16 Aralık 1937 Tarihli Anadolu Gazetesi Sayfa 7

Sabite ? KARA KORSANLA;? ğ EF;- Dilber kadın korsan AM Aşktan başka kuvvete baş eğmiyen deniz kızının maceraları... , Nakıli: Faik Şemseddin BENLİOĞLU — 5 & Karasakal, Merinin ufukta gösterdiği ticaret ge- misini mahirane bir manevra ile zaptetti Bütün ,bunlar, Tiçde Meriye *korsanlık adile Edvar Ride- bir teveccüh ve muhabbet husule getirmiş bulunuyordu. Eğer bu genç korsanın bir erkek değil, bir kadın olduğunu bilmiş ol- saydı, hemen o anda denize at- tıracağına şüphe yoktu. Maama- fih, Tiçin ruhi haletleri hakkında evelden bir tahminde bulunmak da mümkün değildi. Karasakal, bir kadın olduğunu bilmediği Edvar Ridi, maktul Sikelin yerine lustromo tayin etti. Bu tayin hâdisesi korsanlar arasında derin bir tesir husule hetirdi, Bir çoğu, “Sarı çiyan, dedikleri bu genç korsana, Ka- rasakalın gösterdiği teveccühe kızdılar. Daha dünkü bir çocu- ğun lustroma hatta, baş lustromo mevkiüne getirilmesini bir türlü hazmedemiyorlardı. Bereket ki, Karasakala karşı itiraz etmek, söylemek korsanlardan hiç birisinin harcı de; Bu se- beple bu hiddet ve infial zahire vurulamadı. Zaten Karasakal da korsanla- rına hiddetli bir göz atarak: — Bu Edvar, dedi, size baş- lustromo yaptım! demiş, çekilip gitmiş idi, . Meri artık “tam bir korsan, hem de salâhiyet ve mevki sa- bibi bir haydut olmuştu. » aMerinin;,bu mevki -ve salâhi- yeti aldıktan sonra ilk iştirak ettiği vurgun “Sen Vensas, ge- milerine karşı yapılan vurgun idi. Vurguna uğrıyan geminin adı “Gras Allen, ve kaptan Hris- teyfur. kumandasında ve çok kıymetli eşya yüklü idi. Kaptan Tiçin korkunç bayrağı altındaki gemi, geniş denizlerin büyük dalgaları arasında vahşi bir kartal gibi ilerliyorken Meri ufukta siyah bir nokta gördü. Meri, bu siyah noktayı, “Ma- vi yıldız, gemisinin esir düştüğü sırada da Karasakalın gemisi olarak görmüştü. Fakat arada biribirine tama- mile zıd bir vaziyet vardı. Meri © zaman korsan taarruzuna uğ- ramışdı; bugün ise, Meri masum bir tüccar gemisini vurmağa ha- zırlananlar arasında bulunuyordu. Ufukta bir. gemi göründüğü haberini alan Karasakal, kama- rasından çıktı ve — kumandayı Ticaret gemisi teslim olmak mecburiyetinde kaldı doğrudan doğruya eline aldı. Karasakalın gemisi şimdi, avına hücum eden bir şahin mahiye- tinde idi. Ulukdaki geminin de korsan gemisini gördüğü muhakkak idi. O, Karasakalın takibinden kur- tulmak için manevralar yapmağa başladı. Fakat Karasakal, deni cilikte her halde tüccar gemi- sinin kaptanından usta idi. Bu- nun için Karasakalın gemisi her geçen an ile tüocar” yemisine bir derece daha yaklaşıyordu. Tiç, tüccar gemisine teslim işareti verdi; ayni zamanda da teslim olmadğı takdirde kendi gemisinin — direğine — asılacağı hakkında ikinci bir işaret daha verdi. Tayfur, bu emre bir az geç itaat etti, belki de gemisinin mürettebatının — icbarile - teslim oldu. Karasakalın sözünden dön- mesi imkânsızdı; ilk iş olarak Kaptan — Tayfuru, Gran — Allen gemisinin grandi direğine astı. Bundan sonra gemide işe ya- rıyan ne kadar eşya varsa aldı ve adamlarına da “Gran Allen, gemisini yakmak emrini verdi. Bu vurgun Karasakala çok kâr bırakmıştı. Bundan sonra, iki gün içinde Karsakalın şerrine bir kaç tica- ret sefinesi daha uğradı. Karasakal, bu kadar az bir Yazan: Anurlkd Cumhurreisi M. Ruzveli — Çeviren: Faik Şemseddin Benlioğlu ——— Tefrika Numarası; kaybetmiş bulunuyorum. — Siz dinliyorum bayan. — Şüphelerim şunlardır: Jim Blakı seviyorum; onun da bana meyli olduğuna çok eminim. Fakat Jim, çok dürüst bir adam- dı. Bunun için münasebetlerimiz, hiç bir zaman patron ve sekre- ter kadrosundan dışarı çıkma- mıştır. Malüm olduğu üzere Jim Blak evli bir adamdı; ayni za- manda da çok bedbaht bır ko- ca idi, Karısının kendi: mediğini anlamıştı. Karısının *benim de bildiğim veçhile- Ji- min parasını sevdiğini biliyor- 37 du. Zevcesi, kalpsiz, merhamet- siz, tabiatsiz, aktrislikten yetiş- miş bir kadındı.. Bu- kadının amarı da vardı; bu adam da bay Jim Blakın parası ile aç kalmaktan kurtulan tufeyli ve ahlâksz, saygısız bir adamdır. Jim Blak bunu da biliyordu. Çok iyi kalpli bir adam olduğu için buna da göz yumuyordu. Şarlot ilk görüşte hüsnü ni- yet sahibi olduğunu hissettiren bir halde idi. Polis âmiri bay Mokans, Şarlotu teveccüh — ve muhabbetle dinliyordu. Ve so- nunda: kası sahillerine çekti. zaman içinde bu kadar çok vurgun yapmamış idi. Gemilerin hepsi de ti basa kıymetli eşya ile dolu idi. Bu gemilerin silâhlı olmalarına rağmen hemen teslim olmaları da ayrı bir mu- vaffakıyet demek idi. Karasakal, bu vaziyeti yeni baş| lustromosu —Edvar Rid-Merinin oğuruna. hanladiyordu: Bu vurgunlardan sonra, Kara- sakal gemisini İspanyol Ameri» edecek < İhtilâl teşebbüsü Pariste bir silâh de. posu daha bulundu Pariste, 15 (Radyo) — İhtilâl teşebbüsü e'rafındaki tahkikata devam 6 ! iyor, Zabita, bugün bir silâh ücposu bulmuştur. İh- tilâl çıkarmak istiyenler, bu de- poya altı mitralyöz, 90 tüfek ve otuz sandık cephane yerleştir- mişlerdi. Depoda ayrıca el bombaları ve pek çok mermi bulunmoştur. Deponun üstündeki evde otur- duğu anlaşılan eski tayyare za- bitanından Jano kaybolmuştur. Zabıta, bugün de iki kişi ya- kalamıştır. Yurddaş! ANADOLU 16 Künunuctal Misli az bulunur bir hâdise: Namus perdesi altında müdhiş bir can'.. Bir kadının bu iki çeşid hüviyeti, son bir -İnayet yüzünden meydana cıkmış bulunuyor Viyanadan bildiriliyor: Bu yazıda cinayetin kendisi değil, şekli bilhassa mevzuu bahstir. Bu öyle bir cinayettir ki bütün ruhiyatçıları ve fen adamlarını şiddetle işgal etmek- tedir. Hâdisenin kahramanı, şimdiye kadar namuslu tanınmış ve gü- zel bir kadındır. Kendisinin ifa- desine bakılırsa, namusunu mü- dafana ve muhafaza için bu ci- nayeti işlemiştir. - Fakat - kendi vücudünü satmakla mükellef ol- duğu anlaşılan bir kadının “Na- mus müdafaa ve muhafazası, çok garip görülmektedir. Bu kadının adı Roza Havzek dir, Bu kadının iki hayat ya- şadığı muhakkaktır. Henüz de yirmi beş yaşında ve güzeldir. Garibi şudürki, — henüz- kü- çük yaştan itibaren kendisini erkeklere satmış, fakat her za- man için de en ciddi ve namuslu bir. kız goınnmeğı muvı.lfık ok Sor ııııııulırdı Kıl Hıvul isminde bir banka memuru ile de evlenmiştir. Roza, kocasına kendisinin mücessem namus ol- duğünü kabul — ettirmiş fakat buna rağmen kizliık hayatındaki hususi eğlencelerine -bilhassa para mukabilinde- devam etmiştir. Genç, güzel, istikbali parlak bir genç olan zavallı Karl: — Benim karım bir melektir! dermiş!.. Son zamanlarda Dodson adlı emsalsiz bir şerir ile tanışan Roza, bu herifin oyuncağı ve esiti haline gelmiştir. Dodson Rozayı Kasifer adın- da ve zabıta ile bir çok hesabı olan şüpheli bir şoföre takdim etmiştir. ÂAz zaman içinde Roza - Dod- son - Kasifer müsellesi kuvvetli Bu hafta mağazalardaki gyerli mallarımızın çeşitlerine bak ve sevin. bir kötülük ve skandal çetesi ol muştur. Buna rağmen Roza ko- casının gözünde hâlâ masum ve melek gibi bir kadın kalmış v Karl ondan hiç şüphe etme- miştir. Karl Havzel geçenlerde üç gün için Peşteya g deceğini bil- dirmiş ve evden çıkmıştır. Fakat treni kaçırdığı için, evi- ne dönmüş ve öyle bir manzara karşısında kalmış ki, inanmak istememiştir. Onu bu kadar hayret ve deh: şet içinde bırakan bu manzara nedir biliyor musunuz? Roza; şımdiye kadar melek addettiği zevcesi, şoför Kasiferin yardımı ile bir insan cesedini parçalamaktal.. Kari; bazı hareketlerinden ge- rek karısının, gerekse — şoförün fevkalâde sarhoş olduklarını an- lamıştır. Her ikisi de bu sarhoşluk ha- sebile Karlın kendlerini seyret- mekte olduğunu görememişlerdi. O da hemen polise koşmuş ve hâdiseyi bildrmiştir. “Zabıta canileri: mel'un işlerini görürken, kanlı ellerile ve bır- çaklarile yakalamıştır. Parçaladıkları adam Dodson idi. Roza, ayıldığı vakit: — Bu adamı ben öldürdüm. Çünkü namusuma tccavüze kalk- mıştı. Demiştir. Zabıtı. Dodson ile birlikte bir sürü rezalet yapan kadının bu'kadın olduğunu ve öğmuslu tanınan bu kadının, ne menlur bir tiynet olduğu anlaşılmıştır. General Roder Dün manevralarda bulundu Roma, 15 ( Radyo) — Maca- ristan Harbiye - Nazırı general Roder, bugün Santamaritelade yapılan askeri manevraları takip eylemiştir. Hariciye Nazırı Kont - Ciano general Roder şerefine) bir ziya- fet vermiştir. Almanya Yeni harp gemileri yapıyor Berlin, 15 (Radyo) — Alman deniz mecmuasına göre, Alman- ya, gelecek sene 370 bin 980 ton hacminde harp gemileri ya- pacaktır. 1938 senesi deniz im şaatı, iki sene evelkinden — çok fazladır. Von Ribentrop B. Edenle konuştu Londra, 15 (Radyo) — Al- manyanın Londra sefiri Von Ri: bentrop, bu gün İngiltere Hari- ciye Nazırı B. Edenle konuş- muştur. Von Ribentrop, Noel yortularını geçirmek üzere gele- cek hafta Berline gidecektir. Dük A Oşi Hebeşistana hereket etti Napoli, 15 (Radyo) — Mare- şal Graçyaninin yerine tayin edilmiş o'an (Dük A Oşi), bu gün Düşes ile b rlikte Masavaya hereket etmiştir. Düxü hamil olan Zara torpitosunu, altı tore pito muhribi Masavaya kadar takib edecektir. Lehistanda Kadın da asker olacak! Varşova, 15 (ALA. ) — Hü- kümet tarafından parlâmentoya verilen bir kanun lâyihasına göre kadınlar 19 yaşından 45 yaşına kadar yardımcı askerlik hizmetini yapabileceklerdir.Dev- leti tehdid eden bir tehlike ha- linde veya harb zamanında bu suretle talim ve terbiye görmüş olan kadınlar irtibat hava hü- cumlarına kar;ı müdafaa sıhhiye nakliyat ve "ü > işlerinde kul- lanılabilecesle. * Halkevi köşesi e a n da) 1 — 16-12-937 Perşembe gü- nü saat 17,30 da İzmir Erkek Lises Tarih Öğretmeni — Ziya Şölen tarafından Eti — yazıları hakkında bir konferans, 2 — 16-12-937 Perşembe gü- nü saa 17 de İzmire gelenFran- sz Trupu tarafından temsili bir müsamere. 3 — 17-12-937. Cuma günüa saat yirmide İş bankası direk- törü Bay Haki tarafından Ulu- sal Ekonomi ve artırma hakkın. da bir konferans verilecek. 4 — 18-12-937 Cumartesi gü- nü saat yirmide ev.miz temsil kolu tarafından Ana piyesi tem- sil edilecektir. Biletler şıimdiden Halkev'nden verilmektedir. Evimiz Herkese açıktır. | SNT NCÜ CCC CY LAR AA DAT MN BN S SA DST K S Ö T.LTZ TT SMERA M VOK AD DA — Mis Hop, sizı şüpheye'dü- şüren — hâdiseler nedir? Diye sordu. — Bu çok korkunçtur. Fakat ben öyle sanıyorum, ne şekilde olursa olsun bu sebik . aktris Jim Blakın servetine vazıyetmiş bulunmaktadir. Şarlot ağlamağa başladı. — Evet.. Size her şeyi anla- tacağın. Bu sevdiğim adama karşı benim için borçtur. Diye ilâve etti. Makans sarih bir te- essür ve hayretle: — Şıı halde, Mis Hop, siz Blakı zevcesinin öldür- ü söylemek istiyorsunuz. Dedi. Şorlot asabiyetle ayağa kalktı: — Böyle düşünmekten ken- dimi alamıyorum, dedi. Bu ka- dinin - vicdans zlığı bence kat'i ve muhakkaktır. Gene kendisi gibi kalbsiz ve vicdansız bir adamı sevmektedir. Jim Blakın bu iki vicdansızı evinden soka- ğa atması her zaman mümkün- dü. Bunlar için bundan büyük felâket olamazdı. Markam: — Noktai nazarınızı anlıyo- yorum, dedi. Fakat bunun sizin kalbinizdeki ıztırabın eseri ola- bilmesi de mümkündür. Biz ise Bmmaddi yolları hissi yollara ter- Cih mecburiyetindeyiz. Elinizde bu hissinizi takviye edecek delil var mı?. — İlkanın yanında her zaman bir tabanca bulunduğunu kat'i olarak biliyorum. Bunu B. Blak bir gün bana da söylemişti, Blâk kaybolmazdan bir müddet evel bana derdini açmıştı ve Zevcesinin kendişini öldürmek istediğini kat'i olarak bildiğini- de © zaman söylemekten çekin- Memişti. Bundan başka Bayan Blak beni de aldatmağa kal- kışmıştı. Jim Blakın son seya: hati dolayısile gösterdiği asabi balier nihayet bir komediden başka bir şey değildir. Bundan bir kaç gün sonra, Jim Blek küyboldu. Ayni zamanlarda İl- ka da kayboldu. Hatta, Jim Blakın ölümü gecesi de şehirde şehirde değildi. Ancak felâkatin ertesi günü döndü. Bay Blak, otomobil — idaresinde bilhassa dikkat ve teennis — ile maruftu. Bunun için ben, otomobilin bir kaza neticesinde uçuruma yuvar- landığına kat'iyen emin değilim. Sonra benimle beraber Bay Driskol da patronun muazzam servetinin ortadan kalktığını gö- rünce hayret ve dehşet içinde kalmıştır. Tahkikat başlıyor Şarlot Hopun — azimetinden bir kaç dakika sonra Markam meşhur polis müfettişi Ernst He- ti yanına çağırdı. Şar'otun am lattıklarını birer, birer izah etti ve zabıta mesleki noktasından bazı cihetler üzerinde fazlaca durdü: — Bay müfettiş.. Bu işte ba- na garip gö ünen bir kaç cihet vardır. Dedi. Bunların ehemmi- yetsiz kalması da mümkündür, fakat size izah ettiğim — şekilde tedbir itthazı mecburiyeti mu- hakkak ola| cesedin mezâardan hemen çıkarılmasın: isterim. Ce- sedin ilk muayenesinde mülha- kat doktorlarından tek bir dok- tor bulunmuştur. Bu nokta üze- rinde sizden faaliyet beklerim. Cesedi de Morga gönderdiniz. Bundan başka Pentord Posta da ” en kabiliyetli memurlarınızdan brisini gönderin z. Bu adam na- zanı dıkkat: celbetmesn ve Ba- yaa Jim Blakın hâdise sıraların- da o taraflarda görünüp görün mediğini tahkık etsinl .. Ertesi gün, ufak tefek bir adam olan adliye doktoru Dor- müs Bay Makamı dairesinde zi- yaret etti. Ve; ; n gar - —