“Rumeli hanı cinayeti Katil Jan Stamatellakisin Pire mah- kemesinde muhakemesine başlandı Atina 17 (Hususi muhabirimiz: den) — Pire cinayet mahkeme- sinde, bundan bir sene kadar ev- vel İstanbulu merak ve heyecan içinde bırakmış olan Rumeli hanı cinayeti faillerinden birinin mu- bakemesine başlanmıştır. «Akşam» okuyucuları hatırlar. lar, Beyoğ- lunda, Rumeli hanında pansiyon işleten ihtiyar madam Anastasya Adamantopulu apartımanında bo- Zulmuş olarak bulunmuş, bu cina- yetin ihtiyar kadının parasına ta- maan yapılmış cinayet evinde yapılan ilk keşifte meyda- na çıkmıştı. Esasen dinlenen şa- bitlerin ihtiyar kadının zengin duğu ve para ile mycevherlerini evinde sakladığı hakkındaki ifa- delerile apartmandaki bütün do- lap ve çekmecelerin karma kas şık ve altüst edilmiş bir halde bu- lunması, cinayetin para hırsile ya- pıldığına da hiç şüphe birakmı: yordu. geçen kânunusanide olduğu Bu cinayetin faillerinden bir hafta sonra İstanbulda yaka lanmış ise de katillerden Jan Sta- matelakis İstanbuldan kaçarak bu- raya gelmiş ve maktul kadının bu- radaki oğlu tarafından Yunan za- bıtasına vaki olan ihbar ve şikâ- yet üzerine tevkif edilmişti. İşte Pirede muhakemesine baş- lanan katil, Atinada tevkif edil. miş olan Jan Stamatelakistir. Mu- hakemeye Pire sinde, sabahleyin başlanmı hukuku umumiye şahi maktül kadının oğlu Jorj Adaman- topulos dinlenmiştir. Jorj, bugün 35 yaşındadır. Burada terzilik yar pıyor. Reisin sualine karşı anne- inin katlini şu şekilde öğrendiği- ni anlatmıştır: — Annemin öld ü biz. zat katil Stamatellakisten öğren- dim. Katil Stamatellakis İstanbul Katil Jan Stamatellakis 'dan kaçarak buraya gelince, beni ziyaret etti, Annemin Nestor ve Pandelis mamında iki serseri tara- fından parasına tamaan boğulmuş olduğunu söyledi. Filhakika bir kaç gün sonra elime geçen İstan bul gazeteleri, bu iki adamın katil olmak zanmile yakalandığını ya- zıyorlardı. Halbuki bu iki adam, masumiyetlerini isbat ettikleri ci- hetle, sekiz gün sonra serbest bi- rakıl Bir hafta sonra gene elime ge- gen İstanbul gazetelerinden anne min katilleri, Stamatellakis kar. deşler olduğunu öğrendim... Ka- tillerden Jan Stamatellakisi Ati- nada gördüğüm cihetle, zabıtaya müracaat ederek kendisini tevkif ettirdim. Bu'iki katil kardeş, Atinaya ge lecekleri bahanesile, annemi, evin- 'de ziyaret etmişler ve bana getir. | tekrar topl mek üzere kendilerine bir mektup vermesini istemişlerdir. Annem, bu isafirlere kahve pişirmek Annem kahve içeri girmiş için Jan eline geçen kalın bir odun ile annemin kafasına arkadan vu- Tarak kendisini baygın bir. halde geçen bir elektrik telini boğazına geçirmiş ve iki kardeş elele vere- Yek annemi boğmuşl sedini mutfaktaki kömürlüğe at- mışlar ve çekmeceleri kırarak ek lerine geçen para ve mücevheratı aldıktan sonra savuşup. gitmiş- lerdir Jan Stamatellakisin katillerinden biri olduğuna beni ikna eden sebeplerden biri de ken- disinde anmeme ait bir altın erinde görmekliğimdir. Diğer şahitler, gelmediği eihet- le muhakeme, başka bir güne ta- lik edilmişti Japon rekabetine Karşı tedbir Roma 21 (A.A) — Beynelmilel yün konferansı, japon rekabeti için, bir hususi komite yapılma" karar vermiştir. Bu komite, alâkadar hükümetleri beynelmilel noktal nazardan, sanayilerinin ve balk: kütlelerinin yaşama standar- dının müdafaası için tedbirler almağa davet edecektir 1935 deniz konferansına hazırlık Londra 20 (A.A.) — Bus bah 1935 deniz konferansı hak: | kında icrasna başlanılmış olan müzakereler, saat 13 de hitama giliz ve Amerikan murahbasları bugünkü celsede umumi mabi- yette müzakerelere devam etmiş lerdir. Müteh Amerikada grevcilerle çarpışmalar Amerikada grev hareketleri devam ediyor. Grevciler bir kım işçilerin çalışmasına mani olmak atediklerinden polisle bunlar arasında hadi neler şeklini almıştır. Resmimizde bu çı ıymalardan biri görünüyar. olmuştur. Bazı şehirlerde bu hadiseler kaalı müsade- de eline | Sahife 7 | Anadoluda Akşam Adatepenin çam orman- larına kimse el sürmüyor Bir itikada göre kim “bir ağaca balta vurursa derhal ölü | Adatepe (Umumi muhabi mizden) — Kaç gündenberi met- bini im Adatepe köyünü görmeği çok arzu ediyordum. Sıcak bir günde müdür Hamza beyle at | lara binerek yola çıktık. Bir müd- det zeytin ormanlarında de ik deşik gölgeler arasından geçe- rek yokuşlara tırmanmağa başla- dık. Sıcak beynimizde kaynıyordu! Dik meyilli ve kaldırımlı bir yok. dan çıkıyorduk. Sitebentsiz eğer- ler, geriye doğru kaydıkça biz hayvanların yelelerine asılıyor ve bu suretle çok yoruluyorduk. Bereket versin ki yol kısa idi. Üç çeyrek saatte buraya geldik ve bir kahvehanenin önünde atları- mızdan inerek oturduk. Köyün geneleri ve ağaları etrafımıza t0p- landılar. Kendilerile bir müddet ahbaplık yaptık. Sonra ki kıymetli / şahsiyetlerinden Zahit beyin daveti üzerine yazıhanesine Köy kâmilen kâçirdir ve kısmen kayalıklar üstüne | kurulmuştur. Köy bir boyun noktasına rasgel. miş olduğundan her iki tarafından deniz ve derya görünmektedir. Köyün deniz. tarafında adaya benzer bir tepe vardır ki sık bir çam ormanile | tür. Bu tepenin denize bakan uçu- ram bir yerinde yekpare bi kaya ve üzerinde de gi şayan bir sarnıç vardır. Zahit bey bu köyün 200 senelik bir ailesine mensuptur. Ken- disi servet sahibi, münevver, zü nafiz ve çok iyilik seven bir zattır. Zahit bey bu havalide ta Bınmış ve itibar kazanmış şahsi- yetlerdendir. Pederi otuz sene İs- tanbulda tahsil etmiş, kibar mü- derisinden bir zat imiş. Zahit bey benim ziyaretimden son derece memnun oldu ve beni bırakmıya- rak bir gece evinde misafir ey- ledi. evi ecdadından kak konaktır. Alt ka- is zey- tinyağlarile dolu müteaddit ma- 'deni fıçılar vardır. Behçet efendinin bahçesinde Zahit beyin büyük kardeşi ik miyeden Behçet efendinin bahçe- sine davet edildik ve orada serin! bir rüzgârla ciğerlerimizi doldu- Tarak kahveler içtik, Sonra pek eski zamanda yapılmış olan evini gezdik. Bunun her odasının du- varlarile tavanları günagün re- simler ve tablolarla doldurulmuş olduğunu ve bunların henüz ya- pılmış gibi parlak (olduklarını hayretle gördük. Kim bilir bun Tar kaç yüz seneye ait el işleri idi yenklerini atmamışlardı. Duvar- larda İstanbulun resimleri, bir çok manzaralar, saksıların envan ve bir hayli de çiçekler nakşedik mişti, Sarnıçlı kaya Zahit bey köyün her tarafını bize göstermek istiyordu ve bum sezai olan sarnıçlı kayaya götürdi Yalniz ben atlı ve diğerleri ya ya olarak çok sık bir orman liktan geçtik, Ve meşhur Dedenin mezari yanındaki büyük bir ka Vİ yanın üzerine çıktık, ların içinde en ziyade görülmeğe| lürmüş Buraya çıkmak için sureti mahı- susada taştan sabit bir merdiven yapılmıştır. Gerek bu merdiveni ve gerekse sarnıcın tamiratını köy halkından ve gümrük memurla rından mütekait Ahmet efendi adında iyi ir zat yaptır. ıştır. Kayanın üzerine secende- yi serdik, Buradan Ayvalık, Beh- ramkale, denizler, ovalar | hep ayak altında görünüyor. Bu mevki aktile korsanların ortalığı soymağa çıktıklarını et rafa bildirmek için (bilyesto) ye- ri imiş! Behramkale ateş yakarak buraya işaret verir ve buradan da rak (Şahin kaya) ya oturmak nin nihayetinde amuden bir uçurumun üzerinde bir mil yon tonluk alelâcayip bir kaya- nın uçmak ihtimali hatırıma gek di! Zaten başım da dönmeğe ve bir taraftan da heyecan gelme- ğe başlarsıştı! Çok güzel bir ilikat Şu Sarnıçlikayanın bulunduğu sırtlara (Dede tepesi) diyorlar. Bu sırtlarm üzerinde asırdide cam ağaçlarından müteşekkil orman- lar vardır, Bu lara kimse eli- ni süremez. Çünkü her ağaca balta vurursa o kimsenin derhal öleceğine halk itikat eyle- İşte bu sayede o güzel or. manlar şimdiye kadar muhafaza olunabilmiştir. O dede her kimse mezarı çak faydalı olmuştur. Ak lah gariki rahmet eyliye ami Maarif cephesi Köy halkı maarife çok ehem- miyet vermişlerdir. Köyde mü- nevver smıf fazlacadır. Burada 3 snıflı bir mektepte 63 talebe im bir | okumaktadır. Baş muallim İsmail Arif beyle mektebi gezdim. Ço- cuklar hep zeki ve üst başları tertemizdi, Mektepte intizam ve tahsilde ciddiyet gördüm. Baş- muslim balk tarafından çok tak- dir edilmiştir. Bu köy muteberanından Zahit beyin biraderinin kızı Semahat hanım tp Fakültesinden doktor gıkınıştır. Semahat Behçet hanim İ şimdi çocuk mütehassısı olmak için Etfal hastanesinde staj yap- maktadır. Semahat hanımın ağa- beyi Selâmi Behçet bey de yüz“ başıdır. Ragıp Kemal saman Erma m Faik Sabri HAYVANLAR ALEME Büyük kılada 280 sahife « 850 resim 4 renii lâvha « 8 metin harici tablo. Bu meraklı, eğlenceli kitabi okudunuz mu? a için posta alınmaz, Heryerde 150 kuruştur. Teyal ve saliş merkezi yeliz: AKŞAM KITAPHANESİ Dr Tatanbul e yıldırım düştü civarında Kapanalanı köyünde bir eve yıldırım düşmüş, bir kız, bir eşek ve bir öküzü yak: mıştır,