FK ” — a e- .m . L GA - J OO KO N kanar ŞA » B V mx"v_». B b t A T UNN HL ERR ü Ve aF BET S G A VA Yd ea z ,_ şmim qöc.- çe Ş 15 Tincikânım 1935 Kim bu muhterem âlim? - "Meklnb,, ne kelime? Mıkle'nlerde, b'z okuduğumuz Hralarda, hoca, bir nevi sualler sorardı. Derhal cevab verirdik: v Ketebe şülâsii mücerredin- '€n ismi meful, V.. hemen, arkasından, Tmatı,, sıralayıverirdik: — Kâtip, istiktab, mükâtebe, » kitabet, ilh.... , ayni suretle, farisi bir sö- Zün altı vasfı terkibi — şeklinden hangisine aid bulunduğunu da HD diye kestir'b atardık. Geri kalanlara: “ailei . — Türkçe, ismi cins! der; işin | *nden çıkardık. ha doğru, bir kelimeyi, arab- farsça malüm kalıblar — içine 'oh"'âı çalışıb da sığmadığını e: — Türkçe! derdik. Kısacası, türkçe, osmanlıcayı | Stkil eden üç kardeşli ailenin ye- Uzvu g'biydi. Kimsenin sırtı- :::mıy.ı elbiseyi ona giydirir- _Blı sebebledir ki, öz türkçenin ik'yetini, kaidelerini ne biz ş"'ii gibi biliyoruz, ne de mual- 'nler kadrosu... Fakat, eskiden, konuşmakta ve T ?lı!uhınıuı dilin hiç de- dâ üçte ikisini biliyorduk. Şim- ım!“ınnlıı ise, bir kelimenin as- Cıl: aramak fennini asla bilmiye- öz vaziyettedirler. Onun için, bi.ç.ı.ükç. ""':İı kalkışırken, lışılmış bulun duu.ç. sözleri — a- *annaktadırlar ve lınuı_klıı'îîîe _Bugı_înkü gerait (çi lulcmı &k türkçeye - n an- &z Şabi, farist kuvvetiyle kabil- ";*..lm'lın bilmiyenler bu işi ba- “h'.udeıı bizim arabça ve fars- lıhıirendiiiın'u kuvvette ve kı- l'i & yararak, türkçenin kaide- bir ayak önce öğretilmeğe baş hej , bu aralıkta yetişen %i" dil bilgisi, irfanrmız içinde e ? kabul etmez bir sarsıntı hu- İye ya tirecektir. Onun için, bu & Tifin tabit temposu dışın- İr, ir hiz vermek zarüreti var- u—"â;"'ınk söyliyebilirim ki, bu- Celeşi, TEsmi tahsilin yüksek dere- Vadi) irişen talebe bile, diğer kıei:_'de şüphesiz pek çok şeyler Si ka x hı:rle. eski rüştiye talebe- , konuşub yazdığı dile va- » ;“iih—liı. : iç_d."'ı yılda bir kere imlâ ve —N Yanlışsız bir el yazısı görür- Te d'lllî bir san'atkâra, muhte- Pme raslamış gibi bir heye- 'Orum: şu fevkalâde ve müs- bçwuinkle tanışsam, Sükye büyükse elini, benden kü- | ).'—_ilnmı öpsem! diye düşünü- d.ğ',')"n——— (Son cümlesi de Tiy “ — katiyen mizahi deği- Va-nNa) r — “elon şirketi mü- | Tü Ankaraya ta,, Sİdiyor On şirketi müdürü Ander- ir. Müdür, şirketin hükü- ğ:“" etrafında Av W temaş ettiği h'ssedarların aç ,, PAzarları hakkında alâka - kamlarla Rörüşecektir. zarfında Ankaraya | Yeni D | Mevkuf bir fabrikatör Ihtisas mahkemesin- de maznun bulunuyor Gümrük sekizinci ihtisas mah- nı dikkat bir muhakemeye başlan- mıştır. Maznun mevkiinde, Mahmud- paşada trikotaj işleriyle uğraşan müflis bir fabrikatör bulunmak - taydı. İsmail Hasan adında bulu - nan bu fabriktörün muhakemesi - ne mevkufen devam edilmekte - | dir. Suçlu İsmail Hasan, Avrupa - dan gümrük resminden muaf o - larak getirdiği sekiz parçadan i - baret ketenşol ve şerid makine - leri başkasına satmaktan suçlu - dur, tddiaya göre İsma'l Hasan, if- lâs ettiği için kendi elinde mal bu- lundurursa alacakllar tarafından müsadere edileceğini düşünerek son defa getirttiği makineleri evi- ne saklamış, makinelerin evinde bulunduğunu bazı tüccarların ha- ber aldığını öğrenince İsmail Hak kı adında bir otel kâtibine dört bin beşyüz liralık b'r borç senedi vererek makineleri Çemberlitaş - ta Vezir hanında bir odaya kapat- mıştır. Dünkü muhakemede alacaklı gösterilmekte olan — İsmail Safa da hazır bulunmaktaydı, İsmail Safaya verilen senedin tar'hi dört sene evveline tesadüf ettiği için Mahkeme reisi, şimdiye kadar | bu parayı neden tahsil etmediğini | alacaklıdan sormuş, alacaklı, pa- rayı alamadığından — makineleri zaptettiğini söylemiştir. Bundan sonra reis, suali İsmail Hasana tevcih edince İsmail Ha- san şöyle demiştir: — “Benim buna on para bor - €um ve onun da bana bu parayı verecek bir kudreti yoktur. Arka- yetten ibarettir. Ben kardeşleri » min hukukunu ödemek için buna teşebbüs ettim.,, İsmail Safa ise maznunun be- yanatını cerhederek alacağı üze - rinde israr etmiş olduğundan mah keme heyeti bir müddet müzake- reden sonra, İsmail Safanın mali vaziyetinin tetk'kine ve bazı şa - hitlerin getirilmesi için muhake « meyi başka güne bırakımıştır. e Kabotaj konuşmaları bugün başlıyor Kabotaj bölümü üzer'ndeki ko- nuşmalara bugün başlanacaktır. | Evvelki gün şehrimize gelmiş o - lan ökonomi Bakanlığı kabotaj umum müdürü Bay Ayet kabotaj vaziyetini gözden geçirmektedir. Ökonomi Bakanlığı deniz ve | hava işleri müsteşarı Bay Sadul - lah bugün şehrimize gelecek — ve | kabotaj bölümü konuşmalarına | başkanlık edecektir. | e | Galatasaraylıların | kongresi nacaktır. kemesinde dün akşam üzeri şaya- | daşımın bana yaptığı, bir insani- | | | | nan 30 milyon İiralık istikrazım iki milyonu Hemen tamamile satıldı Müddet bu akşam bitiyor Geliri tamamen Sivas Erzurum Demiryolunun inşasma tahsis olu- | iki milyon liralık birinci kısmını teşkil eden tahvillerin kayıt mua- melesine Perşembe günü başlan- mıştır. Tahvillerin satışı bu akşam tamam olacaktır. Şayanı d'kattir ki Sivas — Er- zurum istikrağ tahv'llerinin ilk kısmımın satışı hükümetin Ergani hattı için on iki milyon İiralık bir istikraz yapmasının akab'ne tesa- düf etmesine rağmen halk ve ban- kalar, milletin de şimendifer - si- İ bitecektir. Saylav seçimi ikinci müntehib seçi- mi cumaya başlıyor Istanbulda ikinci mütehib se - | çimine önümüzdeki cuma günü başlanacaktır. Bütün hazırlıklar | bit'rilmiştir. İkinci müntehib seçimi cuma sabahı başlyacak ve pazar akşamı İstanbul vilâyetine bağlı kazalarda ise seçim b'r gün fazlasiyle dört gün sürecektir. t. kinçikânunun yirmi birinci pazar tesi günü akşamı her yerde ikinci müntehib seçimi bitmiş olacaktır. Seçilecek ikinci müntehib sayısı (1600) dür. Henüz kat'i rakamlar alınmamış olmasına rağmen Ada- yasasına ne kadar bağlı ve müza- hir olduğunu gösterir bir tehalük- le, bu iki milyon |'ralık tahvillerin hepsini şu beş gün içinde alıp bi- tirmişlerdir. Bilhassa ecnebi ban- kaların buradaki şubelerinin bu tahvillerden almak hususundaki tehalükünü Cümhuriyet hüküme- tinin bu nevi istikrazlarma haric- te de ne kadar emin gözle bakıl- dığına bir misal olarak z'kretmek Tâzımdır. Sivas — Erzurum Demiryolu istikrazının ikinci tertip tahville- ri de yakında satışa çıkarılacak- tır. Bu sabah Cümhuriyet Merkez Bankası İstanbul şubes'nden ald- ğımız malümata göre tahvillerin İstanbula isabet eden kısmı daha dünden satılmış ve hemen hiç tah vil kalmamıştır. Esas kıymeti 20 lira olan bu tahvillerin ilk tertibi 19 lira üze- rinden satışa çıkarılmıştır. Bu tah villerden almanın vatani bir vazi- fe olmasından sarfınazar yüzde yedi miktarında da bir faizi bulu- nuşu halk arasında bu işe para yatırmağı en kârlı bir kazanç yolu haline koymaktadır. F e aei Kömürden zehirlenmiş Nişantaşında Meşrutiyet cad- desinde Faik aaprtmanmda yatan hamal Mehmed, odasında yaktığı kömürden zehirlenmiş, Böyoğlu lardan 13, Bakırköyden 48, Beşik- taştan 108, Beykozdan 37, Beyoğ- lundan 371, — Em'nönünden 178, Fatihten 348, Kadıköyünden 119, Sarıyerden 52, Üsküdardan 113, Çatalcadan 84, Silivriden 60, Şile- den 35, Kartaldan 32, Yalovadan 386 müntehib çıkacaktır. Sandıkla- rın konacakları yerler tesbit edil- mektedir. Ş Kazaların nüfusuna göre san- dık konacaktır. — Bazı kazalarda yirmi sandık bulunacaktır. İkinci müntehib listesi bugün fırkadan intihab teftiş heyetine verilecek « tir. Bu seferki seçimde kadın i - kinci müntehiblerde bulunaacktır. Fırka ve belediye, halkn belediye | seçiminde olduğu gibi — reylerini serbestçe ve tam b'r intizam için- de verebilmeleri için icabeden ted birleri almaktadır. Seçim müna - sebetiyle konferanslar verilecek - tir. * , eli aa Iranla afyon satışı görüşmeleri Türk - Yugoslav müşterek af- | Istanbulda bere o kadar çoğaldı ki ortada mostralık olsun bir fek şap kalı kız kalmadı. gibi! Hem yalnız kızlar değil, koskaoca kadınların da çoğu şimdi bereye düştüler. Kadın- lar haydi neyse ama, kızların bere gi- yişleri doğrusu pek ömür! Bereyi o ne kadar yana iyiş üyle n dostlar? Yolda bakıyorsunuz, İstanbul - kızla- rının hemen yüzde doksan beşi tek kulaklı, bunların ya sağ, yahut sol kulakları yok!. Yok değil, var ama kulağın biri berenin içinde, biri dı- şında olduğu için kızların çoğu insa- ne yolda böyle tek kulaklı görünü- yor! Evvelsi akşam bu tek kulaklı - kız- lardan iki tanesi Beyoğlundaki kam- malbaşı yokuşunun üst tarafında bir seyyar mandalinacıdan — mandalina alıyorlardı. Konuşmalarından - kızla- rın rum, mandalinacının ermeni ol- duğu anlaşılıyordu. Bunlar, işportadaki, yanları biraz berelenmiş olan mandalinaları bir hayfi karıştırdıktan, evirip çevirdik- ten sonra beğenmeyip yüzlerini bu- ruşturdular. Mandalinder sordu: — Ne oldu ya? Niçin beğenmedi. niz? Kızların biri karşılık verdi: — Sonkim ne kadar mandalina var burada, hepsi hepsi yandan bereli! Mandalinacı gevrek gevrek güle- rek; — Fena mı kızım, dedi, onlar da yandan bereli siz de! Kız hiddetlendi: — Haydi vire zevzeki! Biz niçin yandan bereli oluyoruz? Herif, bu sefer kızların ikisinin de sol kulaklarıyle sol yânaklarınım ya- rıdan fazlasını kapatmış olan berele- rini gösterdiz — Yandan bereli değilsiniz de bun: lar nedir ya? Kulaklarınızın birini bere ile kapatmışamız, bari oldu ola- cak, bu soğukta öteki kulağınızı da bir kulaklık ile kapatın ki herkes te sizi tek kulak sanmasın! Zavalı kızlar yarı hiddetleş yani » gülüşerek oradan uzaklaşırlarken, |: kisi de berelerini sanki inatlarına biraz daha aşağıya, çenelerine doğru çekiştirdiler. İyi amma, bu küçük Bayanların mini mini, narin kulakları o yün be relerin içinde, pişip kebap oldukça hiç içleri sıkılmıyor mu? Desenize ki onların içleri sıkılsa | elektrikli ondülâsyon makinesinin al- tında tamı üç saat, ipek saçlarımı iki kavrulmuş Arabistan fıstığına dön- yon bürosiyle birleşmek meselesi | dürdükleri zaman sıkılır ! üzerinde konuşmak için, İstanbu- la gelen İran murahhasları — dün öğleden sonra, uyuşturucu madde- ler inhisar umum — müdürlüğüne giderek, umum müdür Bay Sami ile görüşmüşlerdir. Ancak, İran murahhasları, bu İster sıkılsın, ister sıkılmasın, bize ne? Bere onların, baş onların, kaş on- ların!,.. Isterlerse yalnız bir kulakla- rını değil, eski masallardaki meşhur (keloğlan) gibi bereleriyle iki kulak- Tarını birden kapatıp gersinler! — Gezgin Haberci—— — mesele üzerinde tetkiklerde bu - llvey kızına tecavüz lunmak istediklerinden, dün, ya - pılacak olan toplantı bugüne bı - rakılmıştır. hastanesine kaldırılmıştır. Dolandırıcilık Boşta gezer takımından Kâ - zım, Bekir adlı bir hamalm — iki lirasını dolandırmış ve fakat ça - buk ele geçirilmiştir. Otomobil kazası Şoför Hikmetin idaresindeki otobüs tesviyeci İsmail adında bi- rine çarparak ağırca yaralamış, yaralı Yedikule Rum hastanesine yatırılmış, şoför Hikmet yakalan- mıştır. ——— Iran murahhasları saat onda tekrar uyuşturucu mad- | deler müdürlüğüne giderek konuş- | malara devam edeceklerdir, —o— Kültür bakanının faaliyeti Kültür Bakanı Bay Abidin dün sabah üniversite bahçesinde ya - pılmakta olan rasadhanen'n te - mel atma merasiminde — bulun - muştur. Öğleden sonra da hu - kuk fakültesi derslerinde bulun - (Âltı eroinci yakalandı Fustur. Arab Mahmud ile hamal İs . ma | adlı iki kişi dün eroin satar - larken yakalanmışlardır. Suçlular sorgularında bu ero - | inleri Hasan ve Aliden aldıklarını Geçen cuma günü, ekseriyet o- | söylemişlerdir. Bunun lamadığı için, toplanamıyan “Ga- | Hakkı, Şükrü, Nuri ve Tahsin is - latasaraylılar cemiyet',, kongre- | minde dört ero'nci daha yakalan - | rasında bazı değişikl'kler yaprl- | derilmesi karar - Hastalık. si önümüzdeki cuma günü topla- | mıştır, Suçlular sekizinci ihtisas aa ge İ D malıkemesine verilemçlerdir. Kültür Bakanı bugün, üniver - site talebesi tarafından verilecek çayda bulunacaktır. aei ll Belediye zabıtasına memur alınacak Belediye zabıtası memurları a- | mıştır. Haziranda da — veniden memur alınacaktır. miü etmiş? Kocamustafapaşa mahal'esin - bu sabah, | Je oturan manav Veli admda bi - Tin'n, üvey kızı Ayşeye — tecavüz ettiğine dair müddeiumumiliğe bir ihbar yapılmış ve müddeiumu- milikçe de derhal tak'batı kanuni- yeye girişilmesi için mahalli za- bıta âmirliğine emir ver'lmiştir. İhbarr yapan, kızın öz babası İbrahim adında bir kahvecidir. Zabıtaca tahkikata başlanmıştır. ömülğ ei Sokaklardaki hasta- lıklı kediler Sokaklarda dolaşan köpeklerin öldürülmesine devam edilme'ste « dir. Adetleri Fazlalaşan serseri kedilerin de belediye memurların- ca öldürülüb öldürülmemesi me- selesi tetkik edilmiş, neticede 20- kaklarda bulunacak kedilerin hi« mayei hayvanat cem'yetine gön » h ve serseri kediler cemivetce öla dürülanakir e