24 Ocak 1935 Tarihli Haber Gazetesi Sayfa 8

24 Ocak 1935 tarihli Haber Gazetesi Sayfa 8
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

İı* ! bereket olur, derler, 5 Çocuk sordu: — Anne! Bayram yaklaşıyaor... Vaadinde duruyor musun? Annesi hayretle gözlerini açtı: — Hangi vaadimden bahsedi- yorsun, oğlum? — Canım, sen Cümhuriyet Bay- ramımda bana bir elbise yapacağı- nı söylememiş miydin?.. Annesi omuzlarını silkerek gül- dü: — Yavrucuğum, bu vaadimi çok erken hatırlattın: Ben sana Cüm- huriyet Bayramımnın yirminci yıl dönümü için söylemiştim, Çocuk içini çekti: — Tasarruf müsabakası yapıl- saydı şampiyon olurdun, anneci- ğim! Hareket — Az kaldı yıkı!ıryordum... — Çok mu sarhoştun? — Yahu hareketi arz oldu... Duymadın mı?7.. * Ko * — Dün gece uçarak size gele- cektik... — Rüyada mı? — Hayır. Hareketten evimiz o kadar sallandı ki... Apartrman sizin evinizin üstüne uçuyor san- dık... #4 . — Harekcet.. Hareket.. Aman —AZİZİM e müdhiş bir felâket. —— " — Yahu hareket olan yerde — Sen dün güneş batmadan uyumuşsun galiba,. Akşam üstü dünya üç defa sarsıldı. — Tevekkeli değil.. Ben de rüyamda mütemadiyen uçuyor - Cingöz Bir çocuk Hayatını anlatıyor Viyanada çocuk konserleri ve- ren (Çocuklar kurumu) arasında dokuz yaşında bir küçük sanat- kâr, hayatını anlatıyor: “Yedi yaşında idim. Bir gün babam: (Marlen, senin çok güzel sesin var.. Haydi bir mekteb şar - kısı söyle bakayım!) demişti. O gün babamı eğlendirdikten sonra, başka bir odaya gittim, aynanın önünde kendi kendime saatlerce /— şarkı söyledim. Ses'min güzel ol- duğunu öğrendim. O gün ilk defa kendi kulağımın bana verdiği ce- saretle mektepte tek başıma mek- teb şarkıları söyliyerek nazarı dik kati celbettim. Bugün dokuz ya- şındayım. Büyük bir opera artisti g'bi, hiç bir zaman, hiç bir yerde ve hiç kimsedea çekinmeden iste- diğim parçaları muvaffakiyetle okuyabiliyorum. Biraz ses, biraz cesaret. İşte benim muvaffakiye- timin sırrı !,, GRÜZETEE AD TAYYAREYE Oyunla geçirmiştim Ben çocukluk çağımı, Tayyareye verdim ben Bu yıl oyuncağımı. Bana çocuk demeyin! Gelin siz de deneyin! Bebek Vaktinde ötenler Her masalde tembelliğin Ceker durur cezasını, Şu ağustos böceğinin, Duydum bir macerasını. Ben söyleyim siz dinleyin: Bilirsiniz, bizim evin Bahçesinde bir kümes var; Orda eski bir hükümdar — Bizim küçük horoz — yaşar | — Geçen gün pek geveze Böcek yaklaşır kümese Horozla şöyle lâf açar: “Ey ezelden şaşkın horoz, “Hep kibirli, taşgın horoz, “Böyle kime çalımların? “Bilmez misin aceb nesin? “Benim kadar çıkmaz sesin “O manasız çığlıkların, “Şaşar âlem bu pis sese!..,, Haroz öter, alay eder, Ve şöyle der: “Horoz sesim bak her sene “Nizamı hiç bıraktı mı? “Biraz güzel değilse de “Bilirim ötme vaktini...,, » & & Işte oğlam!.. Sen de böyle Sözünü vaktinde söyle!.. H. Adnan “Dehşet verirken herkese, Dağda bir geçid resmi Avrupada, kış gelince, herkeste yaklarla geçit resmi yapan bir larla dağlarda dolaşmak en güzel kış Bir dağlara çıkmak merakı başlar. kafileyi gösteriyor. Bizde de Uludağ sporlarından biridir. Sirp gazetesi İsviçre dağlarında — ka- gezintileri revaç bulmaktadır. Kayak- Fıkra müsabakamıza gelen cevaplar Bay İhsan, nükteyi sever bır â- damdı. Geceleri evinde ve sofra- sında misafir eksik olmazdı. Bay zdı. — Âğzınızı açm.. Guzel sözler söyleyin! diyerek misafirlerini teş İhsan konugquxan adamludan Cevad pek çok asabi ve evham- x: bir adamdı. Bir gün, arkadaşları, Bay Ce- vadı kızdırmak için: — Yahu! -dediler- karın aklını kaybetmiş. Sen burada gülüp oy - nuyorsun.., Hiç insafın yok mu? ı vik ederdi. Bir akşam yemek yi- Ö, , gi Tam cevab! yorlardı. Geveze bir davetli sordu: Fa- davet ediyorsunuz! Âlâ.. ovab kat, ya söyliyen eşek olursa — i4 — Kaybetmiş! Bay Cevad düşünmeğe başla- dı, Arkadaşları hayretle sordular: — Neden düşünüyorsun? Karı- nın aklını kaybettiğinden mütces- sir değil m'sin? Bay Cevad güldü: ve anırmağa başlarsa, ne dersi- riz? Bay İhsan mânalı bir tavırla misafirlerinin yüzüne bakarak ce-| Di Üa 5 — Sus eşek, derim!.. İzmir: Nizamettin Hakkı — Müteessir değilim.. Çünkü bizim karımın zaten aklı yoktur. Sakın başka bir şey kaybetmesin diye düşünüyorum! Taksim: Gönül Said ÇiZGi iLE KOLAY RESİM YA PMAK USULU |ı JVAAA Ai Bir köpek resmi nasıl yapılır.’ e Bir kedi resmi nasıl yapılır? ı Bugünkü bilmece Il İstanbulda meşhur semtlerden on beş köy ismi bulunuz? (Kadıköy.. | Ortaköy gibi..) Doğru halleden- lerden birinciye on, lira 2nciye, bir kol saati, üçüncüye iki buçuk lira ve onun- Hediyelerimiz Birinciye |10 Lira | cuya kadar birer ipekli mendil ile ayrıca yüz elli okuyucumuza da muh- telif hediyeler veriyoruz. Bilmece müddeti 15 gündür. HABER Çocuk Sayfası Kuponu 24 — Ti DB Karşılamak — Ahmelt, istasyona git, kay- nanamı karşıla.. Al sanada 50 kuruş.. — Peki efendim.. Kaynananız gelmezse... — Gelmezs 50 kuruş daha var! I Cevaplarımız ı * İzmirde Kemal Aktunç — Bilme- ce mektuplarını çok geç gönderiyor - sunuz. Ekseriya hediye listesi neşret- tikten sonra geliyor. Bilmece müdde- timiz on beş gündür. * Ankarada Melâhat Sabri — Şikâ- yetinizi Ankara kültür çevirgenliğine bildiriniz. * Sişlide Feyziye lisesinde M. K — Gönderdiğiniz hikâye çok açıktır. Ço- | cuk sayfasına değil, gazetenin diğer sayfalarına da giremez. * Ankara Cevat Nuri — On altı ya- şında bir gencin zayıfkalması, hiç bir memlekette moda değildir. Boyunuz kadar siklet almağa çalışınız. VA g w Dünyanın en yüksek me ' Çinde mukaddes (Tay - Şan ğgındadır. Bu merdivenin Y" liği 1810 metredir. ; mağına çıkmak için 26,5 Ki rve yol yürümek lâzımdır: .. y | Şundan Bundö En son ”| Saatte altmış kilometre . ie giden bir şimendifer dür gi'neşe 283 senede, bir toP misi on yılda, ziya ise 8 $ saniyede varır. » .» * İlk matbaa 15 inci sırda berg tarafından Mayans de icad edildi. * & & Avusturalyanın Poımeı!' | Malinezya adaları ahalisi bir adamla konuşurlarken "“ı göstermek için yere otu” hayretlerini ıslıkla anlatırlar U Çinliler de hasta bir adam diye olarak bir tabut gö" ler. Blr' zekâ Ahmed çok yaramaz bıf y idi. Ayni zamanda — tem hoşlanmazdı. Babası da titiz mi titiz.. V ği, oturduğu yerlerde bir toz görse kıyameti kopar Ahmed bir gece futboldef ” di ve kirli ayaklarıyle dof yatağa girip yattı. — Babası karyolanın Ju. eti — Oğlum, ayaklarını mı? — Hayır, baba... başım ağrıyor. Babası elini Ahmedin götürdü: — Haniya.. Ateş'n bile Bu ne biçim baş ağrısı?.. Hast Ahmed gözlerini kaptf cevab verdi: 1 — İçim yanıyor, baba! * ayaklarımı yıkamış olsaydıf' çimdeki ateş başıma vurâ” /| Her zaman bana: (Ayas"“ ; tut, başını serin!) diyen siZ misiniz? se0cuĞĞ O düşünsün Celâl, elini şakağına **? düşünüyordu. Arkadaşı sordu: — Derdin mi var, ıızızıll12 — Evet. Hemdene * dert, bilsen! — Söyle bakalrm.. Nen Celâl içini çekti: — Borcum çok.. Elde bir #Yf yok.. Ben düşünmiyeyim de ler düşünsün?! Celâlin arkadaşı kahkab* güldü: düşünme, azizim! Alacö düşünsün... YARDIM En sevaplı iş: ylidm'i;. Param © Bu hızla... Çelik kanadları ben, * Altın yaldızla, Böyar, boyar, boyın'î;i- _ çöri ) — Adam sen de.. Ora”'“ _

Bu sayıdan diğer sayfalar: