16 Mayıs 1933 Tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 3

16 Mayıs 1933 tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 3
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

ayı» Camhttriyet' Bana katırsa İstanbul maliye teşkilâtı lâyihaşı Mecliste Irk ve kan ünkü Siyaftî icmalinde kıymetli arkadasımız Muharrem Feyıi Bey, ırk fikrinin garpte ve şarkta gittikçe nayayıldığını Istanbulda bütün Türkiyenin üçte bîri derecesin sıl Bu fikir yeniizah ediyordu. ildeğildir; hatta mî sahada pek tutunamıyarak, de tahsilât yapıbyor belki yeniden hız almak üzere gefettişi, icra âmirleri, îcra memur ve muÂnkara 15 (Teiefonla) tttanbul rilere çekilmişti. Fakta Hitler Dçfterdarlığında yapüacak yeni teşki • avinleri, ayrıca her tahsil şubesinde bir millî duyguları Almanlığın en tahsil başmemuru, memur, kâtip, tebliğ lâta ait kanun lâyihaşı Büyük Mület büyük siryanına bağlamak suretile memuru veznedar olacakbr. Meclisine verumiştir. E*"abı mucibede bu fikre yeniden siyasî bir bayat bütün Türlriyenin üçte bir derecesindeTahsil müdürü, dairesine merbut tahverdi. üstünde millî yaftalar asılı ki tahsuâtmm tstanbulda olduğunun ba •3 nıbeleri bafmemurlarmın ve kaza kaya bnakmamak için emlâki mflliye • kavanozlar içine insan kanı dolmalmiidürlerinin birinci derecede âmiri nin de hiisnii idaresi için oradaki tcf • olacak, kazalan ait tahsilâtm, mevzu durarak yeni bir tasnifle dünya kilâtra tevsüne liiram görüldüğü kay • kanunun ahkâmı dairesinde, icrasmı teharitasını degiştirmek ve hudutdedilmektedir. Lâyihaya nazaran yeni min, takip ve nezaret için icap eden tedlan damarlarla çizmek doğru teskilâh tamamlamak üzere yenidcn bîrleri alacaktır. mudur? Buna cevap veranek güç. 400 memur almacaktır. tstanbul, Be • İstanbul Beledryesi dahflmde tahsil yoğlu, Üsküdar nuntakalan birer variIrk fikrine göre bir kan tahlili şubelerine ait haciz kararlan, tahsil müdat tahakkuk dairesile tah»il dairesin • yapmak için elimizde ilmî vasıdürünün riyasetmde hukuk işleri âmiri den vilâyet merkezi de vilâyet muha ve tahakkuk müdür muavini ve Bele • talar az. Fakat her milliyetçi ede»ebeciliğile, pul, av vergileri ve millî diyeden müntehap birer rattan müte • biyat, her fırsatta bir damar haemlâk müdürlüğünden mürekkep ola fekkil tahaflât komisyonunca, tahnU emyali yapmaktan kendini alamı caktır. Eminönü, Bakırköy, Fatih, Silivval kanurmna göre, verilecektir. ri, Çatalca, Adalar, Yalova kazalan t» • yor: «Damarlanmızda coşan Pul müdürii 70, tahakkuk müdürü tanbul nuntakasıaa, Beyoğlu, Beşiktas, kan...» 80, damga müdürü 70, defterdar 80, Sanyer kazalan Beyoğlu mıntakasına, Nihayet bu kanın mecazî :navilâyet muhasebecisi 45, emlâk mtidürü Uskiidar, Kadıkoy, Beykoz, Şile, Kartal 55, muhakemat müdürü 45, tahsilât nada kalmadığım ve hususî bazı kazalan da Üsküdara varidat noktala • müdürü 70 lira maaf alacaklardır. Başnndan merbut olacaklardır. Her vari • vasıflar taşıdığını isbat edemi • murakıp üçüncü dereceden 100 lira madat tahakkuk dairesinde varidat tahak • yorsak bîle, hepimiz biliyoruz; af alacaktır. Diğer murakıplar da 80 kuk müdürü, lüzumu kadar muavin, tasunu da biliyoruz ki beynelmilellira maaş alacaklardır. hakkuk müfettisi, kâtip, evrak, dosya cilik veya insaniyetçilik fikirlerimemura, hukuk isleri âmiri ve her tatstanbulun tahakkuk memurlan 169a miz hep kafamızın içinde kalıyor hakkuk şubesinde bir tahakkuk başmetebliğ memurlan 142 ye, tahsil memurmuru lüzumu kadar memur, muavin, kâ lan 327 ye iblâğ edilmektedir. ve iş millî bir davaya dökülünce tip, tebliğ memuru bulunacakbr. Tahtü kalplerimiz. hep içinde mırılda Yeni tesküâtta defterdar kalmakta • dairelerinde bir tahrir müdür muavini dır. Aol tahakkukat, tahsilât, davaların nan ecdat kanının sözünü dinlive münveyyizi, lüzumu kadar kâtip, evtakibi, murakabe heyeti tarafından dayor. rak, dosya, tevk memuru, tahsil mü ünî surette murakaba edüecektir. PEYAMt SAFA «ıımnnıiHHIttllllUllltllllllllllllllUIIKIIIIimtttlliHmıım Şurayı Devlet hakkmda İHEM NALINA MIHINA bir tetkik tecrübesi Şikâyetler başladı» 5 1] Şurayı Devlet davalarının cereyan tarzı Ikmali lâzım gelen noksanlar Deliller ve ikamesile şehadet, ehli vukuf, senedat, senedatın ibrazı mecburiyeti, yemin, ke»if hususunda da kezalik hukuk usulü muhakemeleri kanununun cereyan etmesi ve ancak Şurayı Devletçe talep edilen dosya ve evrakı tayin edilen müddeti zarfında göndermiyen dairei resmiye âmirintn deavi dairesince doğrudan doğruya lüzumu muhakemesîne karar verilerek vazifei memuriyetmi ihmal cürmile tecziyesi için mahkemeye tevdi olunabileceğine dair bir maddei kanuniye tedvin edilmesi iktısa eder. Bütün bu usulü muhakeme mevaddmda tahkikat hâkimlerine verümif olan vjTİfe ve hukukun Şurayı Devletçe tahkik encümenlerine mevdu bulunduğu tasrih olunmak lâzımdır. Bu suretle usolü muhakeme tatbikatında aksıyan bir cihet kahnamıs olacaktır. Şurayı Devlete temyizen vaki müracaat üzerme Şurayi Devletin sadece nalazla Sctifa etmiyerek davayı esa smdan rüyet ve hükme raptetmesi Fransız içtihadahna münafi olarak bizde halen bir teamfil şeklinde teessüs etmişse de çok doğru olan bu teamülun de bir maddei kanuniye ile tesbiti pek movafık olacaktır. Tem>izen rüyet edilen hususata münhasır olmıyarak Şurayı Devletin alelumum kazat mukarreratma karşı hukuk usulü muhakemeleri kanununda mu • harrer hükümler dairesinde ve mezkur kanunda yazılı scbeplerden maada bir de sube veya dairenin davayı vazifesinden hariç olarak rüyet etmesi sebebile tashihi karar tesisi memleketimiz için bir zarureti flmiy^ ve içtinuuyedir. Zira bunca teminah kanuniye ve usuliyesme, muhtelif tetkik dereeelerini hais bahmmasına rağmen adlt kazada tecviz edilen bu usulden daha henüz her sahada iptidaî vaziyette bulunan ve bir derecede karar verebüen kazayi îdarinin müstesna kalamıyacağı pek bedihidir. Esasen birkaç senelik tecriibe de bunun ne derece mShim ve zaruri bir ihtiyaç olduğu hatta bizzat Şurayı Devlet erkâmna bfle isbat eylemistir. Gene bir teminat tanki olan iadei muhakemenin hvkuk usulü muhakemeleri kanununda muharrer sebeplerden maada (şube, da>re veya umumi heyetm [1] Bundan evvelkl makaleler 11, 13, 14 ve 15 mayıs tarihll nüshalannuzda dır. sureti teşekkülü ve usulü tetkik ve muhakemesine v«» müzakere nisabma dair mevzu ahkâma riayet edilmemesi) sebebîle ve bukuk usulü muhakemeleri kanununun ahkâm ve evamiri daire sinde cereyan edeceği tasrih edilmek lâbüttür. Bu bapta hukuk usulü muhakemeleri kanununun 450 inci maddesi tarzı tahriri itibarile bazı ilb'basa mahal ver • mekte olduğundan iadei muhakemenin müstakil bîr dava olduğu ve bina» enaleyh her dava gibi eskâl ve mera sime tâbi bulunduğu ve binaenaleyh iadei muhakeme talebinin kabul veya reddinç karar itasmdan evvel alelusul tebb'gat ve müdafaat cereyan etmesi lâzım geldiği bubaptaki maddede tasrih edilmek pek musip olacaktır. Hukuk usulü muhakemeleri kanununun Şurayı Devlette cereyan etmesi lâzım Şurayı Devlette cereyan etmesi lâzım gelen bir faslı da onuncu babını teşkil eden hâkimlerin mes'uliyeti faslıdır. Bu babm mevcudiyeti idarî hâkimlerin yalnız manevi değfl, maddî mes'uliyete de maruz bulunduklan anlaşılarak hak ve adalet mefhumlan karşısmda daha fazla takayyihkfr olmalannı icap edecek ve adalet hesabma bir teminat daha husule getirmis olacakbr. Hulâsa: Hali hazırile idarî kazaımz muhtacı ıslahtır. Bu ıslahat idarî kazadan beklenen gavenin hem kemiyet ve hem keyfiyet itibarile matluba muvafakatini temine matuf olmahdır. Bunun için teşkilâtm yukanda arzettiğimiz şekle ifrağı; davalann tahkik ve rüyetini usulü muhakememizin mazbut ve esaslı kaidelerine tevfik etmek, karara müntehi oluncıya kadar muhtelif tetkik safhalan tesis eylemek, hükümlere karsı müracaat tariklorfni teshil ve taaddüt ettinnek gibi mühim adalet teminatlan tesisi lâbüttür. Aksi takdirde idarî kazanm ilgası adalet nam ve hesabma müreecah olur. Bu ıslahat hakkmdaki noktai nazanmız yukanda tafsil edilmiştir. Yeni Şurayı Devlet kanunu lâyihasınm idarî kazaya taalluk eden maddeleri manızah anifemiz dairesinde tadil ve ulah edildiği takdirde memleket ve millet için çok müfrt semereler iktitaf edOeeeğme, idarenin kazaf murakabesi mümkün olabileceğine kanaati kâmilemiz vardır. ck değerli oğlum, Ben Anadoluhisannda Barutha» ne Çayın sokağında atunıyo rum.. Malum ya burada oturanlar ya esaaen maişetlerini pek zorlukla tedarilc. eden yerli köylüler veya bizim gibi ko* ca ve evlâtlannı harplerde kaybetmif dullar veya eski nizam üzerinden tekaiit olmuş ihtiyar memurlardır. Bizim ^okak Göksu camisinden başlar, derenin nihayeti olan Dörtkardeşler denilen mahalle kadar uzar. Bu sokakta ceman on dört ev vardır. SolcBftımıza ikî sene evvel adi kaldîn * yarıldı. Bu hafta Belediye tahsil şub«Mİnden gönderilen ihbariyeden yapılar b ı kaldınmdan dolayı hisseme 254 Türk lirası düştüğünü Sğrendim. Asir hareketi esnasında kaymakam' olan kocamı kaybedip iki kız bir oglanla dul kaldım. Tahsis edilen maaşla zorla Reçinerek eğlumu Harbiye mektebin' de okuttum. Zabit olduğunun ilk seneal Harbi Umtımt çrktı ve Çanakkalede" ^eSit oldu. Kızlanmı böyüttüm, evlen • dirdim Biri halen kocasile taşradadır. Ikincisi ise benim gibi talihsiz çıktı. Ko< cası genç yaşında hastalndı ve tekaüt oldu. Şimdi günden güne başımıza göç» mekte olan ve kaymakam koeamdan hiricik miras kalan bugünkti evimde bef nüfustan ibaret ailemizle, bana sehit koca ve oğlumdan tahsis edilen on yedî ve damadıma verilen otuz lira ki ceman kırk yedi lira maaşımızla geçinmeğe çahşıyoruz. Şimdi size soranm evlâdım. Bugün on lira bile kira getirmiyen ve esas vergisi kırk lira olan bu evin sahibi olan benim gibi bir kadının kaldınm masrah olarak istenilen bu 254 lirayı vermesine imkân gorür müsünüz? Altmış yaşındakî anasına, mefluç koctsına, benim babamdan miras kalmıs seksen yaşındaki ihtiyar bacısma ye kendi beş yaşındaki küçük çocuğuna bakmak mecburiyetinde olan kırk yaşındaki kızımın da keza bu parayı tedarik etmesine imkân gÖriir müsünüz? Bu sokakta oturan ihtiyar memurlarla yevmiye yirmi otuz kunışu zorla ka« zanan k5ylülerin hisselerine düşen yüz ilâ yüz elli lira kaldınm parası vertnelerine imkân görür müsünüz> Bir haftadır hepimiz kan ağlıyoruzBiz'ere bu parayı tedarik kolaylığmı öğ« retiniz, yahut ki bösbütün evimizin ve barkımızın yıkılmasmı mucip bu dertten bizi kurtarmağa delâlet ediniz. Bugünün îhtiyarlan nasıl geçmişin gençleri idise bugünün gençleri de gelecek ihtiyarlandır. Sevgi ve saygılanmın kabulünö rica ederim bey o,glunı. Anadoluhlsan Baruthane Çaym sokagında merhum sehlt kaymakam Mfat Bey zevcesl ve mül&zimsani sehlt Celâlettlnln anası Viyanaya giden Japonyadan Ingiltereye cevap Alman nazırlan İktısadî abluka yeni bir Nazırlar gördükleri hakarete cevap veriyorlar ciban harbi demektir Tokyo 15 ( A . A . ) Rengo Ajanstndan: Cihan iktisat konferansı ihzarî komitesi tarafından tasvip edilmi* olan gümrük mütarekesi projesi henüz Hariciye Nezaretme tevdi edilmemiş ise de Japonyanm bu mütarekeyi kabul edeceği rouhakkaktır. Avam kamarasmda Japonyaya kaifi Hctısadî bir abluka tatbik edilmesi lehinde soz söylemif olan Lord Cecilin beyanatma telmih eden Japonyanın Milletler Cemiyetindeki murahhası M. Matsuoka, kendi fikrince bu kabü müeyyidelerin yeni bir cihan harbine sebebiyet vereceğmi söylemiştir. Viyana 15 (A.A.) Alman te • farethanesinde, Fransız gazetecileri müstesna olmak üzere, ecnebi gazetecilerine yapılan kabul res • minde Bavyera Adliye Nazırı M. Frank, Avusturyaya muvasalatı zamanında Avusturya hükumetinden görmüf olduğu hakarettn cevapsiz kalmıyacağmı ve bu bapta tefeb • büsatta bulunacağını beyan etmiş tir. Mumaileyh, bu teşebbüslerin mahiyeti ne olacağını tasrih etmemiş ise de her halde diplomaaî yolile yapılacağı söylenmektedir. Viyana 15 (A.A.) M. Kerrl ile Nazi murahhaslan, dün akşam tayyare ile Berline hareket etmişlerdir. Yalnız M. Frank, Gratza yitmiftir. CUMHURlYET Bugünkü <*i yasî icmal» sütvmumuzda bu bahis etrafında şayam dikkat malumat bulaeaksınız. Türkiyenin Verdiği ders «Times» gazetesinde çıkan bir makale Londra 15 (A. A.) Reuter Ajansi bildiriyor: Times gazetesî, Türkiye ile Yu • nanistan arasında inkisaf eden dostluk ve anlaşmadan almacak derslerm Türk • Yunan ticaret üilâfimn abikâmmdan daha ehemmîyetlî ol • dugunu beyan ile realist devlet a damlığı tarafından gösterilen bu klâsik barıcma misalinin bugünkü Avrupa için bir ders teşkil ettiğini ilâve ediyor. Bu gazete bundan sonra diyor ki: «Bu netice, Türk haricî sîyase tindeki itidal ile kabil olabildi. Mağlup milletlerden yalnız Türkiye hâdisata karsı koymak ve selefleri genç Türkleri inkıraza serkeden balâpervazane ihtiraslardan vaz geçmekle sulh muahedesini kabul ettirmek gayesine vâsıl oldu. Mustafa KemaKn sabık düşmanile mütekabiIen istifadeli bir dostluk tesUi ile i»tihdaf ettiği zaieri temin eden diplomasi usullerini Hitler istifade ile tetkik etmelidir. SON Maksim Gorki Istanbulda ı ceğini söylemiştir. Saat <m ikide Halk Fırkası Reisi Maksim Gorki Türkiye ile Rusya Cevdet Kerhn, Halkeri Reisi Hâmit, arasmdaki büyük dostluğa, iki memMaarif Müdürü Haydar Beylerle leket in inkıl&planndaki benzeyiş Maarif «rk&nı ve Matbuat mümes lere işaret ederek demiştir ki: silleri Maksim Gorkiyv vapurda zi« Her iki devletin e*ki tdareleyaret etmislerdir. rinin tazyiki yüzünden her sahada Bu heyet vapurda Ru* sefirî tarainkisaf edemiyen fıtrî kabiliyet ve fından Rus edibi şerefine veriîen zekâlarmm, inkılâbın temin ettiği ziyafette bulunmuş ve Maksim Goriyi şartlar içinde inkisaf ettiğini görki ile iki saat kadar samunî hasbımekle çok haz ve sevinç duyuyorum. haller etmislerdir. Ben Türkiyeyi ve Türkleri çok Maksim Gorki bu hasbıhaüer esseverhn. Esasen gençliğimde Rus nasında Türk edebiyatile ve bil yadaki Kazak ve Kırım Tütkleri has*a sahne ede>biyatımızla çok ya • arasında uzun zaman bulundum. Bu kından alâkadar olmuş, sahne hayakın temaslar bende Türklüğe karyatı ve san'atkârlanmiz hakkmda malumat istemiş, ne gibi tiyatro e*e«r sı derin sevgiler uyandnrdı. Rusya Türkleri arasında çok kıymetli edipleri temsil edildiğini sormuştur. ler yetişmiştir. Bunların bazı eser Kendisine bu hususta verrlen izahatı memnuniyetle karşılamiftır. leri rusçaya tercüme edilmiştir. Türklerden bahseden eserlerim Rus edibi, kendisini ziyaret eden vardır. Son zamanlarda sthhatim heyetm alâkasmdan çok mütehas çok sarsılmıştir. Tek ciğerle yaşıyosis olduğunu, rahatsızlığı yüzünden rum. Kalbimden de muztariıbim. Fatstanbulda kalamadığını, ziyareti ni Ankaraya kadar uzatıp Türk inkat buna rağmen Türkiye hakkmkılâbının erkân ve rüesası ile temas da yeni bir «ser yazmak arzusun edemediğine çok müteessir bulun dayım. Son esetrim olan büyük bir duğunu, yakında ttalya seyahatini romanımın son cildini ikmal etmek tamamlamak için tekrar seyahate üzereyim.» çıkarak avdetinde Türkiyede fazla Rus edibi dün akşam saat .on yekalmak imkânlannı temin edeceğidide ayni vapurla Rusyaya hareket ni ve bu suretle istiyakını dindire etmiştir. Sabahatin odasına girdiğim vakit ısığm söndürülmüf olduğunu gör • dlim ve esikte durakladım. Dısan mı çıkmıstı ? Burada mısm? diye sordum. Bir kahkaha. Elimi elektrik düğmesine götü rüyordum, sıcak bir el bileğimi yakaladı ve çekti: Yakma! dedi. Kahkaha devam ediyordu. ffiçin? diye sordum. Karanhkta konusalım. EHmden tutup çekti. Odada başka yer olmadığı îçin karyolanm kenanna oturduk. Niçin, bilmiyorum, bu karanlık birdenbire benim de hosuma gitmişti; fakat sebebini sormaktan kendimi alamadım: Niçin ifik istemiyorsun? Böyle daha iyi. Daha candan konufuruz. Elimi avcunun içine aldı ve di zinin üstüne koydu: Yaramaz! dedi Fakat sesinde adl bh çapkmlık hissinden ziyade sftem ve dostluk vardı. O anda anladım ki benim için iki Sabahat vardır: Biri babamın kan*ı, üvey anam, hilekâr, hatta hır sız, yalanci ve tehlikeli kadın, saçlan yolunacak, gözleri oyulacak kadın; öteki de betbaht Sabahat. Gençliği ihtiyar ve hasta kocalann yanında tebah olmuş, içi aşkla ve sevil mek ihtiyacile dolu, şuh, tatlı kadın. Bu ikinci Sabahatle birincisi nöbetleşe karşıma çıkıyorlar; bazan birini boğacak, bazan da öteki ni kucakIıyacak gibi oluyorum; ikinci Sabahatin üvey annem olduğunu unutu yorum. Gene de unutmuştum. Dizi üstünde elim çok mes'uttu. Sesi ve kokusu tatlı bir rÜEgâra bürünerek beni sarıyordu. Ne konuşacağız? dedim. Pisman oldun mu? diye sor • du. (Mabadi var) (Btrind sahlfeden mabatt) Kazanç vergisi Ifiyihası Ankara 15 (Telefonla) Muh telit Encümen yarından itibaren kazanç lâyihasim tetkike bashyacak tır. Tetkikı çabuk brterse lâyiha MecIts heyeti umumiyesinden bu devrede çıkacaktır. Maamafih bu seneki tahakkukat eski usullere göre ya • pıldığından yeni kanunun 933 sene • sinden itibaren tatbik olunmasi çok muhtemeldir. KADRtYE Yunan Yougoslav ticaret ıtilâfı temdit edildi Belgrat 15 (A.A.) 22 eylul 1932 tarihli Yunan Yugoslav ticaret muahede»ine munazm itilâfm mer'iyet müddeti bugün bitrnektedir. Bu itilâf mucibince Yugoslavyanm Yunanisrtana yapiığı ihracat tutarının " 65 nin dövizlerle kapatılrnasi, & % 35 nin Yugoslavyanm Yunanis • tandan yaptığı ve yapacaği ithalât için kaparo hizmetini görme*i şart kılmmıstır. Yunan hükumeti, bu rtilâiın geleeek temmuzun birinci gününe kadar temdidi hakkında Belgrat hükumeti tarafından yapılan teklifi kabul etmiştir. Bu müddet bittikten sonra ş imdiki esasa göre yeni bir itilâf akti için müzakereye girişmeğe mahal olup olmadigi hakkmda bir karar verile cektir. Ali Naci Bey Ankara 15 (A.A.) Anadolu Ajansmın Balkan rauhabiri Ali Naoi Bey, vazifesine devam etmek üzere muhabirlik merkezi olan Bükrese hareket etmlştir. Eskişehirde 8 komünist yakalandı Eskişehir 15 (Hususî) Burada komünistlik beyannamesi dağıtmak cürmünden dolayı Saip, tbrahim, Mustafa, Murtaza, Mihnin, Osman, Namıkt Enver isminde sekiz kişi yakalanmiştır. Maznunlar adliyeye teslim olundular. Avni zamanda bir şehrt zevcesi ve şehit anası olan tanımadığım bh* ha • nundan şu yukanlri mektuba aldnn. Ne yanavım diye düşündum taşmdun. Ancak hakikaten ıstırap çekenlerin kul • lanabileceği yürekten kopan acı bir lisanla yazılmış olan bu mektubu sütu • numa aynen koymağa karar verdim. Başka ne yapabilirdim? İstanbul Belediyesmin muvafık gordüğii, Belediye Meclisinin işte bu gibi elim vaziyetleri düsünerek reddetti&i ve nîhayet Devlet Surasmm Belediye riyasetine hak verdiği bu meselede, ben, ne yapabilirim? Kaldırrm parasmtn almmasma başlanır başlanmaz sikâyetler de başladı. Daha nice nice Kadriye Hanunlar evlerini barklarmı yıkacak kadar ağır olan bu parayı veremiyecek ve elbette feryat edeceklerdir. Devlet Şurası, belki kitaba uygun bir karar vermişfa'r; fakat karannra tstanbul halkmm yüzde doksanmm kesesine asla uygun olmadığına şüphe yoktur. Yukanki mektup, bu uygunsuzmğun hcrjün tevalisine şahit olacağımız bir misaldir... Hele tstanbulun bir kısım ahalisinm basına tam manasile bir belâ olan kanalisasyon masraflan da isten'n< ce, halk için, Belediye Meclisi azasından Adalı Avni Beyin dediği gibi evlermin tapo senetlermi Belediyeye ver mekten başka care kalmıyacaktır. Altm yumurthyan tavuk hikâyesme benziyen bn kaldınm ve kanalizasyon ücretlerini, tstanbulun fakir ve orta halli smirlannın asla veremtyecegme şüphe etmemelidir. Sofyada gene neler oluyor? Sofya 15 (A. A.) Dün Sofya yakıninde Lüllin dağında süphe u yandırmamak için seyyah kıyafe tine girmiş olan üç yüz komünist açık havada bir meclis aktetmisler dir. Zabıta, bu grupu sarnus ve tev kifat icra etmiştir. Son zamanlarda Makedonyalılar tarafından yapılan cinayetler dolayısile polis, protestokeron taraftarlannm mahfillerinde araştırmalar yapmıstır. tüırlü türlü ihtiraslannı boğuk bir mücadelesi vardı. Sabahatle esaslı konusmayı kabul ettim ve babamın odasına gîttim. Yorganı basına çekmifti, fakat uyumuyordu. Açık gözlerile bana ne yaptığunızı sordu. Biraz çekiştik, dedim, fakat çekmecenin içindekileri verdî, he • nüz muayene etmedrm, saymadım. Sen afzla bekleme, uyu. Elile ilâç işareti yaptı. tlâcını vecdim. Arkasını iyice örttüm. Isığı söndurmemi de işaret etti, söndürdüm. Odadan çıkıyordum, arkamdan seslendi. Karanhkta yatağın baş ucuna kadar gittim. Haftf bir sesle dedi ki: Üç bef... noksan için... miroakafa etme... bırak... sadakamız olsun... fakat boroşu... kaptırma ha... Merak etme sen... uyu! İçin rahat olsun. lyi. Peki... zaten uykum var. Allah rahathk versin, baba! Amerika çiffçilerinin grevi Elkhom 15 (A.A.) Göz yafi döktürücü gazler kullanan 35 polis ile f iddetli bir mücadeleden sonra grevei 400 çiftçi Visconsin'a giden ve 15,000 libre süt taşıyan 4 kamyonu gazbetmişlerdir. Milli tefrikamız : 61 Yazan: SERVER REDt Hep Senin İçin! sürüklerle dedim ki: / Bu sekilde ben...o eşyaya... el dokunduramam. Ortada... bir hak meselesi var ki... len onu... yanlı» anlıyorsun. Neden... bu evden... ÇJkıp gitmek istiyorsun? Orası bana. ak. Sebebini biraz izah ettim sanıyorum. Fazla ne di • yeyim? Orası bana ait. Hayırl.. Evvelâ... wwelâ bu meseleyi halledelim. Biraz düşündü: Peki... dedi, sen içeri git, babanı gör, çekmecenin içindekileri saydığını söyle, gecikeceğini anlat, mümkünse onu uyut, gel, rahatça konusalım., tçimde her meseleyi arızatız ve gürültüsüz halletmek için bir arzu, bir facıa korku«u, bir yorgunluk ve Ona bir daha baktım. Kan dam Ialarının lekeli yiizü kızarmıştı ve gözleri garip ve büyük bir ihtiras dümaıule tütüyordu. Yan örtülü vücudü öyle bir gerilmişti ki içi alev dolu bir mermer kızgınlıgüe yükseliyordu. Bir an onun bütün emirlerine tâbi olmağa mahkum olduğumu hissettim. Fakat yatak çarsafı içinde sefil bir eşya yığım gıbi kapının kenanna atılan o çakıl çukul para ve mücevherler kalabalığına iğilmek onlan toplamak, bir dilenci gibi odadan çikmak elimde değildi Ne duruyorıim? Diye tekrar etti. Yutkundum ve ona cevap ver • mek îçin boğazımda metin bir »es hazırlamağa çahstim. Yüzüne bakznağa cesaret edemed'en, sun'î ok Cumhuriyel Nüshası 5 Kuruştur Abone. şeraiti* Senelik Alb av!ık Üç aylık Birayhk Tütüye içiB Hariç îçin 1400 Kr. 750 400 150 2700 Kr. 1450 800 Yoktur

Bu sayıdan diğer sayfalar: