s 31Ikincikânuııl}25< Cumhuriyet FAYDAU BU.6İLER | Güç beğenîr dinleyicüer Biliyortunuz ki radyo icad olunduğu giindenberi çok ilerile • di, çok terakki etti. Fakat dinleyiciler de o nisbette giic beğenir oldular. Hele Amerikalılar. Birlesik Amerika Cumhuriyetleri cevresinde Ohvo eyaleti içindeki birçok fabrika amelesi geçen lerde Amerikanın baslıca radyo istasyonlanna mektub ıröndere • rek sipikerlerin dikkatsizliğinden sikâyet etmiçler. Bu tikâyet bü • yük bir»ey için olsa. yürek yanmaz... Lâkin «ikâvet ettUcleri mesele nedir, biliyor mutnnuz? Spikerler birçeyi kâğıd veya defterden okurlarken kâğıdlan o kadar hısırdatıyorlamıs ki ku • laklan bundan rahatsız oluyor • muş. Ne dersiniz, raydo istasyonlan küçük görünen bu çikâyeti nazarı dikkate almış, dinleyicilere mektub yazarak bundan »onra MCMLEKCTLERN ÇOCUKLAR. Oyunlar Oyun hiç sevilmez mi Karşılık verin bana?.. Acunda ben atamam Hiç birini yabana: Birincisi: Saklanbaç, Bunu bilmiyen yoktur! Bahçede, kırda, evde Oynıyanlar pek çoktur. tkincisi: Kosmaca, İste güzel bir spor!.. Şampiyon olmak icin Sporcular koşuyor!.. Uçüncüsü: Salıncak, Bu, havada uçmaktır!.. Bir tavyareci gibi Gökte kanad açmaktır!.. Dördüncüsü de budur: Bayıhnm, top.. diye!.. Bir vurusta çıkıyor Havalara hop.. diye!.. Bütün yılda bilgiden Başka birşey seçmem ben!.. Fakat cuma günleri Oyundan vazgeçmem ben!.. Feride ile Şük • riye iki kızkar deştiler. Uç sene evvel anneleri öl düğü vakit dadı • lan Fatmamn e • line kaldılar. Va • kıâ babalari dişa ndaki işlerinden ayirabüdiği za • manlannı kızlari na hasrediyor, onlarla meşgul olu • yordu. Fakat ne • kadar olsa anne nin yoksuzluğu'zavalhlarm iizerin de büyük bir tesir gösteriyoruu. tîe • reketversin Fatma cahil olmakla beraber tabiî sevkleri kuvvetli bir kadin • dı. Biri on, öteki on iki yaşindaki iki kizcağizı elinden geldiği kadar iyi ye tiştirmeğe çalışıyordu. Feride ile Şükriyenin, Erenköyünde koca köşkte yalniz başina oturur, şimdiye kadar hiç evlenmemiş, kirk, kirk beş yaşlarinda zayif, ince, kunı ve oltlukça zengin bir teyze'eri vardı. Ba • >an Makbule arasira kizcağızlan zi • yarete gelir, onlara ufaktefek hediye • ler de getirirdi. Geçenlerde gene Lâlelide küçük bir apartimanda oturan kuzinlerini görmeğe geldi. Onlari hediyelerile sevindir mek istediği kadar, biraz da tecriıbe etmek arzusunda idi: Bakalim, diyordu, bizim kuzin • ler ne gibi bir maksad ve gaye ile bü • yüyorlar. Meraklari, temayülleri ne tarafa.. tstidadlari nasıl açilıp saçıliyor. Onun için kapidan içeri girdiği va • kit: Çocuklar, dedi, bu sefer size kendüiğimden hediye getirmedrm. Ne isterseniz, öğleden sonra çarşıya çikar ahriz. Küçük Şükriye bir anda Bayan Makfcu'enin boynuna atılarak: Ben, dedi, bir yüziık istiyorum.. Tabiî hakikî elmas ve altından değil.. Taklid olsun zarar yok.. Fakat mu • hakkak istiyorum.. Bayan Mrjibulenin biraz yüzü buruştu. Büyüklerin değil ya, rocukların bile böyle havaî olmalarini, sirf göste • riş için böyle manasiz ee>ler peşinde kosmalarmı hiç istemezdi. Birden büyüğe döndü: Feride, dedi, sana ne alayim? Büyük iki üç dakika içmde Bayan Makbulenin yüzündeki değişiklikleri okumuş, onun ötedenberi evcimen bir kadin olduğunu bildiği için suyuna gidip bir cümle ile teveccühünü kazanacağmı keşfetmişti. Onun için Feride mahcub mahcub önüne bakarak: Ben mi, teyzeciğim, dedi, ben bir dikiş sepeti isterim.. Bayan Makbulenin tekrar yüzü de • ğîşti. Ağzmdan yüksek sesle hiçbir söz çikmamakla beraber içinden: Işte, dedi, ev kadtai olacak kiz böyle olur, küçük gibi yarin, öbür gün hevesi geçtiği zaman kirdip atılacak şey istemez. Halbuki Şükriye de için için şöyle düşünmüştü: Çamaşirlann bütün yamalarim ben yaparim. Babamin elbisesinin kopmuş düğmclerini ben dikerim. Hatta onun çorablarinı bile ben yamarim. Feride kiz dikiş sepetini ne yapacak? Tabiî o, böyle bir düekle teyzenin gözüne girmek istediği kurnazlığmı keşfedememişti. Çarşıya çiktılar. Ba • yan Makbule ikisine de istedDderini aldu Bir gece misafir kaldıktan sonra ertesi gün gene Erenköyündeki köşküne döndü. * * Aradan on beş gün geçtL Makbule teyze tekrar kuzinlerini ziyaret için Erenköyünden kalkip îstanbula indi. Bahçekapumdan güzel bir elbiselik kumaş aldı. Sonra Mahmudpaşaya Urmandı. Bir çift terlik tedarik etti. Düşüncesi şu idi: Feride kimbilir di | Amerikada Bir Tiirk Çocuğn | Bu kelimeler yerliyerine konduktan sonra soldan üçüncü sira yukandan aşağı okunduğu vakit en büyüğümü zün soy adı meydana çıksm. AIIIIIIIII'llllllllllllllltlMlinilllllllllllllllllllllllllllllllllllinillllllll^ Doğru karşdık yazanlardan birinci • | Cumhuriyet çocuğunun =, ye 5 lira, ikinciye bir mürekkebli ka İ kitablanndan: | j lem, üçüncüye Foto Etemde resim çi • kannak hakkı takdim olunacaktir. Dördüncüden yüzüncüye kadar muhtelif hediyeler. Büraeceyi doğru hal i Büyük Seyahat Romant i ledip te bize fotoğraf gönderenlerin İ Yaldızh ve gayet zarif bir cild | resimleri de gazeteye basilir. | içinde renkli tablolar ve resim • | Cevablar 2 ncikânunun sonuncu goİ lerle süslü lüks baskı (çıkmıstır) | nününe kadar «Cumhuriyet Çocuk Saİ 150 kuruş. | İ Çıkaran: Camhuriyet müessesesî: | hifesi» adresine gönderilmelidir. Ba İ Her kitabcıda bulabilirnnizt § şarta riayet etmiyenler ve geç kalanlar mükâfat alamazlar. VınnııiMiıınıııuııiHiıııiMiııiMiıiMnııiHiınııııtıııııııınıııııııııımdP kiş sepetüe ne işler gormüştü. Ne di • kişler dikmiş, ne yamalar yamamişU. Ona bu çalışkinlığına mukabil şu el biselik ipekli kumasi verecekti. Tabü yüzüğü fündiye kadar kaybettigi mu • hakkak olan Şükriyeye de ablaHnin hediyesile tanvanu tamamina zid bu adî bir çift terliği götüriiyordu. Lâlelide apartimanm kapumdan i • çeri girdiği vakit ne Feride, ne de Şükriye evde yoklardı. Daddart Fatma kadin: Feride, dedi, dört numaraya is • kambil oynamağa gitti. Şükriye de a • şağıda kapidnta hasta kizmin yanin • da.. Acayip.. çalişkan ve ev kadmı gö • rünen Feride iskambil oynamağa git • sin.. Tabiî bilmediği, tammadığı bir ailenin evine gidemezdi. Dur, dedi, evvelâ Şükriyeyi gö • reyim. Elindeki paketleri bir köşeye biraktıktan »onra doğru kapictata katina indi. Yatakta uzannvs halsiz yatan kapicınin kizı Bayan Makbuleyi göriin • ce doğrulmağa çaliftı. Şükriye onun yanmda hem konuşup zavalliyı eğlendi • riyor, hem de bir taraftan elindeki bir çorabı yamamağa çalişiyordu. Şaşila cak sey!.. Fakat is bu kadarla kalma • di. Bayan Makbule yatakta doğrul • tnağa çalişan hasta kizin elinde parlı • yan bir noktaya baktı.. A.. Şükriyenin kemlisine aldirdığı yüzük.. Demek o • nu bu biçareye hediye etmek için iste» misti.. Makbule teyze hasta kıza beş on para verip gönlünü aldıktan sonra: Haydi Şükriye, dedi, yukan çi * kalim! Eve geldikleri vakit Feride hâlâ or tada yoktu. Fatma kadinuı gidip: Teyzen geldi! Diye haber vermesine rağmen bir türlü oyunu birakamamiştı. Neden sonra telâşlı telâşh geldi. Affedersin teyzeciğim, yuknnda arkadaşlarimla ders çalışiyorduk! Diye Bayan Makbulenin eline sard • dı. Teyzesi elini çekmedise de Feride ye oldukça soğuk bir muamele yaptu Feride de vaziyetin farkmda idi. Bu nunla beraber Bayan Makbule işi da ha derinden bğrenmek istiyordu. Feride, dedi, şu senin dikiş ta • kimuıı getir bakalun! Kiz birden afalladı. Onu aîdığı gündenberi bir kez dahi kuUanmak nasib olmadığı için nereye koyduğunu bile bilmiyordu. Gitti on, on beş dakika aradıktan sonra güçhalle bulabfldi. Odaya döndüğü zaman kan ter içmde idi. O, makaralardan bir sap bile harcanraamış.. Dcğrusu işgüzar kizmış • sm! Feride, fena halde mahcub oldu. Haydi tenbel ve havai olmasi affedi lebüsin diyelim, fakat kurnazjık edip bunun aksini görünmeğe çalişmasi büsbütün büyük bir kabahatti. Makbule teyze: Bu sefer hediyelerinizi ben kendim bizzat seçtim. Diyerek elbiselik ipekli kumaşi Şükriyeye, bir çift Mercan terliğini de Ferideye uzattı. Kime niyet, kime kıs met.. Feride hediyeler arasmdaki bu büyük farkm manasmı derhal anladı. Hatta kumaşin kendisine getirilmek üzere alinmişken hakikî vaziyetin meydana çıkması üzerine işin değiştiğinin de farkina vardı. Û günden itibaren huyunu değiştirmeğe and içti. jmerakh İşsiz kalan bir Lord spikerlerin fazla hısırdamiyacak kâğıd kullanacaklanm bildirmiş. Şimdilik dinleyicilerin istedik • leri yerine gelmif. Fakat yeni bir çey çıkarmazlarsa iyidir. Amerikah küçük yddtz Jeackie Cooperin en son re$mir Ne güzel poz almtş değil rm? lngiltere yeryüzünde öteden beri işsizleri en çok memleketlerden biriydi. Fakat harb sonu ye Bilmeceyi çözenler Çocuk portreleri Ankarada Saîm Çoban oğlu Argon Çoban ( 2 incikânun bulmacasT^) Bilmeceyi çözenlerden bize fotograf gönderenlerin resimlerinı basmaya devam edıyoruz Bnrada resmi çıkmak tıutlaJca hediye kazannuş olmaya delâlet ptmez Mukâfat kazananlann isimlen her ayın ilk haftasında çıfean çocuk sahife sindeki buyuk listeye yazılır Soldan sa?a 1 Ankara Iltekinbey mektebı 17 Alâeddin 2 Gedıkpaşada Oarbls 3 Iznür Tıcaret mektebi 10 Besun 4 Şehzadebaşı Aynalı sokak 4 Nadıre 5 Yerükapı Alis Çiftçıyan 6 Haydarpaşa l^esi 1041 Abdullah 7 Salihll Maliye dairesınde Ahmed Muhtar oğlu Oğuz. 8 Malatya piyade zabiti yuzbaşı Qıyaseddın oğlu Emm 9 Gumuşane avukat Hıkmet oğlu Şinası 10 Ferıkoy Karabiber sokağı Mustafa Nazif. 11 Vefa llsesı 343 Nedim 12 Ankara Itfaıye meydanı Kurtuluş apartrmanı Vehbiye 13 Gemlık berber Omer oğlu Mu . zaffer. 14 Izmir Karantinada Duatepe so kağı 5 Altay 15 Sultanselım kahvesınde Mustafa ni icad olunan makinelerin ço ğalması ve mal ihraç edilen yer • leri azalması yüzünden her tarafta olduğu gibi işsizler orada da büsbütün arttı. Simdi Almanya ve Amerikadald gibi lngil teredeki işsizlerin sayısı da mil • yonlan geçiyor. lngiliz gazete leri bundan bahsederlerken meselenin acıklılığını büsbütün mey dana koyabilmek için sülâlesi on bir göbektenberi Lord olarak gelmekte olan James ismindo bîrini de işsizler arasmda bulundugv vazıyorlar. Lord bundan bİr ~ iddet evvel bir ciftlige rencber olarak girmege mecbur kaldığı halde işin azhgı yüzün den cıkanlmıs. Ne zamanlara k a l d ı k . " Ç yada olan Fıkralar Sınıfta... Oğlum hayranlardan en zibirİkdirici hangisidir? Kajınca efendim. Peki insanlardan? Eviride bir Iş kumbarast Soldan saga: 1 Bizi doğuran, 2 • Bir dost memleketm merkezi, 3 • Yurdumuzun Asyadaki bölümü, 4 Arabca düzgünlük, 5 • NasihaÜer, 6 • Geç değü, 7 • Bir yaratığm vücudünde dolaşan sulu kereç (madde). Yayrum, bu kişta kıyamette açık pencereli sınıfta na sıl çalısjyorsunuz? Talebe bep bir agızdan: Demindenberi çalısmıyor duk ki. bay muallin?» uyuvorduk Cocuk portreleri Afacant trende bedava götürebilmenin yolu Büyükadalt kiiçük Hayati