7 Eylül 1932 Tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 7

m5 Son zamanlarda hususi hayatı bakkında bir çok dedikodular yapılan Andre& Roanne, Alice Filimden bir sahne Cocea ile birlikte çevirdiği filmi bitirmiştir. Bu filmin ismi ve mevzuu bu sene çevrilen ilk türkçe Berlinde heyecan filimleri “yeniden moda oldu Berlin 1 (Hususi) — Bir zaman- lar çok moda olan heyecanlı filimler yeniden rağbet görmeğe başladı. Berlinde bu tarzda bir filim yapıldı, bunlardan biri olan “Sabah karanlığında patlıyan silâh,, bir kaç günden beri gösteriliyor. Bu filim insanı baştan sonuna kadar heyecan içinde sürükleyen bir zabıta filmidir. Filimde tanın- mış olan artistlerden Karl Lud- wig Diehl ile Theodor Loos gibi iki kuvvetli şahsiyet rol almıştır. Diğer birkaç sevimli yıldız da oynamaktadır. Filim, karışık ve esrarlı bir cinayet ve hırsızlık vakası etrafında dönüyor. Mevzuu kısaca şudur: Iki polis komiseri, amirlerinden aldıkları emir üzerine sabah ka- ranlığında bir orman kenarında beklerlerken bir silâh sesi duyu- yorlar. Biraz sonra başı boş ve yavaşça giden bir otomobil gö- rüyorlar. Otomobili durdurunca içinde oamirlerini bir kurşunla öldürülmüş buluyorlar. Bu memur, şüpheli işler yapan Taft isminde bir kuyumcuyu takip ediyordu. Kuyucunun evi de orman kenarındadır. Polis ko- miserleri henüz vaziyeti kavra- madan yıldırım süratile bir oto- mobil geçiyor. Kuyumcu Taftın bir takım arkadaşları vardır. Bunlar gördük- leri işler için para istiyorlar. Taft yanında parası olmadığını, fakat yeni boşandığı karısının kıymetli yüzüğü ile kasasının anahtarını muayyen bir yere koyacağını söy- lüyor ve filhakika vadettiği da- ireye gidip yüzüğü ve anahtarı bırakıyor. “ Sabah karanlığında patlıyan silâh ,, filminde oyniyan yeni Ufa yıldızı Erg Bos Tafttan sonra bu daireye eski karısı geliyor. Fakat arkasından yabancı bir adam girdiğini görü- yor. Ibtida korkuyorsa da sonra bu adama ısınıyor. Bu sırada kadını gezmeğe gö- türmeği vadeden bir ahbabı ge- liyor, yabancı adam perde arka- sına saklanıyor. Kadın elbise de- giştirmek için içeri girince meç- hul adam ahbabın' yüzükle bir anahtar çaldığını görüyor. Ortaya çıkıyor, bir boguşma başlıyor. Bir müddet sonra üçü ortadan kayip oluyorlar. Bunları takiben Taft köşkünde vurulmuş bulunuyor. Çünkü yüzüğü operet filminin isminin ve mevzu- unun aksıdır. Alice Cocea ile Andr& Roannenin fililerinin ismi “kocam beni aldatırsa,, dır. Filmin mezuu şudur: Genç bir karı koca... “ Horoz ölür gözü çöplükte kalır ,, derler. Genç koca vakıa evlenmiştir amma gözleri hâlâ eski bekârlık âlem- lerindedir. Bir türlü çapkınlık hayatından elini ayağını çekeme- mektedir. Genç adam eğlenmek, şampanya içmek, sabalilamak, oyun oynamak sevdasındadır. Halbuki genç kadın temâmile bunun aksıdır. O sakin hayata, evliliğin âsude günlerine susamış- tır. Fakat genç kadın sessizliğin- den, sadeliğinden dolayı koca- sının evden kaçtığını görünce derhal hayatını değiştiriyor. Ko- casının dışarıda bulduğu zevkleri ona evde vermeğe karar veriyor.. Misafirler davet ettiriyor, cazbant- lar, kendisi için ağır tuvaletler, boyanıp süslenmeler, sabahlara kadar poker partileri, ardı arkası kesilmemecesine şampanva... O zamana kadar karısını basit bir kadın farzeden genç adam o- nun aynı zamanda bir salon kadını ve en şuh bir bar artistinden daha ziyade cazibeli olduğunu görüyor. Karısının etrafında koşanları da görünce kıskançlık damarları da uyanıyor. Eski âsude hayatını dört gözle aramağa başlayor. Genç karı koca yılışık misafir- lerine kapılarını kapayıp eski sessiz (hayatlarına (dönüyorlar. Artık koçanın gözü de çoplükte möplükte kalmıyor. çete bunun sahte ele geçiren olduğunu anlatmıştır. Bunlar kadını yakalıyarak işkence ile kıymetli yüzüğün ne olduğunu söyletmek istiyorlar. Fakat yabancı adamla polisler yetişiyor, kadını kurtarı- yorlar. Bu suretle sabah karanlığında patlıyan bir silâhla başlıyan film, başka bir sabah karanlığında bir puse ile nihayet buluyor, Sahife 7 Dünya değisiyor mu? Erkeklere ev işleri ».. öğretmek için mektep... Iki sene okuyan kocalar ev işlerini ... Dünya değişiyor, bundan sonra, erkekler ev işi görecekler, kadınlar dışarda çalışacaklar... Son seneler zarfında mizah gazetelerinin başlıca mevzuu budur. Bu zeminde bir çok karikatürler yapılmış, yazılar yazılmıştır. Bu yazılarda ve resim- lerde hep evde çocuklara bakan, ortalığı temizliyen, yemek pişiren kocalar ve mütehakkim (tavurlu kadınlar gösterilir... Bir mizah ve lâtife mevzuu zannedilen bu mesele yavaş yavaş ciddileşmeğe başladı... Avrupa ve Amerikanın bir çok yerlerinde erkekler iş bulamadıkları halde kadınlar kendilerine iş bulabili- yorlar. Ya az bir ücretle bir fabrikada, mali ve ticari mües- sesede çalışıyor, yahut gündelikle evlerde hizmetçilik ediyorlar... Bu suretle kadınlar çalıştığı halde erkekler evde boş kalıyorlar. Bütün gün, para kazanmak için, çalışan yorulan bir kadının ayrıca ev işlerile de meşgul olması bek- lenemez. Bu gibi vaziyetlerde ev işlerini görmek, çocuğa bakmak, yemek pişirmek kocaya düşüyor. İşte İngiltere de Regayıt şehri belediyesi bunu nazarı dikkata alarak bu gibi evli erkeklerin ev işlerini öğrenmeleri için bir mektep açmıştır. Mektebe devam eden evli erkekler, bir aile reisi için elzem olan bütün işleri öğreniyorlar. Mektep iki seneden beri mun- tazaman tedrisata devam ediyor. Geçen hafta, bu mektebe devam eden evli erkeklerin mezuniyet imtihanları yapılmıştır. Mezuniyet imtihanı veren erkeklere “ bir koca, evde ağlıyan kundaktaki yavrusile yalnız kalınca ne yapar ?,, “Çocuklar için en iyi gıda nedir?,, “Küçüklerde kulak zarı iltihabının arazı nedir?, gibi sualler sorul- muştur. öğrenerek diploma alıyorlar Mümeyyiz heyeti reisi madam Kollig Talebeyi imtihan eden mümey- yizlerin reisi madam Kollig isminde orta yaşlı bir kadındı. Madam Kollig (o mezunların (o verdikleri cevaplardan çok memnun kalmış, ve imtihandan sonra onlara hita- ben irat ettiği nutukta, bu ders- lerin evli erkeklere çok lüzumlu olduğunu zevceleri dışarıda meş- gul olunca erkeklerin çocuklarile baş başa kalacaklarını söylemiştir. Ingiliz gazetelerinden biri, bu mektebin evli erkeklere verdiği şehadetnamelerden bahsederken, bu oşehadetnamenin boşanmak isteyen erkeklerin işine çok yara- yacağını, zira tekrar evlenmek isteyince (omüstakbel refikasına, ev işlerine: vakıf olduğunu bu şehadetname ile isbat edeceğini yazıyor. Sonbahar, hasat zamanı Sonbahar geldi, her tarafta hasat başladı. Resmimiz, Fransada bir hasadı gösteriyor. Arabaya yükletilmiş olan mahsulün ortasıwa eski bir ananeye tabaan ağaç dikilmiştir.