15 Nisan 1935 Tarihli Haber Gazetesi Sayfa 2

1-Bir tarafta sulh2—Bir tarafta he harp , manevraları: manevraları : Neşredilen anlaşılıyor ki, bütün kararlar konferanslara havale edilmiştir! (Baştarafı 1 ncide) merkezt Avrupa hududunda mu kavele'er akdi teklifinde bulunula- caktır. 4 — Garb Avrupası hava misakı bahsine gelince, 3 Şubat — tarihli Londra tebliğinde zikrolunan beş- ! ler misakının akdi için faaliyetle çalışılacaktır. 5 — Silâhsızlanma bahsinde üç hükümet mümessilleri silâhsızlan - ma meselesi hakkında açıkça mü - zakere eflılhııy bir mukavele eldc edilmek için tedbirler almdığı bir | sırada Alman hükümetinin müra - caat ettiği bir taraflı fesh keyfiye- tinin emniyetine ve sulh nizamına olan itimadı kökünden baltalamış olduğunu teessüfle müşahede et - mişlerdir. | 6 — Avusturya, Macaristan ve Bu'garistanın — silâhlanmalarına | müsaade edilmesi hususunda bu üç hükümet tarafından gösterilen arzu da mütalea edilmiş, bu vazi - yetin alâkadar devletlere bildiril - mesi kararlaştırılmıştır. İngiltere, : Fransa ve İtalya bu meselenin, u- mumi ve mıntakavi emniyet ga - rantileri çerçevesi içinde karşılik- lLanlaşmalarla halledilmesi lüzu - muna kanidirler ve bu noktai na - zarlarını alâkadar devletlere bil - diyeceklerdir.. Son bir tebliğde — ise, her türlü muahedelerin tek taraflı — olarak bozulması sulhu tehlikeye soka - cak mahiyette olduğundan, Fran - | sa, İtalya ve İngilterenin böyle ha- reketlere bütün ameli vasıtalarla | karşı koymak kararında oldukları | bildiriliyor, Milletler Meclisinin ilk toplantısında | Cenevre, 15 (A.LA) — Uluslar Kurumu konseyinin ilk celsesi bu-| | ticeye varabildik. Maamafih ha - | yallere kapılmamalıyız. gün öğleden sonra akdedilecek ve| tebliğden gelecek müzakere usulünün tatbiki ile meşgul olacaktır. | Konsey, Habeşistan h'ikümeti ! nin, İtalya ile olan ihtilâf hakkın-| da verdiği notanm, derhal müza- keresi veya Mayıs toplantısına bı- rakı'ması hususunda bir karar ve- recektir. Makdonald'ın ayrı- lirken söylediği nutuk Streza, 15 (A.A) — Konferan | sın son celsesi münasebetile B. Makdonald, B. Musoliniye teşek kür etmiş ve şu sözleri söylemiş -| tir: “Şimdiki vaziyet, “ya harp, ya sulh,, tur. Son dakikaya kadar sulhün kapısını açık bulundurma ya çalışmalıyız ve eğer o kapmın kapanması mukadder ise, tarafr mızdan kapatılmış bulur:masın. Harp için yapılacak — hareketleri başkalarına bırakalım. Sulbün ka- pısı perde arkasında değil, — öğle güneşinin ışığı altında kapanmalı- dır. Böyle olursa namuslu ve inzi- batlı devletler kimin mes'ul oldu- ğunu öğrenmiş bulunacaklardır. *“Sıkı bir teşriki mesai ve sul- hun temini hususunda tam bir fi- kir birliği sayesinde olgun bir ne- İleride buna benzer daha - bir cok müşküllerle — karşılaşacağız.| Bu müzakelerde gösterdiğimiz &- kı tesanüt ve hakiki vaziyetten| mülhem fikitleri muhafaza eder- sek o müşkülleri de yenebileceği- mizi ümit ediyorum.,, B. Musolini, konferansın calış - maları hakkmdaki memnuniyetini söylemiş, üç devletin idrakli faal umum Avrupa sulhunu temin edecek mahiyette olduğunu ilâve etmiş. ve _lğitllmemlğglarîb'blr macera Adnan Ayşeyle — nişanlandıktan sonra nasıl kız oldu? Dün İstanbul ü uçunı:u ceza mıh- kemesinde çok garib bir dava ol- muştur. Davacı Ayşe isminde bir kızdır. Suçlu da Melek isminde bir kız olduğu halde, erkek kıyafetiyle gezer, ve kendisine Adnan ismini verirmiş.. Bir gün Melek Ayşe ile tanışı - yor, Biribirlcrin'ı ıeviynr ve ni ll Istanbul hapishanesinde 39 kadın (î'ı:!.ınıı 1 ncide) muhtelif tmalâthanede, 14 ü mat- baada çalışmaktadır. 130 u çorap- gı, 2 si terzi, 3ü marangoz, 5 iı ;ınknıynrlu Evlenmeğe — karar | verdikleri esnada Ayşe uiıınl;ıı .| nın erkek olmadığını — anlayarak kendisinden ayrılıyor.. Melek de bunun üzerine Ayşe - | ye bir mektup göndererek kendi - | sini ölümle tehdid ediyor. Davanın esası da bu tehditdir. kadın doğurdu — terlikçi ve biri eskiçidir. Bir sene için 381 kişi hspisha - ne hastanesinde yatmıştır. Bunla - rın altısı ölmüştür. İ HABER — Aknm th:ı Ingilizler, deniz kuvvetlerinin biribirine yardım çarelerını arıyorlar... Resmi birinci ıaylnnıudndıı. Havadan hücum tehlikesi git- tikçe ehemmiyet peyda — ettikten ve hele Almanyanın İngilterenin- kine yakm bir tayyare kuvveti ol. duğunu söylemesinden sonra, bü- yük bir deniz ve hava kuvveti o - | İan İngiltere daha kuvvetlenmeğe azmetti.. Hava hücumları, bugün artık zırhlıların apansız bir hücum un- | suru olması meselesini ortadan| kadar maruz kaldığını kaldırıyor. Yukarda görülen re - | da kolaylaşıyor. Ingilizler, hava ve deniz kuv - | vetlerinin biribirlerine yardım ça - relerini bulmak için çalışmakta- dırlar. Yunanistanda sim, İngilizlerin Atlântikte yap - tıkları son manevralardan — bir| manzaradır. Zırhlı suyun üzerinde gidedur- Divanıharpler yeni kararlar verdi idam cezası ceza on beş sene... Âtina, 15 (Husuıî)—— İsyan | suçlularını muhakeme eden diva - nıharpler faaliyetlerine devam et- mektedirler, Sisam adasındaki divanıharb bir binbaşı ile yüz yüzbaşıyı 15 şer sene hapse, diğerlerini muhtelif | cezalara mahküm etmiştir. Atinada general Papulasın mu- hakeme edildiği divanıharpte ge - | neral Plâstrasın bir mektubu o - kunmuştur. General Plâstras bu mektubunda “Cümhuriyeti koru - ma teşkilâtma,, bir an evvel isya- na başlarsınız, diye tavsiyede bu- lunmaktadır. Atinadaki diğer divanı harpte şahitler dinlenmiştir. — Henüz bir | karar yoktur. Kavaladaki divanıharb bir kay: makam ile bir avukatı 15 şer se - ne hapse, bir binbaşı ile iki dokto. ru 11 rer sene hapse, bir jandar - ma mülâzimini 8 sene hapse mah- küm etmiştir. Bulgaristana kaçan asilerden general Kamenosun muhakemesi- ne önümüzdeki — pazartesi günü Kavala divanıharbinde — gıyaben başlanacaktır. Siyasi fırkalar reislerinin mu - hakemesi cumartesi — günü Atina divanı harbinde başlayacaktır. Bugün Atinadaki bahriye divanı harbi isyana iştirak etmekle suçlu | 228 bahriyeliyi muhakemeye baş - , dedi ki: layacaktır. Diğer taraftan Atinada bir sü - | vari alayı teşkili takarrür etmiş - | tir. | Atina kolordusu kumandanı, fi . rarda sayılan Venizelos ,oğlu Kir- yakos, general Plastiras ve mevy - kuf bulunan #siyasi fırka reislerin - den Kafandaris, — Papanastasyo, Milonas, Gonatas, Sofulisle dört meb'usu, iki gazeteciyi, son isyan hâdisesi neticesinde hiyaneti vata- | | hava ve sun, havadan gelecek — herhangi hücumu hemen haber verebilmek üzere bir harp tayyaresi ona refa- kat ediyor.. Görülen zırhlının ismi Braham- dır. Tayyarelerin — inkişafından sonra, zırklılarım, artık tabak şef - | talisi gibi ortada kalması İngiliz - | leri heyecana düşürmektedir. Fil—ı hakika, bu resmi görünce, bir zırh- | İmın bir tayyare hücumuna ne anlamak yok, en ağır. niye suçiyle divanıharbe vermiştir. Venizelosla firarda bulunanlar ıı- yaben muhakeme edileceklerdir . Diğer taraftan Sakız adasında isyana iştirak edenlerin de muha - kemesine başlanmıştır. — Suçlular on biri zabit, otuz üçü sivil olmak üzere kırk dört kişidir, Selânik, — 14 (A.A.) — Divanı harb, Serez topçu alayına mensup zabitlerden ikisini müebbed hap - se,, on tanesini de beşten yirmi se- neye kadar muvakkat hapse mah - küm etmiştir. Bu zabitlerin for - maları sökülecektir. Diğer taraftan bir çok zabitler | de 6 aydan dört seneye kadar adi hapis cezasına mahküm edilmiş - lerdir. Altı zabit de beraet etmiş- tir. Bir Türk gemisinin tayfaları isyan mı etmiş? (Baştarafı I neide) rı verilmemesi yüzünden — isyan çıkmış, tayfa kaptanla bir kaç ki- şiyi bağlıyarak anbara hapsetmiş- lerdir. Gdinyada Leh zabıtası bu hâdise etrafında tahkikat yap - maktadır.,, Bu sabah vapurun sahibi Bay Mahmut Lütfü ile görüştük. Bize — İsveçten Telle - ismindeki 4200 tonluk şilebi dört buçuk ay evvel aldık. Gemiye Erol ismini verdik. Teşrinisaninin — sonuna| doğru da Nezihi kaptanın idaresi altında 18 tayfayı İsveçe îolkdık; Dövizi ödemek işinde ise büyük! bir müşkülâtla karşılaştık İsveç - le Klering mukavelesine göre kar-| şılık bulamadığımız için paranın verilmesi bayli uzadı. Bu arada! tayfanın bir an evvel memlekete| Mufteh dolandırıcı bir kadın İErmeni kuyumeunun başını az daha nâra yakacaktı Zabıta, açıktan para kazanmak | istiyen bir kadını yakalamış, adli" | yeye vcrmiıtır Günlerce zabıtâ memurlarını meşgul eden bu hâ * — dise şudur: Emine ismitde bir hizmetçi kâ' dın bir gün zabıtaya müracaat et miş: — Kapalıçarşıda bir kuyum * cudan 216 liraya şu dört beşi bir yerdeyi aldım. Bu kuyumcu beni kandırdı. Beşi bir yerdeler sahte.- Paralarımi geri isterim demiştir. İkinci şube memurları bu ih * bar üzerine hemen tahkikata ba$' lamışlardır. Kadım, kuyumcunut ismini bilmediğini söyleyince ken” disi memurların refakatinde Ka * palıçarşıya götürülmüş, kuyum * cuyu göstermesi söylenmiştir. E * mine çarşıda Ermeni bir kuyum * cuyu işaret ederek: J — İşte bana sahte beşi bir yer — deyi veren adam! demiştir. Kuyumtu bu kadını ömründt görmediğini söylemişse de Emi - ne ısrar etmiş, kuyumtunun ifad& si alınmıştır. Bu adamın böyle altın satms: dığı anlaşılınca Emine başka bir kuyumcuyu göstermiş, bunun d bu işle alâkası olmadığı anlaşıl * mış, Emine dükkânın yerini unut- tuğunu söyliyerek memurları gün lerce uğraştırmıştır. Emine ile zabıta memurlari çarşıyı devrederlerken iki memur da Emi oturd Mıcğ' se.m!ınd::nş:;:l'('ksi ynı;ğnn"ı"' | sırada Münire isminde bir kadı * mm Emineye bir kaç ay evvel altın werdiği işitilmiştir. Bunun üzerin€ Münire bulunmuş, altm suyun& batırılmış dört gümüş Mistr parâ” sını Emineye on lira mukabilinde rehin verdiği anlaşılmıştır Emin€ ile Münire yüzleştirilince günler * ce memurları dolaştıran Emin€ herşeyi itiraf etmiş, kuyumcular * dan böyle bir altiın almadığın! söylemiştir. Emine, eğer plânımda muvaf * fak olup ta bir kuyumcunun ba * | şımı nara yaksaydı 216 lirayı cebi" ne atacaktı! Zabıtayı, bu hakikati meydanâ çıkararak masum insanları iftir$ ı şerrinden korudukları için tebrib ederiz! DNDNT ggi KÜTT agıriRÜYEPyıyygeyıaKMREM ayaegçatiANET n Geçen haftalar içinde bir gült Borjiya romanımızın bir formas! bozuk olarak çıkmıştı. Bugün * formayı karilerimize. takdim edi: yoruz. “Romanın arkası yarın devar edecektir. Tmzgfi egfT ee _.__.—.__——.—___—/ dönmek için mektuplarını aldık: Fakat öyle yazıldığı gibi ne tayf* isyan etmiş; ne de kaptanı hap$'” dilmiştir. Nihayet on bin Hira zararla, geminin parasını bir bankaya kırdmrarak ödedik" Şilep İsveçten hareket ett! Ma * yıs sonuna doğru buraya gel tir.,,