CUMHURİYET 19 Mart 1938 Mark Tven'ln seçme hlkAyelerl S A ATIM Çeviren: Hamdi Varoğlu* Teşekkür Sinema merkezi Holivud dünyanın en demokrat memleketidir Yeni, güzel saatim, tam on sekiz ay, Bu yeni saatçi, tıpkı evvelkiler gibi, ne ileri gitmiş ne gerikalmış; makinesinin saati söktü; aletlerini, bir müddet per hiçbir tarafında hiçbir sakatlık olmamış, tavsızının altında muayeneden geçirdi. durmadan işlemişti. Saatimi, zaman mef Bu muayeneden sonra: humu hakkmdaki hükümlerinde şaşmaz Ayar ibresi epey uğraştıracak gabir kat'iyete sahib ve bu itibarla, onun liba, dedi. yapısını lâyemut telâkki etmeğe başla Aletleri tekrar yerlerine yerleştirdi, mıştım. Fakat bir gün, daha doğrusu bir baştanaşağı temizledi. Ve saatim, o da gece, saatimi elimden düşürdüm. Bu ka kikadan itibaren mükemmelen işlemeğe zaya fena halde üzüldüm ve bundan bir başladı. Yalnız şu var ki, ikidebirde, akfelâket sezinledim. Maamafih, yavaş ya reble yelkovan bir makasm iki ağzı gibi vaş üzüntüm geçti; kablelvuku hislerimi çatışıyor ve artık kucak kucağa seyahat unuttum. Ne de olsa, büsbütün emniyet etmek kararile dönmeğe başlıyorlardı. hasıl etmek istiyordum. Saatimi, ayar et Bu saati dünyanın en büyük filozofunun tirmek üzere, şehrin en meşhur saatçisine eline verseler vaktini bilemezdi. Bu dergötürdüm. Saatçi, onu eline aldı, dikkat de de çare aramak zarureti hasıl oldu. le muayene etti ve: Meğer, bu sefer kabahat camda imiş. Dört dakika geri kalmış, dedi. Ayar ibresini ileri sürmek lâzım. Mâni olmak, saatimin işleyişinde hiçbir kusur bulunmadığını anlatmak iste dim. Ne mümkün! Saatimi, dört dakika geri kalmaktan, beşerî hiçbir kuvvet alıkoyamazmış. Ayar ibresi, çarunaçar, ileri sürüldü. Ve ben, saatçinin etrafında, tepine tepine dönerek, zavallı saatimi rahat bırakması için yalvanrken, o, lâkayd ve sakin, o hainane fikrini mevkii tatbika koydu: Saatim, tabiatile ilerî gitmeğe başladı. Hergün biraz daha fazla ilerliye ilerliye, bir hafta zarfında, müthiş bir hummaya tutuldu; nabzı dakikada yüz elli atıyordu. Iki ay sonra, şehrin en mükemmel kronometrolannı geride bırakmış ve takvimden, takriben on üç gün ileri gitmişti. Teşrinievvel ayı daha veda edip gitmeden, saatim, teşrinisani ortalarında, kann zevkini sürüyordu. Kira müddetleri, taksit tarihleri, buna benzer hertürlü işlerim, gününden öyle ileri gitmeğe başladı ki, vaziyet tahammül edihnez bir hale geldi. Saatimi, yeniden ayar ettirmek için, tekrar saatçiye götünneğe mecbur ol dum. Adam, saatimîn evvelce tamir görüp görmediğini sordu. O zamana kadar, tamire lüzum hasıl olmadığını söyledim. Saatçi, hain bir sevinde yüzüme baktı ve derhal saatimin kapağını açtı. Sonra, gözüne, tahtadan bir acib alet yerleştirdi, makinelerin içini gözden geçirdi. Bu saat mutlaka temizlenmek ve yağlanmak istiyor, dedi. Sonra ayannı yaparız. Haftaya uğrayın. Saatim, temizlenip yağlandıktan ve güzelce ayar edildikten sonra, uzun ve muntazam fasılalarla çalan bir çan gibi, ağır ağır işlemeğe başladı. Trene yetişemez, taksitlerimi vaktinde ödiyemez oldum. Randevularıma zamanmda gidemiyordum. Saatim, vadesi hulul eden bo nolarım için bana lutuf ve müsamaha gösteriyor, iki üç gün müsaade ediyor, sonra da protestoya uğratıyordu. Derece derece bir evvelki, sonra iki evvelki günü yaşamağa başladım ve bir gün geldi ki, geçen haftanın orta yerinde tek başıma kaldım; ziruhlar dünyası, gözlerimin önünden uzaklaşıp gitti. Yüreğimde, müzedeki mumyaya karşı bir muhabbet doğmağa başladığını hissettim ve gidip onunla son havadisler hakkında derdleşmek arzusu duyar gibi oldum. Saatimi, bir kere daha saatçiye götürıek icab etti. Bu, başka bir saatçi îdi. Saati, gözünün önünde darmadağın etti ve kemali ızametle: Dolab şişmiş! Dedikten sonra, bu şişen dolabı, üç gün içinde, eski haline getireceğini söyle Oğlum Cemilin ölüm törenine iştirak eden zevata ve Beşiktaş orta okulu sayın direktörü ve öğretmenlerile kadirşinas öğrenici arkadaşlarına minnetle teşekkür ederim. Nişantaşı, Teşvikiye Fırm so. No. 14 Necmive TURAN TIYATROSU Bu akşam San'atkâr Naşid ve arkadaşları Hakkı Ruşen, Eyüb Sabri, Rıfkı birlikte Matmazel Mıçe Pençef varyetesinin iştirakile (Pulsuz mektub) şarkılı komedi 3 perde ERTUĞRUL SADÎ TEK Salı (Bakırköy) Miltiyadide (Sevda Macunu) çarşamba (Üsküdar) da ve 28 mart pazartesi (Kadıköy Süreyya) da Büyük suare: (AktÖr Kin) GARDEN Tanınmış Parodist DUO GA BOR ile ispanyol şantöz ve R A D VO R" aksamki program J ANKARA: 13.30 muhtelif plâk neşriyatı 13,50 plâik: Türk musikisi ve halk şarkıları 14,15 dahilî ve harici haberler 15,00 ten itibaren Şef Proteorius idaresinde Cumhur Başkanîığı filârmonik orkestrasının Musiki Muallim mektebinde vereceği konserin nakli 13.30 plâk neşriyatı 15,40 çocuklara karagöz (Küçük Ali) 19,15 Türk muslkisl ve halk şarkıları. (Servet Adnan ve arkadaşları) 20,00 saat âyarı ve arabca neşriyat20,15 Türk musikisi ve halk şarkılan. (Salâhaddin ve arkadaşları) 21,00 hukukî konuşma 21,15 stüdyo salon orkestrası 22,00 ajans haberleri 22,15 plâkla dans musikisi 23,00 yarmkl program. İSTANBUL: 12,30 plâkla Türk musikisi 12,50 havadls 13.05 plâkla Türk musikisi 13,30 muhtelif plâk neşriyatı 14,00 SON 18.30 plâkla dans musikisi 19,15 konferans: Üniversite namma: Prof. Ziya Cemal Aksoy (Diş ve ağız bakımsızlığının zararla rı) 19,55 borsa haberleri 20,00 Sadi Hoşses ve arkadaşları tarafından Türk musıklsi ve halk şarkıları 20,30 hava raporu 20 33 Ömer Rıza tarafından arabca söy lev 20,45 Semahat Özdenses ve arkadaş ları tarafından Türk musikisi ve halk şarkıları, fsaat âyarı) 21.15 klâsik Türk musikisi: Nuri Halil ve arkadaşlan tarafın dan 21,50 ORKESTRA 22,45 ajaas ha berleri 23.00 plâkla sololar, opera ve operet parçaları 23.20 son haberler ve ertesi günün programı 23,30 SON. VIYANA: 17.30 gramofonla konser 18,40 karışık yaym 20,30 KORO KONSERİ 21,10 KARIŞIK KONSER 22,40 MUSİKİ: Dvorak'm eserleri 23,15 haberler ve saire 23,40 VIYANA ŞARKILARI 24 haberler. PEŞTE: 18,35 DANS MUSİKİSİ 19,05 konferans19,35 ÇINGENE ORKESTRASI 20,05 ko nuşma 20,35 ÇINGENE AŞKI (operet) 22,45 haberler, gramofon 24,15 ÇINGENE MUSİKİSİ 1,10 haberler. BUKREŞ: 18,05 ASKERÎ BANDO 19,05 konferans, gramofon, konferans, halk şarkıları ve saire 21,20 DANS MUSİKİSİ 22,35 haber ler 22,50 HAFIF MUSIKI 23,50 haber ler, gramofon. LONDRA: 18,45 karışık yayın 20,45 ORKESTRA KONSERİ 21,25 haberler 21,35 MUSİ Kİ: Şubert'in eserleri 21.50 ODA MU SIKİSI 22,45 konuşma 23,05 OPERET: Katinka 24.05 haberler 24,05 DANS MUSİKİSİ 1,35 Org musikisi 1,10 haberler. BELLA'nm numaralarına baştarraları şerefine dansözü güzelLUClALA Bu akşam vereceği Fevkalâde Miss süvareye sizi davet eder. BY RON idaresindeki BENNY PEYTON ZENCİ CAZI ile bütün eglence trupunun parlak muvaffakivetleri devam ediyor Pazar çünleri saat yeni numaralarla ta Cam ağır basıyor, yelkovanla akrebin serbestçe yürümesine mâni oluyormuş. Içerideki dişlilerin bir kısmı da ayrıca tamire muhtacdı. Saatçi, bütün bu kusurHolivudtın demokrat yıldızlanndan Iarı düzeltri ve saatim, pek fevkalâde bir Beti Davîs intizamla işlemeğe başladı. Bir ufak Fransanm tanınmış aktör ve muharrirnoksanı vardı. Sabahtan öğleye kadar, lerinden Filip Heriya son zamanlarda vakti mükemmelen gösteriyor, öğleden Amerikamn sinema merkezi Holivud'da sonra, içinde nekadar alet varsa, hep bir tetkik seyahati yapmış ve orada 6 ay birden, bir kovan dolusu an gibi vızılbkadar kalmıştır. Fransız muharriıinin lar çıkararak harekete geçiyordu. Ayni bu seyahat neticesinde edindiği fikre gözamanda, akreble yelkovan olanca sürre filim payitahtı hakkında birçoklarının atlerile dönmeğe başlıyordu. Bu, öyle yazdıkları yazılar son derece mübalâğah bir dönüştü ki, şekillerini tefrik etmeğe ve hatta yalandır. Holivud, dünyanın en imkân kalmıyordu, göz, ince bir örümcek demokrat bir memleketidir. Otomobiline ağı görür gibi oluyordu. Saatim, böylece benzin almak için birkaç defa ayni dükbir kere gemi azıya aldı mıydı, yirmi dört kâna uğrıyan yıldızın dükkâncı ile senli saatin hakkında altı yedi dakikada gelibenli konuştuğuna ve el sıkıştığına şa'nid veriyor, sonra birden duruyordu. olabilirsiniz. Malum ya, Holivud'da herSaatimi aldım, en son olarak bir saat kesin doğum yılını kutlulaması adamakılçiye daha gittim. Adam, saati sökerken, lı yerleşmiş bir âdettir. Klarans Brovn ben dikkatle onun yüzüne bakıyordum. Amerikanm en meşhur rejisörüdür. Onun Artık, işi ciddiyetle tahkike karar ver doğum yıllarmın dönümünü kutlulamak miştim; zira, vaziyet hakikaten ehemmi için yapılan ziyafeti, kusursuz olarak kim yet kesbetmişti. Saati iki yüz dolara al hazırlar, tahmin eder misiniz? Stüdyonun mışhm; tamir paralarile beraber, şimdi, başhademe kadını.. iki üç bin dolara mal olmuştu. 80 çente gayet mütevazı olarak yemck yenen lokantada kimlere rastgelmezsiniz. Saatçinin yüzüne biraz daha dikkatle bakmca, onun, saatimi vaktile tamir eden Beti Davis, Klark Geybl, Edvard G. alçaklardan birisi olduğunu tanıdım. Sa Robenson burada figüranlarla birlikte at tamirinden ziyade, hurda buhar maki güle oynıya karınlarını doyururlar. Robert Taylor'un, Joan Kravford'un nesi perçinlemeğe lâyık olan bu haydud, Nevyorka yaptığı seyahatte dügmeleri saatin her tarafmı büyük bir ehemmiyetle muayeneden geçirdi ve hükmünü verdi: nin koparıldığını, üstlerinin, başlarm:n Fazla buhar çıkanyor, emniyet sü parçalandığmı tabiî haber aldınız. Kali forniyada böyle bir hareketin vuku bulpapını açık bırakmak lâzım. masma imkân yoktur. Çünkü o büyük Cevab yerine, kafasma, müthîş bir artistlerle konuşmamış, görüşmemiş beş yumruk indirdim. Öldü. Masrafmı ce on kişiye ancak rastlıyabilirsiniz. bimden verip cenazesini kaldırdım. Diğer taraftan Holivud'da yalnız güRahmetli amcam Vilyam: zelliğe itibar edildiği hakkmdaki şayia Bir beygir, gemi azıya alıncıya lar da asılsızdır. Bilâkis sinema payitaiıkadar iyi bir beygirdir, derdi, iyi bir sa tında güzel olmıyan, fakat buna mukabil at de, saatçi eline geçinciye kadar iyi temsil san'atında nihayetsiz bir kudrete saattir. malik bulunan kadınlar çoktur. Amcam, mesleklerinde dikîş tuttura Yalnız, Holivud'da bol olan, kendilemıyan kalaycı, silâhçı, kunduracı, maki rine «reklâm ve havadis şefi» ismi verilen neci, demirci esnafının, sonradan ne iş mübalâğacılar gürühudur. Bunlar, fi tuttuklarmı da merak ederdi. Lâkin, bu limlere ve artistlere propaganda yapacamerakmı kimse tatmin edememişti. ğız diye, akıl ve hayale sığmıyacak kuyÇeviren: ruklu yalanları dünyanın her tarafındaHAMDİ VAROĞLU ki insanlara birer hakikatmiş gibi yutturmak için ellerinden gelen gayreti sarfet* ** mektedirler. Haşiye .* T ? Namusu IKadın Ekler Jurnal ı Fevkalâde matina AMASYADA M M İKİ M AVS Ilâveten ilk seansta N f Ornıan Çocuğu S i Cemaleddin Kitabevi Cumhuriyet Gazetesınin ve bütün mekteb kitablan, kırtasiye ve mecmualann tevzi yeriidr. Önümüzdeki çarşamba akşamı SÜMER SİNEMASI filmi bütün dünyada tanınmış P. DECOUCELLE'in meşhur romanı FANFAN ve KLODİNE senenin en alâkabahş gayet hissî ve müessir Baş rollerde : GERMAİNE ROUER ve MAURİCE ESCANDE Bu suvare için yerlerinizi evvelden aldınmz. Samatya'da ŞEN SiNEMA'da : Bugün 2 riim birden RUSJAPON MUHAREBESi (Türkçe) ve GüMüŞ MAHMUZ Patlıyan silâhlar... Öten imdad düdükleri... Sisleri yaran projektörler arasında büyük bir aşk... Sevgilisini fel'âkette, ölümde bile yalnız bırakmıyan bir kadm... SİLVİA SİDNEY ve HENRY FONDA NÖBETÇİ ECZANELER İstanbul cihetl: Eminönünde (Minasyan), Alemdarda (Ali Rıza), Kumkapıda (Haydar), Küçükpa zarda (Necati Ahmed), Şehzadebaşında (Asai), Fenerde (Emilyadi), Karagumrükte (.Arıf), Şehremıninde tNâzım), Aksarayöa (Z. Nuri), Samatyada (Rıdvan), Bakırkö yunde (Istepan), Eyübde (Arif Beşer) eczaneleri. Beyoğlu ciheti; Şişli Halâskârgazi caddesinde (Nargile ciyan), Taksim Istiklâl caddesinde (Li monciyan), İstiklâl caddesinde (Della Suda), Asmalımescidde (Kinyoli), Galata Karaköyde (Hüseyin Hüsnü), Kasımpaşada (Müeyyed), Hasköyde (Nesim Aseo), Be şiktaşta (Süleyman Receb), Ortaköy, Ar navudköy, Bebek eczaneleri. Kadıköy Moda caddesinde (Nejad), Al tıyolda (Namık), Üsküdarda (İttihad), Büyükadada (Şinasi Rıza), Heybelladada (Halk), Beykoz, Paşabahçe, A.Hisar ecza . neleri. YAŞAMAK HAKKIMDIR Bugün S A K A R Y A sinemasında Bu pazartesi akşamı SAKARYA sinemasında T n k r°ai!ar BENJAMİNO GÎGLİ K A L B İ N S E S İ Hissî bir mevzuda ve fazla musikili bir film. Film sanayiinin hârikalar dizisinden biri Ölmez kahramanlann, yılmaz şövalyelerin, asırlardan »sırlara gelen şanlı zafer teraneleri. Gencleri cıldırtan, büyukleri sihirliyen, yiğitleri titreten fjlmi ı «Mark Twain» Amerikamn Ondo ~ kuzuncu asırda yeliştirdiği büyük bir m\zah muharriridir. Beynelmilel şöhretini, her milletin zeck'mi okşıyabilecek miza cma medyun bulunan bu muharririn en güzel hikâyelerini, okuyucularımıza, fasılalı bir silsile halinde bu sülunda takRavilla 18 Greta Garbo ile Stodim edeceğiz. kovski, evlenmek tasavvurunda olduklan haberinin yalan olduğunu Röyter muhabirine söylemişlerdir. Garbo demiştir ki: « Hiçbir izdivaç plânı yapmadım Sulara Dalan Gözler ve kiliseye gitmeği asla hatırıma getirmeBu tamirden sonra, saatim, yalnız öğGüzide şairimiz Halid Fahri Ozansoy dim.» (a.a.) vaktini göstermege başladı. Öteki sa son zamanlarda yazdığı birçok şiirleri C U M H U R İ Y E T îsveçli yıldııtleri göstermemekte alabildiğine inad bu isim altında toplıyarak kitab halinzın sözleri görülüyor ki kat'î bir tekzib Jiyordu. Gün ortasında, bir homurtu, de neşretmiştir. Karilerimize hararetle olmaktan çok uzaktır. Binaenaleyh ^ir havlama, bir feryad tutturuyor, ak tavsiye ederiz. bugün düşünülmiyen yarın bir hakikat oıınyor, var kuvvetile fosurduyor, zihni Rüzgârın Kopardıklari Iabilir. ai altüst ediyordu. Bütün memlekette, Genc' şairlerden Refik Topkan bu *JC Halihazırda Pariste bulunan Ferbnunla yarış edecek bir tek saat yoktu. namda bir kitab neşretmiştir. Yeni Ki nan Grevey'in Amerikaya döndüğü za•"akat, günün diğer vakitlerinde, uyuk tabcı tarafından çıkarılan eserde şiirler, por, pinekliyor, yolda eğleniyor; geri nesir, hikâyeler ve bir de küçük piyes man çevireceği filmin ismi tesbit olunmuş ve kendisine Holivud'dan telefonla b'l kalan öteki saatlerin hepsi peşinden ye vardır. Tavsİ3re ederiz. dirilmiştir. Bu ad «Büyük vals» tiî. Fapşinciye kadar uğraşıyordu. Vakıâ, neFener kat rejisörle partönerlerinin kimler ola Sce itibarile, yirmi dördüncü saatin so Doktor Zühtü Rıza Tinel tarafından cağı henüz belli değildir. İunda, tam yerini buluyordu; onu o anbu namla çıkartılan aylık mecmuanın İa gören bitaraf bir kimse doğruluğuna birinci nüshası çıkmıştır. Tamamile il|ükmederdi. Lâkin, saat denilen şeyde, mî ve fennî olan bu mecmuanın birinci arım fazilet hiçbir işe yaramaz. sayısmda her seviyeye göre çok kıy Bir saatçiye daha gittim. metli yazılar vardır. Karilerimize tavBu saatçi, maşa mihverinin kınldığı siye ederiz. söyledi. Felâketin bu kadarcıkla kal ^™ Bütün Istanbullular! ^ m lığma memnun oldum. Lâf aramızda, Bu hafta göreceğiniz yegâne aaşa mihveri denilen şeyin ne olduğunu güzel film S EY RET Ti şldiğim yoktu. Fakat, bu husustaki ceA L K A Z A R sinemasında »letimi bir yabancıya göstermek istemiŞimdiye kadar misline rastlanmajrdum. mış bir muvaffakiyetle gösteril mekte olan Saatim tamir edildi. Fakat, zavallıcık, pr yandan kazandığmı öte yandan kayetmişti. Durup dururken işlemeğe başpor, sonra birdenbire duruyor, tekrar Aşk, neş'e heyecan ve Jiyor, tekrar duruyor, ne yaptığım bilkahramanlık filmi miyordu. Her işleyişte, her duruşta, geri Baş rollerde : GRADY SUWARTHOUT tepen bir tüfek gibi sarsıntılar yapıyordu. ve J O H N E S B O L E S Bir zaman, göğsüme pamuk koymağa Nazarı dikkate : Bugün saat 1 de mecbur oldum, nihayet, gene saatçiyi tenzilâth talebe matinesi Greta Garbo Evleneceği hakkmdaki haberleri tekzib ediyor Ü Ç Bugün ALEXANDRE Kemali muvaffakiyetle devam ediyor Fiatlarda zam yoktur. Biletlerin evvelden aldırılması •••••^•^•iHaHiH^B^H^H^H^BKH^Hl rica olunur. Tel. 23542 • ^ • • • ^ • ^ • ^ ^ ^ • ^ • ^ ^ ^ ^ ^ • ^ • ^ • B AZAK Si L A H Ş O R L A R sinemasında SENENİN DUMA'nın şaheseri SİNEMASINDA ^ e İP EK EN MUAZZAM • Yeni Eserler (Fransızca sözlü) Baş rollerde: RONALD KOLMAN MADELEİNE KAROL DOUGLAS FAİRBANK J r . Bugün saat 1 de talebe matinesi ZENDA MAHKUMLAR sinemasında «aat 1 de AŞK HEYECAN KAHRAMANLIK ve MACERA ŞAHESERİ Bayanlar: bavîar; Sevenler V l f T O R Sevilenler; Herkes; ve V İV^ 1 U l \ Bugün AŞK T Ü R K İÇİN YAŞIYOR SUZYPRİM ., RENEE DEVİLLERS MARTHA EGGERTH Şimdiye kadar yarattığı en güzel şaheseri KÇ E G Ü Z E L L E Ş E N , MEKSİKA GÜLÜ Baba Hindistanda EDDİE CANTOR Baştanbaşa en mutena Türk ve Şark musikisi ) Temdid edilmiyecektir ^ SARI ZAMBAK D O Y U L M I Y A N E S E R : \ Bu filmde: Holivud yildızlarının Revüsü de var . MİIJI î \ * ^sa'! a^amına ^aıJarıJır r