17 Ekim 1947 Tarihli Büyük Doğu Dergisi Sayfa 4

17 Ekim 1947 tarihli Büyük Doğu Dergisi Sayfa 4
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

“TİLFET ve sohbet için seçeceğimiz insanlar- da şu beş vasfı aramalıyız: Birincisi, akıl. Akıl, malikiyetlerin başıdır. Ah. maklarla sohbette hiçbir hayr yoktur. Ahmaklarla dostluk uzun müddet sür- sede esasta devamlı ol- mak, farkında olmadan li kötülüğe ve mânasızlığa k kaymaktan geri kalmaz, bi İkincisi, ahlâk... Çünkü z bir çok akıllı vardır ki, hakikati kavrasa bile, ah- lâk sahibi olmadığı için öfke ve şehvet gibi nefs tazyik. leri altında bir doğruluğa Akıllı da olsa, kötü ahlâk sahibinin sohbetinden hayr doğmaz, Üçüncüsü, © fâsiklikten uzak olmak... Fâsikin, gü nahları işlemekte £ ısrarı bulunmadığına delil olduğu için Haktan korku ve ha aş- yet o duymıyan (adamın gailesinden emin olunamaz, merkez- de sabit kalmayacağı dü. şünülür, Dördüncüsü, itikat sa. hibi olmak... İtikadı olmı- yan kimsenin kıymet ve meziyyeti her re olsa bun- ar ana mesnetten mahrum kalır. Beşincisi hirs sahibi ol- mamak... aya şiddet. le hırs sösteren kimsenin sohbeti, öldürücü zehirdir. i İnsan tab'ı dajma muhata- bının telkin ve tesiri altın- da olduğu için, böyle in- sanlar, sohbet ve ülfet dairelerinde © bulunanlara dünya hırs ve tamahinı aşılarlar; ve bu aşı derin- leştiği nispette bütün dâva tehlikeye girer. Hazreti Ömer'in büyük- lerden birine verdiği öğüt: — «Arkadaşlığa, doğru Doğruları insanları seç | arkadaş edinirsen, etrafla- rında rahat yaşarsın. lar, elin geniş ve vaktin uygun olduğu zaman senin süsündür; darlığın zama- nındaysa sana yardımcıdır. Böyle arkadaşlardan biri. sinin sana işi düşünce o işi > geniş şekilde yap ki, dostundan sana sevgi yö- m ve saygı aksın; ve Din müşküllerine cevaplar : M. Doğan, Kayseri 1 A — rası gelince kader ve bid'at mevzuları in gereken izahlar verilecektir. B — (Bü- yük Doğu) bem bu sualin cevaplandırılması için çıkı- yor. Bu noktayı en fazla “ay- dınlatıcı yeme (İdeoloc- ya ala r.C — Kur'anın istediğin a tefsiri işi, bugün, çk yakın bir çetinlik belirtir, Bir gün iz imkân doğması için du im. D — Allah körülebeğin Allah sevgisi içiçedir. Bütün hikmetin başı Allah korkusu ütü uhun esası Alla anlayış yoktur. E — İslâmda taassup değil, tasallüp vardır; yâni körükö- rüne bâtıla bağlanmak İmei sımsıkı map yapışm E — İslâm, bütün kalpleri v ve kâinatı telhetmeğe memurdur; bu bakımdan İslâm, bütün mahrumları er asıtayla mahrum miyetten nailiyete çek- mek için va Eğer dâva muarızlara değer vermemek- ten Karsi bime her müda- faadan müstağni olan “İslâmi- yetin, tek kelimeye bile ihti- yacı olmazdı; hakikatte de yoktur. Fakat bu, İslâm men- suplarının susmalarını ve te- vekkülle oturmalarını gerek- indi se Zaten tevekkül de bu değildir. Müslüman, İslâmın hakikati GeL eş de- İnşallah bu li ir; biz de ayni im ve temenni yolundayız 3 — İsmimizin en mahrem YE gesi ve ne bakımdan İslâm yoluna remz teşkil et- tiğini ii eğ yilarlidde çerçe- velemiştik. ze feyz yo- lunun başı ve zahiri şartları yoktur. Allah, size bâtın X Evet, evet amma, sizin de onu a N Ger- çek rehber de bu devirde ko- lay kolay bulunmaz. Şimdilik size düşen birici! yol, Allahın bütün ii de- diklerini yaparak, «Yap ma!» dediklerini yapmayarak, o üyük nasi yine on- dan, daima an a nizdir. Sizi tebrik eder Ha wi bunlar senin o adama olan muhabbetine galip gelsin... Düşmanlarınla düşüp kalk- ma; emin olmıyan dostlar. me | in sahibi doğru yoldadır. Esa- sen zahiri ölçüler insanı an- cak zahiri kabahatlerden alıkoyar. Kalpte Allah kor- kusu olunca," gören ve ilen e A elden fe- nalık gelm Sırrı ve Sağ gizlemek, kıymet ve fazileti açıkla- mak, kötülükleri kapatmak, şiddet ve hacet vaktinde beraber bulunduğu dostlar. la ülfet ve 'sohbet etmek, böyle bir dost bulunamazsa tekbaşına ve sabırla bekle- mek, bazı ediplerin tavsi- rl arasındadır. met ve fazilet made- ni Hatrdi Ali, insana beş cins insanla düşüp kalkma- yı yasak etmiştir: Yalancı, korkak ve . Birincisi, serâp gi- bidir; İdi yaklaştırır ve yakını uzaklaştırır. İkincisi, menfaat dileğiyle zarar ge- tirir, Üçüncüsü, ihtiyaç za- manında tamahı yüzünden ülfeti keser. Dördüncüsü tam yardım ânında insanı bırakıp kaçar, Beşincisi, menfaat gördüğü her yerde dostunu satar, Ha A. Ka Ni Giriş Müslümanım. kurtarmış... ilah, iman, yani inanmak e Dee bazı ikti ükledi. EE ri Allah, aklı ve nefsi fsi olan birer ci ahlük aratlı Türk gençlerine Din dersleri : mdolsun. Horan İslâmlik demektir. İslâm mefhu- itika mu «selâmet» ten gelir. Selâmet kurtuluş ler? Öyleyse şükürler olsun ki, Allah beni İslâm yaratmış, fenalıklardan koru- yup iyilik yoluna yönelimiş; tek kelimeyle yoktan var Mİ kine i. bu iman et- Me ve iş olan in beraber, yalnız ui ve Sille daha; hepsi dört hem de nefs vardır. akıl ve inline sadece akıl ve nefs i, iman ve amele Müslü- saşlreeğilm intel İnanma imandır. memurdurlar. ler yalnız akılla yare tridakikie için ayrıca mükellef değillerdir. o lemez, Her şey başı olan akıldan mienay sebe- il hiçbir ölçüye ehil olam mi İtikat emirlerinin başı, Meleklerdeyse yalnız yalnız nefs.. İşte sahibi mahlüklardır ip merkezindedirler Berabâp mükellefiye- Allaha bir şey yoktur. kemmeldir, a » Melek- münezzehtir, Mutlak mânasiyle mü- Noksan sıfatlardan ve bütün namütenahi ai ve Mi şairini pal Maiamek dönel

Bu sayıdan diğer sayfalar: