16 Küönunuevel MEMLEKET &wN HABERLER Milâs belediyesi, büyük İ işlere hazırlanıyor Genç belediye reisi, bu ihmal edilmiş ka- Egede dolaşan arkadaşı- mızdan: Türkiyede en geri kalmış be- lediye, Milâstadır. Çok zengin ve hayli büyük olan Milâs ka- sabası, şimdiye kadar alâka gör- için karmaçorman İğbir şehir iskeleti vaziyetindedir. So- kakları çarpık, çarşısı karma- kazışık... Koca şehirde tek otel yoktur. Bir yabancının Milâsa uğramağa mecbur kalması felâ- kettir. Çönküş ya eşeklerle ko. yun koyuna bir ahırda, yahut Nuh peygamber zamanından kal- ma pis bir hanın karanlık bir odasında yatacaktır. Halbuki mühim bir tütüncü memleketi olan Milâsa, kumpan- yaların direktörleri, memur ve eksperleri gelir, muhtelif ticaret ve maden işlerile alâkadar pek çok kimseler uğrar. Milâs paza- rının kurulduğu Salı gününe te- kaddüm eden Pazartesi akşam- ları, Milâsa gelen yabancılarla köylülerin adedi beş yüzden aşağı değildir.. Buna rağmen orada bir otel yapmağı, ne belediye umurlamış, ne de kimsenin ak- hna gelmiştir. Bereket versin, bir tek lokanta var. Ve gene bereket versin ki, Milâs parkında oturacak bir bahçe var. “. Uzun senelerden sonra niha- yet sıra bularak Milâs beledi- yesinin başına, enerjik ve çalış- kan bir genç geçebildi. İlk iş olarak belediyeye gittim. Yeni reis Nazmi Akdenizle konuştum: — Aman bayım, «dedim- bu zavallı memleket gene eski ha- linde mi kalacak, bu sokaklar bu viraneler, bu çarpık ve ka- ranlık hanlar değişmiyecek mi artık?.. Vaktile Türkocağında tanıdı- ğum genç | ve daha bir senelik yeni | belediye reisi güldü: — Size yeni yaptığımız, yap- mağa başladığımız ve yapmak istediğimiz işler hakkında bir az malümat vereyim dedi ve ilâve ettir — Vaktile, Milâsta bir etel yapılması için Vilâyet, hususi muhasebe parasından Milâs be- lediyesine on altı bin İira ver- mişti. Bu para her nedense yerine sarfedilemedi. Valimiz Recai Güreli mese- leye el attı ve tedkik olundu. İlkiş olarak modern bir otel ya- pilması — kararlaştırıldı. Biz de aldığımız direktif dairesinde fa- aliyete geçerek bu sene on bin » İiraya on yataklı, banyolu ve tam konforlu bir otel yaptıra- cağız. Yeni binanın alt kısmını büyük bir lokanta ve gazino ha- line ifrağ edeceğiz. Belediyenin iki mağazası vardır. Müşterileri hazır olduğu için bu mağaza- ları satacağız, parasile de yeni eteli / yapacağız. İnşaallah bir Milâsta yeni açılmağa başlanan bulvar saba hakkındaki tasavvurlarını anlatıyor daha geldiğiniz. zaman Milâsta rahat edecek bir yer bulacak- sınız. . Reis bunu müteakıb beledi- yenin umumi vaziyetini şöylece anlattı: — Belediye büdcesini otuz bin liraya aldım. 937 büdecemiz kırk altı bin liradır. 938 büd. cesinin de elli bin lirayı geçe- ceğini kuvvetle ümid ediyoruz. Milâsta su, ve idro elektrik için projeler yap'ırmaktayız. Ya- pılan ilk etüdlere göre saniyede 45 litre su elimize geçecektir. Bu suyun 14 litresi kasabanın içme suyuna ayrılacak, 26 litresi ile de arazi ve bahçeler sulana- caktır. Aynıca bir içme suyumuz daha vardır. Bu sudan saniyede 80 litre temin edeceğiz. Ve bu sa- yede Milâsta her bahçeye bol bol su verebileceğiz. Milâs suyunun 334 metre yük- seklikten temin edeceği şüt kuv- veti, yüz yetmiş beygirliktir. Bu kuvvetle —memleketin — elektrik cereyanını çok ucuza elde ede- ceğiz. Elektriğin kilovatını yüz paraya mal edeceğimizden hal- ka ucuz elektrik verdikten başka belediyeye de mühim bir vari- dat kaynağı bulmuş o!acağız. Yine du sene Milâsın halıha- zir. haritasını — yaptırmaktayız. Dört bin liraya ihale edilen bu haritanın ikmalinden sonra ka- sabamızın müstakbel - plânlarını hazırlıyacağız. Kabul edilen beş senelik programm'za göre, bu sene içnde asri bir mezarlık işini de başarabileceğiz. Valimiz B. Recai Güreli, her kazada olduğağu gibi Milâs genç- liğinin yükselmesi ve spora he- vesi etmesi hususunda bizi aza- mi surette teşvik 2d yorlar. Bu sene Milâsta bir spor sahası açılıp Tamamlanacak ve 938 senesinde kasabamızın en şe- refli yerinde büyük bir Halkevi sarayı —kurulacaktır. Valimizin Milâza yapacakları bu mühim yardımlar, kasabamıza büyük bir şeref verecek, Miâs genç- lerine güzel bir saha kazandı.: racaktır. Bu sene, kasabanın garb ma- hallelerini basan sulara karşı tertibat aldık. Kasabanın orta- sından geçen iki çayın mecra- sını temizledik. Çayırların iki tarafına duvar ördük. Bu iki kanalın ikmalinden sonra hem su basmak tehlikesi kalkacak, hem de memleketin havası - iyi- leşece, sivrisinek — kalmıyacak, halk ta sıtmadan kurtulacaktır. Milâs parkının önünde açmağa başladığımız yirmi metre geniş- liğindeki bulvarımız da yeni M:- lâsın en güzel parçasını teşkil edecektir. Belediyemiz, yeni bir fidanlık vücude getirdi. Bu fidanlıkta Milâs Belediye reisi B. Nazmi meyvalı, meyvasız muhtelif ağaç: lar yetiştiriyoruz. Fidanları halka dağıtacağız, kasabanın her tara- fini güzel ve yeşil ağaçlarla süsliyeceğiz. Derenin kenarındaki Aplangaç süprüntülüğünü de dol- duruyoruz. Burada temiz bir çocuk bahçesi yapacağız.. Bay Nazmi; ellerini oğuştura: rak en son şunları söyledi: *— Görüyorsunuz a... Çalış- mak istiyo uz, çalışmağa baş- ladık; muvatfak olacağımıza da inanıyoruz.; Genç reisin bahsettiği işlerin her birinin ayrı ayrı bir muvaf- fakıyet teşkil edeceğine şüphe yoktur. Filhakika hareket - başlamış, bazı eserler de meydana çık- mıştır. Nazmi Akdenizin bize ve memleketine — olan — vaidlerine inanırız. Bunları yerine getirince bütün Mi'âsın ve herkesin ken- disini daha fazla takdir edece- ğgine hç şüphe yoktur. B. M. Reşat Turğay Denizlide Şşehir haritaları ve Belediye mezbahası Denizli, (Hususi) — Belediye- mizin harita mütehassısı Said Erere yaptırdığı 2000 500 1000 4000 muhtelif mikyasındaki bek denin hali hazır haritaları Nafıa Vekâletince tasdik edilmiştir. Müstakbel şehir plâaının da yaptırılması için belediye reisi Nai Küçüka Ankaraya git m ştir. Riyaset vekâletini birinci reis vekili eczacı Hüsnü Bırkman ya- pacaktır. * .. Belediyemizin yedi ay evel inşasına başlattığı fenni mezbaha ikmal edilerek 10-12-937 tari- hinde açılmıştır. K Şehrimiz C, Müddeiumumisi Bay Mazhar Tevfik Salcı terfian Urla Ağırceza mahkemesi reis- liğine tayin edilmiştir. . .. Denizlinin Kirişhane mahalle- sinde Bayan Huriye Özçalın evi tamamen yanmıştır. Yangın es- nasında evde kimse bulunmadı biç eşya kurtarılama- ğından yaktığı ateşi söndürmiyerek gör müb büyük annesine gitmiş, sıç- rıyan bir kıvılcım hâdiseye sebeb vermiştir. Bayan Huriye gezmek- ten gelince vaziyeti görmüş fer- yada başlamıştır. Belediye itfaiyesi etrafa sira- yet ettirmeksizin ateşi söndür müştür. e Menemende Zeytincilik kursu açıldı Menemen, (Hussui) — Buğday tarlalarına ârız olan jeniyor ile şiddetle mücadeleye girişilmek üzeredir. İzmir ziraat müdürlü- ğünün gönderdiği zehirleme ma- ANANOLU Dünya matbuatından akisler: Avrupada görülen siyasi kaynaşmaların neticesi! Ingiliz-Fransız konuşmaları ve Almanyanın dilek- - Sihlte © leri ile M. Delbosun ve M. Stoyadinoviçin seya- “tada İngiliz ve Fransız Başvekilleri, sağ ve solda İngiliz ve Fransız Yanan basımı: Atinada çıkan Elefteron Vima gazetesi, Avrupadaki — siyasal kaynaşmalara dair yazdığı baş- makalesinde şöyle diyor: *Avrupa durumu oldukça sa- lâha yüz tutmuştur. Halifaksın Berlin ve Delbos ile Chautamp- sın Londra seyahatlerinden der- hal bir netice beklenmediği hal- de, Avrupanın gerginliğini gev- şetmiştir, İngiliz - Alman görüşmelerin- den bir netice bekliyen bütün dünya, bu neticenin bir Avrupa anlaşması olmasını temenni et- mektedir. Fransız bakanları döndükten sonra, İngiliz BaşbakanınınAvam kamarasında okuduğu — tebliğ, Berlinde tenkid edilmiş olmakla beraber, Alman basınının pole- miği kısa sürmüş ve resmi mah- feller mütalea yürütmekten — çe- kinmişlerdir. Alman basını Av- rupa meselelerinin — biribirine bağlı olmasını makul görmekte ve bir çok devletler arasında anlaşma yapılmasına itiraz et- mektedirler, Doğu Avrupaya seyahate çık- mış olan B. Delbosun Berline de uğraması, Avrupa devletleri trasındaki münasebetlerin iyi- leşmesine delil sayılmaktadır. İngiliz - Fransız — uzlaşması Uzak Şark meselesini de şamil- dir. Tokyo hükümeti nezdinde yapılan teşebbüslere Fransa bu uzlaşma neticesinde iştirak et- miş ve Çin hükümeti Almanya- nın tavassutunu — reddetmiştir., akında faaliyete ç ]Zuiyur. mı.lnîıîü Ğ: lalarda kökünden mahvetmek- tedir, Zeytincilik kursu Zeytin budama kursu bu gün açılmıştır. Kursa 150 - zeytinci devam etmektedir. Ziraat Ve- kâleti zeytin memuru B. Hamdi tarafından budama usulleri hak- kında konferanslar verilmektedir. Parti kongreleri Menemen kazası C, H. Par. tisi nahiye ve ocâk kongreleri neticelenmiştir. Kongrelerde ih- tiyaçlar tesbit edilmiş, dilekler üzerinde ayrı âyrı durulmuştur. Turgutlu Turgatlu, (Hususi) — Küşad resmi Cumhuriyet bayramında yapılan İlkokul binasının bah: çesine, Büyük Şefin bir büstü dikilecektir. Turgutlu halkı, bu anıtı minnet ve şükran borcu olarak inşa ettirmeğe karar ver- mişir, Tasarruf haftası Ekonomi haftası münasebetile Kasabada ilkokul talebeleri bir yürüyüş yapmışlardır. Talebe, üzerler nde vecizeler yazılı lev- halar taşımışlardır. hatleri etrafında şim — rer — ZB l Tipos ne diyor? Atinada intişar eden Tipos gazetesi, son günlerin siyasal kaynaşmaları hakkında yazdığı bir başmakal'ede, vaziyeti yolda anlatmaktadır: *Alman politikası faaliyette ol- duğundan, endişeye düşen Fran- sız politikası da, faaliyete geç- miştir. Londradan dönen M. Delbos şimdi Varşovaya gitmek- tedir. Halifaksın Berlin ziyaretini Almanlar iade edecek yerde, Fransızlar, Londrayı ziyaret et. mişlerdir. Macar Başbakanı ile Dış Ba- kanının Berlini ziyaret etmeleri Yugoslavya Başvekili M. Stoyadinoviç de Fransayı endişeye düşürmüş- tür. Fransız Dış Bakanının Le- histana gitmesinin en mühim se- bebi de budur. Lehistan tarihi, bütün millet. lere örnek- olmalıdır. Kuvvetli komşuları, boğuşma içinde yaşı- yan bu devleti paylaşmışlardı. Muharebeden sonra Almanya- nın başına bekçi dikmek istiyen itilâf devletleri Lehistanı yeni- den kurdular. Lehistan bu gün kuvvetli bir devlettir. Gerek Fransızlar, - ge- rekse Almanlar, bu devletin dostluğunu elde etmeğe çalışmış- lardır. Zamanımızda dostluk fır- kaların sayısı ile ölçülmektedir. Sulh devri bu., ti Elefteron Vima gazetesi, ya— Yugoslavya temasları hak- kında şu başmakaleyi yazmak- tadır. *B. Stoyadinoviçin Romayı zi- yareti, bütün dünyanın dikkat nazarlarını celbeden yeni bir vak'adır. Bu iki milletin arası uzun müddet gerginken, geçen ilkbaharda düzelmiş ve Avru- pada detin bir intiba bırakmıştı. Yugoslavyanın Fransadan uzak- laşacağını söyliyenler bile oldu. Bunun üzerine Yugoslavya baş: bakanı Paris ve Londrayı ziya- ret ederek, izahat vermeğe mec- bur olmuştur. Bu gün M. Stoyadinoviç M. Cianoya ziyaretini iade etmekte- sinin lıdıl.nqug aramak. — #öde d e dir. İki millet arasında yeni bir anlaşma yapılacak değildi. M. Stoyadinoviç Romadan döudük- ten sonra, M. Delbosun ziyare- tini kabul edecektir. M. Stoyadinoviç — dostluğun inhisar altına alınmıyacağını is- pat etmiştir. Bu siyasası gerek Adriyatikte, gerekse Balkanlarda durumun iyileşmesini temin et- miştir. Türk- Yunan dostluğundan sonra, bu yeni bir örnek teşkil eder. Büyük Yugoslavyanın yaratıcısı Pasiç, İtalyan dostluğunun — ilk müessisidir. B. Stoyadinoviç bu dostluğu Pasiçten tevarüs et miştir. , Londrada çıkan Daily Mail gazetesi; İngiliz - Fransız görüş- meleri münasebetile Almanların müstemleke talebi meselesine temas ederek Almanların bu talebini makul ve haklı bulan bir lisan kullanıyor, İngilterede bir çok kimselerin Almanların müstemleke talepleri meselesine ehemmiyet verilmediği takdirde kendiliğinden sönüp gideceğini tahmin ettiklerini, halbuki Ver- sayı müteakıb zayıf ve inkısama uğramış Almanya ©o zamanlar sesini yükseltememişse de bugün eski kuvvetini iktisab eden 68 milyonluk bu memleketin yeni- den tevessü çarelerine başvur- duğunu kaydettikten sonra; eski Alman müstemlekelerinin umumi harpten sonra tabi tutuldukları taksim şekli ile mandalar idare- sinin mahiyeti hakkında izahat veriyor. Bu gazeteye göre bütün Av« rupa halkının arzusu bu mese- leye münasib bir hal çaresi bu- lunmasıdır. Bu işin halli için iki çare vardır: Biri yeni bir felâket getire- cek biıyrııbdc akacak kıgnelıılı Versayın hükümlerini — teyid et mek gibi menfur bir harekettir; diğeri de müzakere ve barış yo- lu ile bu işe bir çare aramak- tır. Bugünkü Almanya noktai nazarını kabul ettirmek işinde fazla vakit kaybetmeğe mütema- yil olmamakla —beraber eski müstemlekelerinin derhal ken- disine iadesinde — ısrar etmiyor. O sadece bu müstemlekeleri manda sistemi altında idare eden devletlerden kendisinin bu ida- reye gâyri muktedir. sayılarak haricinde tatulmamasını ve bu meselenin pratik bir şekilde müzakere ve münakaşa edilme- sini taleb ediyor. Versay — mua- hedesi mucibince Alman müsş- temlekelerini paylaşmış olan deve — - letleri bugün iki şık ile karşıe , laşmış bulunuyorlar: Ya Alman- — yayı harb yoliyle tevessü m- kânlarını aramağa mecbur kıl- mak, veyahud samimi laşma yoliyle Versay muahede- Hariciye Nazırları.. bir a ; aa ll Ka . j * ı |