Beynelmilel son bi maçın Mi Beraberlik sayıları hep devreler biterken yapıldı Almanya ve Hollanda milli futbol ta kımları geçen pazar 2-2 berabere kal- mışlardı. Bir telgraf, bir radyo haberi olarak kısaca öğrenilen bu neticeye aid birkaç stırın, muhtelif memieketlerin milli takımları arasındaki maçları m6 rakla takip eden okuyucularım” zı latmin etmiyeceğini bildiğimizden müsabakanın tam tafsilâtını aşağıya nakletmeği faydalı bulduk. Maç Düssetdorf şehrinin bu oyun için tatil ve tevsi edilmiş olan stad- yumunda 70000 seyirci önünde oynan- mıştır. Oyunun dörtte üçü Almanya takımı iehine cereyan etmekle bera» ber Alman muhacimlerinin gol çıka» Tamaması takımlarına, hakedilmiş bir galibiyeti verememiştir; Maç, güneşli bir havada oynanmış ve geçenlerde Londrada İngiltere - Macaristan maçını idare setmiş olan Fransız hakem Leclerg tarafından ida» re edilmiştir. Takımlar sahaya şu şekillerde çık- muşlardır: , Almanya: Jakob - berg - G , Go er - Lehner, Hohmar pan, Günther, Hollanda: Halle - Wilvers, Van Cal- denhove « Paarne, Andriessen, Van Heel - Wels - Van Spaendonek, Bat huys, Heetians, Van Nellen. Hollandalılar rüzgârı arkalarına ak maşlar ve ilk Alman hücumüunu kestik- ten sonra hasım kalesine inerek Jakbu tehlikeli vaziyetlere düşürmüşlerdir. , Biraz sonra oyun müsavi bir: şekle girmiş, Almanların yerle beraber pas- larına mukabil Hollandalılar açıklara zuun paslarla oynamağa başlamışlar. dır. Bu suretle Almanlar daha rahat oyna mak fırsatını bulmuşlar, fakat tam formunda olan Hollanda müdafii Van Caldenhove yerinde müdahelelerle 8 Kınları durdurmuştur. DİREĞE ÇARPTIKTAN SONRA Ancak yirmi yedinci dakikada Gunt- her'in bir şütü direğe çarparak geri gelmiş, Lehner topu kafa ile alarak Pri- edel'in önüne atmış; oda hafif bir do- kunuşia Almanyanın-birinci sayısını kâydetmiştir. Bundan sonra Alman- Jar tazyiklerini arttırmışlar, fakat Al- man muhacimlerinin topu'çiğnemeleri veya bitmez tükenmez paslaşmaları Hollanda Kalesini ikinci bir tehlike» » den masun bırakmıştır. BERABERLİK SAYISI Kırk birinci dakikada, Wels'in orta- ladığı topu yakalamak için fırlayan Jakob muvaffak olamamış ve top sol gçik Van Nellen'e geçmiş o da şüt çek- miştir. Top kaleye girdiği halde Gold- brunner hemen dışarıya çelmiş, fakat Bakhuys itiraza meydan” vetmiyecek şeklide topu tekrar kaleye sokmuştur. Maçta hazır bulunan 15000 Hollan- dalı, hep bir ağızdan şarkı söylemeğe başlamışlar ve bu şarkı devrenin bit- mesine kadar sürmüştür. İKİNCİ DEVRE İkinci devrede oyun ağır başlamıştır. Sahadaki don açıldığı için çamur oyu- na tesir etmiştir. Fakat bu'pek azde- vam etmiş, oyun canlanmış. Hollanda» hlar üsüsüte iki korner çekmiş, Jakob kurtarmıştar, Bundan sonra Almanlar gene hâki- miyeti ele almışlar, fakat ilk devrede olduğu gibi muhacimlerinin mütema- di paslaştaları ve hiç şüt çekmemele- Tİ yüzünden gol çıkaramamışlardır. Garip bir tesadüf eseri olarak Alman- lar ikinci gollerini gene yirmi yedinci dakikada atabilmişlerdir. Demarke va- ziyette bırakılan Lehner Hollanda kale- cisinin sağ tarafına siki bir şüt çek- miş, Halle plonjon. yapmasına rağ- ran gole mani olamamıştır, Bundan sonra Almanlar ferta bir tak- Jan6s, Münzen- brunner, Kitzin- , Friedel, Sze- Bu haftaki lik maçlarından sonra /- Gazetelerde okumanız muhtemel olan bazı bombardımana ri N p (Ali Rıza, Gündüz, Nâzım veya Rasili) karşı taraf müdafaasını deldiler ceklerine, hep birlikte geri geri çekilme- ğe başlamışlardır. Oyun sonlarına yaklaşır ve seyircile- parçalar maruz kaldı !paslar yapmıyan ve bilhassa şüt çeken yeni muhalemler bulmak mecburiye- i tnde olduklarını kaydetmektedirler. rin bir kısmı staddan ayrılırken Hol |' Alman idareciler, Faik oyunlarının landa merkez muhaciminin kasdi bir |! bir galebe ile müküfalatlanmamış ol- tekmesile Alman merkez muavini Gold-| | masına müteessir olmakla beraber İyİ brunner'in burmfarılmış ve onun ye- |: rine Szepan geçerek takım on kişi kak mıştır. Oyunun bitmesine birkaç daki- ka akla bir Hollanda hücumunda Wels'in ortaladığı topu Bakhuys kale» ye sokarak Hollandanın beraberliğini temin etmiştir. SAHANIN HÂKİMİ İKİ OYUNCU Bütün maçta fevkalâde oynıyan iki oyuncu olmuştur; bunlarda: Alman ( takımından Szepan, Hollanda takımın-|! dan Caldenhove'dir. Bunlardan sonra * bir oyun çıkardıklarından dolayı meim- İnun bulunmaktadırlar. Hollandalı idareciler ise, oyunun İ başlangıcına göre böyle bir netlee ümid Uşak Ergenekon kiübünün yıldönümü Uşak (Akşam) — Şehrimizin Erge- nekon idman yurdu on üçüncü yıldö- nümünü Halkevi salonunda verdiği mü- i Almanlardan Lehner, Munzenberg ve |, samere ile kutlandı. Salonu doldu- Hohmann; Hollandalılardan Van Heel,| ran güzide davetliler arasında Bursa Wels ve Bakhuys en fazla muvaffak olanlardır. Futbol münekkidieri, Hollandanın mümkün oldtğu kadar kısa bir zaman ; sporuna ötedenberi değerli yardımla» rı dökunan Maraş saylavı B. Alhettin Tirit oğlu . da bulunuyordu; ; Müser. mereye cumhuriyet marşile başlandı. o İ© hatasına düşmüşler, top Hollanda | içinde takımlarını değiştirmek, Alman-| (Gömdüğüm © cihan) . unvanlı piyes , r.uhacimlerine geçtikçe üstlerine gide-| yanın ise topu çiğnemiyen, lüzumsuz . 5 Şubat 1937 Bizde kadın rolü yapan erkek artistler Tiyatro mütehassısı Eybert: — Sizde tiyatroya genç kızlar hiç rağbet etmiyorlar... Bu gidişle korka» | ruh ki erkekleri kadın rolüne çıkârâ caksınız... diyor, Bu söz üzerine aklıma bizde mü- kemmel -kadın rolü 'oynıyan. artistler. | geldi. Düşündüm? Şimdiye kadar bizde kimler kadın rolüne çıkmıştır. Gözümün önüne büyük Behzad geldi. Behzad isterse erkek rolünde gösterdiği büyük muvaffakiyeti kan dın rolünde de gösterebilir. Hele bir Arab bacı olursa ömür- dür... — Ayo.. buğün patlıca dolması yas pacaktım. Hattâ bir kere onu Arab be cı kıyafetinde görenler Behzad oldu- ğunu tanıyamamışlardı. Sonra büyük Behzada en ziyade yakışan kadın kıyafeti nedir bilir misiniz: Havayen genç kiz kıyafeti. «Lüks hayat: ın bir temsilinde Belh: zad bir sürpriz yapmış, birdenbire de- kolte bir kıyafetle Havaylı kız olarak sahneye fırlamıştı. Sazdan bir eteklik... Göğsünde süt- yen... Belini kıwra kımra öyle bir dans etmişti ki... Sonra meşhur Hazım da isteyince mükemmel kadın olur. zaten sarı olan saçlarımın üstüne altın renkli * bir peruka taktı mı?. bir bakışı ile er- | kekleri çıldırtacak bir Alman kadını- na benzer. Son zamanlarda komedide pek zi- yade muvaffak olan Mahmudu bir kâdın rolünde - hatırlıyorum. aman o ne mahalle karısıydi. Çanakkale testisi gibi iki elini iki böğrüne ko- yip: — Ayol ben abokat gibi karıyım.. benimle dil yarışına çıkacak kadının dilini yutarım.. Son zamanlarda erkek rolü Kadar çok kadın rolü oynıyan aktör Naşid- dir. Öyle bir süslenip püslenip, pud- raları, allıkları sürüp, sürmeleri çe- kip, kirpiklerini uzatıp, kulağına kü- peler, boynuna gerdanlıklar takıp sahneye çıkışı vardır ki görmeğe de- ğer... İkide bir gözlerini baygın bay- gın süzerek: — Ayol ben ateşli kadınım. ateşli kadınım ben.. diye sahneyi güm güm inletir. Birde Sürpik Dudu rolünde Naşid enfestir. Evlenmek istiyen şişman bir Ermeni madamı... Kendisinin evlen- mesine oğlu mani dimak İstiyor. Sür pik Dudu delirecek... Her ne hikmetse Naşid dalma er- lenmek istiyen yaşlı, ateşli kadın rol- letine bayılıyor. Sonra en bayıldığı rollerden biri de kocasına son derece hâkim bir kadın olmaktır. — Herif. herif. çöz ayağımın ba- Diye zaman zaman kocasının gıri- lağına sarılır.. ve kart kadın rolünde; Büyük Behzad, Hazım, Mahmud, Naşid, min Beliğ ve nihayet zenne Necde kadın rollerinde muvaffak olmuşlardır. Bay Naşid. Bay Necdet o— Bay Emin Beliğ — Bir busem cihana değer... gözlerini süzer. Şimdi saçlarının yerinde yeller esen doktor Emin Belig de daima Tıb- biye mektebinde verilen : müsamere lerde kadın rolünü oynarmış.. hallâ bir-kere de perukası başından kaymış. Henüz dökülmeğe başlıyan saçları meydana çıkmış... Lâkin tiyatro mütehassısı Eybertin; — Daha da olmazsa erkekleri ka- dın rolüne çıkarınız. Sözü başkadır. Tiyatro mütehas- sısı her halde bü sözile «Genç kadın> rollerini kasdediyor.. Halbuki bizde genç kadın, genç kızlar Tolüne çıkmış, oynamış hiç bir erkek aktör yoktur. Yalnız tiyatro mütehassısı zannederim ki genç ka- dın bulunamazsa biz de eski«Zenne» tipini tekram canlandırmak niyetin- de, Bizde zenne rolünde en ziyade mus vaffak olan bay Necdettir. Zenne Nec- detin şimdiye kadar bir çok orta oyun ları temsilinde kendisnin bir erkek olduğu katiyen anlaşılamamıştır. Hattâ çokları kadın mı erkek mi diye Necdetin üzerine beş lira, on beş lira- ya bahse tutuşmuşlardır... R.P. diye İnegölde eski harap'hükümet: konağı binası satılmiştar. Eli senelik bu: bis na yıktınlacak ve 20 metrelik geniş bir cadde açılacaktır. Yukarıda eski hü- kümet konağı görünüyor.