9 Eylül 1939 Tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 6

| O SEVİLEN KADIN sun!... dedi. Fenerbahçe - Galatasaray - Pera - Şişli klüpleri arasında bir turnuva tertip edildi Futbol tatili nihayet buldu Gece maçlarında göreceğimiz klüplezin yeni oyuncuları: Fenerbahçeden Cihad, Rasih, Galatasaraydan Salim, Eşfak Avrupanın bir çok şehirlerinde yez günlerinin bunaltıcı sıcaklarının te- sirinden kurtulmak gâyesile tatbik edilen ve büyük bir rağbet gören ge- ce maçları bizde ilk defa olarak bu geceden itibaren tatbik sahasına ko- macaktır. Bu müsabakalar için büyük mas- raflar mukabili evvelce Taksim sta- dında yapılan projektör tertibatı fut- bol tatili dolayısile muattal bir vazi- yette kalmıştı. Malüm olduğu üzere temmuz ayı içerisinde gece maçları yapmak üzere şehrimize Macaristan- dan bir takun davet edümiş, fakat futbol sezonu kapandığ Beden terbiyesi genel direkti takımın şehrimizde yapacağı gece maçlarına müsaade edilmemişti. Ec- nebi temas dolayısile o zaman yapı- Jan projektör tertibatı da ileride is- tifade edilir düşüncesile aynen bıra- kılmıştı. Havaların serin gitmesine rağmen projektör tertibatının masrafını çi- karmak ve halkımıza gece maçlarının icra şekliin göstermek gayesile en kuvvetli kiüplerimizden - dördünün iştirâkile bir turnuva tertibi düşünük müş ve klüplerin muvafakati alına. rak müsabakaların programı hazır. Yanmıştır. Beden terbiyesi genel direktörlü- günce futbol tatilinin nihayet buldu- ğu resmen tebliğ edildiğinden müsa- bakalar bu geceden itibaren tatbik sahasına konacaktır. Fenerbahçe, Galatasaray, Pera ve Şişli gibi şehrimizin en kuvvetli ve Tefrika No. 64 Onun telâkkileri artık beni affede. | — Bundan şüpheleniyorum... HÜlAâ. | mezdi. Hakikati öğrenir öğrenmez, to- | rununu alarak çifliğe götürdü. Necile niçin yola çıktığını bilmiyordu bile... Meğer hapsolmak içinmiş .. Buna rağmen Necileden gizli bir davetiye aldım. Geceleyin çifliğe gittim. Bal- konu aşarak içeri girdim. Biribirimi- zin kolları arasına atıldık. Fakat ben kaçmağı teklif ediyordum; hududsuz bir aşkla kendisini sevdiğimi söylüyor- dum; buna rağmen kaçmak istemedi. Büyükannesine isyan etmek taraflısı değildi. Halbüki anne olacaktı. Evlâdı- muzla birlikte yaşıyacaktık. Bunları ona söylüyordum, O, bütün israrları- ma rağmen gelmiyordu, kaçmıyordu. Nevmid bir halde ayrılmiştım. Melül mahzun giderken bir de ne farkede- yim; bahçede bir adam gizlenmiş. Üze rime köpeklerini saldırdı. İçini çekti. Boğazına birşey tıkan- d — Umarım ki, bu tuzak Necilenin Yiaberi olmaksızın kurulmuş bülun- ! taraftarı çok olan dört klübünün bu tumuvaya iştirâki, ayni zaman- da memlekette İlk defa olarak pro- jeklörle tenvir edilmiş bir sahada birbirile okarşılaşmâsı bu maçların büyük bir rağbet göreceğine şüphe bırakmamaktadır. Bu müsabakalar bütün takımların bribirile karşılaşması şeklinde tertip edildiğinden bir hafta müddetle de- vam edecek ve şampiyon averaj usu- Jile meydana çıkacaktır. Müsabakâların gâlibine Türkiyede ik defa olarak tertip edilen gece maçlarının şampiyonu olması hâse- bile mükâfat olarak bir (gümüş pro- jektör) verilecektir. Müsabakaların hakemleri İstanbul hakem koraitesi tarafından tayin edi- Jecek ve klüplere tebliğ edilecektir. Maçlara her akşam saat (21) de baş- lanacaktır. o Halkımızın memlekette ilk defa yamlan gece maçlarını ta kip edebilmesi için fiatlerde hiç bir değişiklik yapılmamıştır. Flatler eş kisi gibi duhuliye 25, tribün 50, bal- kon 100 olarak kabul edilmiştir. Yapılan programa göre maçlar şu günlerde icra edilecektir: 9 Eylül; Fenerbahçe - Pera, 11 Eylül: Galatasaray - Şişli, 13 Eylül: Fenerbahçe - Şişli, 14 Eylül; Galatasaray - Pera. 16 Eylül Pera - Şişli, 17 Eylül: Fenerbahçe - Galatasaray. Fenerbahçe ile Galatasaray ara- sında icra edilecek tumuvanın en son maçı önümüzdeki pazar günü Fe- İ dönümünü bu pazar klüblin Şehre- | merbahçe birinci takımının maç yap- | Matbuat takımı ile Süleymaniye mü- | çın revanşı yapılacak ve sasi 17 de Süleymaniye klübünün sensi devriyesi Fenerbahçe - Süleymaniye takımları yarın karşılaşıyor Eski ve şerefli bir mazıya malik olan Sülymaniye klübü 29 uncu yıl- minindeki sahasında kutluyacaktır. Bu münüsebetle muhtelif spor hare- ketleri tertip edilmiş, bu arada Fe- ması da temin edilmiştir. Saat birde klübün Şehzadebasın- daki lokalmda matbuai takımı oyun- cularile hususi davetlilere bir ziya- fet verilecek ve yemeği müteakib oto- büslerie stada gidilecektir. Sgat 16 da teksidleri arasında geçen seneki ma- Fenerbahçe ile Süleymaniye birinci takımları arasındaki maça başlanan taktır. Bu maçı Adnan Akın idare edecektir, EEE EE KE EEE ENER nerbahçe stadında (oynanacaktır. Buna da sebep her iki takımın evvel- ce Tan kupası için Taksim stadında bir maç yapmaları ve bunun revanşi- nı oynamak için taahhüd altına gir- miş bulunmalarıdır. Maamafih gün- düz yapılacak bu karşılaşmanın ne- ticesi gece maçlarının puvanına da- hil olacaktır. Pera ve Şişli klüpleri yeniden veri- Jen kârarla teşkilâta alındıklarından bu sezonda lig maçlarına iştirak ede- ceklerse de bam oyuncuları ecnebi tabiiyetinde, bazı oyuncular evvelce #edere olan klüplerde kayıtı olduk- larından maçlarına nisbeten zayıf kadrolarla gireceklerdir. Organizasyon heyeti bu iki klübün vaziyetini gözönünde tutarak zayıf bir şekilde gece maçlarına iştirâk et- tikleri takdirde müsabakaların alâ kasız geçeceğini düşünerek ecnebi ve diğer klüplerde kayıtlı sporcuların bu karşılaşmalarda oynamasını kabul etmiştir. Bunun için Pera ve Şişli klüpleri son olarak yalnız bu maçlarda kadro- larına ecnebi ve diğer klüplerde ka- yıtlı oyuncuları alarak sahaya en kuvvetli bir şekilde çıkacaklardır. Diğer taraftan Galatasaray ve Fe- nerbahçe de yeniden klüplerine gir- miş olan oyuncularla takviyeli bir şekilde sahaya çıkacağından bu kar- şılaşmaların büyük bir alâka görece- ği ve takımlar kuvvetli olduğu cihetle maüçların sıkı ve çetin olacağı tahmin edilmekledir. Gece maçlarında topun ve yan haâ- kem bâyraklarının beyaz olacağını dA organizatörlere hatırlatırız. Şazi Tezcan Korkutmak için silâh atmış ! Mahkeme 9 gün hapsine, 20 lira para cezası vermesine mahküm etti Yemişte on kuruş yüzünden ta- banca ile adam vurmağa kalkışmak- tan suçlu Kadri adinda biri adiiye- ye teslim edilmiş, Sultanahmed bi- rinci sulh ceza mahkemesinde mu. hakemesi yapılmıştır, Tahkikata gö- re vaka şöyle olinuştur: Kadri, “- Yemişte kabzımalların açıkta duran eşyasına bekçilik yap- makta ve herbirinden beşer, onar kuruş almaktadır, Kadri evvelki gün orada kabzımal Abdullaha giderek on kuruş bekçi. lik ücreti istemiş, Abdullah: — Ben sana eşyamı bekle, deme- dim, Ücret de vermem. Diye kendisini kovmuştur. Bundan hiddetlenen Kadri yerden aldığı Xo- caman bir taşı Abdullalın kafasına savurmuşsa da taş isabet etmemiş- tir. Kadri bu defada küfretmeğe başlamıştır. Bü vâziyet (karşısında Abdullah da Kadriyi yakalayıp yere yatırmış ve: — Sen bana taş attın, küfretlin. Şimdi ben de seni yakalayıp yere yatırdım. Şimdi istersem seni döre- bilirim. Fakat bir bacağın sakat ol duğu için affediyorum. Bir daha böyle şeyler yapma... Diyerek salıvermiştir. Kadri dayak yemeden Abdullahın elinden kurtu. Yunca hiç sesini çıkarmadan uzaklaş. mış ve köşe başına gelince biröenbi- re cebinden bir tabanca çıkarıp Ab- dullahın üzerine ateş etmiştir. He. reket versin kurşun da boşa gitmiş- tir. Silâh sesine yetişen polisler Kad- riyi yakalayıp adliyeye teslim etmiş- lerdir. Sultanahmed birinci sulh ce- za mahikömesinde yapılan muhake- mede Kadri demiştir ki; — Abdillahtan alacağımı istedim, vermediği gibi beni dövdü, Elinden zorlukla kurtulup kaçmafa başla” dım, Abdullah beni takip ediyordu. - Yakalasaydı mutlaka öldürecekti, Bu vaziyet karşısında ben de onu kor. kutmak için tabanca attım. Abdul Jahı vurmak maksadile silâh atma. dım. Vurmak isteseydim vururdum. Demiştir. Dinlenen şahitler ise Abdullahın Kadriyi dövmediğini söy- lemişlerdir. Muhakeme neticesinde Kadrinin dokuz gün hapsine, yirmi lira para cezası ödemesine karar ve- rilmiştir. Küçükpazar cinayeti muhakemesi Evvelki gün Küçükpazarda bahçeli kahvede motörcü Salihi tabanca ile öldüren bahçıvan Mustafanın muha- kemesine ağırteza - mahkemesinde Nakleden Vâ-Nü sa, azizim, köpekleri öldürdüm. Fakat | Be garip! Bu intiba hiç unutamıyaca- | ğım. 'Tam pencere kapanmıştı ki, bu facia oldu. Acaba işaret mi vermiş- ti? Hem sonra neden köpek seslerini işiterek tekrar görünmedi? O cihet de şüphe uyandırıcı değil mi? Ertesi gün beni Vehbi bey yarı baygın, yara bere içinde bularak evine âldi. Tedavim uzun sürdü. Henüz iyileşmemiştim ki, Nesile hanım, bana verdiği sözden, et. tiği yeminlerden kendisini affetmemi istedi. Arzusuna boyun eğmekten başka çarem yoktu. İyileşmiştim. Ken- disine gidip yalvaracaktım, Fakat bir mektup aldım. Oku, bak. | Masanın üzerine bir kâğıt atmıştı. ! Avukat göz gezdirdi. Cemil, Aşkımız lânetleme bir aşkmış, çocuk- larımız öldü, Artık bir daha biribirimi- zi göremeyiz. Yollarımız ayrılmıştır. Allaha ısmarladık, Necile Nefretle; — Bu mel gayız muskası gibi biran ayıramıyo- Tum. Daima kalbimin üstünde taşıyo- rum. İşte bunu almamdan üç gün son- ra İstanbuldan ayrıldım, Kaçmak kaç- | mak, bu muhitten, bu hayattan, ma- ziden, halden, korkunç istikbalden kaç- mak istiyordum. Bütün insanlardan, | bütün kadınlardan iğreniyordum. İn- tikam almak hissi kalbimi kemiriyor- du... Uzun zaman mücadele ettim... Fakat işte, dayanamıyarak geldim. — Niçin geldin? - diye avukat, an- lıyamamış gibi sordu. — Niçin mi? Söyledim ya... | İ | — 2. — İntikam almak için... Kendimi tutamıyorum... Senelerdir nefsime hâ- kim oldum... Fakat üzerine tazyik et- tiğim hisler gün geçtikçe feveran et- ti... İntikam almak! — Fakat kimden, Mihrinur hanım- efendi! müthiş bir ölümle bu dünyadan çekilip gitti. Köşkünde diri diri yan- nuş, sen de biliyorsun. Torunu seni bıraktıktan sonra Vehbi ile evlendi. Amma o da mesud değil, Evlâdı yok. Gayet çekik bir hayat sürüyor. Hiç de hakkaniyet dahilinde olmıyan hisleri- ne hâkim ol... Alicenaplık yap! Unut... Zaten kinlenmene sebep yok... Haya- tan yıkılmamış ki... Bilâkis muvaffak bile oldun... Zenginleşmişsin işte... İ Cemil, dudaklarını istihfafla bük. | rm ei — Zenginlik!... Adam, sen'de, Sonra, bahsi değiştirmek iste gibi: — İşten bahsedelim. — Demek alım satım muamelesini tamamlamağa karar verdin, — Evet, — Paranı ille sokağa atmak, vari- datsız bir yer satın almak niyetinde- sin, anlaşılıyor... Arada anlatıver, Na- sıl zengin oldun, — Gayet basit, azizim... Beş bin lira ile buradan hareket etmiştim; biliyor- sun, Babam bazı emlâkini hayatında anneme vermişti. O vefat edince bu para bana intikal etti idi. Beş bin lira ile arazi aldim. Bana diyorlardı ki: «Deli misin? Ha burası, ha çöl! Mısırın pamuk sahası ehemmiyetlidir. Senin aldığın ve adını Aciba koyduğun sahâ- da ise pamuk yetişmez. Başka ziraat da olmaz. Ne yapacaksın burasını?» Halbuki ben mühendisim, biliyorsun. Ziraat mühendisiyim. Bütün Avrupa neşriyalını takip ediyorum. Tüyyare- cilikte ve diğer harp sanayilnde «nifre» denilen bir nebata şiddetle ihtiyaç ola cağını okumuştum. Bu ağacın yetiş- mesi üç beş sene sürdüğü için, şayed | diğerleri, ayni zeriyata başlamamışsa râkip de beliremiyor. Nifre ektim. Be- nim arazi buna eiverişliydi. Babamın mirasından aldığım para ile de ayni ziraatı yaptım. ormanlarım odu, Benim bire karşı senede beş kâr. I İ i ! | İ cürmü meşhut kanununa tevfikan bakılmıştı, Mustafa mahkemedeki ifadesinde: — Salih beni her zaman döverdi. VWakadan bir gün evvel köyde beni fena halde dövdüğü gibi vaka gönü de kahvenin dışarısında bir tokat vurdu ve küfretti. Biraz sonra ben kahveye girdiğim zaman yine bağıra çağıra bana küfür ve tehdit etti. Bu vasiyet karşısında kendimi okaybet- tim. Ondan sonra ne yaptığımı bil miyorum. Demiştir, Dinlenen şahitler ise va- ka günü kahvenin dışarısında Sali- hin Mustafayı dövmediğini ve içeri- de de Salih masa başında kabzımal- larla hesap görürken Mustafanın birdenbire içeriye girip sebepsiz yere tabancasını çekerek Salihi vurduğu- nu söylemişlerdir. Maznun Mustafanın sabıkasının sorulmasına karar verilmiştir. Bu gün muhakemeye devam eğdilecek- tir. Matbuat takımının maçları Uzun müddettenberi sahada gör- mediğimiz Matbuat takımı, ataletten kurtulmak için yeniden bazı organi- zasyonlar hazırlamıştır. İlk maçını bu gece Fenerbahçe ile Pera müsaba- kasından evvel saat 20 de Kurtuluş tekaüdlerile Taksim stadında yapa- caktır. İkinci maç yarın Süleymaniye klübü sahasında Süleymaniye müte- kajdlerile olacaktır. Milli küme ta- kımları gibi üstüste iki mühim ma- çı birden kabul eden Matbuat takı- mina müvaffakıyetler dileriz. Fuar maçları zararla kapandi Fuar münasebetile Ankara, İzmir ve İstanbul takımları arasında yapı- lan mâçlar zararla kapanmıştır. Üç gün devam eden bu maçlarda ancak (100 lira gibi az bir hasılât elde edil miştir. Takımların seyahat masrafla- rından husule gelen zarari futbol fe- derasyonu kapayacaktır, Beden Terbiyesi İstanbul Bölgesi Futbol Ajanlığından: i — 1939 - 1940 senesi bölge birincilik müsabakalarile tanrim Olunan mesaj progrutumuzin tatbikatına 4/10/1939 pasar günü başianacaktır. 2 — Lig maçlarına İştirak edecek klüp- İerimizin 18 Eylül 1939 akşamına kadar Ajanlığımıza tahriren müracaatları lâzim- âır. 3 — 18 Eylül akşamına kadar Ajanlığı- mıza müracaat etmeyen küplerin bilâna- Te vuku bulacak müracaatları nazarı iti- bare alınmayacak ve teşkil olunacak kü- Mmelerden hariç bırakılarak müsabakalara ithal olunmıyacaklardır. zandığımı görenler, hele son yıllarda pamuğun düşmesi Üzerine, pamuk tarlalarına nifre ekmeğe kalktılar, Fa- kat müsald saha o cins topraklar de- ğildi. Muvaffak olamıyorlardı. Ben, beş para etmez toprakları ele geçirerek ormanlaştırıyordum. Ara. zimin üzerinde köyler, kasabalar tees- süs etti, Deköoviller kurdum. Sonra bu ham maddeyi yarı masnu haline ge- tİlrmek üzere fabrika kurdum. İşte ser- vetimin menşei!... — Bravo! Zekânı, teşebbüs kabili- yetini tebrik ederim, azizim! — Şimdi şu Acıbadem arazisini ka- ça alacağız? Onu söyle bakalım, — On iki bin lira, — Son fiat mı? — Düşünsen e... Kaç dönüm... Ana binası yandıysa da harabesini ve müter baki kısmını yıkıcıya versen üç bin li- Ta eder... Uşak daireleri, mutfak, diğer evlerin aslından büyüktür.. Sonra bahçe kısmı, koruluk mükemmel mu. bafaza edilmiş... Bostan kuyuları. Kaskad havuz, mermer havuz, etraf duvarla, parmaklıkla çevrili... Ne de- mir kapıdır 0... ” — Peki, peki,.. Kabul... — Muameleyi ne ismide hazırlıya- cağız? — Cemil Aciba... — Demek «Cemil Hüsnüslükten çıke YURT, m ik va) “.