12 Mart 1948 Tarihli Büyük Doğu Dergisi Sayfa 7

12 Mart 1948 tarihli Büyük Doğu Dergisi Sayfa 7
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

İkinci Abdülhamid'in Hatıratından: (31 Mart Meselesi — Devam) JJOSEYİN Hilmi paşaya keyfiyeti haber verdim. Hattâ bir gece Har- biye Nazıriyle Hassa ordusu kumardani Gazi Muhtar paşa zade Mahmut pa- şayı saraya celbederek Sadrıâzam da dahil olduğu halde uzun uzadıya mü- zakere etti Abvatin gintia etili takdir ve te dabiri ihtiyatiyenin ittibaz edileceğini temin ettiler. Tedabir ittihaz edildik- çe ahval karışıyordu. Ortada aciz vatdı: Gazeteler, cemiyetler, kulüp- ler, körükleye e 31 Mart yangınını ilân ettil Vakanın iocanliyeklağ iştirak et- memek için ben karışmadım. Hüseyin Hilmi paşa hükümetinde azim ve me- ram olsaydı, iki saat zarfında kıyam bastırılırdı. Çünkü adamlarımın tah kik ve teminlerine göre en evvel hareket eden bir kaç askermiş. Bun ları iğva eden ayl çavuş adli bir Arnavudu bulan ve para veren de Kâmil paşa zade Satt paşa idi Sait paşayı Müğtutiyetten sonra yaloız buzuruma kabul etmiştim. Se- bebi de o sıradâ Sadrıâzam bulunan pederine, aleyhimde neşrolunarak köprü , üstünde satılan (Mahkemei Kübra) adlı bir hicviye ile emsali neşriyatın hükümetçe resmen men- olunmasını ihtar idi ' Sait paşayı bir yaverim Ge celbederek Sadrâza- ma irade tebliğ ettirmiştim ( Mahkemei Kübra ) mukaddema Avrupada tab'olunmuştu. Muharririnin de Mektebi Harbiye muallimlerinden - ismini tahattur edemediğim . bir n tevzi edildiğini, oğlum Ahmet efendi fevkalâde müteessir olarak ve ağlayarak söyledi Kâmil paşanın dikimini bu te- essürle çağırdım. Kim olsa böyle ha reket etmesi, tabii hekkı ve vazifesi idi. Hem padişah idim, hem de en ağır şütum ile alenen tahkir ediliyordum, Milletimi candan affederim, Üç, beş adamın yaygarası sevgili milletimin sedası değildi. Altı yüz senedenberi (baba) Ör li bir padişahı benim sad le mleketimin ruhu seb ve şetmetm Sadede galaksi Hüseyin Hilmi Paşa ile arkadaşlarında acz ve te. reddüt olmasaydı, Otuzbir Mart hâ. disesi bir saatten” ziyade devam et- mez ve belkide hiç olmazdı. Yan- gın bacayı -sardıktan sonra Hüseyin Hilmi paşa kabinesi istifa etti! Aya. sofya meydanında toplanmış olanlar Kâmil paşanın sadaretiyle Nâzım pa- şanın Harbiye Nezaretini istediler. İhtirası teşdid etmiş olmamak için bitaraf Tevfik paşayı sadarete ve Gazi Ethem paşayı da Harbiye Ne- zaretine tavsiye ettim İttihat . Terakki ekin nerede muhtefi olduklarını biliyordum: Babı- âliden leylen ve mahfiyen Makrıkö. - yündeki hanesine araba ile götürülen Ahmet Rıza beyi muhafaza için, iti- mad ettiğim adamları memur etmiş. ti Ali Kabuli beyin katlinde metha- lim olduğunu gazetelerde sonradan okudum. Bu iftirayı da nefretle red- dederim, Eğer ahzisâr etmek lâzım gelseydi ve bende buna tenezzül etmiş olsaydım, Ali Kabuli bey gibi inkılâpta dördüncü, beşinci dereceyi bile tutamamış ve daha doğrusu hiç- bir şey yapamamış bir suçsuz adamı mı katlettirirdim? Gazi Muhtar paşa- nın mahdumu Mahmut paşayı, Cemi. yet, bana karşı ittihaz ettiği tedabiri ihtiyatiye sırasında Hassa kumandanı tâyin ettirmişti o Bununla beraber Otuzbir Mart gürültüsü sırasında Mahmut paşayı ölümden kurtarmış olan benim. * u hakikati Yıldız ve Kadıköy telgrafhanelerinin vesaiki' isbat eder. 31 Mart ( yetiyle, istinad eden hükümetin tecrübesizliği ve tedbir. sizliği esbab hazırladı. Ve başta Kâ- mil paşa zade Sait paşa ile İsmail Kemal bey oldukları halde bir takım İttihat ve Terakki gayrimeninunları bu halden istifade. ettiler. Matbuat bilmiyerek ve tehlikeyi hissetmiyerek ateşi körüklüyordu.: Nisanın birinci günü intişar edem gazeteler umum yetle erbabı kıyamın meddahı Gin ve Murat beyin (Mizan)ı en ileriye giderek zabitlerini öldüren efrada gazilik ünvanını tevcih etmişti O günkü (Mizan)ı okuyan kani olur ki, bu kıyamın bir mürettibi. ve pişivası da Murat beydir. Halbuki tertip şöyle dursun, kı- yamından vukuundan bile (Mizan) mu- harriri haberdar değildi. O kendi. kendine öyle bir süs vermiş ve her şeyde olduğu gibi, bu hususta da öğünüp. durmuştu. Eğer bu mesele için Murat bey ve ME salbedilenler arasına karıştırılmış ol- saydı, pek günah olacaktı Ben Murat beyi hiçbir vakit se- vemedim. Şimdi berhayat mıdır, de- ğil midir; bilmem. Başkalarının is- bat ettikleri hakayikten ziyade, yi hayaline inanır ve tap ir adam (Mizan) gazetesini ilk dei Bekçi ii çıkarırken Muhacirin Komisyonu Rei. si Yusuf Rıza paşa vasıtasiyle bana intisab etmişti a Yusuf Rıza paşa o vakitki sadrâ- “ detli hücumlarıyla Rıza paşanın gara- zını ve meramını da pek ziyade ok- şuyordu. Ermeni meselesinin . en: bâd bir devresinde bana başmabeyncim Hacı Ali bey vasıtasiyle bir muhtıra verdi, Huzuruma kabul ile uzun uzadıya müşavere ettim. Evvelleri de birkaç kere görüşmüştüm, O akşamki evza- ından bana tahakküm etmek istediği açıktan açığa anlaşılıyordu. Bilâhare neşrettiği lâyihadan başka maruzatı da vardı. Bunları da neşretmiş ol- saydı, Murat beyin teklif ettiği şey- lerde hayal ile muhalin hakikatle imkândan pek çok olduğu görülür ve ondan ziyade bana hak verilirdi. Abdulhamid'in. Meşruliyeti ilânı sırasında meşhur (İllüstrasyon) mecmüasının kapâğı

Bu sayıdan diğer sayfalar: