26 Ocak 1937 Tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 6

' Cildin sıhhati Kışın yazdan ziyade cildin terave» ine itina edilmelidir. Yazın açık hava- da yapılan gezintiler, deniz banyoları cildi, yakar esmerleştirir ve kuvvetlen- dirir. Halbuki kışın geceleri fazla oturu- Tur, uzun gezintiler yapmanın imkânı kalmaz. Buna rağmen balolara, davet- lere gitmek icap eder. Buralara, maki- yajsız gidilmez. Fakat cilt ne kadar pü- rüzsüz ve taze olursa yapılan makiyaj © kadar tabii görünür. Pörsük, kırışık bir yüze sürülen kırmızı ve pudra yüzü daha çirkin gösterir. gün bırakılır, gene üç hafta devam edi- Mirse çok istifade edilir, Her iki günde bir şu sebze suyunu pi-! girmek lâzımdır: Gayet ince doğranmış olmak şartile Iki çay fincanı yaprak kereviz, iki çay fincanı havuç, yarım çay fincanı ispa- nak iki tutam maydanoz hazırlamalı, Altı bardak suyu bir tencereye koyarak ateşte fıkır fıkır kaynatmalı ve bu seb- eleri içine atmalı, yarım saat pişirme- N Kfisden ölme; pek en b ai Bu sebze suyundan gece yatarken bir bardak, sabah aç karnıma bir bar- dak içmeli, gün arası da içilebilir. Bu tarif edilen miktar iki gün içindir. Babah sebze suyunu içtikten sonra Yi yumuşak tutar, Sebze suyu, erik ve yemeklerde yenilen meyvalar kanı te- mizlediği için clit cidden açılır, ber- raklaşır, i Aspirini nasıl içmeli? Baş, diş, ağrısına soğuk algınlığına karşı aspirin içmek âdet olmuştur. Fa- kat bazı kimseler aspirini veya onun gibi teskin edici komprimeleri içtikten sonra midelerinde ağırlık hissederler. Bu gibi komprimeleri kolayca hazmet- mek için sıcağa yakın şekerli su ya- ut hafif ıhlamurla içmek kâfidir. Kış sporu kıyafetleri Bu sene kadınlar arsında kış spo- runa rağbet her seneden fazladır. Bu sebeple kış sporu elbiselerinde de yeni modala? başlamıştır. Giyilen el- biseler yün örme olmakla beraber bi- çimlerde geçen senelere nisbetle ba- si değişiklikler vardır. Erkeklerin golf pantalonu biçimi pantalonlar or- taya çıkmıştır. Tefrika: No. 4 Günlerle bitmiyen münakaşamız burada da başladı. Doktor Süleyman sıhhatimden hiç memnun değil. Eğer onu dinliyecek olsam bir adım bile at- mamam icap eder, fazla alâkası asa- bımı bozuyor. Tavşanlar gibi üzerim- de yapmadığı mesleki tecrübe kalmadı. "Tıbbi konferanslarından içim sıkılmış tu, beni elinden kurtaracak bir ahbap araştırıyordum. Bir ara gözlerim Seli- me İlişti, meğer o da dans etmek için beni arıyormuş. Doktorumdan bu su- retle ayrıldım. Dans biter bitmez kar- deşim koluma girdi ve: — Gel bak seni kimlere götüreceğim, dedi, Merdivenlere doğru yürüdük. Havasızlıktan boğulan Selim, yuka- nda bir oda açtırmış ve yiyecek içeceğe dair ne varsa birer parça oraya taşıt- mış. Odaya girince Mithatı, tepeden tır nağa kadar eş giyinmiş Leylâ ile Hale- nin arasında buldum. Biraz ötelerinde Pervin de bir koltuğa yaslanmış, etra- fında, söylenen sözleri dalgın dalgın dinliyordu. Bu sevdiğim grupu, her da» kika tazelenen davetlilerden uzak, şen bir halde buldum, Selimin müthiş bir KIRILAN BEBEKLER A » Hastalıktan kalkıp ta nekahet dev- rinde yahut nezleli iken giyilecek rob- döşambrlar sabahlıklardan daha ağır kumaştan, sade olmakla beraber şık yapılmalıdır. Birkaç model dercedi- yoruz: 1 — Yeşil kadifeden ve biye olarak “yapılan robdöşambr. Beline ve yakası- na simden ve uçları püsküllü kordon Kremalı pasta 'Bir tencere içerisine bir bardak su, iki tatlı kaşığı şeker, bir limonun ren- delenmiş kabuğu ve 76 gram sade yağ koymalı ve ateşte kaynatmalı. Beş da- kiks kaynayınca içerisine 125 gram elenmiş unu azar azar ve yüksekten at- malı ve daima karıştırmalı. Ateşten in- dirmeli, Hamur ılık olunca bir tatlı kaşığı baking atarak hamura yedirmeli. Son- ra birer birer olmak üzere dört yumur- ta ilâve ederek karıştırmalı.Yağlanmış bir tepsiye kaşık kaşık koyarak (biri- birinden uzakça) dizmeli, üzerlerine yumurta sarısı sürmeli toz şeker serp- meli ve orta sıcaklıkta fırında 20 da- kika pişirmeli, Pastalar soğuyunca altlarını hafifçe | açmalı ve şu kremlerden biri ile doldur- malı: 1 — Yarım kilosüt içerisine 175 gram şeker atarak kaynatmalı. Pek az #u ile yarım çorba kaşığı nişastayı ez- meli içine atmalı karıştırmalı, üç yu- murtanın yalnız sarısını köpürterek içi- Nakleden : Zeyneb İdil tün vücudümü güzel bir gevşeklik kap- lamıştı. Ara sıra sigaramdan bir iki ne- ies çekiyordum. Leylâ ile Halenin si- gara içtiklerini ilk ve son olarak o ak- şam gördüm; fakat ne acemice korka korka bir içiş, Elleri balkonun aralık kapısının dışında, odaya bir yabancı girdiği takdirde memnu oyuncağı der- hal atmağa hazırlar... Spordan başka gayeleri olmıyan bu iki mes'ut kız içim. Birkaç r konmuştur. 2 — Yakut rengi düvetinden yapıl- mıştır, İki reveri, kol kapakları ve ete- ğin aşağısına kadar inen makineli par- ça beyaz lâmedendir, Kemeri de lâme- dir, 3 — Mavi krep satenden robdöşambr. Kemeri daha koyu kadifedendir. Ayni kumaş-büzülerek yakasına kol ağızlar Dişlerin beyaz olması için Dişlerin parlak ve beyaz olması için l bir bardak ılık su içine bir limonun suyunu ve bir tutam tuz atmalı. Bu su ile dişler fırçalandıktan sonra diğer bir | bardak ılık su içine yarım kaşık bikar- bonat atarak eritmeli, bu su ile de tek- rar dişler fırçalanırsa, beyaz ve parlak olur. Timonlu sudan sonra mutlak bikar- bonatlı su ile silmek lâzımdır. Yalnız li- monlu su dişlerin minesini bozabilir. ne ilâve etmeli. Makineden geçmiş ve | kızarmış 40 gram bademi koyarak ya- vaş ateşte ve tahta kaşıkla karıştıra ka-| rıştıra pişirmeli koyulaşınca indirmeli, Soğuduğu zaman pastaların içini dol- | durmalı, j 2 — 100 gram tereyağı, 100 gram toz! şeker, bir yumurtanın yalnız sarısı, bir | fincan gayet koyu kahve veya çikolata almalı, Tereyağı İle şekeri karıştırmalı yumurta sarısını ilâve etmeli. Kahveyi yavaş yavaş damlatarak içirtmeli. Se- rin bir yerde bir iki saat durmalı son- Ta pastaların içine doldurmalı, de coşan, tahlili müşkül hislere zihin- lerini tamamiyle kapamışlar. Konuşmasını ve garsonluk vazifesini bitiren Selim ellerini fragının cebine sokarak fransızca bir şarkı mırıldan- mağa, başladı: «Le lemps marche, marche, marche vite' İl emporte avec lut les amourt...» Birdenbire genzim yandı, gözlerime yaşlar toplandı. Böyle bir günde niçin ağlamak istiyordum? Acaba içtiğim bir iki kadeh şampanyanın neticesi, düğü- nün verdiği heyecan ru? Yoksa esraren- giz, bilinmiyen bir eksiklik, herkesin neşesini paylaşamamak ehliyetsizliğin- den miydi?. Böylece ne kadar zaman kaldığımı bilmiyorum. Pervin gitmiş, Mithat ya- rımdan aynlmiıyordu. Söylediklerini tamamiyle hatırlıyamıyorum, fakat yeknasak sesi asabımı uyuşturüyordu. Saat üçe doğru Leylâ ile Haleyi mer- diyenin başına kadar geçirdim, Mithat ta arkamdan geldi ve hiç beklemedi- ğim bir anda sanki yalnızmışız gibi: — Küçük Süzim senin için deli olu- yorum, dedi. Gayri ihtiyari sıçradım: — Ne oluyorsunuz bay Mithat? di- ye sordum. Yüzüne bir mahcubiyet gelmişti, bu- na rağmen pardösüsünün kollarını alel- Acele geçirirken; rına ve etek aşağısına konmuştur, 4 — Siyah krep marokenden yapıl. mıştır. Bluzun ön parçaları caprazlana rak arkada bağlanmaktadır. Bol olan kolların içi pembe krep marokenle kaplamıştır. 5 — Mercan rengi kadifeden biye ola Tak yapılmıştır. Belinden lâme kurde- le gecip önde bağlanmıştır. ... Çivi çakmak Duvara çivi çakmak zannedildiği ka- dar kolay bir iş değildir. Bazan mıhla- nân çivi tutmaz asılan lâvha ile bera- ber düşer, bazan da çiviye ne kadar vu- rulsa bir türlü çivi içeriye girmez. Bun- ların kolayı vardır: Çivi sert bir şeye tesadüf ederek ne kadar vurulsa sap- lanmadığı zaman çivinin ucunu erimiş balmumuna batırmalı sonra çakılınea kolayca mıhlanır. Çivinin duvarda gevşemeden sıvaları dökmeden mıhlanması için çiviyi suya sokarak ıslatmalı sonra çakmalıdır. Yaş çivi duvar içinde paslandığı için gayet iyi mıhlanır, Öksürüğe karşı Bu soğuk havalarda bir türlü geçmi- yen muannit öksürükleri şu basit ilâç dört beş gün içinde geçirtmektedir: Gece yatarken bir kahve kaşığı ılık su içerisine beş altı damla teinture dio. de damlatmalı, su ile halletmeli ve bu- nu bir çay fincanı sıcak süte karıştıra- Tak içmeli, Bilhassa gıcıktan ileri gelen öksürüklere birebirdir. — Evet utamlacak bir şey, bir buda- lalık... Fakat irademe galebe çalıyor, sana tapıyorum küçüğüm» diye söyle- niyordu. Gidişine esef ettim... Yüzü cidden bedbaht bir hal almıştı. Ne garip bir adam!, Adnan bizim aileye girdiği günden beri babam aklını kaybetti. Geçenler- de sofrada yemek yerken: — Biz de asiliz diye övünebiliriz... Benim de babalarımın Şehzadebaşında konakları varmış» dedi, Bir kahkaha savurdum ve: — Emin misin baba? diye sordum. Bunun üzerine zavallı babam kıpkır- mızı oldu, kolalı kolluklarını yukarı Ya doğru çekerek: — Çok rica ederim beni bir daha bozma... dedi. Halbuki ben büyük babamın Zongul- daklı bir balıkçı oluşundan asla kızar- mıyorum, Ne kadar paşazadelere karış- sak gene sonradan görmelikten kur- tulamayız. «Sonradan görme; kelimesi her nedense hoşuma gidiyor, manasına bizi şereflendirecek bir ahenk veriyo- Tum, Başımı ellerimin içine aldım ve aslı- mızı, ailemizin bir peri hikâyesi ka- dar güzel olan kuruluşunu tekrar tek- rar gihnimden geçirmeğe başladım. Vaktile, on yedi yaşlarında Zongul- Moda haberleri Boncuk işlemeler, yünlü elbise ler üzerinde görülmektedir. Yakut yüzük, küpe, şlâk ei son modadır. Mücevherat çok kullanılmak” tadır. Elbisenin yakasına üiştirilen broşun eşi kemer tokasına konmal tadır. Klips şeklindeki küpelerin &şİ de saçlar â&rasına bukleleri tuttu” mak için kullanılmaktadır. , Çam kozalarından yapılar çir, çekler tayör reverine iliştiriliyor. 4 Siyah elbiseler dalma #i küs maştân yapılıyor. Siyah dre ile saten yahut siyah ince yünlü ile kadife karışık elbise çok giyiliyor- A Ateş kırmızısından koyu J€$ rengine kadar olan kırmızı yenkl& rin hepsi çok modadır. İpekli, yün” lü kadife her hangi kumaştar ek bise veya manto yapılıyor. Yünlü etek üzerine kadife tü“ X nik ipekli etek üzerine lâme tünük çok giyiliyor. Yüzdeki tüyleri nasıl gidermeli? Ankara Yenişehir Feride: Yüzdeki tüyleri gidermek için bir çok (çarelef vardır: Elektrik, âda, cımbız okzij su, Elektrik tehlikelidir. Elektrikle bef kılın kökü yakılacağı içih. ameliye İfİ yapılamazsa her kılın yerinde bir yanık nişanesi kalabilir. Âda basittir, fakat 1 turaplıdır. Cımbızla almak için haftada iki def yüzünüze bol vazelin sürerek ayna kaf” gsına geçmeli ve kılları birer birer em” bızla çekmeli. Yüze sürülen vazelin kik ların cımbızla çekilince ağrımamna Bi olar. Oksijenli sudan bir çorba kaşığını 38 rım bardak su içine atınız bir batırarak kılların üzerine sürünüz. Hef akşam bunu tekrarleyınız. Bir müddet #onra kıllar saranr, kurur ve dökülür Yalnız oksijenli su bazı ciltleri tahriş et tiği için dikatli olmak icap eder. ğ İpeklileri sertleştirme Kumkapı 8. K: 1 - İpekli sateni v8 diğer ipeklileri sertleştirmek için kullan dığınız kola ve jelatinden iyi netice al&* madınızaa bir defa da (gorme arabiyu denilen ilâcı tecrübe ediniz. Jelâtin gibi eritip kullanınız. 7 — Saçlarınıza zarar vermiyecek #1 Ta briyantin terkibi: 50 grem su, 10 gre zomme adragante, 15 grom 36 derece” lik ispirto ve on damla sevdiğiniz bif esanstan bir şişeye koyunuz 24 seat durduktan sonra bir tülbentten sözüP başka bir şişeye geçiriniz ve kullanımız. daklı bir delikanlı köyünü bırakarak İstanbula gelmiş, Şehzadebaşı, Koskâ, Çarşambâ taraflarında kibar konakl&” Tına balık satarak ekmek parasını çıkt” Tırmış. «Aşksız meşk olmaz» derler, Dü delikanlı da ömrünün sonuna kadif kazandığı ekmek parasını yalnız yiy€” cek değil ya! Günün birinde konak" lardan birinin bahçıvanının on dört yaşındaki kızına gönül kaptırmış. BU“ nun çaresi nedir diye düşünüp durur” ken, ayvaz işi anlamış, ahçıbaşıya, SÖY” lemiş, O da baş kalfaya fıslarış, baf Kalfadan bu haber ta paşaya kadar çi” mış. Paşa bahçıvanı çağırmış: «İlk Kı” met kasmettir, tepitmez» demişler. Ve paşanın yardımile eşe dosta karşı İYİ bir düğün yapıp damadı içeriye almı$” sss i Zonguldaklı balıkçı artık ne de 0l8$ biraz da paşanın damadı sayılır, insa damadına balıkçılık ettirir mi hiç? El“ ne birkaç kuruş sermaye verip: zan gecelerinde epi para getirir, bir Ka” ve aç» demişler. Paşa da sonraları ak“ una estikçe o kuhvede nargile içeri, Bir müddet sonra ikişer sene fasıla 9 evvelâ bir erkek sonra da bir kız çocu ları dünyaya gelmiş. Oğlanın adam o masını paşa üzerine almış ve an üç yâ” na kadar civar mekteplerden birin? göndermiş. Çocuk zekâsile bütün etra”