— AVRUPALI OLMAK © Avrupalı, aşağı “yukarı şu temel unsurlardan mürekkeptir : Metod, sistem, akılla maddeye tahak- küm, lâboratuvar tecrübesi, Yunani ve hendesi zevk... Bir asırlık Avrupalılaşma gayretimiz; eğer bizi gerçekten bir arpa tanesi boyu Avrupalıya yaklaştı- rabilseğdi, bu beş unsurdan birer parça hisse alır “ve o hisseciklerle anlardık ki, bu gidiş kof ve sah- tedir. G& Avrupalı bize, son derece benli idare etti- ği gizli telkincileri vasıtasiyle kendi öz ruhunu ter- kib eden cevherlerden hiçbir şey kaptırmaksızın, bi- rer cansız ve mânasız kalıp halinde, şapkasını, ce- ketini, pantalonunu, muaşeret edeplerinin ve ideo- locyalarının posalarını, âletlerinin ihraç malı bey- lik mamüllerini verdi ve bütün bunların sırrını ben- disine sakladı. Eğer Anpipalı bir Hf, yedek sr u gi- bi yabancı eliyle yabölci siker de, pal? hattâ . yabancı mütehassıslar tarafından düzenlenen bir fabrikanın, sanayileşm8 yolunda ne hazin bir iflâs belirttiğini düşünecek olursak, Avrupalılaşma hikâ- yemizin iç yüzünü anlarız. Vekisalelbevaki... Avru- palıdan bugüne kadar maddi ve manevi kaç unsur almış bulünuyorsak, istisnasız, hepsinde ayni kanun... Ve bütün bunlar, ruhu metod ve sistem yuvası olan Avrupalının, bir zamanlar ödünü patlatmış olan Türk ve İslâm bütünlüğüne karşı duyduğu hınç yü- zünden oldu; onun perde arkası giriştiği metodlu telkinler ve sevk ve idarelerle meydana geldi. Biz onu taklitte güya maharet gösterdikçe, o bi- zi daima alkışladı; daima şanlı mazimizdeki kıymet- leri zemmederek, onları çiğnemiş olmak meziyeti adı- na bizi methetti; ve her defa biraz daha güme git- tiğine şahit olduğu eski medeniyetimizin yeni hara- “ belerini gördükçe neşesinden uçtu. Bütün bu halleri de asri yobazlarımız, cihana hayret veren terakki ve inkilâplarımızın senetleri diye göstermeğe kalktı. e? give &» Avrupalı, <a karşı metod ve sis- temini muaz muhteşe bir muvaffakiyetle - idare ve beledi nihai haddiyle elde etti Şimdi iş şu'merkezdedir ki, bütün bu hallerin iç yüzünü anlayabilmek için, ya gerçek ve üstün mâ- nasiyle şarkı kavramış bir şarklı olmaya, yahut da düpedüz ve ikisi ortası bir Avrupalı olmaya ihliyaç vardır. Bu şartlardan birincisi, işi müsbet, ikincisi menfi zaviyeden hel ve fasletmeğe yeter. : z © Hale bakın ki, kaybettiğimiz kıymetleri bize gösterip tekrar buldurmak için bile en kolay çare, söyl ve üstün mânasiyle şarkı kavramış bir şarklı mayışımıza karşılık, hiç olmazsa sahiden biraz İsme olabilmeğe bağlı kalıyor. Ne şarklı, ne de garplı elin bizim asri şi larımızdır ki, bu incelikleri ebediyen göremiyecek ve anlayamıyacaktır. Ne iztıraplı ve işkenceli tecellidir : Garba kar- şı şarkı, garplıya mukabil şarklıyı müdafaa için bi- le, hiç olmazsa garplının ruh ve fikir, mimarisine ermekten gayri bir çare bırakmamış bir devrin için- den sesleniyoruz! Efendiler, kendinizi ve kendi ma» zinizi anlayabilmek için bir türlü kendiniz olama- dığınıza göre, hiç elmazsa -kötü niyetleri bir tara- fa- sadece Avrupalı olunuz, razıyız! O zaman size diyeceğiz ki «metod, sistem, akıl, lâboratuvar ve en nadide zevk ölçüsiyle kâinatta tek esasın İslâm ol- duğunu isbata hazırız!» Ama siz Avrupalı olmadı- gınız için, fikre karşı tükürük, yumurta kabuğu ve bekçi ie harekete geçmeyeceğinizi neyle temin edersiniz ? İdeolocya örgüsü — BÜYÜK DOĞU 1001 ÇERÇEVE Necip Fazıl KISAKÜREK Herkese ve bana göre ben Aeakcıya göre ben : YE nsiz, soysuz, inkılâp kl N / Su hallmamış” ledi zina) ya gör — Bir (mu dü) âleminde m geldi piç” Dinsize bre TE ofta, yobaz ere mürteci, örümcek kafalı! Züppeye gör — Garabet — Çor ğnalite) olsun diye sofuluk taslayan bir ld Meyhane ruhiyatçısına göre yigi : Namaz e va oruç tutm rakıi Ml kumar oynar, d künü; aya mıadıkia ırının müdafii ve bizzat bütün yapuklarının” münekki Bi ED anne İs i) esnafına re Kaskatı yurur heykeli "Majüskülle yazılmış bir (BEN)!. Dönmeye göre b atı mezalilerle doluyken hak suretinden görünüp saf ve cahil dindarları istismara kalkan bir tüccar! Muhalefet ANAR en : — Her ten ve tecavüzün üstündeki muazzez hedef- lere saldıran a yk şeyden evvel muhalefeti gücendiren n ! Akıllılık iddia etmeyenlere göre ben — Tek kelimesi en çak abuk) çu! Akıllılık iddia edenlere gör (Selâmet derkanarest) çilere göre ben — Daima fincancı katırlarını” ürkülen patavatsız! Komüniste göre ben: — Ka aplı kit e cesur, atılgan, sistemli, samimi; fakat kafası testereyle kesi lecek 0) Salim eza AML çü; en : i — Irkçılığa GL geri ümmetçil — Rülgune ndaki büyük şair ve sanalkârı öldürmüş bir ir! Ve bazı müminlere göre ben : ında her şey söylenen, kavliyle fiilinin birbiri» ni tutup tutmadığı şüpheli, garip bir adam! nih Mi ana göre . faa Kelimesi “olmayan güfliyet ein ya hep: gaye biriyeliydeğ bilen, buna ri n gerçekte süfli Zayi bu kadar şerefe lâyık olmayan basit ve alelâde adamcağız! ve ahsana ne kadar 1 i Merhamet. Yalancı bir ağız, yurdumda sema; Kapanmaz, hırstaki büyük uçurum. düşündüğün huzur, daima? Sulh ve saadeti unut, çocuğum ! Dinmez gözlerinde nemlenen buğu, Avuç açan eller köşe başinda. , Kim, taş sertliğinde anlar yokluğu! o Merhamet denen şey, paslanmış kında. İnsan yumruğunun karanlık sesi; Dökülür korkusu meçhul ülkeye.. : Ve beş kıta titrer, nabızda aksi; Ürpermede vicdan, çare yok diye. > Hüseyin ULAŞ