26 Kasım 1937 Tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 3

26 İkinciteşrîn 1937 CUMHURİYET SON Hâdiseler arasında Asfalta ihtiyacı olanlar Tiyatro Çıplak ve aç kalan Çinliler pirinc arıyor Changhai 25 (A.A.) Harb ha sarlarına uğramış olan Changhai, şımdi de kıtlık tehlikesine maruz bulunmakta dır. îmtiyazh mmtaka meclisi erkânmdan yüksek bir memur, Rfcuter ajansı muhabirine beyanatta bulunarak halihazırda mevcud erzakın ancak üç gün yetebüeceğini söylemiştir. Bu yüzden arbedeler çıkmasınddn korkulmaktadır. Dün çıkan ve vukuu esnasında aç miilteciler tarafından Fransız mıntakasındaki pirinç mağazalarına hücum edilmiş olması, ileride çıkacak şeylerin ilk işaretidir. Meğer ki Japonlar, Çinlilerin Changhai civanndaki çiftliklerine ve kasabalarına avdet etmelerine müsaade etsinler. Şimdiki halde erzak, mücavir sahillerde nakliyat yapan ufak gemilerle gelmektedir. Bu da ihtiyacatı tatmine kâfi de ğildir. Muazzam halk kütleleri, pirinç satan mağazaları muhasara etmekte, müsellâh muhafızlar erzak nakleden kamyonlara refakat ve antrepoları muhafaza eyle mektedir. Bir milyon Çinli mültecinin bulunması, vaziyeti vahimleştirmiştir. " Diğer taraftan kış mevsiminin hululü, adeta çıplak bir halde bulunan zavallı açlar arasında telefatı artırmıştır. Japonlar ve imtiyazlı mıntakalar Tokyo 25 (A.A.) Bir zat, Çin idaresi mahiyetinde olan teşkilâtlar müstesna olmak üzere, Japonyanm imtiyazlı mıntakalar idaresine müdahale etmek tasavvurunda olmadığını söylemiştir. Nankin'e doğru... Changhai 25 (A.A.) Japon or dusu namına söz söylemeğe salâhiyettar olan bir zat, Japon kuvvetlerinin Wusih'i zaptetmiş olduklarını ve halen Nankin'e doğru ilerlemekte bulunduklarını beyan etmıştir. , , . . , tngiliz sefareti memurlart Londra 25 (A.A.) Resmen bil dirildiğine göre Nankin'deki İngiliz se farethanesi memurları bir torpito muh ribile Hankeou'ya gitmişlerdir. Amerika, Fransa, İtalya, Sovyet Rusya, Belçika ve Almanya sefarethaneleri Çinde kıtlık tehlikesi! Şanghay'da üç günlük yiyecek kaldı. Halk mağazalara saldırıyor. Arbedeler çıkması muhtemel anyerden Bebeğe asfalt yapılmas kararlaştırılmış. Nafıa Vekâletine bu kararı verdiren sebebden haberi olmıyanlar, İstanbulun en kalabalık caddelerinde, üstünden günde otuz bin yolcu geçen kaldırımlar tamir yiizü bile görmezken, Sanyerden Bebeğe gidecek üç beş otomobilin ve nihayet sayısı birkaç yiizü geçmiyecek yolcunun rahatı için girişilecek zahmete ve masrafa şaşıp kalırlar. «Bu asfalt, Eminönünden Galatasaraya veya Tünelden Şişliye kadar döşense şehri yüz misli daha f azla imar etmiş olmaz memurları da Henkeou'ya hareket et mı?» diye soranlar bulunur. Böyle mişlerdir. düşünenler, sorgulanna şunu da ilâve edebilirler: «Medenî dünyada îsŞanghay'ın vaziyeti Tokyo 25 (A.A.) İngiliz sefiri, tanbuldan başka hangi şehrin dışarısı asfalt ve içerisi yanmyamalak parke, bu sabah M. Hirota'yı ziyaret etmiş yahud arnavud kaldınmıdır?» tir. Bu görüşmenin Changhai'ın vaziyeti Fakat bir kanun varmış ki şehirlehakkında olduğu tahmin edilmektedir. rimizin içindeki yolların yapılması Dokuzlar konferansının neşişini belediyelere, dışındaki yollaretti ği beyanname nn yapılması işini de Nafıaya yüklüBrüksel 25 (Hususî) Dokuz dev yormuş. Bu kanun yüzünden, îstanlet konferansı dağıhrken bir beyanname bul halkının dörtte üç buçuğu, şehrin neşredilmiştir. Bu beyannamede ezcümle göbeğinde, bozuk kaldırımlar üstündeniyor ki: de sekerken, şehrin dışansında birkaç « Konferans, Uzakşarlta muhasa otomobil, birkaç köylü, birkaç da mata nihayet verilmesinin yalnız Çinin ve koyun veya inek, asfalt medeniyetiJaponyanın hakikî menfaatlerine hâdim nin bütün nimetlerine konuyorlar! olmakla kalmıyarak bütün milletlerin Son nutkunda Atatürkün lstanbumenfaatlerine de hizmet edeceği mütale la uzanan sihirli parmağı, bu şehrin asındadır. Geçen her gün insan telefatına doğrulması için muhtac olduğu yeve ihtilâfm halli müşküllerini artıran tah" gâne malî yolu işaret etti: Devlet ribata şahid olmaktadır. Binaenaleyh biitçesinden yardım. konferans, muhasamatın tatil edilerek Bu direktif karşısında, acaba muslihane bir usule müracaat edilmesini Nafıa Vekâleti, İstanbulun dışına yaısrarla Javsiyeye şayan görür.» pacağı masrafı şehrin içine nakletmek îçin Kamutaya bir teklifte buluAvam kamarasında Londra 25 (A.A.) Dün Avam namaz mı? Çünkü, Tünel Şişli cadkamarasında öğleden sonra Şanghay'daki desinin yüz binden fazla insanı, Sanvaziyet hakkında Eden'e bir takım su yer Bebek yolunda asfalt medeniyealler sorulmuştur. Haricıye Nazırı, Ja tine kavuşmaya namzed birkaç köypon memurlarının beynelmilel imtiyazlı lüyü, birkaç otomobili ve birkaç damıntakanın belediye erkânile Japonya a van haklı olarak kıskanacaktır. leyhindeki faaliyetlere nihayet verilmesine ve şimdiye kadar Çin hükumetine bağ1'. bulunmuş olan teşkilâtlara müteallik muhtelif meseleleri müzakere etmekte olduklarını teyid etmiştir. Bunun üzerine kendisine birçok mebusların da iltihak ettiği Henderson şöyle demiştir: « Bu kabil müzakerelerin yapılması pek çirkin birşeydir. Çünkü bir Çin toprağı mevzuu bahistir.» * Eden gene şöyle demiştir: « Hali hazırda Japonya hükumetile Tokyo'daki İngiliz sefiri ve Şanghay'daki ingiliz makamatı arasmda cereyan etmekte olan müzakereler hakkında henüz birşey söylemek mümkün değildir. Biz, Japonya hükumetine Çindeki ecnebi hukukuna riayet etmesini s.k sık ihtar ettik ve icab ederse gene edeceğiz.» Sahne ve hayat PEYAMt SAFA IHEM NALINA MIH1NA Bereket versin ki... PEYAMt SAFA Atatürkle Belçika Kralı arasında Ankara 25 (A.A.) Reisicumhur Atatürk ile Belçika Kralı arasında aşa ğıdaki telgraflar teati olunmuştur: Majeste Leopold III Belçikalılar Kralı Brüksel Bayramlan dolayısile Majestenize hararetli tebriklerimi ve şahsî saadetlerile Belçikanın refahı hakkındaki samimî temennilerimi arzetmekle bahtiyarım. K. ATÂTÜRK Elazığın bayram günü olarak kabul edildi Arbedelerde zabıta silâh Elâzığ 25 (A.A.) Fevkalâ kullandı, yaralanan var Beyrut 25 (A.A.) Beyrutta başlamış olan protesto hareketi, ticaretle meşgul halkm ekseriyetine sirayet etmiş ve şehrin merkezinde dükkânlar kapanmıştır. Jandarma devriyeleri mütemadiyen gelip gitmekte ve kendiliklerinden hitabet kürsüsüne çıkmakta olan hatibleri dinlemeğe koşan nümayişçiler arasında dolaşmaktadırlar. Bir takım arbedeler vukua gelmiş ol duğu haber verilmektedir. Bu arbedeler den birinde mahallî zabita, parlamento civarında silâh istimal etmiştir Bir kadmla bir delikanlı ağır, diğer bir nümayişçi hafif surette yaralanmışlardır. Parlamento taşlandı Londra 25 (Hususî) Lübnanda bugün kanlı hâdiseler cereyan etmiştir. Beyrutta halk parlamentoyu taşlamış, bu münasebetle cereyan eden musademelerde biri kadın, diğeri erkek olmak üzere iki kişi öldürülmüştür. Nümayişler geçenlerde feshedilen askerî mahiyetteki teşkilât mensubları tarafından tertib edilmiş tir. Beyrutta nümayiş hareketi genişledi 17 ikincitesrin Reisicumhuru Ankara Vaki tebriklerinden ve memleketim hakkındaki temennilerinden dolayı Ek selânsmıza hararetle teşekkür ederim. Ekselâns Türkiye " LEOPOLD Aziziyede feci toprak kayması Izmir Valisi bir beyanname neşretti İzmir (Hususî) Vali Fazlı Güleç, gazetelerde bir beyanname neşrederek eski seneler vergilerinin affedileceği ve defterlerinın yırtıhp yak.lacağı hakkmda ctede beride çıkan şayialann asıl ve esası olmadığını halka bildirmiştir. Italyaya ecnebi gazeteler girebilecek Roma 25 (A.A.) Bir kararname, ecnebi gazetelerin Italyaya ithali mem nuiyetini kaldırmıştır. Istifa eden Meksika sefiri Meksiko 25 (A.A.) Meksikanın Ispanya büyük elçisi ve Lizbon ve An kara elçisi M. Ramon Donegri, bütün bu memuriyetlerden istifa etmiştir. İzmir 25 (Hususî muhabirimizden) Aziziyede yapılmakta olan tünel hafriyatmda bugün büyük bir toprak kayması I de olarak içtima eden şehrimiz beleoldu. Ameleden Kalındayılar köyünden diye meclisi, Büyük Önder AtatürVeli, toprak altında kakrak öldü. Arkakün Elâzığı ziyareti günü olan 17 | daşlan Ismail ve İbrahim, ağır yaralı oikincitesrin gününü her sene tes'id larak kurtarıldılar. elmek üzere bayram olarak kabul etmiş ve bu karar sü^ekli alkışlar a rasmda sevincle ve ittifakla kabul Ankara 25 (Telefonla) Bazı umu edilmiştir. mî müfettişler ve valiler arasında değ'şiklikler olacağı yolundaki şayialar, burada alâkadarlar tarafından teyid edümemektedir. Şayialar arasmda Birinci Umumî Müfettişliğe Emniyet Umura müdürü Şükrü Sökmen Süerin tayininden de bahsolunmaktadır. Bence şayialardan biri de, İş Bankası Umum müdürü Muammer Erişin açı Tirana 25 (A.A.) Arnavudluk lacak meb'usluklardan birine namzed liğinin konulacağı ve kabinede de yer ajansı bildiriyor: alacağı şeklindedir. Bugün saat 13,20 de Kral Zogo, miltrlandada dok amelesinin lete bir hitabede bulunacak ve Tirana'da ve daha diğer şehirlerde, sokaklarda ve grevi meydanlarda toplanacak olan halk, devDublin 25 (A.A.) Limanın amele let reisinin, vatanı daha iyi istikbale gö sendikası mümessillerile istifçiler cemiyeti türmek hususundaki emirlerini dinliyecek* arasındaki müzakerelerin inkıtaı üzerine tir. Kralın mesajı, Tirana'da tesis edil dok amelesinin ilân etmiş olduğu greve miş olan kısa dalgalı radyo istasyonu ve 18,000 amele iştirak etmiştir. orta dalgada Bari radyosu tarafından Ihtilâf, asgarî ücret meselesi yüzünden neşredilecek ve bu radyolar, müteakıben çıkmıştır. Grevcilerin koymuş oldukları mesajın muhtelif dillere tercümesini ve nöbetçilerin tarassud etmekte bulunduk recektir. ları ecnebi gemilerden tahliye icrası için 25 inci yıldönümü şenliklerine 101 top hifbir teşebbüste bulunuimamıştır. atımile başlanacaktır. Amerika demir sanayiinde Yabancı memleketlerde oturan Arnaistihsal vaziyeti vudların bütün kollektif heyetleri Tira Cleveland Ohio 25 (A.A.) Son na'va gelmiştir. on iki ay zarfında istihsalâtta vukua gelîlk Galvanoplasti atölyesi miş olan inhitat dolayısile demircilik saaçıldı nayiinde yarım milyondan fazla amele, Ankara 25 (Telefonla) Maarif Ve geç saatlere kadar çalışmaktadırlar. kâleti, memleketteki umumî ihtiyacı Viyanada talebe nümayişleri gözeterek san'at mekteblerinde bir galViyana 25 (A.A.) Zabıta, talevanoplasti atölyesi açmıya karar verbenin nasyonal sosyalistler tarafından miş, bir de mütehassıs getirtmiştir. İik sivasî bir mahiyet izafe edilmek istenilen atölye, Ankara San'at mektebinde ku nümayişlerini suya düşürmek için bugün rulmuş, ayrıca bir kurs da açılmıştır. pek mühim inzıbat tedbirleri ittihaz et Atölyede gümüş, altm, krom, nikel gibi her türlü kaplama işleri yapılmaktadır. miştir. Değişiklik şayiaları Tiranda senlik İstiklâl bayramı Kralın bir nutkile başladı Geçenlerde ölen Fransız tiyatro mu harriri Francis de Croisset'nin on sene evvel verilmiş bir konferansmı yeni okudum ve onun sahneye aid birkaç düşün cesi üstünde biraz durmak için ölümü nün hazin aktualitesini vesile yapmak istedım. Muharrir diyor ki: «Bir piyesin müellifi, şahıslarmı yaratırken, kendisini onlara hâkim zanneder. Fakat birinci perdeden sonra onun pederane kudretinden eser kalmaz; ikinci perdeden itibaren rüştünii ispat eden kahrcmanları istediklerini yaparlar.» Bazı romancılara göre de, romanın şahıslan, ekseriya, müellifin kendileri için çizdiği kader yolundan dışanya fırlıya rak, tam bir hürriyetle, diledıkleri gibi hareket ederler. Bunu söyliyen romancı, yarattığı kahramanlar üstünde hakimiyetsizliğinden utanır görünmekle beraber, onların müellifi aşan bir canlılık ve istiklâl sahibi olduklarını zannettirerek öğünmek de istemiştir. Hakikatte, şahısların piyes veya roman plânını kıracak hare ketler yapmaları, bazı nadir istisnalarlamüellifin, eserini yanlış veya eksik tasarlamış olduğuna, yahud da ilk tasavvuruna bizzat ihanet etmek mecburiyetinde kaldığma işarettir. Plân dar, eksik ve kaba olduğu nisbette kahramanların müelli ğiştirirler. Pek az yalan söylerler ve iki «Gouraud, Çanakkalede hiç bir fe itaatsizlikleri artar. yüzlü hiç değildirler. Kendilerine fenalık hastane gemisi üzerine asla ateş Gene bu muharrir diyor ki: edersek bize gücenmezler ve bize yap etmemiş olan Türklerin bu şerefli vatanına ha «Hayat, ramp lâmbalarımn ışığmda tıkları fenalıklardan da müteessir olmaz hareketi sayesinde, (yani sahnede) istihaleye uğrar. Bizi şe lar. iyi hazmederler; fena hazmetselerdi yatta olarak iade edilebilmiştir.» hirde eğlendiren şey, tiyatroda, ekseriya, tasasız olamazlardı. Her zaman bir sürü Hastane gemileri üzerine asla ateş etcammızı sıkar. Sahnede mes'ud ve neşeli projeler yaparlar ve çabucak bozarlar. mediğini gene kendilerinin takdirle söyleinsanlar kadar kasvetli şey yoktur. Eğer Arada bir kendilerine ikbal hırsı gelse dikleri merd Türkün, esirleri katliâm etmüellif, piueste, herkesin bağırdığı, gü bile sonradan görme değildirler. Başka meğe savaştığını ve bunlan ölümden kurlüp eğlendiği bir ziyafet gösteriyorsa a bir tabirle, rahat yaşamasını bilirler: tardığt için de bilmem hangi papazın hali yüzünü buruşturur: Caliba daüelli Mes'uddurlar.» dama mahkum edildiğini iddia etmekten olmadığı için! Tiyatroda neşe daima tebayağı ve alçakça iftira olur mu? Konferansının başında, mes'ud ve necavüzkârdır. Seyirci, piyes şahıslarından şeli insanlar kadar tiyatroda kasvet verici Bereket versin ki Fransada îllustration birinin kendisinden fazla eğlendiğini gö mahluklar olamıyacağını söyliyen Fran gibi ve tanımadığımız Jean Gallotti gibi rürse kıskanır. Hep ayni hikâye: Başka cis de Croisset, bu defa, en mes'ud ve dost, namuslu ve doğruyu söyledikleri lannın seoinmesini istemeı/iz.» neşeli tiplerden birini sahneye yaraştıra için teşekkürümüze lâyık gazeteler ve muSahnede mes'ud veya hiç değilse neşeli rak bize bizzat bir tasasız karakteri arzet harrirler de var. Yoksa, Türkiyede, olmayı yasak eden bu kaideyi, içinde miyor mu? Muharriri bu tenakuza dü Fransız dostluğunun yerinde çoktan yelFrancis de Croisset'nin eserleri de olduğu şüren şey, hayatla sahnenin birbirlerine er eserdi! halde, birçok piyesler tekzib etmiyorlar zıd iki mantığın tesiri altında yaşadıklamı? rını ispat etmeğe çalışmasıdır. Bir dinleMuharrir, sahneye zeki bir adamm, yici kalabalığını hayrete düşürerek eğ dâhinin, kâşifin yaraşmadığını, tiyatroda lendirmek için aradığı bu tezad, hakikate fazilctin hayattaki kadar sevimli olmadı uymadığı için, onun tarafından böyle tekzib ediliyor. ğını anlattıktan sonra diyor ki: «Fakat bütün ahlâk kusurlart sahneye Ne romanın, ne de tiyatro piyesînin yaraşırlar: Kibir, hoppalık, nizamsızlık, mantığı, hayattakinin tersi değildir. Soihmal, nankörlük, şaşkınlık, gurur, hasis kakta neşeli bir adamın sahnede can sıklik, israj! Bunler ne bol ve ne güzel rol ması, yahud ramp lâmbaları önünde zeler ve mevzulardır. Bunun için çok kulla kânın ve faziletin kıymetlerini kaybetmemlmışlardır.» leri tiyatronun kanunlarından sayılamaz. Atina (Hususî) Akropolis gaze Sahnede faziletin mi, reziletin mi da Belki de, neşenin piyes tekniğini bozacak tesi, Yunan matbuat mensublarınm ha fazla hoşa gideceği davası, her za bir gevezelik haline gelmesi, mizanseni Türkiye ziyaretlerine aid notları yaz man, seyircinin ahlâkî seviyesile nisbetini dağıtacak bir taşkınlık derecesine varma dıktan sonra diğer bir yazısmda da İsmuhafaza edecektir. Fakat bu nisbet ha sı, yahud zekânın hikmet savurmak illeli tanbulla Atina arasında bir mukayese ricinde bir kanun aranırsa belki de haki halinde ya pek uzun tiradlan doldurması, yapmaktadır. Akropolis şunları yazı kat şudur: Sahnede ne başlıbaşına fazile yahud pek kısa hikmet yumurtaları ha yor: «İstanbulun meşhur Büyükçarşısının tin, ne de başlıbaşına reziletin cazibesin linde eserin her tarafına dökülüp saçıl eşi bulunmadığından, bütün seyyahlar den bahsedilemez; bizi ikisinin arasındaki ması sevimsiz olur. Fakat hayatta da buradan Türk ve Bizans eserleri satın tezad alâkadar eder ve easasen biri ol böyle değil midir? Nihayet, sululuğa te alırlar. Çarşının içinde yolunuzu şaşı madan ötekini sahneye koytnak da müm reddi eden neşe ve ukalalığa tereddi eden rırsmız. Burada satılan eşyayı başka zekâ, sahne hayatında da, hayat sahne yerde bulmak kabil değildir. Meşhur kün değildir. Muharririn tiyatroda kostümlere aid sinde de hoşumuza giden kıymetler de cevahirciler de buradadır. Mısırçafşısı daha başkadır. Buranm mülâhazaları, çok yerde doğru ve doğru ğildir. koku ve lavantaları meşhurdur. İstan bul ciheti diğer semtlere nisbeten çok ucuzluktur. Lâkerda Beyoğlunda 120 ve İstanbulda 80 kuruştur. Atinada 4,000 drahmi ile yaşıyan bir aile tstanbulda Ankarada yapılan Balkan Antantı Bir müddettenberi şehrimizde bu 10.000 drahmi ister. îstanbulda bir traş 20 ve bir bardak Merkez Bankaları toplantısına iştirak lunmakta olan Büyük Erkânıharbiye eden Yunan, Yugoslav ve Rumen Mer Reisimiz Mareşal Fevzi Çakmak dün bira 25 drahmi olmakla beraber, paraya kez Bankaları heyetleri dün sabah An akşamki trenle Ankaraya dönmüştür. ehemmiyet veren yoktur. Her milletin karadan dönmüşlerdir. Yugoslav heyeti Mareşal, istasyonda askerî ve mülkî er bulunduğu bu şehir, Bâbil kulesini andırmaktadır. Bu insanlar mozaiki daha dün akşamki Semplon ekspresile memle kân tarafından uğurlanmıştır. ziyade gece kabarelerde kendini gösterketine dönmüştür. Rumen heyeti cumarmektedir. tesi günü Romanya vapurile RomanyaKabare namı altında eğlence mahalya, Yunan heyeti de bugün İtalyan va (Bastajatı 1 tnct sahifede) lerini topluyorum. Yoksa bir kahveye purile Yunanistana döneceklerdir. Doğuda iki üç yıl içinde başarılan 2 lira ve bir bardak sampanyaya 15 lira Mac Donald'ın cesedi kalkınma işlerini tebarüz ettirdi. Bundan verecek olanlarm boğuntuya getirildiği mahallere eğlence mahalli divemem.> sonra Çoruh valisi Refik, Ağn valisi bugün yakılacak Londra 25 (A.A.) Ramsay Mac Bürhan, vilâyetlerine aid işler üzerinde Donald'ın cesedini îngiltereye getîrmekte nutuklar söylediler. Tahsin Uzerin kısa bir söylevinden olan Apollo admdaki îngiliz kruvazörü, sonra saat on beşte toplantıya nihayet veBrüksel 25 (A.A.) Jonson kabi • bu sabah Plymouth'a vâsıl olmuştur. ri'di. Yarın, Erzurum valisinin izahatı nesinde üç liberal vardır. Biri eski BaşveYarın Westminister kilisesinde ruhanî dinlenecek, müfettiş, valiler şerefine ak kil M. Dieck'dir. Kabinede aralannda bir âyin icra edilecek ve müteakıben ce şam bir ziyafet verecektır. Hariciye Nazırı, M. Spaak ve Maliye sed yakılacak ve külleri Lossiemouth'a Nazın M. Deman altı 3osyalist, üç katonakledilecektir. iki hıristiyan demokrat, bir de müstaŞeyh Sadinin cezası hapse Karadenizde şiddetli fırtına lik, Sinob 25 (Hususî muhabirimizden) kil vardır. Bu müstakil zat, Harbiye Naçevrildi Bugün sabahleyin batı rüzgârile baş zırı General Deniş'dir. Londra 25 (Hususî) Filistinde as lıyan furtına gittikçe şiddetini artır Romanyada 8 şehirde topkerî mahkeme tarafından idama mahkum maktadır. Erzurum vapurile Eti ve edilen şeyh Baran Sadinin cezası müeb Kutlu şilepleri limanımıza sığınmış lantı hürriyeti iade edildi lardır. bed hapse tahvil edilmiştir. Bükreş 25 (A.A.) Bugün öğleden sonra kabine intihabat hürriyetini temin edecek tedbirleri görüşmüştür. İntihabatın devamı müddetince örfi idarenin evvelce ilân edilmiş bulunduğu • sekiz şehir ve iki mıntakada toplantı hür Müşteriye riyeti iade olunmuştur. 'nda mallarınuî satmağa Hükumet, bundan birkaç sene evvel şimdiden hazır anınız. memur maaşlanndan yapılmış olan yüzde on tevkifatın ilkkânunun birinden itibareu artık yapılmamasına da karar vermiştir. cnebi gazete ve kitablarında aleyhimizde yazılar çıkıp da olmadığı yerde de güzel görünüyor: gözümüze iliştiği zaman, onlara «Sadık bir adam, sahnede vefasız bir adam gibi giyinmez. Esüabınm biıaz mo cevab vermekten ve kendimizi müdafaa dasız olması ve fantezi boyunbağı tak etmekten geri kalmayız. Eli kalem tutan maması şarttır. Ağırbaşlı adam için de her Türk münevveri için, bu, bir millî öyle. Tenis veya golf elbisesile sahnede vazifedir. Fakat, bize karşı haksız hügörünen şahısların ciddiyetlerine inanıl cumlarda bulunanlara, bilgisizlikten veya maz. Aldatdan kocalarm da kendilerine kin ve husumetten doğan iftiralara cevab göre muayyen bir giyinişleri vardır: İyi vermek bir vazife olduğu gibi, bize dost biçilmemis bol bir ceket, yumuşak yaka ve neşriyatta bulunanlara, hakikati söyliihmalle bağlanmış boyunbağu Sahnede yenlere teşekkür etmek de bir vazifedir. Daha geçen gün, bu sütunlarda, Anâlimler de bu biçim giyinirler, fakal saçtakya Patriğinin Fransayı ziyareti münaları daha uzundur, bouunbağları siych sebetile bazı Fransız gazetelerinin düşve gözlükleri kaideye uygundur. Tiuat roda âşıkm muayyen bir elbisesi yoktur, man ordularından aldığımız esirleri katlifakat biraz budalaca âşıkın elbisesi Var âm etmeğe kalkıştığımız yolundaki iftiradır: Spor biçimi. Sahnede budalalık da lannı şiddetle reddetmiştik. Başka bir ima biraz vücud çevikliğile beraber gider. Fransız gazetesi, bu rezıl iftiraya doğruBugün budalaca bir âşık, mutlaka sıh dan doğruya değilse de, bilvasıta cevab hatli, adaleli olmalı ve kitab okumaktan veriyor. Fransızca haftalık îllustration gazete* bas.ı ağrımalpdır.» Bu muharrir için sahneye en çok ya sinin son gelen sayısında Paris kumandanı iken yaş haddine tâbi tutularak tekaraşan tip, «tasasız» dır. Diyor ki: «J3en tasasızları hem meslek ilibarile üde sevkedilen meşhur General Gouraud severim, çünkü sahneye çok yaraşırlaı; (Guro) nun hayat: hakkında güzel bir hem de zevk itibarile severim, çünkü se yazı var. Jean Callotti imzasını taşıyan vimlidirler. Onlarla konuşmak çok hoş bu yazıda, General Gouraud'nun Çanakbirşeydir: Ne ukalâdırlar, ne doğmatik kalede topçu ateşimizle ağır surette yaraiirler, ne azametlidirler, ne de abusturlar. landığı ve kolu kesildiği yazıldıktan sonSiyasî fikirleri yoktur, olsa da sık sık de ra şöyle deniliyor: Yabancı gözile ((İstanbul» Bir Yunan gazetesi, Atina ile mukavese yapıyor Balkan Bankaları müdürleri dönüyorlar Mareşal Fevzi Çakmak Ankaraya gitti Doğu valileri Yeni Belçika kabinesi azaları 1.000.000 1930 izmir Enternasyonal Fuarı 20 Ağustos20 Eylul 1938 İ