(a HAKİKAT ğ YİNE DEVLET BÜYÜKLERİ VE İŞLERİ f! Ne kadar doğru olduğunu anlamak ita, söylen-7 7 diği ândan itibaren 1300 küsur yıl beklemiş olmak ge- reken ulvi ölçü: 87 — Zalime, dayandığı bâtıl sebepler yo- lunda hakkı ibtal etmek için sözle ve işle yar- dım edenler, Allalın ve Resulünün zimmetin- den düşmüşlerdir. Aynı ulvi ölçü: 88 — Devlet büyüğünü, Allahın yasak et- tiği işler üzerinde teşvik ve teyit edene, Al- lah, kıyamet günü, ilâhi intikam karşısında boş yere çare ve tedbir aratacaktır. Adam kayırmada her şeyden evvel şahsi dostluk ve şahsi münasebet düsturundan başka birşey tanımayan devirler, her şeyden evvel liyakat ve ehliyet hikmetinin şu azamet mıkyasına dikkat etsinler : 89 — Salâh ehli olanlar Müslümanların iş- lerine el attıkları zaman dini düşünerek ağla- mayınız; fakat işleriniz ehil olmayanların eli- ne verilince halinize ağlayınız! Üstün Müslüman, başa geçmek hususunda nefsinde meyil yaşatmayandır : 90 — Bir Müslüman için başa geçmekte, başa geçmek arzusunda hayr yoktur. Başımızdakine en ileri mıkyasta ve daima itaatle mükellefiz; yalnız : 1 — Allaha itaat etmeyene itaat olunmaz. Bizim kendisine itaat edeceğimiz, hak ve hakikate bizden fazla itaat edendir : 92 — Allahın emirlerine karşı gelmek mev- zuunda, hiç kimseye itaat yoktur. Ne kadar üstün olursa olsun, mahlükun emirlerini sınırlayan çerçeve : 93 — Hâlika karşı masiyet yolunda, mah- lükun emrine baş eğmek yoktur. Devlet büyüklerinin hırs ve nefsaniyet masajcısı se- fil yaradılışlara şu ölçüyle bakacaksınız : — Medihcilerin, dalkavukların yüzüne toprak saçınız ! Bizim cemiyetimizde, bir fitneyi körüklemek ve her şeyi büsbütün bozmaktan daha korkunç birşey yoktur: 95 — Müslümanlar arasına fitne girince, tahtadan bir kılıç edinmeye bak ! Bütün dünyaya ve her zaman ve mekânda şu öl- çüyle bakınız; halka rehberlik etmek isteyenin ne oldu- ğunu hemen anlarsınız : 96 — Halka öğüt veren, yol gösteren insan, ya emirdir, ya memurdur, yahut da riyakârın biri... öğ # ğ e ğe eğim öğ v # ş ö mi ğe iğ b # # ö iie ğ ğ # ba AHLÂK | HASİSLİK - CÖMERTLİK Âlemde şu duadan daha yakıcı ve her şeyi “topla- yıcı bir ses olabilirmi? Bu sesin içinde en büyük kor- kulardan biri hasisliktir : 88 — Allahım; ben sana sığınırım; gelecek olan musibetlerin kederinden, gelmiş olan mu- sibetlerin acısından, acizden, tenbellikten, ha- sislikten, korkaklıktan, dinin sikletinden ve haksız yere musallat oluculardan... Deniz kuru olabilir; Müslüman hasis olamaz : 89 — İki huy vardırki müminde birleşmez; hasislik ve fenalık... Hele kendi öz çatısının içindekilere karşı olanlar : 909 — Halkın en kötüleri, li çocuğu” nu ihtiyaçları noktasından sıkanlardır. hasis Müslümana yüzde yüz aykırı insan örneğinin iki vastı : 91 — Bir insanda, daima patırdılar kopar- tacak derecede hasislik; ve her vesiyleyle kal- bini yerinden sökecek kadar korkaklık, fena ahlâkın en fenasıdır. Müslümanlığın bizde mahvettiğini biz kendimizde yaşatırsak, hiçbir inceliği kalbimizin içine almadığımıza inanalım : 92 — İslâmlık, hasisliği mahvettiği kadar hiçbir şeyi mahvetmedi. Müslüman, bütün varı ve yoğuyle sonsuz cömert- tir; okadar ki, bu cömertliğin başkalarınca görülmesi ihtiyacından da cömertdir. — * 93 — Ahlâkın hazinesi, musibetlerin, ma- razların ve sadakanın gizlenmesindedir. Bir Sahabi, Kâinatın Nuruna, hasis bir kabile reisin- den bahsettiği zaman hemen şu cevabı aldı ; ga — Hasislikten üstün felâket olabilir mi? Yediklerimiz madde değil, mânadır : 95 — Cömerdin yemeği devadır; hasisin yemeği de mâraz... Cömertler, ağlayın ! Size müjde : 96 — Cömertlik ehlinin, kerem sahipleri- nin suçlarını görmemezlikten gelin; zira cö- merdin “a kayınca, Allah onu elinden tu- tar, kaldırır. Cömertlik ve hasislik : 97 — Cömertlik, dalları dünyaya sarkmış, Cennet ağaçlarından birisidir; onun bir dalına el uzatmayı bileni, dal, Cennete kadar çeker. Hasislik de, dalları dünyaya uzanmış, ateş ağaçlarından birisidir; onun bir dalına el uza- tanı da o dal, ateşe kadar sürükler, NUR HARMANI — Tertipleyen : Hikmet Sahibinin — Abdinin — Kölesi w