7 Mayıs 1938 Tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 3

bali « erin azra oka ktir. | iB gün ye t 1 ma va ; top ihse- . | göre, asın linde arile. AZO» Lillete | rada, bah” etler esin” disini için esin& Jacâ- Ağuş- vas” ala'da Likal Tr, AKSAMDAN AKŞAMA. | Binicilerimizin diğer mes- * lektekilere verdiği ders Binicilerimizni Romada Kıral ve bilhassa Mussolini müsabakasındaki muvaffakiyetler, yalnız bizim gaze- teleri ve efkârı umumiyeyi değil, bizzat İtalyan matbuatını da fev- kalâde müteheyyic etti, Giomale &İlalia (diyor ki; eTek- nik, atletik ve moral yüksek vasıfları haiz olmadıkça hiç bir ekipin Musso- lini kupası yarışı gibi en çetin bir im- ilanı kazanmasına imkân yoktur. Bu sebepledir ki Türk süyarileri dün- Yanın en. kuvvetli ve mahir süvarileri Brâsında haklı olarak mevki almış- İağtır, Ve bunu yüksek bir Jiyakatle Mmühufaza edeceklerdir.» Gelen diğer tafsilâttan da anladı Eumıza göre, Mussolini kupası mükâ- fatı, cidden, bir tesadüf, yahud atın fevkalâde koşmak kabiliyeti, süvari- nin fıtri biniciliğile kazanılacak neyi- den değildir. En ufak teferruatına kadar, nısıf, hattâ çeyrek hatalar sa- yılmış; en az yanlış yapan bizimki- ler, muhtelif devirler neticesi kupayı kazanmışlardır. Demek ki, bir sabah refikimizin de kâydettiği gibi, bu, yalmz Türkün anânevi biniciliğinden ileri gelmiş bir muvaffakiyet sayılamaz. Asri an- lamda yetişmiş olmanın kupayı ka- Zanmamızda büyük bir dahli vardır. Ulus refikimizde, Fatay diyor ki: Süvarilerimiz bize derin bir haz, ve Türk sporunun her şubesinde çalışan Bençlerimize de güzel bir ders verdi- ler: sebatla, metodla, ve yalnız sanat Aşkı, millet adını yükseltmek iradesi We çalışmak dersi! Dikkate şayan olan şudur ki, Tür- kün en eski ananelerinden biri olan binicilik, gene en eski fakat ayni za“ Manda modern müessesesi olan or- m terbiyesi içinde bu mükem- mel neticeyi vermiştir; Türkün isti- dadı, böylece, beynenilel bir ölçüş- | mede birinciliği kazanmıştır. Fakat bir hakıma da binicilerimiz, im milli bünyemiz dahilindeki ya- Tişta kupayı almış sayılmazlar mı? Zira âlimden doktora, muharrirden Tessama, spotcudan musikişinasa, Sanayiciden tüccara kadar, her türlü Sahat ve meslek erbabımızın en bü- Yük hedefi şudur: Beynelmilel olmak, Yahi diğer memleketlerde kendi işle- | rihe tekabül eden şubeler müntesip- lerile ölçüşmek, onları geçmek... İşte bu hedefe doğru yarış eden bütün Türk meslekleri arasındaki müsaba- a da süvarilerimiz birinci geldik- lerinden bu bakıma göre de alkışlan- mağa lâyıktırlar, *Sehatla, metodla, sanat ve mes- Tek aşkiler onların izinden koşmak, Fekorlarmı © kırmak, - yalnız diğer Sporcular için değil - bütün Türkler — bütün diğer meslekler münte- ileri için, hepimiz için, vazifedir. Bu tarzda düşünülecek olursa, bi- hitilerimizin muvaftakiyetindeki bü- Yük mâna büsbütün orlaya çıkar. â-Nü) Galatasaray talebesinin resim sergisi Galatasaray lisesi talebesi tarafm- l her yıl açılan resim sergisi yarın im 14 de mekteb salonlarında açı- ir ve müteakiben muallim Sey- eddin ve Sezzi Asalın yetiştirdikle Tİ amatör talebe tarafından bir kon- Elektrik şirketi | Brükselden gelen müdür dün Ankaraya gitti Brükselden şehrimize (geldiğini yazdığımız elektrik şirketi müdürü B. Spesiyal, beraberinde şirketin fen işleri mütehassısı B. Klaren olduğu halde dün sabahki 'Toros ekspresile Ankaraya gitmiştir. B, Spesyal Ankaraya gitmezden evvel, Nafia Vekili B. Çetinkaya ta- rafından kabul edilmesi için, Nafia Vekâleti İstanbul başmüfetti va sıtasile müracaat etmiştir. İstanbul elektrik şirketi direktörü B. Dölakruvo da müzakerelerde bu- lunmak üzere dün akşamki ekspres- 1e Ankaraya gitmiştir. Şirketin sarfiyat ve varidat işinin köntrolüne devam edilmektedir. Na- fia Vekâleti heyeti teftişiye reisi B. Şefiğin riyasetindeki komisyon, gün- lük masraf bordrolarını muntazaman vize etmektedir. Bakır şilebinde bugün çay verilecek Şilepçilik şirketi tarafından satın alınıp gelen Bakır gemisinde bugün saat 16 da şirket tarafından hükü- met erkânile matbuat şerefine bir çay ziyafeti verilecektir. Davetliler, saat 15,5 da Galata yolcu salonundan hareket eden Za- man motörile gemiye gideceklerdir. Florya trenleri Hazirandan itibaren yaz tarifesi tatbik edilecek Devlet Demiryolları dokuzuncu iş- ietme müdürlüğü Sirkeci - Küçüle çekmece banliyosu için yaz hazırlık- larına başlamıştır. Geçen sene yapı- lan tenzilâtlı yolcu tarifesi çok İyi netice vermiş, pazar günleri bilhassa Floryaya gidenler çoğalmıştı. Bu sene de Floryanın ayni rağbeti göreceği muhakkak olduğu için do- kuzuncu işletme bilhassa pazar gün- leri halkın trenlerde rahat seyahati- ni temin maksadile tedbirler almak- . tadır. Bu meyanda imkân nisbetinde vagon adedinin arttırılması şimdi den kararlaştırılmışlır. Tren tarifesinde bir değişiklik ya- pılmasına lüzum görülmemiştir. Ya- ni geçen sene yazın tatbik edilen ta- rife bu sene de tatbik edilecektir. 31 mayıs salı günü akşamı şimdiki kış tarifesi kaldırılacak ve 1 haziran çarşamba gününden itibaren yaz ta- rifesi tatbik edilmeğe başlanacaktır. Bu tarifeye göre geçen sene oldu- gu gibi öğleye kadar her yarım saat- te bir ve öğleden sonra da 45 dakika ' da veyâ saatte bir tren Sirkeciden Floryaya kalkacaktır. Buna mukabil akşam üzerleri de Floryadan buraya her yirmi dakika, yarım saatte bir tren hareket edecektir. Ayrıca ihtiyaç nisbetinde ara tren- leri kaldırılması kararlaştırılmıştır. Haklı şikâyetler Inkişaf edemiyen garson ve manikür Bir kâritmiz yazıyor: İki gencin derdini dinledim. Biri yemek yediğim lokantada gorsondur, diğeri manikür. Besleri varmış; sağdan soldan teş- vik görmüşler. Baz ve garkı dersleri almak istemişler. Beyoğlu Halkevin- de, veya konserratuarda çalışmak arzusunda bulunmuşlar. Fakat henüz muvaffak olamamışlar. na, hattâ - gursonlar cihetinden - Cumartesi geceleri sabahın birine kadar çalıştırılmaları tarzıdır. Şayed Garpte de bu usul olsaydı İtalyadan bir Karuzo ve ne de İsveç» ten bir Greta Garbo çıkardı. Benim menikürden veyahut gar- sondan yüksek kabiliyekte artistler çıkacağını tahmin ediyorum zanno- lunmasın. Yalnız ve sarahaten kana» atim bizim de çallşıkan tabakadan sanatkârlar, musikişinaslar çıkacağı merkeeindedir. Elverir ki heveskür. lara ve müstald gençlere meydan bi- rakılsın. Öyle bir meydan ki aynı zamanda geniş geniş teneffüs edebilsinler. Ci- gerleri taze hava alsın. S.M. İş kanununun hududları içi- ne girmiyen işçiler için de, bu gibi vaziyetleri öhliyecek, Türki- yenin her ferdine inkişaj imkâ- nı verecek bir nizam isteriz. Istanbula kaçmışlar Kız «şikâyetçi değilim, evlen- meğe karar verdik» diyor Dadayın Kutkelik Köyünde Ali ve kardeşi İbrahim birkaç arkadaşlari- le bir olarak aynı köyde oturan Şe- fika adında bir kızı kaçırmışlardır. Mahalli zabıta ve adliyesince yapı lan araştırma neticesinde firariler ve Şefika orada © bulunamağdıkların- dan yakalanmaları için muhtelif vi- lâyetlere ve bu arada İstanbul müd- delumumiliğine de müracaat edilmiş- tir, Bu müracaat üzerine yapılan araş- tırmada firarilerin İstanbula geldik- leri anlaşılmış ve müddelumumilik dün Ali, İbrahim ve Şefikayı burada yakalattırmıştır. Dün öğleden sonra firariler müd- deiumumiliğe — teslim edilmişler ve sorguları yapılmıştır. İbrahimle AH ifadelerinde Şefikayı zorla kaçırma- dıklarını söylemişlerdir. Kaçırıldığı iddia edilen Şefika da: — Beni kaçırdılar amma, kendim gikâyetçi değilim. Al! ile evlenmeğe karar verdim, Şimdi evleneceğiz. Demiştir. Şefika on sekiz yaşını ikmal etmiş bulunduğu cihetle ken- disini iğinlden dolayı All ile İbrahi- min tevkiflerine lüzum görülmemiş- tir. Ancak kız kaçırmak suçundan dolayı İbrahimle Ali haklarında müd- delumumilik kanuni takibata giriş- miştir. Şişli - Silâhtarağa arasında otobüs işliyecek Silâhdarağa - Karaağaç - Şişli a- lan müracaat belediyece kabul edil- miştir. Yakında yolcu bilet tarifesi tesbit edildikten sonra bu hatta da otobüs işletilmeğe başlanacaktır. ediliyor, . i Onuncu sergi . Yerli Mallar .... sergisi için hazırlık başladı Mili sanayi birliği idare heyeti dün toplanarak, bu yaz açılacak olan onuncu ve sonuncu yerli mallar ser- gisi hazırlıklarile meşgul olmuştur. Serginin bu sene de Galatasaray li- sesinde açılacağını yazmıştık. Mek- teb idaresile birlik arasında bu hu- susta anlaşma olmuş ve keyfiyet usu- len Vekâletin tasvibine arzedilmiş- tir. Bu münasebetle mekleb dahi- linde de hazırlıklara başlanması için Vekâletten emir beklenmektedir . Bu sene 10 yıllık sergicilik hakk- kında bir bröşür hazırlanması ve hususi bir paviyan vücude getirilme- si düşünülmüştür. Bröşürün hazırlanması kararlaştı- rılmış olmakla beraber paviyon me. selesi çok masrafa ihtiyaç gösterdiği için tamamen karar altına alınama- mıştır. İmkân bulunduğu takdirde 10 yıllık sergicilikte şimdiye kadar yapılan işleri gösterecek olan bu paviyonun meydana getirilmesine ça- ışılacaktır. Bröşürde de on sene- denberi kurulmakta olan sergilerin halka yerli malını sevdirmesi baki- mından başardığı işler gösterilecektir. Bir kamyonla bir tramvay çarpıştı Şoför Fuadın idaresindeki Çatalca “ kamyonu, Eminönünde vatman Ce milin idaresindeki tramvay arabasi- le çarpışmış, her ikisi de hasara uğ- ramıştır. Tütünlerimiz Avrupada tedkikler yapan inhisarlar müdürü geliyor İnhisarlar idaresi umum müdürü B. Mitat bir haftaya kadar Avrupa- dan şehrimize dönecektir. Umum müdür, Türk tütünlerinin sürümünü arttırmak mevzuu Üzerinde tedkik- lerde bulunmuş, bilhassa İngiltere tütün satışı etrafında Londrada te- maslar yapmıştır. Dün kısaca bahsettiğimiz, İngiliz. lerin çoklukla aradıkları OVirjinia cinsi tütünleri de memleketimizde yetiştirildikten sonra İngiltere ile tü- anlaşılmaktadır. İngilizler en çok sert tütün ariyorlar. Türk tütünleri Kalite itibarile bir çok memleketlerin tütünlerine reka- bet edecek hale gelmiş olmaktan başka, yapılan çalışma ve teşvik s0- nunda cins itibarilede bir inkişaf meydana getirilmşitir. Sert, tatlı sert ve sair bir çok evsafı haiz tütünler memleketimizde çoklukla yetişebil. mektedir. Tütün satışından başka mamul 'Türk sigaralarının da Avrupada sa- tışını temin etmek maksadile çalış malara devam edilmektedir. Nümuns olarak gönderilen sigaların iyi kar. şılandığı ve satışa daha fazla arze- dilmek üzere talebler olacağı tahmin . Yalnız, Allahvere de, onun rengi de yaprak yeşili olmasal... Sahife $ SOHBET: Sözden söze ı SAMİMİYET — Divan edebiyatı şa» irlerimizi sevip sevmediğini sormuş- tum. «Hayır dedi, onlar hiç bir zaman samimi değildir: inanmadıkları, duy- madıkları şeyleri söylemişlerdir.» Yalnız manaya bakacak olursak yan- ış bir hüküm değil. .Mazmun» edebi: yatında mâna samimiyeti olur mu? şiğrimizin iğtibarı bakidir» diyor, «Res m-i kühen»e büyük bir kıymet vermi. yor ki onun bu yer yüzündeki gerçek macerasını söylesin. Divan edebiyatımız impassible, yani ihtiraslardan uzak olmağa meyleder. kubbede bir hoş sada imiş.» n SÜKÜN, — Gençliklerinde, beğen- içindir. Yaşlandıkça fikirleri içlerine daha iyi işler, aşikâr birer hakikat ha- Tini alır, Artık onları sükün ile, tebes- ümle aöl pane daş Şiddet, çok defa, kendi içimizdeki mücadelenin bir aksinden başka bir şey değildir. Sükünda, en şiddetli hü- cumlardan daha yıkıcı bir istihkar bulunabilir, m KÜLTÜR. — Yeni çıkan bir resimli mecmuada, birtakım kız, kadın, sine- ma yıldızı fotoğrafları arasında, Tâ. tin müverrihi Takitus (Tacite) hak- kında bir makale var, Görünce gülece- ğim tuttu ve vaktile Cem'de, Ağma im- zasile çıkan bir manzumenin bir bey- tini hatırladım: «Bir saray, bir külbe, bir çerge oturmuş yan yana, «Bak, Stanbul'da müsavatın celi burhanma. Fakat makale, büyük edebiyat tarih- çimiz İsmail Habib'in imzasını taşi- yor; hiç şüphesiz itinalı bir tedkikin mahsulüdür, Lâtin müverrihinin ese- başka bir şey değildir. Ancak o iki par. çayı biribiri ile iyice telif edememiş, uzlaştıramamıştır, Gerçi içinde, kendi zihninde onlar birdir, fakat söylerken, bittabi iki parçaya ayrılır, Biz de on- ları ayrı ayrı şeyler sanırız, Hiç şüphesiz ki bazı fikirler aklımı» za bir arada, yani bir hamlede geliyor. Evvelâ biri, sonra öteki değil; birbiri. ne karışık olarak, tek bir vücud teşkil ederek, biribirini tadil ederek... Fakat (Devamı 4 üncü sahifede) Nurullah Ataç an dl il zile ii a