESNAF Muntazam bir teşkilât altına alınacak Uzun zamandanberi bir türlü düzeltilemiyen — ve kat'i bir şekil verilemiyen esnaf cemiyetleri iş - lerinin artık düzeltilmesine karar verilmiştir. Bunun için esnaf ce - miyetlerine verilecek kat'i şekil takarrür etmiştir. Yeni şekilde esnaf cemiyetleri bir sirket halini alacaktır. Bütün esnaf cemiyetleri böylelikle müşte- rek bir idare heyetinin eli altında çalışacaktır. Bu hususta hazır - lanan proje Ökonomi bakanlığına verilmiştir. Projenin tasdiki ve kanuni şekil. lerin ikmalinden sonra esnaf ce - miyetleri bu yeni şekilde idare e - edilecektir. Bugün İstanbulda 36 esnaf cemiyeti vardır. Bu 36 cemi- yetin 127 bin kadar azası vardır . Halbuki hakkiatte İstanbulda 250 bin kadar esnaf — bulunduğu mu- hakkak görülmektedir. | Kadınlar kongresi '|murahhasları geliyor Uluslararası Kadınlar Birliği - nin 18 Nisanda Yıldız. sarayında /ğ"; /'/ | Ü ll Eecnebi memleketlerde | okuyup gelen | doktorlar ] Doktorluk tahsil — etmek üzere Avrupanın muhtelif memleketleri. | ne giden talebeler tahsillerini ik - | mal edip döndükleri zaman Sıhhi- | ye Bakanlığı tarafından vazyiet . leri tetkik — edilerek — doktorluk yapmalarına müsaade ediliyordu , Tıp tahsili etrafında yapılan tet - kikler neticesinde bir çok memle- ketlerin tıp tahsili ile bizdeki tıp tahsili müsavi olmadığı ve bazı derılerin' eksik olduğu görülmüş . tür.. Bundan sonra hariç memleket - lerde tıp tahsili yaparak memle - ketimize gelen talebeler o mem - lekette görmediği derslerden evve- lâ şehrimizde staj gördükten sonra doktorluk yapabileceklerdir. Bu tahsilde rontken mecburi o- lacaktır. f üpeniin Orta okullara muallim alınacak Orta okullara muallim ihtiyacı fazla olduğundan bu yıl da orta o- kul muallim muavinliği imtihanı açılacaktır. İmtihan Haziran aym- da Üniversitede yapılacaktır . Yügoslav-talebeleri geldi Yugoslavya yüksek pedagoji o - lacaklarının tahsili — için evveke toplanacak kongresi için dün İs _I adliyeye verilmiş ve adliye yangı- viçreli ve Romanyalr — mürahhas | kulu talebesinden yirmi beş kişi - | nında yanmış olan dosyların tan - heyetleri ve Avusturalya — İngiliz | lik bir kafile paskalya tatilini ge « zimiyle meşguldür. — - —- J| heyetlerinden bir kaç kişi daha ve | çirmek üzere şehrimize gelmiş! Bu şekilde alacaklar mahkeme | Yunan heyeti gelmişlerdir. dir. 4 vasıtasiyle tahsil edilecek ve on - Bunlardan bazıları gece geç va- dan sonra alacaklılarla bir kon - | kit limanımıza giren Pilsna vapu - kordato yapılacaktır. Japon ordusu piyade yüzbaşı - larından yüzbaşı Sigeyasu isimli bir zat dün şehrimize gelerek Lon. dra oteline inmişti. Numarataj bu ay En ço Tatanbulun muhtelif )—e'ıle Sirkeciyi dolaşayım, tin derdi nedir diye Tik konuştuğum saa! ündüm. NT; Ahmed rini geziyorum. Dün bir de lum bir de bizim komşu sem- Şekur şu — sözleri | riyle, bazıları daha — gündüzden ekspresle ve Romanya vapurlariy- Bir Japo zabiti geldi !e gelmişlerdir. 'Tokatliyan oteline inen Avus - turalya mürahhası bayan Kuk mu- harririmize demiştir ki: “— Türkiyeyi Avusturalyadan farksız buluyorum. Kadınları bi - zim kadınlarımıza, erkekleri bizim erkeklerimize, giyinişleri, tavırları Bekir ŞEHRİN DERDLERİ k kaza hangi caddede olur? burada da yavaş gitmelidirler, lık yaya iıldınmızıı rım gibi bir süratle omuzumu Talebeler kız ve erkek muallim okullarında misafir olmuşlardır. Şehrimizde kaldıkları müddet zarfında Üniversite talebesinden bir heyet kendilerine müzeleri ve diğer gezilecek yerleri gezdirek - Ür. Prenses Kanta Kuzen demiştir ki: “— İstanbula gelmekliğim be - nim için kudsi — bir ziyareti an- dırır. Çünkü bu Romanyalılar için sonunde bitiyor — |,, yüzlerindeki ifade> itibariyle | bir hatıra, Kanta Küzen ailesi için İstanbulun numaratajı — bu ay | Çok benziyorlar. — Kadınlart çok | ite bir mazidir. Bundan başka si- nihayetine doğru — bitirilecektir. | mes'ud görüyorum.. Çocuklar, ta - | zin topraklarınızda her gelişimde, Bazı semtlerde çalışan memurların | mamen Avusturalyalı çocuklar gi- | gittikçe artan ilerleyişten fevkalâ. adedi fazlalaştırılmıştır. bi, yalnız daha az sarışındırlar. de mütehassıs oluyorum.. — Yurdu Numarataj bittikten sonra plâk-| — Bayan Kukdan başka diğer A- | yenileyen, batıl zihniyetler, an'a « lar vilâyete verilecek, kaymakam - mt_ıınlyılı l_nlh'lhhulır da To- | nelerle çarpışan ve kadınlara sun - ların bu ay nihayetinde yıpınk »| katliyan otelinde oturmaktadır -| duğu tam hakla bütün dünyaya larr toplantıda tetkik edilecektir. | lar. ğ yüce bir ders veren büyük devlet Plânlar üzerinde görülecek kusur - Ş Dün gelen —::ıhıdı: arasın - | adamı Atatürkün eserini bir defa lar işaret olunacaktır. 'a Romanya mürahhas heyeti reisi | daha gözümle görüyorum.., Ve ada iğinde biribirini itip kakan kalaba- yürürken, on santim öteden yıldı: sıytran bir tramvay ge çince Bakkal Sinana daha ziyade hak verdim. Gara sesinde kırk bin li_rlY'_: ği bu |söyledi: 4 in dar ve çok işlek | | doğru kıvrılan, ve kıvrılirken İnsanım tüyleri: i tur. Belediye ı.kıı.îıf bHeyzirınduı — Burentü € bğ“:;nü':“ l=$;" :ı:ıl:; ç.uıfıırııı' î çeviren bir ıslık çıkaran tramvayların .r'...mıı“:: baranın ilk taksitini a olmasıdır. oıoıı.oîl." Bit elartlk geçerler, Bunuu ne rek Beşir Kemal ve Mahmut Cevat eczanesine girdim, sonra ktir - dan, hem de =' ;: kazalar oluyor. Esasen bu - cadde Bezacı Ceyatla aramızda şöyle bir konuşma geçti: ÖŞT olarak bir çar ya L K A erdir. Otomobiller: — Herhangi bir şeyden dolayı şikâyetiniz veya fikri- B Halkevinde — rtetaamların, tramsaylarla otobüslerin birilirleri. V | viz ver mu 'ramı - Vi ugün Ha n iramvay altında kalması en e allaht böyle şeylerle hiç meşgut olmuyoruz. yar | "'M'"k üzerinde olur. bu müthiş ray gürültüsünden ra- konferans Tasla Di 'nlarda lemiz ve sıhhi halâ da yok. Bu | | hatsız olmuyor musunuz? bumtarın muntazaman * Bugün saat on — seki buçukta mu,,;:; =r':umdı:. Tozdan, ve yoldan şikâyet et | | lanmasımı istemez misiniz? LK Hilküövinde sihiöri hastalıklar ':;..mı. İyidir. Fakat şüphe yok ki asfalt olsaydı da- — 0 kadar çok işimiz var ki bunları düşünecek. halde TüRlek Li tğei ans verile - |ha mükemmel olurdu. hi da ikinci konfer ; Sinan da şu fikri ileri sürdü: — Umumi halâsızlık, toz gibi bir şeyden cektir. tığı tesirler | — Bakkal saaa aa L ana hülde tramr | | misiniz? ipgee Silletişler dokt 3 Fmığıi.nhl:::':n.dn ” İÇaylar lh:' mımum çok hızlı gidiyorlar, Kazaların I - ya, hiç meşgul Mhy Nü Ja resimler bir sebebi de bu oluyor. Bunun önüne geçmek için tram- | — Yolun tamir edilmesini, ışık, iyi su gibi şeyler? * i“ :;:)ehiîm - - köprüden geçerlerken nasıl yavaş - gidiyorlarsa — Ne diyeyim? İşten başımızı l? österilecektir. Mi — dddi Sğ e AA A « Si vi Bdi 3 Şehic” mektupları AA Delilik artıyor mu, eksiliyor mu? Gazeteler, geçen gün, gene Ba- kırköy hastanesini ele — almışlar: dolayısile son günlerde aeliliğin çoğalıp çoğalmadığı — sorumunu kurcalamışlardı. Bu acayip hastalığın çoğalıp soğalmadığını anlamak — istiyen gazeteciler, ne diye boş yere gi - dip işi hastalığın mütahassınlarr na soruyorlar? Farkında değiller mi? Gün geçmiyor ki bizim gaze - te idarehanelerine bir — terelelli damlamasın ve bu . terelellilerin her biri nev'i şahsına göre — mü - kemmel, dört başı mamur birer , saçma şampiyonu, yahut Kralr ol- masın ! Bakıyorsunuz, tam işin en civ- civli zamanında birisi yazı oda - sından içeriye cuppadak düşüyor. Soruyorsunuz: — Bir şey mi istiyorsunuz, bir emriniz mı var? t — Beni tanımadınız mı? — Tanıyamadım! — Beni bütün kâinat. — tantyur yahu! Siz nasıl tanımıyorsunuz? Hele iyi bakın! — Öyleyse kendimi tanıtayım size: Ben Amerika ve Avcupa Ü - niversiteterinin kâffesinden me » zan bir felsefe doktoruyum. Pa kat, bu, benim dünyaya — besinci gelişimdir. İlk gelişimde — meşhur Diyojenle beraber — İskenderiye mektebinde Hasan Basri Rahme - tullah aleyhe Şakayiki Nemaniye okuturken Ingiliz Kralı Nadir Şah bizi tekaüde sevketmiş; fakat Zi- raat Bankasına kaç defa istida verdiğimiz halde bu maaştan on para bile a'amamıştık! Malümu'ür Tiniz ziraa* demek toprağın key - fiyetini kemmiyeti ile — darbede- rek çıkacak hasılı zarbı etlma pes- tiline sarıp tavuklar imamının ruhuna göndermek demektir!.. Buradan ötesini yazmıyorum, çünkü yazmıya hacet yok, alt ta- rafının da rasıl geleceğini siz tah- min edersiniz. İşte gün geçmeden bizim - gazete — idarehanelerine damlıyan böyle çeşit çeşit, biçim biçim, cins cins, boy boy ve renk İ renk terelellilerin son günlerde | biraz daha arttığını görürken ar- tık kalkıp ta gazetecilerin Maz - har Osmana, yahut onun çırakla - rma; — Delilik artıyor mu, eksili » yor mu? Diye sormalarma »ne lüzum yar? Osman Cemal Kaygısız üsküdar iskele meydanı genişletiliyor Üsküdarda iskele meydanınm genişletilmesine bu sene de devam edilecektir. İskleye yakın bir kaç dükkân istimlâk — olunacak, çarşı boyundaki bir kaç dükkân da s1 -. — — rasiyle alınarak cadde genişletile - cektir. : y Mezbaha resmi Hazirandan itibaren mezbaha resmi etin kilosu üzerinden alma - caktır. Evvelce kilo üzerinden a- İmmasına karar verilen dokuz ku- ruş kasaplar tarafından fazla gö- rüldüğü için şikâyeti mucib olmuş- tu. Tetkikat devam ettiği için ves- min eski karara göre almıp alm - mryacağı henüz belli değildir.