Zi MART — 1935 |Daima genç Daima güzel HABER — Akşam Postası Sümer Bank Yerli Mallar Pazarları GEYDĞLU ŞUBESİNDE KADIN Terzihanesi AÇILDI 'saçları dökülen.ere D B a O A LEDA Ingiliz Kanzuk Eczanesi « . . D ? Mustahzaratından : ıng:i:,ııî;::::ıîd:;n“i Bu te:zıhaneyı zeYklsçhmı Saçl Ek5iri KREM BALSAMIN IVe YUKsek san atkarlıgı Kömojen Kanzuk : KANZUK ile tanınmış bir Türk v Söçların dökülmesine ve kepeli k enmesine mân: olur, EKSiR BALSAMIN kadını idare etmektedir KANZUK Reyoğlu Yerli Mallar Paza- li 2 şaheseri, bütün dünyanım mükemmel güzellik müstahzar: | TINda en güzel, en son moda dır, ipekli ve yünlü kumaşlarla en Ötedenberi memleketimiz kibar | Gijzide kadın terzisini bir arada minin takdirine mazhar ol - Rustur. bulursunuz. em Balsamin Kanzut ddin güzell ğinin sihrini terki - * Ada saklıyan en ciddi ve şayanı mat markadır. — Genç ve ihti - (t bütün kadın'lar için zarur! bir tliyaçtır. Cildin letafet ve tara- &ini arttırır. Eks'r Ba'samin Kanzuk 'din daimi yumuşaklığını temin der, Yüzdeki çil ve lekeleri alır . Nivilce'eri tamamen — izale eder. | "'lnın sonra cilde lât!f bir se - Finlik verir, TUmumi deposu: İngiliz Kan - Komojen saçlarım köklerini kuvvetlendirir ve besler. Komojen saçların gıdasıdır, tabil renklerini bozmaz, lâtif bir rayihası vardır. Komojen Kanzuk saç eksiri maruf eczanelerle; ıtrıyat mağa» zalarında bulunur. ı.. KLASIK ESERLERDEN Diş tabibi Bünyamln Nişantaş — Vali konağı caddesi No, 24, Şirin apartman 1 inci dai- re, (3884) Yeni Çıktı Değişişler Ş OYW TD S. Z. AKTAY Ovld eski Remanin en bÜyUk klâsik şairidir. Deği- şişler büt m orta çağları kaplıyan şairin en Ünlü ve en Özlü eseridir. 18 Forma — 75 kuruş Dağılma Yeri — Vakıt Matbaası — Istanbul kiralık köşkler Bakırköyünde — Ka:taltepe Meşrutiyet caddesinde 13 diğe- ri 11 numaralı vasi bahçeleri her N tarafa nezaretli elektrik, suyu mükemmel biri 10 diğeri 8 odalı havadar sanatoryom gibi köşk- ler tamamen veya kismen ayrt ayrı ucuz kiraya vrileceğinden Galatada Kredi Lione Lankası Ni YAĞEKR HUSAMEDDiN İdrar, kan, kazurat ve ticaret tah- illeri yapılır. Eminönü, Emlik ve hanı. k eezanesi, Beyoğlu. Marul par- örilerde bulunur. nıma geldi ver — Siz misiniz Beatris?. Siz burada mısınız.. Ne kadar üzülmüştüm.. E- Jimden tutunuz da sizi dairenize gö- türeyim dedi. — Hemeu şimdi mi Prens? Bu güzel gecenin çiçek kokulu havasını biraz daha teneffüs etmek İstiyorum. ne bakmıştı. Bu tehlike ise çoktandır hislerini anladığı Malctestanın veya diğer genç Senyörlerden birinin karı- sı olmaktı. Bundan dolayı bir. baba yerine koyduğu ihtiyar prensin kuca- ğina sığınmıştı. Fakat şimdi bu ihti- yar da ona aşk masalları okuyarak kocalık hakkını istiyordu. sında bir gölge belirdi, ve vücudunu Ürperten bir ses: — Madam!, Emrinizi tutarak işte geldim, dedi. Primver, Şövalye dö Ragastanı ta - nrmak için gözlecini kaldırmağa lü - zum görmedi. Şövalye şupkasını elin- de tutarak kanapeden İki adım uzak- Eytam Bankası karşısında İzzet bey( | raya müracaat. — (& refi akıllarına getiremezlerdi. Şövale yel, Siz bunların hepsini terkederek Borjiyaların bütün kin -ve hiddeti:.l Üzerinizde topladınız. En ağır bLir mahkümiyete uğradınız. Ve bütün bunları bana düşman olmumak — icin yaplınız.. Bu yüksek kalpliliğinizi nu« sıl öde; ebilirim? Size nusıl” teşekkir D B ) Süğ BORİTYA SÖRTÜYA 189 —19? — — O el ğ çaklaşmayı istiyorsunuz!. Bu olanı-| — — Prens.. . deta onun burada bulunmusu bu güzel Ragastan sessizce eğildi, ıımı.' bir şeyl. Fakal merak etmeyi-| — — Hayır, güzel Beatrisim., Bu seçik lâvhudahi bir noksanlığı tamamlıyor" Primver artık tutamadığı bir he « ” niz!.. Bu düelloda ölecek olan Male- mekten doğan gsevincimi söylemekli- da, yecanla sözüne devam etti; N testa değildir!, Adyö Madaml. ğgime izin veriniz., O çocukluğunda, annesinin yanımda | — — Evet size teşekkür etmek İstiyor hi Ragastan sözlerini bitirdikten son-| — Prens anfredi eğilerek sıcak dudak burada oynamıştı. Gençliğinin güzel| dum. Buruda yalnız bılııııdığuıı.ııı ; ra yesinden çılgın bir hale gelmiş ola-| lariyle Beatrisin elini öptü.. Bu hür- günlerinde, ufukların ihtişamını kızıl| için yapmış olduğunuz (fedakârlığın y rak fırlayıp gitti. Primver; Şövalye| meti değil aşkı gösteren bir öpüştü. ve mor renklere boğan sıcak yaz ak -| derecesini anlar ve Lukdir edebilirim. taralından fikrinin anlaşılmamasın-| Primver derhal elini çekti. Buna şa- şamlarını, bu yerde dalgın ve düşün - Rıı_ııluıı büyük bir şaşkınlıkla ; . dan dolayı şaşkın ve telâşlı bir halde| Şşan ihtiyar: celi olarak geçirmişti.. Ve o zamanlar — Fedakârlık mı dediniz madam?. bir kaç dakika dona kaldı. Sonra ne| — — Ne oldunuz?, Neniz var Beatris? hayalini dolduran bir gün olup ta ce-| Cevabını verdi. ğ yaptığını bilmiyerek ayağa kalktı.| diye sordu. Süretile herkesi hayrette — bırakacak,| — — Doğru değil mi?. Çağırışım üze« ş Kollarını boşluğa üzatıp: Nesi mi vardı?. yükselmeğe istidatlı, kendisi — gibi| rine Roma yeraltı mezarlarına ıel_e « — Ragastan!.. diye haykırdı. Muletestanın teklifini reddetmek, genç, güzel ve sevimli bir prensti. rek Şeur Borjiyamın sizi hususi h_ıı « ; Lâkin çok uzaklaşmış olan Şövalye| vatanı kurtarmak için ne zamandan Şimdi senelerce kurduğu bu hayale| metinde kullanacağını söylediğiniz beri yapılan bunca İşlerin bir anda kavuşsa bile artık serbest değildi.. O-| gece herşeyi tamamen anlıyamamış « ene in ü e düşerek ğa | muahvı belki de vatanın elden gitmesi na elini uzatamıyacak ve gülümsiyer| Um. Fakat sonradan fukir olduğunu" : :;îıîlâîl;m MAT demekti. Ve Primver Manfrediyi kem rek: zu Sezarın size pek büyük bir levec « Birdenbire parkta bir takım ışıklar | disine koca olarak seçliği vakit onun — Sizi bekliyordum... Hayatım si-| cüh gösterdiğini Üinnmi,u_m. Bu . göründü. Sesler İşitildi, Kendisini bü vazifeyi yalnız manen yerine getir- tindir, sözlerini söyliyemiyecekti. parlak teklifi kabul etmek elinizde | « çağırıyorlardı. Primver bunların ara-| mekle kalmuyıp daha ileriye gideceği- Bu şeyleri, yıkılan ümitlerini, talüin| di. Fakir iken zengin olacaktınız. Şan . 'gında Prens Manfredi'nin sesini işitin-| ni düşünmemişti. Yalnız avcının ö menhus eliyle bir ihtiyarın kucağına| ve şerefe gömülecektiniz.. Şimdiye ka* j ce vücudunu bir ürperiş kapladı. Bir| nünden kaçan bir geyik gili karşısı- atılan zavallı gençliğini düşünürken| dar en büyük Roma asilzadeleri bi'e f kaçsaniye sonra Prens Manfredi ya -| Na çıkan tehlikeden kaçınmak çaresi- hafif bir ayak sesinden sonra karşı -| birdenbire kavuştuğunuz servel ve şes Prens meş'alecilere dönerek onları yerlerine gönderdi. Yalnız kalınca gelç karısının yanına oturdu. Hakkınız var. Bu gecenin güzel- en İstifade etmek büyük bir sa- r. Bakınız., Her yer — sessizliğe İ mila, biz de herkesten uzakta bulunuyoruz.. Ah hahtiyarlığımın bü- yüklüğünü anlıyamazsınız Reatrlis!, Karısının elini tuttu. Prens karşı gelmedise de hafifçe ürpermekten kendini alamadı. İhtiyar devam etti: — Ümit edilmiyen bir bahtiyarlıkI. Güzelliğinize hayran bu kadar genç Senyör dururken benim gibi bir ayağı gukurda olan bir ihtiyarı seçeçeğiniz kimin aklına gelirdi? — — Tlk dakikadan itibaren uğradığı bu ağır hakareti düşünerek şimdi edi!en teklili reddetmeyip hürriyetini bir başkasının eline verdiği için kendi kendie lânet ediyordu. İhtiyar Manfredi biraz sustuktan sonra: — Gellniz Beatrisi. İçeriye gide Him! diyerek bir kere daha elinden tutmak istedi, Fakat Primver bu &- fer belli bir şiddetle geri çekilince Prens sarardığını hissetti. Ve tekrar sordu: — Neniz var, Beatris?, — Bir şey değil Prens, — Fakat haliniz beni korkutuyor. ta ayakla duruyordu. Halinde dargin olduğunu gösteren bir şey görünmü * yor, fakat kalbinin en derin bir köşe- sine gömdüğü istırabını. büyük bir gayret gizlemeğe çalıştığı belli — olu - yordu. Ve Primver de bu sessiz istıra- bın bütün uğırlığını bütün acısını ken- di ruhunda duyuyordu. Hafifçe kızurdı. Fakat kendisini heyecanlandıran düşüncelerden Şö « valyenin şüphelenmemesi için ona sa- kin bakışla; — Möayöl. Size teşekkür etmek Is- tiyorum. Fakat herkesin Önünde İste- diğim gibi fikrimi anlatamryacağım için sizi buraya çağırdım, pözlerini Büyledi. İ ı edebilirim? Bunu masıl unutabilirim ? — Madam, kendimce şeref saydığım bir fikre ayarak gerçi bir fedakârlik yaptımsa da söylemiş olduğunuz söz- ler benim için en büyük bir mükâlat yerine geçli. — Babamı kurtardınız. Size karşı doğru olmazsam pek büyük bir hak « sızlık etmiş olurum. Onun için diyehik lirim ki babam vatanına hiyanet et mişti. Siz taşıdığım ismi ebediyen si « linemiyecek bir lekeden kurturdınız, Ragastan derin bir heyecanlar — Taşıdığınız lsmi mi?. dedi. Primver titredi. Bu soruşta topla « nan gizli mânayı anlamıştı. Yüzü sar rararakı — — SAA yanında Melek lıınıı(ı)qâ’ı numa-,