Küçük ilânlar Okuyucularımıza bir hizmette bu- Janmak gayesiyle bir “Küçük İlân- lar,, süfunu açryoruz, Bu ilânların satırına beş kuruş ücret alınacak- tır. Bir ay içinde gönderilen küçük ilânlar gazetemize parasız konula- caktır. Bizde artık plâj ve deniz banyolarına veda edileli epey zaman İ oldu. Kaliforniyada plâj mevsimi henüz. geçmemiştir. Ve her gün yeni Fakat Fransanın cenup sahillerinde ve bilhassa Amerikada yeni banyo kıyafetleri ortaya atılıyor. Resimde gördüğünüz kadınlar en son modaya göre tamamiyle kaoçuktan yapılmış mayo giymişlerdir. Dünyanın en mini mini öotomobili Amerikadadır. Bir otomobil fabrikası direktorunun oğluna hediye ettiği bu otomobil bir silindir- lidir, üç litre benzin alır. Şoförü altı buçuk yaşında olan bu oto- mobil saatte 50 kilometre süratle gidebilmektedir. k Kadınları bir çok sahalarda şimdiye kadar erkeklerin yaptıkları bir çokî;l;de görmüştük. Fakat kadınların yangın söndürme iş- Jerinde çalıştıkları ancak son zamanlarda Japonyada görülmüştür. Japorsada Kinoskay sehri belediyesinin itfaiye neferlerinden bir ço- ğu LAsındır. Bizde de belediye İboylı bir karar verir mi, dersiniz? genç Resimde gördüğünüz hısa boylu adam, Portekizin merkezi olan Lizbon şehrinin en tanın - mış tipidir. Boyu tam 80 san- timetre olan bü adamcağız su satmakla geçinir. Versay muahedesiyle eli ko- iddia eden Al- manya, her fırsatta, bunu pro - lu bağlandığını testo eden nümayişler yapar. Resimde görülen zencire baî harp-tayyaresi Almanyada Fuh- | Isbuttel'de yapılan bir abidedir. Versay muahedesiyle Alm_anyn - ntn harp tayyareciliğinin zenci- re vurulmuş olduğunu temsil e- diyor. Viyanalı bir sporcu, bir mo - tosikletle şayanı hayret bir tec- tübe yapmıştır. Avusturyalı spor- | u, saatte yüz kilometre gider. | ken tecrübe maksadiyle önüne konulan — beş milimetre kalınlı - ğında bir camı kırarak geçmiş, kendisine bir şey olmadığı gibi motosikletin sürati bile inmemiş- tir, |lar vardır.. | lık nisbetinde mühimdir. Ütin hazırladığı “İş kanunu,, nu | dan eminiz. Ve | İşci Hasbuhal Esnaf cemiyetleri- nin programı Mevcut esnaf cemiyetlerinin | bir çalışma programı var mıdır, | yok mudur?. Bilmiyoruz.. Var olduğunu kabul etsek te bu prog- ramların ne gibi maddeleri içine aldıklarından haberdar değiliz. Zira ortada filiyat yok. Prog- ramların tatbikini görmüyoruz. Yalnız esnafla temasımızdan anlıyoruz ki esnaf cemiyetlerinin — eğer varsa — programlarının esas maddeleri arasına koymaları lâzım gelen çok ehemiyetli nokta- | Bunlardan bir kaç tanesini, bir kaç kelime ile anlatabiliriz: Sanatkârların imal ettikleri eş- yayı teşhir edip satacakları büyük mağazalar kurmak.. Hususi kre- di müesseseleri açmak.. Bu maddeleri esnaf cemiyetleri için belli başlı vazifelerden say- mak zaruridir. Esnaf cemiyetleri bürosünun çıkardığı mecmuadan, cemiyetler | pek âlâ istifade edebilirler. On- | lar için bu mecmua büyük bir iş tanzimi vasıtası olabilir.. Elvyerir ki, esnafla daha ya - şo'ö'lerin başına pu kından temas etmek fikri güdül - sün. Ondan sonra görülecektir ki; mesele göründüğünden daha çok basittir, kolaydır. Fakat kolay - | Ve ge- ne anlaşılacaktır ki, yapılması el- zem olan, zaruri olan çok şeyler varmış... Mürakabe bürosu derhal işe başlamalıdır. Ve cemiyetleri ye- ni ve'taze bir kuvvetle çalışmağa sevketmelidir.. A. R. Herkes iş kanunu- nu beklemektedir! Bütün işçi ve esnaf, hik&me—ç bekliyor. Bu kanun daha çıkma- dan ona o kadar bağlandılar ve inandılar ki, ondan yeni ve haki- ki bir hayat bekliyorlar. Biz bu kanunun, onların bek - ledikleri kadar verimli olacağın- Yakın zamanlara kadar, bu memlekette işçi ve esnaf o ikadar hiçe sayıldı ki, zavallılarm yaşa- yışları, onlara saadet vermek şöy- le dursun, çekilmez bir yük oldu. Fakat bugün —hiç bir-sınıf ve | Salatada Hezaran caddesi Han numara 29 marango7 zümre tanımıyan Cümhuriyet hü- kümeti, hazırladığı kanunla şunu anlatıyor ki: Türkiyede hayatı kıymetsiz ve vatan için yaşaması lâzım olmi- yan tek fert yoktur. ü Hazırlanan iş kanununun içi- ne yarı esnaf, yarı işçi olanların da girmesi lâzımdır. Onların da Esnaf Belediye ile esnaf | Kovalıyacaksan niçif tezkere verirsin? Çemberlitaşta seyyar sa met Efendi diyor ki: — Derdimiz malüm. SJĞ meye lüzum var mı? Ben d! ni şeyi tekrar edeceğim.. pek âlâ vaziyeti bütün aç yazmışsınız. Bugün oğlum guıeteni!i okudu.. Seyyar satıcılar da* gazetenizde yazdığınız Ikide doğru ve yerindedir. haydi merkeze.. Vallahi dan usandık. Nebu All kına?.. Belediye önüne gelene t vermesin!.. Bir seyyar satıcıdan ne para alır ki, bunu bir vari yarak bol bal seyyar tezker! riyor.. Sonra da arkamızdan sokak koğalıyor. Yaramaz çocuk lü belâdır! Fatihte şoför Cavit Efendi | diyor:? — Evvelce geceleri bi sikasız şoförler çalışıyor Fakat, şimdi esaslı ve sık! kontrol sayesinde bu hil almmış-gibidir. Maamal de böyle vesikasız şoförler değildir.. Bizim bütün derdimiz; lardan ve bazı uddelerdeb’ Sık sık kazaların sebi neder misiniz ki hep şof Hayır... İsterseniz bir t diniz.. Sirkeciye kadar | Bakın şu çocuklar nasıl biz€ sallat oluyorlar, Bu küçük yaramazların den usandık. Bütün dikkâ! kazanın rağmen gene de geçemiyoruz. Boştaki maran ların dikkti 8 işçi aranıyor — ei gel itiş vW r çi du. enin fih ebi, örl! gi / şeti 7 nt Marangozlar Cemiyetii '/ Sekiz marangoz ve doğf” ' 4 İişçisi istiyoruz. Boşla miyetine müracaatları. | Bir usta başı dört araniyor Marangozlar cemiyeti Ustabaşılık yapacak kâ' ve dört marangoz çırıfln'yğ te, resimden anlar do:; vardır. İstiyenlerin gene hayatları kurtarılmağa muhtaç - | adrese müracaatları, tır # A Kd