Bahife 4 AKŞAM 25 Eylül 1938 Döviz kaçakçılığı davası| Trahadaki höyükler Dün gelen bazı cevaplar okundu, ik muhakeme başka güne bırakıldı Bir döviz kaçakçılığından dolayı haklarında tahkikat yapıldığı sırada evrakın kendilerine iadesini ve tahki- katın kendi yazıhanelerinde yapılma- #mı temin maksadile muhafaza teşki- Jâlı şeflerinden Süleymana rüşvet verirken cürmü meşhud halinde ya- kalandıkları iddiasile muhakeme alk tana alınan Galatada Su şirketi mü- messili Lüsyen Jüber'le memurları Jan, Sebuh ve ayni müessese ile alâka- dar bulunduğu ileri sürülen Sondaj şirketi mümessili Saldin muhakemele- rine dün Asliye üçüncü ceza mahke- mesinde devam edilmiştir. Bundan evvelki celsede mahkeme, davaya taal! “vu © a bazı meselelerin muhtelif yerlerden sorulmasına kâ- rar ver uşti, Dünkü celsede, sorulan guallere gelen cevaplar okundu, Sicili ticaret müdürlüğünden ve- | rilen cevapta; Antalya, Mersin ve Adana Su şirketile Sondaj şirketi ün- vanları üzerinde yapılan araştırma- da bu şirketlerin kayıtlarına tesadüf edilemediği bildiriliyor ve, eğer bu ün- vanlar Adliye sarayı yangınından son- ra yenilenmişse, numaralarının bildi- | rilmesi isteniliyordu. Maliyeden gelen cevapta da, Lüs- © yen Jüber şirketinde, Sebuhun elli 1i- ra, Janın da 60 lira maaşla müstah- dem bulundukları kaydediliyordu. Döviz kaçakçılığı tahkikatının ne- ticesi hakkındaki suale verilen cevap- ta ise, bu tahkikatın henüz bitirile- mediği, tahkikat ve tedkikatın Lüs- yen Jüberin huzurile yapılması müd- delumumilik tarafından bildiriidiğin- den ve Lüsyen Jüber de, şirketin şu- belerini teftiş etmek üzere sık sık Ana“ doluya gittiğinden, kendisi bulunup tedkikat yapılamadığı cihetle bu işin yirmi gün kadar daha uzayacağı ve ancak tedkikat neticelendikten sonra mahkemeye kati bir cevap verilebile- ceği kaydedilmişti. Bundan sonra muhafaza teşkilâtı şefi Süleyman Bonnuyalın gümrük muayene memurluğundan ayrılma- Bireciğin hir ihtiyacı Fırat üzerinde bir köprü isteniyor Birecik (Akşam) — Fırat sahille- rinde ve Urfa ile Gaziantep arasında tesis edilmiş eski bir kasaba olan Bi- | reciğin 160 köyü ile birlikte otuz iki bin nüfusu vardır. Kaza merkezin- deki insan sayısı on bin küsurdur. İlçebay tarafından idare edilen Birecik Belediyesi bulduğu imkân nisbetinde çalışıyor. Bir çok iyi hiz- metler gören Belediye fenni mezbaha, un ve buz fabrikası, umumi helâ inşa etmiş, yolları genişletmiştir, Halkevi de muhite gittikçe faydalı olmakta dır. Birecik, iki büyük vilâyet arasında mühim bir ticaret merkezidir. Zahire, hayvan ve yağ ihracatı önemli bir yeküna baliğ olur ve bu ihracattan kasabaya fazla mikdarda para girer. Bireciğin en mühim ihtiyacı köp- rüdür. Pırat nehri üzerinde nakliyat sallarla yapılmakta ve insanlarla eş- ya ve hayvanlar bir arada nakledil. mektedir. Bilhassa kış mevsiminde fevkalâde güçlüğe uğranılmaktadır. Köprüye aid keşif projesi yapılmışsa halile kalmış ve inşaata başlanma- mıştır. Köprü, Bireciği ihya edecek- tir, Bireciği Urfaya bağlıyan yol da çok bozuktur. Ticari ehemmiyeti yüksek olan bu yolun yapılması da Birecik iktisadiyatında seri bir inkişaf mey- dana getirecektir, sının sebebi hakkındaki sualin ceva- bı okundu. Bu cevapta, Süleyman Bonnuvalın Zonguldakta muayene memurluğunda bulunduğu sırada ah- vali sıhhiyesine binaen 928 senesi şü- bat ayının 12 nci günü istifa ederek razifesinden ayrıldığı ve hâlen ken dişinin tam bir itimadia muhafaza teşkilâtında istihdam edildiği bildir rimekte idi, Cevab tezkerelerinin okunmasını müteakib maznunların vekilleri mah- kemeye müracaatla vazife dolayısile sık sık İstanbuldan ayrılmak mecbu- riyetinde bulunan müekkillerinin duruşmadan vareste tutulmalarını ve vekilleri huzurile muhakemeye devam olunmasını istediler, mahke- me bu talebi kabul etti. Bundan sonra mâznunlardan Sai- din vekili söz alarak dedi ki? — Süleyman Bonnuyalın muaye- ne memurluğundan ayrılmasına dair olan cevab mahkemeyi tatmin ede- cek mahiyette değildir. Kendisinin sicil evrakı halen inhisarlar umum müdürlüğünde bulunmaktadır. Bu işin bir defa da inhisarlar umum müdürlüğünden sorulmasını istiyo- ruz. Lüsiyen Jüberin vekili de Süleyman Bonnuvalın, bu işle alâkadar olan döviz kaçakçılığı tahkikat ve tedki- katında bitaraflığı muhafaza elme- diği hakkında vaki müracaatları üzerine asliye beşinci ceza mahkeme- si müddelumumiliğinin talebile ken- disinin bu tahkikattan uzaklaştın!- dığını ve halen emniyet müdürlüğün- den, kambiyo den ve muhafaza teşkilâtından birer memurun iştirakile teşekkül eden bir komisyon tarafından tahkikat ve tedkikatın devam ettiğini ve kendi- lerinin de yardım ettiklerini söyliye. rek netice alınıncıya kadar beklen- mesini istedi. Mahkeme bu talepleri kabul etti ve muhakemeyi başka gü- ne bıraktı, Dil bayramı Üsküdar Halkevinden: Di bayramı münasebetile 26-9-038 pa- zartesi günü saat 18 ve 2 de Halkevi salonunda yapılacak tören programı: 1 — | | Pi kurumu adına radyoda verilecek kon- ferans dinlenecektir. 2 — Halkevi dü, ta- rih ve edebiyat kolu üyelerimizden avu- kat Reşad Kaynar tarafından dil inkı- lâbımızın ehemiyeti ve geniş mânası et- rafında bir könferans verilecektir. 3 — Konser: Ar kolu üyeleri tarafından, 4 — | Salon herkese açıktır. ... Şehremini Halkevinden: 28/eylü1/198 pasarlesi günü saat 2030 da Evimizde dil bayramı münasebetile bir topluluk yapı- Macaktır.. Davetiyeler Ev sekreterliğindedir. 1 — Konferans dil bayramı, Güneş dil teorisi, terimler 2 - Öz türkçe yazılar ve üiir. 3 - Musik. vey Fatih Halkevinden: Dll bayramı dolayısile 20/9/938 pazaria- si günü saat 15 de Fatih Halkevinde bir toplantı düzenlenmiştir. Bu toplantıya herkes serbesçe girebilir. Türkçe ve Museviler Balatta bulunan (Türk kültür ve yardım birliği) Musevi cemiyeti 26 Eylülün hem Dil bayramına rastla- ması, hem de Musevilerin 5699 dini yıldönümüne tesadüf etmesi müna- sebetiyle türkçe bir beyanname ha- zırlamışlır, Bu beyanname 26 Eylül de sinagoglarda yapılacak olan âyin- lerde okunacaktır. Birlik bu beyannamesinde Türki- yede yaşıyan Musevilerin Türk va- tandaşı . olduklarını (o kaydettikten sonra: «Öz dilimiz Türk dilidir. Bu rühnüvaz dili konuşmak ve konuş- turmak hepimizin vazifesi olduğun- dan biribirimize rekabet edercesine yayım seferbejliğinde (bulunmamız lâzımdır. Vatana olan borcumuz, maddi, manevi olduğuna göre hepi- miz bu borcu ia ile mükellefiz.» de- mektedir. SAKARYA sinemasında Çarın Yaveri VERA KORENE P.R. WILLM Mun sans 19 v1 amelike BOLERO GEORGES RAFT CAROL LOMBARD halk ve talebe matinesi idaresinden, maliye- | Kâzım Dirik ve Kırklareli valisi höyüklerde Kırklareli (Husus) — Vize höyük- lerinde çıkan eserler Türk tarih ku- rumuna gönderilmiştir. Bu höyükle- rin tepesinde sakladıkları 20 asır €v- vele aid medeniyet eserleri de o gün, o medeniyeti kuran milletin evlâdı elile bugün cihan nazarına arzedil- di. Birinci sıra ve Trak Türklerine ald olan bu höyüklerde Trakya ta- rihinin inkâr edilmez bir sahifesi de açılmış oldu. Tarihçilerimizin oldu- ğu kadar dünya tarhçileri için de bi- Ter canlı vesika olarak meydana çi- kan bu eserlerden bugün üçü açıl mıştır. Daha geride mevcud olan 30 kadar höyükte de hiç şphe yok ki onlarda da Türkün çok eski medeniyet eser- leri fışkıracaktır. Şehrimize gelen Edirne müzesi mü- dürü bay Necmi, Vize Kazıları etra- fında şunları söyledi; *— Vize araştırmalarının verdiği ta netice o kadar büyüktür ki bellibaşlı bir Türk medeniyeti, bir "Trak tarihi eserleri meydana çıktı> Bugünlerde Kırklarelinin A: Pa» zar mevkiindeki höyüğün âçı mükarrerdi. Fakat birdenbire hava- nın yağmurlanması, soğuması bu işi bir kaç güzlgeri geri putin Eski bir Albay'ın ölümü 308 de Harbi ye mektebinden © neşet ederek 315 den itibaren uzun Oo müddet Harbiye mektes binde erkânı har- biye ve harbiye sınıflarına süva- ri omuallimliği yapan, o büyük £” harbde sırasile | müstakil süvari / tugayı, 15 inci ve 55 inci piyade tümenleri Oku- mandanlığını yapan 940da haâstalı- gından dolayı tekaüdü ere edilen albay Hamdi Naci Kurutulmuş, kalb sektesinden vefa tetmiştir. merhum kudreti askeriye ve seciyesile tema- yüz etmiş bir kumandan idi, Çanak- kalede büyük yararlığı görülmüş ve bir çok -yerlerinderi yaralanmıştı. Cenazesi 26 eylül pazartesi günü Beyazıd camiinden öğle namazını müteakib kaldırılarak Edirnekapı Şehidliğindeki ebedi medfenine nak- ledilecektir. Teşekkür Ailemizin kiymetli büyüğü İzmir saylavı general Kâzım İnanç'ın ve fatı dolayısile ebedi ayrılık günümüz. de lütfen gerek cenaze töreninde bu- lunan ve gerek faziyelerile kederle rimizi paylaşan aziz dostlarımızın hep- sine teşekkür etmeyi borç sayar ve bu vazife için sayın gazetenizin ta- vassutunu dileriz. Merhumun ailesi efradı — mmm EBTUĞRUL SADİ TEK TİYATROSU Pazartesi Suadiye (ŞEN YOL) da SON TEMSİL İPEK sinemasında Aşk ve sergüzeşt Fransizca sözlü büyük film /Mussolininin nutku (Baş târafı 1 nci sahifede) vakit vardır. Zira sadece B. Benes'in malikânesini idame maksadile mil- yonlarca Avrupalının birbiri üzeri- ne saldırması mânasız ve hatta cani- yane bir şey olur. Fakat Almanyanın bu sabırlı hat- tı hareketinin yanlış bir surette tef- sir edilmesi hatalı hem de çok hatalı Olacaktır. Demokrasi rejimlerinde mesuliyetsizlik hâkimdir. Zira herkes mesuliyeti mukabil veya en yakın tarafa atmağı düşünür, Şimdi milletlerin vicdanı önünde ortaya çıkan mesele tam ve kati şe- kilde halledilmeliydi. Bu tarzı hal için önümüzde müd- det vardır. Fakat ihtilâf mutlaka zu- hur edecekse bunun mevzileştirilme- si imkânları mevcuttur. Ancak batı memleketlerinde hâkim olan tema yüller zamanın totaliter devletlerle hesap görmek için müsaijd olduğu kanaatinde bulunabilirler. Bu tak- dirde bu temayüller karşısında İki ayrı memleket değil, bir tek blok teş- kil eden iki memleket bulacaklardır. Eğer İtalyada, hased peşinde bulunan baylardan, manen burjuva adını ver- diğim kimslerden mevcut ise, bun- Jarın derhal mücadele edemiyecek hale konulacağını beyan ederim.» Duçe, İtlayan mületini esasen gösterdiği süküneti muhafazaya da- vet suretile tahkir etmek istemediği- ni bildirmiş doğrudan doğruya halka hitaben ilâve etmiştir; «Her türlü hâdi karşılamay: hazır bulunduğunuzu biliyorum halk buna müttehid bir «Evet; le cevap vermiş ve Mussolini Okyanus gibi muazzam olan bu sesin bütün dün- ya tarafımdan işitildiğini kaydet- miştir. Mussolini bir nutuk daha söyledi Belluno 24 (A.A.) — B. Mussolini mühim bir kalabalık önünde saat 17 de söylediği nutukta ezcümle demiş- tir ki: «Bütün de e kı isbat etmiş olan eski ve Sök kıymetli bir ırka mensup bulunuyoruz, buna bi- naen tamamen faşist olmak için en iyi vaziyettesiniz. Zira faşizm daima vazife, fedakârlık hissi ve tehlikeyi istihfaf demektir. Alplerin ötesinde hâlâ eski ideolojilere bağlı olan mu- hasımlarımız bizi tanımıyorlar ve tehlikeli olamıyacak kadar akılsızdır- Jar. Bunlar en az dörtte bir asırlık geride olduklarını isbat etmektedir. ler. Bu dörtte bir asır zarfında İtalya dört harpte tecrübe gördü. Bu, se- bebledir ki, müstakbel harbleri de kazanacağız şine bu sebebledir ki, Cenevrede 52 devlet Çekoslovakyanın şimdiki Cümhur başkanmın reisli- ğinde İtalyaya karşı zecri tedbirler kararlaştırmak üzere toplandığı va- kit, İtalyan milletinin muzafferiyet ve cesaretinden bir şüphe etmedim. O zaman şu İki gülünç şık ortüda dö- nüyordu: "Tereyağı veyahut top. Biz topu in- tihab ettik, fakat iyi yapılmış topları. İyi suverilmiş çelik, arkasında aynı madenden İnsanlar olmazsa hiç bir işe yaramaz, Bu insanlar mevcuttur. Alplerdön adalara, çöllere kadar bu insanlar dalma muharebeye hazırdır. Bir kamyon devrildi bir kişi öldü Bir kişi ağır yaralandı, hastaneye kaldırıldı Dün öğleden sonra Kartal ile Mal. tepe arasında ölüm İle neticelenen bir otomobil kazası olmuştur. Hadise etrafında aldığımız malümat şudur: Adapazarı belediyesine kayıdlı 37 numaralı kamyon, bir aydanberi Kar. tal ile Maltepe arasında inşa edilen asfalt yol üzerinde çalışıyordu. Bu kamyon dün şoför Anastasın idare- sinde olarak Kartal ile Maltepe ara- sındaki Lütün enstitüsünün yanında- ki şimendifer köprüsünün önünden geçerken şiddetli yağmurların tesirile yumuşamış olan caddeye saplanmış ve bu saplanmadan dolayı birdenbire devrilmiştir. Kamyonun devrilmesinden içinde bulunan işçilerden 331 doğumlu * ve Maltepede ikamet eden Drama badillerinden Mustafa oğlu Aziz banın atında kalmış ve derhal öl. Kamyonda bulunan diğer işçi yire Draman mübadillerinden Rifat da ağır surette yaralanmış ve hemen hastaneye kaldırılmıştır. Hadiseye derhal Kartal hâkimi, jandarma kumandanı vazıyed ederek tahkikata başlamıştır. Şoför Anastas derhal tevkif edilmiştir. oAnastasın | ehliyetsiz olduğu anlaşılmıştır. Hava vaziyeti Dün sabahtan öğleye kadar hava yağmurlu geçmiş, öğleden sonra bir aralık hava açmıştır. Fakat akşam üzeri tekrar kapanmıştır. Yeşilköy rasad merkezinden aldi. ğımız malümata göre, dün rüzgâr şi- mali garbiden ve saniyede 7 ilâ $ mete re süratle esmişlir. Hava tazyiki saat 14 de 760,9 idi. En yüksek sıcaklık gölgede 21,7, en.düşük sıcaklık ta 14 santigrad olarak kaydedilmiştir. Diğer taraftan dün sabahtanberi Karadenizde şimalden esmek suretile bir fırtına başlamıştır. Bu fırtına va- purlara tesir etmemekle beraber li- manda bulunan kayıkların Boğaza çıkmasına ve Karadenizdekilerin de Boğazdan içeri girmesine mâni öl muştur. Pehlivanköy panayırı açıldı Pehlivanköy (Hususi) — Her s6 ne nahiyemizde açılan panayır bu s6- ne daha geniş mikyasta olarak açıl- mış ve civardan gelen binlerce hak kın ziyaretine sahne olmuştur. Panayırın oaçiması münasebetile Trakya umumi müfettişliği tarafın- dan nahiyemize gönderilen projeksi- yonla Trakyamn kalkınmu hareket leri; Trakya ve Ege manevraları, gü- reş müsabakaları filimi gösteriimiş- tir. Panayıre en çok zevk ve heyecan veren namlı Di güreş- leri olmuştur. Başta Tekirdağlı Hüseyin, Mülâ- yim, Babaeskili İbrahim ve Mustafa pehlivanlar arasında yapılan güreş- ler çok heyecanlı geçmiştir. Panayırımızı ziyaret eden Kırklar- eli mebusu B. Şevket, vali B. Hasib de güreşlerde bulunmuşlardır. Hayatınızda hiç bir yaşta..... Hiç bir vakit gülmediğiniz kadar gülmeğe hazırlanınız... Çünkü: 3 AHBAP ÇAVUŞLAR EĞLENİYOR Türkçe sözlü kahkaha tufani Önümüzdeki Perşembe akşamı: erir > başlıyacak ŞANGHAY ATEŞLER iÇiNDE Ateşler ve yangınlar içinde - harp ve bombardıman altında yanan bir şehirde ue DOLORES DEL RiO müthiş bir macera, GEORGE SANDERS JUNE LANG Ayrca: FOX JOURNAL, Dikkat; Bugün saatli - ve lde Ucuz Halk ve TALEBE Matineleri,