POLİTİKA Italyan gazetelerinin Ingiltereye hücumlar Avrupadaki vaziyet günden güne fenalaşıyor. Akdeniz hakkında geçen gene nisanında Romada skdolunan İngiliz - İtalyan anlaşmasının tasdikin. denberi İtalya, İngiltereye karşı açıktan açığa husumet göstermemekte idi. İtalya, Fransaya karşı ne kadar şiddetli hücumlar yapsa da, İngiltereyi bir dereceye kadar koruyordu. Fakat simdi İtalya dahi; İngiltereyi kendisinin baş düşmanı telâkki et- mektedir. Bütün İtalyan matbuatı İngiltereye hücum etmektedir. İtalyan gazetelerinin göstermekte olduğu bu şiddetli husumet, İngiliz parlâmentosunda dahi mevzuubahis olmuştur. İngiltere Başvekili B. Cbam- beriain, İtalyan matbunlının İngiltereye hücum etmekte olduğunu kaydet- meğe mecbur olmuş ve #masbaza simdilik bunu bir mesele yapmak İstemedi- ğini de ilâve etmiştir. İtalyanın, yalnız hükümet ile alâkası olmıyan gazeteleri değil, doğru- dan doğruya hükümetin harici siyasetindeki nâşiri efkârı gazete bile, bu gibi hücumlarda bulunduğundan, meselenin rengi değişiyor. Bu gazete, son nüshasında, bugünkü vaziyete, ya umumi hüsnüniyet, yahut kılıç ile bir nihayet verileceğini ve demokrat büyük devletlerin mün- basıran İtalya ile Almanyanın normal inkişafına mani olduklarını ve muh- taç oldukları hayat sahasını vermemek için çemberleme siyasetine devam ettikleri müddetçe, arada normal münasebetlerin iadesine imkân olmuıyaca- ğırı yazmıştır. Bu resmi gazeie, uzlaşma ve anlaşma zamanı büsbütün geçtiğinden, Al manya ile İtalyanın hak ve hayat sahalarını tanımaktan başka çare olmadı. ğını da kaydetmektedir. Satye binası tahkikatı devam ediyor Sorgu hâkimi dün daha on beş şahid dinledi Satye binasının Denizbank tarafın- dan satın alınması işindeki yolsuzluk etrafında adliye tahkikatı devami edi- yör. Haklarında sorgu hâkimi fara- fından gayrimevkuf olarak tahkika- tın devamına karar verilen Ziya ve Şahingiray oadlarındal maznun hakkındaki karara müddelu- mumilik itiraz ettiğinden evrak ağır ceza mahkemesine verilmişti Ağır ceza mahkemesi tedkikat neticesinde müdüelumumiliğin itirazını reddede- rek bu maznunlar hakkında gayri mevkuf tahkikata devam edilmesine karar vermişti Dördüncü sorgu hâkimliği tarafın- dan tahkikat,devam ederken bazı araştırmalar yapılmasına lüzum gö- rülmüş ve evvelki akşam Satye şirke- ti binasında araştırma yapılmıştır. Bu araştırmada, dava mevzuu olan bina- nın satılmasına aid bazı evrak bulun- muş, bunlar mühürlenerek adliyeye getirilip dördüncü sorgu hâkimine verilmiştir. Sorgu o hâkimi B. Sami bu evrak Üzerinde tedkikat yapmak» tadır. Lüzum görüldüğü takirde bu GÜNÜN ANSİKLOPEDİSİ ! araştırmalara devam edilecektir. Dördüncü sorgu hâkimi yolsuzluk işi etrafında on beş şahid daha din- lemiştir. Bunlar arasında Salfye şir- keti müdürlerindön Delakruya, De nizbank materyal şefi İbrahim Bu- rak, Elektrik şirketi müdürlerinden Sazyan, Istanbul nafia müdürü Ham- di Bedri, Sahibininsesi, şirketi me murlarından Norberşor ve hali taafi- yede bulunan Elektrik şirketi memür- larından Jan da Du dir, Tahkikat ve Şabid dinlenmesine bugün de devam edilecektir. Bu işten dolayı yeniden kimse hakkında tevkif kararı verilmemiştir. Kıdemli ecnebi ve ekalliyet !. mektepleri mualilimlerine zam Maarif müdürlüğü ecnebi ve ekal- Wyet mektepleri bütçelerini tedkik etmiş, mekteplerin içelerinin ta» hammülü nisbetinde &ıdemli mual lim ve müdürlerin maaşlarına birer mikdar zam yapmıtır. 1914 harbinin başlangıcı ün, wesumi barbin patlamasına 4e- bebiyet veren hadisenin yıldönü- müydü Yirmi beş sene &vvs1 Bosna yilâyetinin merkozl Saraybomada Prinzip isimü bir Sırp talöbe Avusturya vellahdi o Arşidik François - Perdinand'ı karısile böraber öldürmüştü. Umumi harbin patlamasına sebep olarak bütün dünyayı ateşe veren bu hadise şöyle cereyan etmişti: 28 Haziran 194 de miaiyetile beraber otomobillerle Hidji banyolarından avdet, eden vellahdie karısı Saraybosna Beledi- ye binasının önüne geldikleri zaman Ar- şidük'ü öldürmeğe karar veren suikasd gebekesinden — eczacı Chabrinoviteh bir bomba sarurmuş, bu bomba veliahdin bu- Tunduğu ötomobille arkasından gelen oto- mebilin arasında patlamış, sadece bir muliafız zabitinin yaralanmasına © sebep olmuştur. Otomobiller bu hadiseden sonra yölla- rına “devam etmişler, Verdinana, Heleği- ye dairesine giderek valiye. bu hadiseden dolayı fena balde çıkışmış ve buradan yaralanan zabiti ziyaret etmek üzere has- taheye giderken bir kakvehanetin önün- den geçtikleri sirada talebe Prinzip elin- de tabanca ile Arşidükün arabasına alıl- miş ve bütün kurşunları François - Fer- dinand'la karısı üzerine boşaltmıştı. Arşidük son nefeslerini verirken karıs #ına: «Sen ölme, çocuklarımız için yaşa- man lâzım» diye feryad ediyor, fakat bu &snada karından iki kurşun yemiş olan kadın çoktan ölmüş bulunuyordu, Bu hadise umumi harbin patlaması için bir kıvılcım vazifesini görmüştür. On dokurumcu asırdaki siyasi ve ikti- sadi İnkişafile Ingiltere büt milletlere hâkim bir vaziyet almıştı. Almanya bu asrın ikinci yarısında birliğini temin et- bir ördü yapımış ve İngiliz kaşı iktisudi ve siyasi bir emperyalism siyaseti takip ediyordu. Bü- | yük devletler ikiye ayrılmıştı. Avusturya - Macaristan, Miseiles), İngiltere, lâfı Müselles) karşılıkı ha: kolluyorlardı. Sırpların Avusturya - Macaristan veli- ahdini öldürmelerinden derhal istifade edildi. Avusturya Sırbistana ağir şartlar taşıyan bir ültimatom verdi. Uzlaştırmak in yapılan tavastullar neticesiz kaldı. Bu esnada bütün büyük devletler ordula- rına #seferberlik emri verdiler. Saraybös- na hadisesi tarihinden tam bir ay sonra, 23 temmuz 1914 de Avusturya Sırbistana ilânı harp etti, Bunu müteakiben bir kaç gün famla Ne İüfak ve İtilâf devletleri harbe girdiler. Harbin bidayetinde. bir.tarafta Alman- ya ve Avusturya, diğer tarafta Rusya, Fransa, İngiltere ile Sırbistan ve Belçika vardı. İtalya İttifakı Müsellese dahil ol- duğu halde harbe girmedi. Bir müddet #onra Almanya ve Avusturya Osmanlı devletile Bulyaristanı da harbe sürükle diler. İtalya İtilâf devletleri tarafına Erçti, İtalya ile beraber Yunanistan ve Romanya da harbe girdi. Bundan sonra, Portekiz, Japonya, Çin, Siyam, Orta ve Cenubi Amerika, nihayet Birleşik Amerika devletleri harbe katıldı. Bu suretle mücadele umumi bir harp şeklini aldı, Kan ve mteş dört sene sürdü ve İtilâf devletlerinin galibiyetile netice» Teridi. Saraybosna sulkasdini tertip edenlerin ekserisi 12 teşrin el 1914 de İdama mahküm edildilerse de Avusturya voltah- Gil karını öldüren Sırp talebe Prinsip Almanya, İtalya çiditrakı nsan, Rusya (İH- muhtemel bir harp için tlanıyor, münasip bir fırsat 1 doldurmadıkları için öadeçe hapse mahküm edildiler. Sulkasdeller sotradan Yugoslav milli birliğinin bir timsali adde- dilmişler ve halaraları taziz edilmiştir. İngiliz kara ordusu Her memleket kendi kuvvetinin en büyük kısmını hududlarının müdafaasına tahsis eder. İngilterede ise bu mıkdar kuvvetinin beşte birini dahi bulmaz 939 senesi başlarına kadar İngiliz kara ordusunun kuvveti takriben şöyle idi: 70 piyade taburu, 5 tank taburu, 14 atlı tabur, 137 topçu bataryası İnsan mevcudu (bütçeye göre 168,000 fakat gönüllülerin miktarı her sene ekseriya 15-20 bin kadar noksan Kalır. Bunların elinde 10,000 hafif ma- kineli tüfek, 5000-.ağır makineli tü- fek, 2000 sahra topu, 500 ağır top ve 560 muhtelif büyüklükte tank bu- Junmakta idi. Erat tamamen gönüllüdür. 12 se ne hizmet edeceklerini taahhüt ede- rek hizmete girerler. 7 sene fiilen kr- tada hizmet ederler, 5 sene de ihti- yat olarak bulunurlar,.yani bir se- ferberlik halinde yeni kıtaların te- şekkülü için lâzım olan çekirdeği teşkil ederler, Bu muvaztai ordu hem İngiliz anavatanında hem de müstemleke- lerde çıkacak harplere göre yetişti- rilir ve 1914 de olduğu gibi İngilte renin iştirak edeceği harpte mütte- fiklerine göndereceği ilk kuvveti teş- | kil eder. Bu ordudan .başka münhasıran anavatanın karadan ve havadan mü- dafaasında istihdam edilmek üzere bir de Territorial ordu vardı. Bu ordu 4 sene hizmeti tekeffül eden gönül lülerden terekküp eder ve bir nevi milis kuvvet vaziyetinde bulunuyor- du. Bidayette 12 kara (sahil) müda- faasına Lahsis olunan fırkadan mü- rekkepti. Bilâhare buna hava mü- dafaa kuvvetleri de ilâve olundu. Bunlar da bu senenin başına kadar 4 fırkaya iblâğ edildiler. Nihayet ka ra fıvkalarının mevcuduna iki fırka daha ilâve edilerek 14 de çıkarıldı. Büyük gayretlere rağmen bu ordu- nun son mevcudu 200,000 tahmin olunmaktadır. İşte Habeşistan harbinde ve Mü- nih anlaşması zümarında İngiltere nin dayandığı kara ordusu bu kuy- vetlerden teşekkül ediyordu ve bilin- diği üzere muhaliflerine arzusunu kabul ettirmeğe kâfi gelemedi. Bir buçuk ay cevvelisi İngillere mecburi askerlik hizmetini kabul et- ti ve her İki çeşit ordusunu yani hem muvazzaf ve hem de Territorial or- du mevcudu bu yeni kanunla birden- bire artmaya başladı. Bugün tasar- lanan plânın tam mahiyetini bilemi- yoruz. Yalnız anavatanı müdafaa edecek olan Territoryal ordunun 35 piyade ve 7 hava müdafaa fırkasın- dan teşekkül edeceği ve mevcudu takriben 600,000 kişiyg çıkarılacağı anlaşılmaktadır. Sonra bu ordunun talim ve ter- biyesinde de büyük değişiklikler ya" parak muvazzaf ordu lurzına ifrağ olunduğu haber alınmaktadır. Bu suretle İngiltere kendi memleketini tam olarak eminiyet altına alacak ve teşkil edeceği diğer muvazzaf ordu kıtalarını istediği ve mühim gördü- ğü noktalarda kullanacaktır, Bu ordunun mevcut ve kadrolarını pek yeni olduğu için bilemezsek de İngilterenin nüfusuna ve dominyon- larına bakarak çıkarabileceği» kuy- veti takdir etmek pekâlâ kabildir. Bugün mecburi askerlik tatbik olunduğu Büyük Britanya o adasile şirnali İrlandanın mecmu nüfusu 45 milyon kadardır. Bu nüfus vasati bir hesapla 5 milyon asker çıkarabi- lir. Bunun bir milyonunu Territor- yal ordu ve muvazzaf ordunun ana- vatandaki teşkilâtı kabul edersek geriye 4 milyonluk bir ordu kalıyor, Bu da yirmişer binden yuvarlak he- sap 200 fırkalık bir asker eder, İngiliz menabiini yalnız bundan ibaret zannetmek hatadır. İngiltere- ye bütün arzu ve menfaatlerile bağlı ve adeta birer müstakil devlet olan dominyonlar vardır: Ağır bir İngiliz topu atış yaparken 10 milyon nüfuslu Kanada 9 milyon nüfuslu cenubi Afrika 6,5 milyon nüfuslu Avustralya 15 milyon nüfuslu Yeni Zelnda. 70 Yalnız bu miktar 27 milyon yapar. Hindistandan kısa bir zamanda 100,000 kişilik bir ordu seferber edi- lir. O halde Hindistan ve dominyon- lardan gelecek kuvvetleri de zaruret halinde hiç değilse 2 milyona kadar hesap etmek lâzım gelir. Bunun ya- rum milyonu Territoryal olarak bu memleketlerin müdafaasına tahsis edilse dahi en az buralardan bir bu- çuk milyon askeri Avrupa harp sah- nesine getirmek kabli olacaktır, Bu askerlerin kıymet ve kabiliyeti ve İngiltereye bağlılık derecelerini ve kahramanlıklarını biz Çanakkalede denemiş bulunuyoruz. O halde İngiliz kara ordusunun mevcudu, müstemlekeler nazarı İti- bare alınmadan ve memleket müda- fansına tahsis edilenler hariç olmak üzere anavatandan ve dominyonlar- dan çıkarılacak asker beş buçuk mil- yon kadar tutar. Burada İngiliz devleti için büyük bir avantaj olan noklayı tebarüz et- tireyim: Her memleketin ordusu aşağı yu- | karı evvelâ kendi vatanını müğafa- aya ve ancak buradan arta Kalanlar ile taarruz yapmaya kalkacaklır. Meselâ Alman ve İtalyan ordularının herhalde yarısından çok fazlası hu- dutlarının müdafaasında kullamla- caktır. İngiltere hudutlarının ada olmasından ve denizdeki hâkimiye- tinin söz götürmemesinden ve bina- enaleylı İngiliz karasına asker ihtar cının asla hatıra gelemiycceğinden İngiliz ordularının beşte dördünü ehemmiyetli gördükleri noktalarda ve memleketlerinden dışarılarda kul- lanacaklar, beşte birile memleketie- rinde iktifa edeceklerdir. Sonra Kara harbinin bir memle | kette yaptığı tahmin edilmez li İ biden masun Kalacaklardı İngiliz karası da bundan © emin vaziyetinden hayli betmiştir. Hava hücumis kalacak ve ne de olsa zeği Fakat evvelâ bu hücümin karşı koymak için her memleketten daha fazla hazırlanmıştır, Sonra da zaman zaman hava bombardımanlarile ya- pılacak hasar ile, milyonluk ordüla- rın ve memleketi silip süp ufak tesislere, en ücra köşelere kâ- dar yakıp kavuran tesirleri & da mukayese edilemiyecek farklar var- dır. İngiliz mukavemet ve sir tinin fazlalığı da kısmen gelir. Ve bu sebepledir & harplerin sonunu her mill ha sabirli olarak beklerler ve muvaf- fak olurlar. | İngiliz havar ordusunu ve İngüte- renin havaya karsı müdafaas'nı ge- * lecek yazıda anlatacağız. kuvyo buradan Ağır cezada Polis Hasan Basrinin katili 19 seneye mahküm oldu 937 senesi şubat ayının yedinci ge- cesi Dizdariye civarında Mehmed pâ- ş2 yokuşunda polis Hasan Basrinin evine hırsızlık maksadile girerek ken- disini yakalamak istiyen ev sahibi po- lis Hasan Basriyi bıçakla öldürmek- ten ve kaçarken de sokakta Nevzad adında bir polisi omuzundan, Şükrü adında bir bekçiyi burnundan, Mus- tafa adındâ diğer bir bekçiyi de ko- lundan yaralamaktan mâznun Nâ- zımla gerek bu suçta Nâzıma yardıra etmek ve gerekse Abdullah adında birini yaralamaktan maznun bahri- yeli Salim ve yaralama vakâsinın muhakemesinde yalancı şahitliklen maznur Mükerrem adındaki kadr. nın muhakemeleri dün ağır ceza muhakemesinde bitirilmiştir, Yapılan muhakeme neticesinde bunlardan Nâzımın sabıkası da göz önünde tutularak on dokuz sene ağır hapsine, Salimin her iki suçtan dola- yı ve sabıkası da nazarı itibara air narak İki sene yedi gün ağır hapse konulmasına ekseriyetle karar veril- miştir. Mükerremin yalan şahidliği sabit olamadığından beraet etmiştir. Otel ve lokantalar Bunlar üç sınıfa ayrılacak, fevkalâde bir sınıf İ ihdas edilecek Otel, gazino, lokanta, bar, bahçe vesaire gibi fiat listeleri Belediye larafından- tasdik edilen mütssssele- rin tarifeleri şimdiye kadar gelişi güzel tasdik ediliyordu. Belediye İktisad -müdürlüğü, bun- ları bir formül dairesinde tasdik et- meğe karar vermiştir. Bunun için bütün bu müesseseler, üç sınıfa ayrı lacak, yalnız Beyoğlu ve Sarıyer ka zalarında bazı müesseseler için bir fevkalâde sınıf ihdas edilecektir. Her kaza kaymakamı kendi min- takesındaki müesseseleri bü sınıflara göre ayıracak ve iktisad müdürlüğü- nün bulduğu formüle göre her mü- essesenin flat listesi tasdik edilecek- tir, Ancak iktisad omüdürlü fiat listelerine esas teşkil edecek formül. leri daimi ecümenin kârarından g& çirecektir. Bu karar, bu hafta sorun- da ecümenden zlınacak ve hemen tarifelerin tasdikine başlanacaktır,