10 Şubat 1935 Tarihli Haber Gazetesi Sayfa 8

Saatlik sayfa görüntüleme limitine ulaştınız. 1 saat bekleyebilir veya abone olup limitinizi yükseltebilirsiniz.

Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

” Hi VÜS DER z —îÇocîik haftası Hediye kazananların isimlerini neşrediyoruz 2 hafta önceki bilmecemiz şu idi: 1 — Kadıköy, 2 Vaniköy, 3 — Sinemköy, 4 — Karaköy, 5 — Ye- niköy, 6 — Ortaköy, 7 — Hasköy 3 — Arnavutköy, 9 — Uluköy, 10 — Yeşilköy 11 — Mecid'yeköy 12 — Bakırköy, 13 — Erenköy, 14 — Çengelköy, 15 Feriköy, Bu bilmecemizde: Fatihte Es- ma Şakir Gültekin 1 inci, İzmirde Beyler sokak. — Necmettin Çetin Alp 2 inci, Nişantaşında Nihatza- de Behçet Na'm 3 üncü hediye - mizi kazanmışlardır,. İPEKLİ MENDİL kazananlar 4 — Burca Yeşil cadde 67 Zi - ya, 5 — Fenerde 28 Behice Ke- nan 6 — İzmir Şahinde Celâl 7 — Calibe Mahmud, 8 — İlhami Necat Ortaköy Beş'ktaş ressam 9 — İzmir 21 Kadriye — Altmay, 10 — Fatih Kemalettin — Aktaş, 11 — Kadıköy Altıyol Nihat Er - gun 12 — Edirne Celâl Ayhan. KAKAO kazananlar 13 — Pangaltı 5 Ma'v'e, - Kurtuluş 64 Güzin, 15 — Cihan - gir Güzin Şükrü, 16 — Kurtuluş 46 Suzan Adil, 17 — Kurtuluş H. Naci, 18 — Beyoğlu 29 mek. Ulviye, 19 — Pangaltı 2 Muazzez Selâmi, 20 — 15 inci mek. 423 Malike, BİSKÜL kazananlar 21 — İstiklâ|l lisesi 209 Feyyaz .| 64 — Eyüp 35 Seyfettin Şimşek 14 — | 22 —-Beyoğlu 29 uncu mektep - ten Serrin, 23 — Pangaltı 3 Bed- riye, 24 — 15 inci mektepten 1 - den Belkıs, 25 — Kasımpaşa 2 Nermin 26 — Bursa 64 Fazilet 27 —Üsküdar 38 İrfan, 28 — Kurtuluş 64 Sa'de, 29 — Pangaltı 8 Asuman, 30 — Pangaltı 2 Selâ- mi Kuruş, 31 — Erkek İisesi 117 Orhan 32 — İstanbul lisesi 1192 Hilk:met, 33 — Sultanselim 19 Şa- diye 34 — Hayriye |'sesi 20M. Bulug, 35 — Pangaltı — 3 Seher 36 — 34 üncü mek, 510 —Vahen 37 — Ortaköy Posta — M. Fehmi 38 — Cihangir Cihad — Şükrü, 39 — Darrrt P. 214 Besime 40 — Samatya 54 Na iye. KİTAB kazanalar 41 — Pangaltı 8 Kadri 42 — Üsküdar 721 Hal'il, 43 — Şişli Gazi C. 25 Şadiye 44 — Bağlar- başı 114 Hacer, — İstanbul 103 Şadan 45 — Erenköy Kâmu- ran 47 — Bayazıt 6 Saffettin 48 — Gülhane Hasan oğ'u Ham- 49 — Kadırga 17 Selâhat 50 — Unkapanı 42 Bedriye 51 — Kabataş lisesi 320 Talât 52 — İs. 46 Müveddet 53 — Edirnekapı 17 Melâhat, 54 Haydarpaşa Erdoğan, 55 — Mecid'yeköy 102 Celâl, 56 — Aksaray 482 Ferettin 57 — Bilezikçi sokak 130 Mihrici- han, 58 — Vavutpaşa 247 Mah - mud 59 — Yusuf p. 7 Hilm' 60 — Üsküdar kız orta 'mekteb 380 Nermin, DEFTER kazananlar 61 — Pangaltı Zafer S. 5. Fahrunisa, 62 — 15 inci mekteb 3 den Emel 63 — Beşiktaş 8 Sadık 64 Mahmutpaşa 120 Yervat, 65 - Pangaltı 8 Semra 66 — 62 inci raek, 36 Sezai Raş'd 67 — Fatih YA Salma AR —— Yamiz nnrrlnı( 191 19 Saadet. 69 — Kadıköy 9 Hüseyin Cemil, 70 — Pangaltı 3 Tahire, KART kazananlar 71 — 1 inci mekteb. 106 Cevat 72 — 31 mek. 37 Nermin 73 — Fi'ruzağada 22 İsmet Üstün 74 — İnkılâp lisesi A. Cemal, 75 — 16 mcı mekteb 261 İsmail 76 — Ye - nikapı 7 Nevriye 77 —7 mek.5 Mehmed Bekir, 78 Esnaflar cemi- yeti Hakkı 79 — Nurettin tekke - s'nde 50 Cemal 80 — Yeniköy 33 mek, 105 Saadet, 81 — Üsküdar 270 Fethi, 82 — Samatya 18 Mü- nevver, 88 — Burdur vilâyeti ilk | mek. Selçuk, 84 — Bostancı mek- teb 132 Naime, 85 — Çengelköy 15 Nüsret 86 — Davutpaşa orta mekteb 523 Muammer 87 OÖnbe- şinci mek 84 Melâhat 88 — Erkek lisesi 2 Burhan 89 — B'tpazarı 11 Ali Fuad 90 — Vezneciler 93 SŞükrü, 91 — Fatih 106 Sadık 93 — Şehzadebaşr 15 Perizat 92 — Ticaret mek, Faik Bahri 95 — Yusufpaşa Jale Sami 96 — Cümhuriyet orta mekteb 248 Nu- riye, 97 — İstanbul 2 Şükriye 98 — Beyazıt 6 Esat 99 — Gedik- paşa 9 Antula 100 — Divanyolu 128 Salih 101 — Beşiktaş 294 Muzaffer 102 Yerebatanda 6 Mü- beccel 103 — Uzunçarşıda berber Hamdi, 104 — Samatya — Özcan Şükrü, 105 — Bakırköy 425 Hu- lüsi 106 — Edirnekapı 83 Saide 107 — Lâleli2 Birsen 108 — Beyoğlu 28 Hristo, 109 — Gedikli paşa Lütfi Coşkun, 110 — Kadı - köy 2 Lâmia 111 — Beykoz Ali Eren 112 — 3 mek. 259 Necdet Kubilây, 113 — Gülhane hastaha- nesinde Mehmed 114 — Beşiktaş 32 Fehmi 115 — Beşiktaş Mithat 116 Kabataş 5— Muzaffer 117 — 6 mek. 412 İhsan, 118 Çarşamba Fethi 3 Nebahat 119 — Şehzade- başı 19 Seher 120 — Sirkeci 127 Ahmed Fethi, 121 — Beşiktaş 18 Muazzez, 122 — Galatasaray L. 1577 Vamık, 123 — Üsküdar 30 Hayri, 124 — Beyoğlunda Ü- mer, 125 — Kadıköy 689 Rifat, 126 — Paşabahçe Muzaffer, 127 — Kurtuluş 23 Pantazi, 128 — 31 mek. 459 Altan, 129 — Saraç- hane 162 Bedriye, 130 — Kadı - köy 45 Mediha, 131 — İs, 15 İs . mail Asan, 132 — 41 mek. Necdet Oğuz, 133 — 9 mek. 411 Nezihe, 134 — Eğridirde Rafi Baysal, 135 — Fenerde Şahiser Hamdi, 136 — Çapa kız muallim mek. 345 Ma- like, 137 — Sıcaksularda Şükran, 138 — Çemberlitaş 16 Güner, 139 — Osmanbey 1 Acar Bele, 140 — Heybeli ada 1 Pali, 141 — Samatya 5 Şazende, 142 — Eyüb orta mek. 688 Emet, 143 — Şir- ketihayriye 14 Eşref, 1dâ4 — 4ün- cü Vakıf 14 Müveddet, 145 — İs. 268 İrfan, 146 — Kuzguncuk HABER — Alışam Postası | Teknikte yenilik 8 H—_Ukl 1935 v ( Son gelen Avrupa mecmuala- rt “Autopilot,, adı verilen bir âle- tin, daha doğrusu birkaç âletin bir araya getirilmesiyle meydana çı- kan bir makinenin icadedildiğini haber veriyor. Bu âlet bir tayyarenin, havada iken pilotun yardımıma lüzum gös- termeden kendi kendine uçması- nı temin ediyor.. Bilirsiniz ki bir — tayyarecinin havada birçok vazifeleri vardır: Gideceği yolu, uçacağı yüksekliği muhafaza etmek, rüzgârların tesi- rine göre tayyareyi yükseltmek, al- çaltmak, sağa, sola çekmek, tay- yare yolundan çıkınca onu tekrar yoluna koymak, motörü kontrol etmek gibi, tayyarecinin bir sürü işleri vardır. Bütün bu işler bilhassa uzun u- çuşlarda, nihayet bir insan olan pilotu yorabilir. Bundan başka insanda kat'i bir istikamet tayini hissi yoktur. Tayyare yolundan dışarı çıktığı halde pilot bunu his- setmiyebilir. Sonra, motörlerin tesiri icabı olarak tayyareler ta - mamiyle mütenazır yapılmazlar. Pervanelerin hep bir tarafa dön - mesi tayyarenin dümdüz uçmak imkânını azaltır. Meselâ yandan gelen bir rüzgâr tayyareyi bir ta - rafa doğru iter, vakra tekrar düz uçmağa başlar amma eski mah - rek üzerine değil... Bunları insan çok defa hissedemez. İşte otopilot makinesi bu — bir sürü işlerden, bu işleri düşünmek- ten tayyareciyi kurtarıyor. Bu âlet, tayyare belli bir yük- seklik aldıktan sonra işlemeğe baş layınca, biraz evvel saydığım hal- ler karşısmda pilotun yapması lâ- zım gelen bütün manevraları ken- di kendine yapıyor ve bu suretle tayyare uçuşları büyük bir emni - yet içine girmiş oluyor. | # & * Alüminyom kaynağı Madenden yapılmış eşyayı bi- ribirine kaynak yoliyle bağlamak işi bugünün teknik dünyasını de - belere götüren mühim — bir iştir. rin araştırmalara, birçok tecrü -| Bu kaynak işleri henüz tamamiyle' kat teknik dünyasında bu yolda büyük işler gören adımlar atıl - halledilmiş işlerden değildir. Fa - | | | | | mıştır. Bunlardan birisi de alü -! minyomla yapılan demir kayna - Aya kadarışık gönderebilecel bir projektör yapılıyor Makineden tayyare pilotu — Bütün dünyadâ kaç radyo makinesi var ? daha yüksektir. Bu suretle açık - ta kalan demir erimiş bir halde ray uçlarının arasını — doldurur. Rayların uçları da bu sıcaklıkta e- rime kıvamına gelmiş bulunaca - ğından iki ray ucu birbirine kay - natılmış olur. Tabit kaynak işi bitib demirler soğuduktan sonra pürüzler düzel- tilir, temizlenir.. * & & Düralümin 1 Çelik serttir. Saymağa lüzum yok. Birçök işlerde kullanılır. Fa- kat ağırdır. Halbuki öyle ihtiyaç- lar olur ki çelik fazla ağır geliyor. Meselâ bir tayyarenin gövdesi gi- bi. Bunu sadece alüminyomdan yapsak vakra hafif olur, fakat sert ve biçimini bozmıyan bir hale gel- mez. ÜÖ zaman ilk hatıra gelen şu olur: Acaba alüminyom sertleşti- rilemez mi? Bu meseleyi son oön, on iki sene içinde Almanlar hal - lederek alüminyomu sertleştirdi - ler ve Duralumin adını takdılar. Duralümin en çoğu alüminyom olmak üzere, magnesium, bakır ve mangan'ın belli sıcaklık, belli nisbet ve usullerde karıştırılmasi- le meydana gelmiştir. Zeplinlerin gövdesi, motörle - rin birçok kısımları, tayyarelerin iskeletleri; ötomobillerin — birçok parçaları hep Duralumin ve buna benzer halitalardan yapılmakta - dır. SA S M Dünyada ne kadar radyo var Bir Avrupa gazetesi 1933 sene- sinde yaptığı bir araştırma sonun- da, yer yüzünde 180.000.000 rad- yo makinesi bulunduğunu ve dün- yadaki insanların yekünu 1.800 milyon tahmin edildiğine göre her on kişiye bir radyo âleti düştüğü- nü yazıyor. Bu hesab bence doğru değil- dir. Radyo âleti kullananlar yal- nız medeni milletlerdir. Dört ki- şi için bir radyo makinesi hesab- lasak 4 X 180 — 720 milyon eder. Yani yeryüzünde 720 milyon in- san radyo dinlemektedir. Geriye kalan bir milyar ve küsur insanın bence dünyadan haberleri yoktur. gıdır. Meselâ demiryolu rayları - Boi nın uçları birbirlerine bu usul ile kaynatılır. Bunu size kısaca an- latayım: | | Oxyde de fer yani demir pası kib halinde, birleştirilecek — olan rayların üzerine dökülür. Kenar - lardan dökülmesin diye etrafı bir kalıb ile kapatılır. per övyde de barium, alüminyom tozu yahud kömür tozu gibi diğer 11 Rauf, 147 — Uzun çarşı 79 Enver, 148 — 38 inci mek. 338|' Hayrinisa, 149 — Zincirlikuyu' 9 Hüseyin, 150 — Kuzguncuk 12 Bayan Mevhibe. Hediyelerimiz her hafta per- şembe günleri matbaamızda dağı- tılır. yanıcı bir madde katılır. Elektrik- le yahud kızgin bir demirle bu toz yıiğını tutuştuürulur. başlar başlamaz alüminyom de - mir oksidindeki oksijeni alır ve bu kimya reaksiyonu olurken ga - ve alüminyom tozu hususi bir ter-| Bunun üzerine /| Yanma | * Berluıde, muhtelif memlektlere mensub en iyi nivcrılmn i uluslar arası atlı müsabakalar yapılıyor. Müsabakaların ilk gü yet yüksek bir sıcaklık meydana » o, wa En büyük projektör Uzak yerleri ıydmlı M büyük çalışmalar çok savaşta yapılmıştır. n—ıl*' Goerz fabrikasının yaptı:x 2 ıhj re kutrundaki projektörü 2 M mum kuvvetindeydi. H ' Savaş eşyasıdır diye sonrâ” Pik bu projektörü kırıb attılar. — Pa Şimdi Jentzseh adlı bir vi Bu hendis optik adeseler kull Pu çok büyük uzaklıklara ışık D’v Ç derecek *bir projektör yap uğraşıyor. Jentzsch'in iddl:':' göre, bu projektör, büyük s& Goerz'ün yaptığı pro)ektol':; daha büyük ve daha kuvvetli J cak, hattâ bununla aya kadar göndermek mümkün ola Bakalım. t İ v o & # $4 & Kataskap h Projeksiyon makinelerini kes bilir. Sinema gösteren neler, ışık bakımından bu bir örneğidir. Fakat bu lerle bir hayli büyütüb perde " rine aksettirmek için hayalin * f yahud film gibi ışık geçiren — İt cisim üzerine işlenmiş olmas! #İk rektir. Bunun için de arayö8 B toğrafeılık girer. Meselâ bir İ' rıncanm hareketlerini tetkif " mek için bir sürü ışıklar ai? ..ı â onun filmini çekmek sonra d&? | termek icab eder ki bımull i masraflı ve az emniyetli ; meydandadır, nî) Bu kusuru ortadan knlt'l için kataskop adı altında yaP' bir projeksiyon makinesi vâf . F, projeksiyon makinesinin içi? g 'ı ki bir düzlük üzerine meıel karmcayı koyuyorsunuz., .;J’ karıncayı ve onun bütün h lerini gayet net olarak on W M mi defa büyülttükten sonra * g)' ki perdeye aksettiriyor. Tıbbi 49 sinema gibi, bu canlı ıllh '| bütün halleri, bütün harek€ yf bilhassa tabif renginde ol 5 re görülüyor. — Bu âletin N* dar faydalı olduğunu düş lirsiniz, Fahrı Fuad Ş& * ik b K S& Ni ) Ü I facia ile kaparımış, Almanların en iyi süvarisi Aksel Horst bif " y atlarken atiyle beraber düşüb ölmüşltür. Resmimiz Alman ' eelir.. Bu sıcaklık 1500 dereceden sini müsabakalardan bir gün önce görterivar.

Bu sayıdan diğer sayfalar: