“2! : Mühim ii nokta Modayı herkes harfi harfine tatbik etmemelidir E&ser kadınlar modayı harfi harfi- ne tatbik etmek isterler. Halbuki her moda olan şey, her kadına yakışmaz. Bilhassa şişmanlık zayıflık, kısa ve uzun boyluluk meselesi bu hususta mühim rol oynar. Bunu daima gözö- nünde bulundurmak her kadın için el- gemdir, Şimdi plâj mevsimindeyiz kısa şort- Tarı, bele kadar açık mayoları, plâj el- biselerini bütün kadınlar yaş ve vYü- cut farkı gözetmeksizin giymek ister- ler. Bu kostümler şişmanlara yaraş- maz. Bele kadar açılan elbiseden ta- gan etler, şorttan çıkan kalın baldır. Jar nazara hiç te hoş i kostümlerin zayıflar mahzuru vardır. Cılız kol ve bacakları, sırtın kemiklerini göstermek güzel bir manzara değildir. Şehirde uzun boylu ve şişman olan- Jar nazara çarpan renkleri, ekose ku- maşları, büyük çiçekli emprimeleri, geniş kemerleri, bolero ve yüksek şap- kaları katiyen giymemelidirler. Uzun boylu ve zayıf olanlar koyu renk kumaşları, hiç kemeri olmıyan elbiseleri, Jayo veya kravatı olmıyan el- 'biseleri, dar ve kısa etekleri giymemeli- dirler. Kısa ve şişman olanlara kap, trut- kar manto, enli çizgili kumaşlar, gö“ ğüse büyük çiçek takmak, tünikler, , iki renk ayrı kumaştan yapılmış elbi- Se, yaraşmaz. Kısa ve zayıflarda drape elbise, rağ- lan takma kol, koyu renk elbise, sıkı ve uzun kol, nazara çirkin görünür. Yalnız makiyaj meselesi şiışmanla za- | yıfta aynıdır. Saçın, gözün, cildin ren- | gi Ne sürülen pudra ve kırmız rengi değişir. Fakat her ikisi aynı noktala- Ta dikkat etmeli ve tabillikten ayrıl. mamalıdırlar, Yanaklara sürülen faz- la kırmızın zayıf bir çehrede pek çir- kin durduğunu herkes teslim eder. Şişman bir kadının da yüzüne süre- Ceği fazla kırmızı, sıcakta durduktan bir müddet sonra kendi yüzünün mo- | rarması w m pek garip bir çeh- | Te halini alır, İ Şİ re iyi muhafaza i İçim kolay bir yol Reçel kaynatmak zamanı yaklaşı- yor. Reçellerin bir seneden diğer sens- ye kadar taze kalması için reçel kava- nozlarının ağzını örtecek büyüklükte beyaz kâğıttan yuvarlaklar kesmeli, Reçel daha sıcakken kavanozlara bo-, | şaltmalı, evvelce kesilen kâğıtları ha- fifçe telle vurulmuş taze yumurta akına batırıp kavanozun ağzına ya- pıştırmal » Reçelin sıcaklığı bu kâğıt- Jarı kurutur ve kavanoza yapıştırır. Kiitlar kuruyan yumurta ekı ile ka- Benekli ve paralı kumaşlardan elbi. se, manto, tayör her şey yapılmakta- dır. Resimde görülen modeller düz ku- maşia beneklileri karıştırılarak vü- cüde getirilmiştir: 1 — Pembe fular üzerine lâcivert be- nekli elbise, Kemeri ve üzerine giyilen ceketi lâcivert krep marokendendir. Çilek pomadının faydası Çilek mevsimindeyiz, yüzünde çil olanlar çilek pomadını sürerlerse fay- dasını görürler. Bu pomad cildi ber- raklaştırdığı için çili olmıyanlar da kullanabilirler. 100 gram taze çileği ezmeli, içerisine bir kahve kaşığı tat- U badem yağı koyarak karıştırma! Düz olarak bir kahve kaşığı patates unu ilâve ederek pomad haline gelir. meli İnce savaşpurdan bir muslatil al- malı, iki göz ve bir burun yeri için makasla yer açmalı, Yüzdeki çiller Üzerine pomadı sürmeli, cildin içine girmesi için elle yedirmeli, patiskaya da bu pomadı bolca sürerek yüze ya- pıştırmalı Bu pomad stirülmezden evvel yüz güzelce yıkanıp temizlenmeli ve uzan- mış olarak Iki saat kadar muhafaza etmelidir. amensamasamansaras sensen sese esen hn deri gibi bir şey olur, havayı ge- çirtmez, reçeli bozulmaktan gayet iyi muhafaza eder. MAZİNİN YÜKÜ ALTINDA. Aşk ve macera romanı Nakleden: (Vâ-Nâ) Allaha yalvarmağa başladı: «— Bilmek istemediğler bu şeyleri babanı söylemesin... Yarabbi!.. Söyle- mesin!..» Fakat yeniden Atıf beyin sesinin yük- seldiğini işidiyor; cümleleri duyuyor; ve birdenbire o müthiş hakikatle ği Yaşıyor: Kardeşmişleri İkisi de mükadderatın lânetlemesi | imiş... | Başı döndü, gözleri karardı ve bir. | denbire oraya boylu boyunca yığıldı. ... Atıf masasına abanıp bir müddet Ağladıktan sonra salona geçerken, ha- | ının Üstünde Nazanın upuzun baygın yattığını görünce kızının herşeyi öğ- Tenmiş olduğunu anladı. Artık zavallı adamın üzüntüsüne pâyan yok... Haftalarca beyin hüm- masından kıvranan yavrusunun başı ucunda gece gündüz bekledi. Hasta- ık esmasında, zavallı baba, yirmi se- ne ihtiyarladı. Artık işleri dahi onu alâkadar etmiyor... Her şeyi tasfiye etti... Ve bütün ömrünü, günden gü- Tefrika No, 32 ne iyileşen kızına ayırdı. ... Nazan hastalığı atlatınca hayatı bambaşka görmeğe başladı. Bu mese- leyi uzun uzun düşündü. Babasının perişan hali, kızcağızı müthiş surette #arsiyordu. Kaderin hazırladığı facıanın için- den, mümkün mertebe salim kurtul. manın çaresini aradı, Bir gün, babasının ellerini avuçla- rını içine alarak: — Babacığım! Bak ben artık iyileş- İ tim.. Hem emin ol ki manen de ra- hatım... Çünkü kararımı verdim... Ce- JAl benim kardeşim.. Bunu gayet ta- bit olarak kabul ediyorum. Sen, Lâmia hanımın adresini biliyor musun?.. Ben o zavallı felâketzede kadınla gö- rüşmek istiyorum... İkinizin haksız yere bu derece ıztırab çekmenize gön- Yüm kafi olamıyor.. Mazinin yükü altında böyle ezilmemiz doğru değil- dir, İhtiyar adam, gözleri yaşararak yavrusuna baktı: Nazan hissiyatını doğru mu söylüyordu, yoksa babasını AKŞAM Caketin içerisi elbifenin kumaşından | kumaşındandır. kaplanmıştır. 3 — Lâcivert sürahtan elbise ve be- yaz üzerine lâcivert benekli sürahtan manto, Elbisenin kemeri, mantonun Pişmiye İKi taze yumurta, bir bardak pudra şekeri, iki çorba kaşığı kakao, otuz tane pöli bör bisküisi, on bir çorba | kaşığı sulandırılmış ğ (100 gram) biraz toz van risine toz şekeri ve vanilyayı ce çırpmalı, ateşte sulandırılan (ka- tiyen kız 1amelı) vejetalin yağını | on bir çorba kaşığı olarak ölçmeli, şe- kerli yumurta içerisine kakao İle ilâ- ve ederek karıştırmalı, krema yapmalı. Bisküileri avüç içeri küçük parçalara kırarak ufalamalı, hazırla- nan kakaolu krema içerisine karıştır- malı, Yağ geçmez bir kâğıdı yaymalı üze- rine tenceredeki bisküili, kremalı ha- muru boşaltmalı. Kâğıd içinde buna gayet kalın bir sucuk şekli vererek kâğıtla beraber yuvarlayıp sarmalı. Öylece serin bir yerde 24 saat bırak- malı, Buz dolabı varsa bir iki saat teselli için mi bu sözleri sarfediyor?.. Fakat genç kızın açık alnında, te- miz ve doğru bakışlı gözlerinde büyük bir sükün ve metanet görünüyordu Baba, bir müddet düşündüklen sonra: — LAâmia hanımı ne yapacaksın? » diye sordu — İşittiğime göre oğlu başını alıp uzak seferlere gitmiş.. Kadın yapa- yalnız perişan bir haldeymiş.. Onu | buraya çağıracağım... — Buraya mı?.. Nasıl olur, kızım... — Babacığım!.. Sen benim muvr- İ zeneli bir insan olduğumu bilirsin. Emin ol ki münasebetsizlik yapınam... İhtiyar adam hayran hay kızını süzdü: Doğrusu bu yeni nesil, haya- İ tan umulan ve umulmıyan darbeleri- | me karşı metanetle göğüs germ ni ns Ayi biliyor!... Böyle vaka kendi şeklin- İ de yetişmişlerden birinin başından geçseydi, eski romanlarda olduğu gibi ya intiharla yahud da verem döşeği- ne serilmekle nihayetlenirdi. Kendile- ri dahi hayatlarını idare edememiş, işte bu hale gelmemişler miydi? Lâ- mla bir taraftan matem içinde, o bu- rada perişan!... Hâlâ da siikinmesini, bu yükün altından kalkmasını bilemi- yorlar, beceremiyorlardı!. Halbuki Nazan, sırf devrin nikbinli- dinden aldığı bir kuvvetle feleğin her türlü darbesine rağmen ezilmemeğe 4 — Şarabi üzerine gri benekli elbi- se, Kısa bolerosu kumaşın ters tara- fından yapılmıştır .Gri üzerine şara- bi beneklidir. $ — Kırmızı üzerine beyaz paralı krep dö şin elbise. Yakası ve önünde- ki beyaz jile beyaz krep dö şindendir. n pasta içerisinde bırakmak kâfidir. Kâğıttarı Tosto gibi bir yuvarlak çıkar, bunu keskin bir bıçakla bir par- mak eninde dilimlere taksim etmeli Arzu edilirse bu Üzerine iri toz şeker, sandım çikolata, yahut | kızarmış ve dövülmüş badem yahut fındık da serpilebilir. Bu pasta kırk kuruşa yapılabilir ve altı kişiye bol bol ikram edilir, Saçların rengini > için . Beş dakika bir dıktar sonra tülbetien sü- Tik olunca bununla saçlarınız çalkalayınız. Eğer saçlarınızın rengini daha fazla açmak İsterseniz tarif edilen papatyalı, çaylı gül suyu içerisine 200 gram (elnture de rhubarbe A 1/5) karıştırınız. Bu İlçe ecraneden alabilirsiniz. nasıl azmetmişti, Atıf bey ufukta parlıyan hafif ümid ışığına kapılarak haftalardanberi ilk defadır gülümsedi. — Peki kızım! Görüyorum Ki siz gençler, hayatı daha Iyi anlıyor, daha İstediğin gibi ha- «Celâlciğim! Eardeşim O günden sonra uzun müddet has- talandığımı, ölümle çarpıştığımı ek bette duymuşsundur! Yaşamak isti- yorum. Çünkü ben hayatta mukadde- rata esir olmağa kail değilim. Katiyen kaniim ki, hâdiseler insanları değil, insanlar hddiseleri yaratır İyileşdikten sonra bambaşica bir ha- leti ruhiye içindeyim. Olup bitenleri, serin karla, uzun uzun düşündüm ve bunu bir. facia gibi karşıladığımız için kendi kendimizle alay ettim. Kardeştimmişsin! Oh, ne iyi.. De mek bizi biribirmize cezbeden kuvvet, dir kan çekmesinden başka birşey de- Yümiş! Hattâ seni daha yeni tanıdığım 24 manlor, muhabbetime isim koyama. miş: ye kaç kere düşünmüşümdür. Ekseriya #k intiba en doğru olanıdır. — Ah, Celâl ağabeğim olsaydı / -di- | Eminim ki sen de benim fikrimdesin. | Çünkü her #kmiz da maddeten sağ- ek çok rağbet bulk muştur, 4 Koyu renk ipekli elbiseler üzerine açık rı pembe, mavi, sarı, yeşil kısa bolero giymek ta- ammüm etmiştir. A Vual dö sudan (kalır mus- Hnden) mantolar modadir. modadir. paralı, açık e her ne * Benekli kumağar ut koyu renk ü suretle olursa ol: tedir. A Çiçekli emprimeden birçok renk çi bet edilmektedir. *X Çiçekli kyor. * Tiğ iğnesi ve keten tiresi ge örülen yakalar pek çok elbiseleri süslemektedir. ziyode kumaşlara rağ- faydan menio yâp:- # Yazlık elbiselerde nervür ve düğme görülmekiedir. A EN MUŞKULLERE CEVAP Yemek pişirmek güç bir şey değildir Taksim Topçular caddesi, B. T.: Ye- mek pişirmek sannettiğiniz kadar değildir. Basit yemeklerden yavaş öğrenirsiniz. 1 — Soğan ayl men soğuk h risine ot enin kapağı açınız. Y k er. Yalnız ate yemeği koyuner gazı kısnız ve AKI yemeğin suyunu çeğip çekmediğini trol ediniz. Bardakların çabuk kırılmaması içi Selma E. V.: Sayfiyede, balış mek yerken tabak ve bardaklı kırıldığından şikâyet ediyorsunuz. Bu gi- baklar 2 zor kırıdıkla et ederler. Bu suretle pişen n için pek çok h lam, manen salim insanlarız. Dar larımızda aken kan ayni temizlikte dir, Şimdi yaptıklarımı ve kararımı din le: Anneni gidip buldum. İddialarımın doğruluğile onu ikna ettim, Kendisi bir haftadanberi bizim evdedir. Ba- bam çifliği idare etmesi için İzmire emniyelli bir adam yolladı. İki ihtiya: artık nisbeten sekin ve mes'utturlar. Yegâne derdimiz sen- sin... Babamızın işini idare etmek de senin vazifen... Çünkü malüm ya, bi 1, o hasta bir adamdır. mu alır almaz gel, Ev > neşeyle dolsun. Fakat samimi, daha candan bir neşe... geldikten sonra, ben yaramaz © Atıfin elinden tutar, sen de haş ha Sen | göz Zünd Çünkü doğrusu Miskanı yorum; Senin hem annen, hem ba ban var. Bu suretle ben de «ÂAnne'» tak bir göğüs dbu- lurum... (Romanın sonu 12 net sahifemizdedir) Pek yakında Bu sütunlarda (Vâ — Nü) nun diğer bir güzel romanı başlıya-