28 Mayıs 1932 Tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 5

28 Mayıs 1932 Bir istatistik Hayvan mevcudu gittikçe artıyor En çok koyun bulunan yerler nereleridir? Devlet istatistik (o müdüriyeti, memleketimizdeki hayvan mevcudu hakkında bir istatistik tanzim etmiştir. Bu istatistize göre, en çok koyun bulunan yer Afyon karahisar vilâyetidir. Bu vilâyette 10 kilometro başına 409 koyun isabet etmektedir. Ikinci derecede Kars vilâyetidir. Bu vilâyette 10 kilometro o başına 398 koyun düşmektedir. Üçüncü derecede Izmir vilâyeti gelmektedir. Izmir vilâyetirde 10 kilometro başına 322 koyun isa- bet etmektedir. Az koyun besleyen vilâyetlerin başında Hakkâri bulunmaktadır. 10 kilometre başına 24 koyun isabet etmektedir. Memleketimizde hayvan mıktarı gittikçe artmaktadır. Devlet ista- tistiklerine göre, 1929 senesinde memleketimizde 27 milyon 896 bin küsur hayvan vardı. Bu mık- tar 1930 senesinde 28 milyon 328 bin 803, 1931 de 30 milyon 845 “bin 346 olmuştur. Mıktarı en ziyade artan hayvan “koyundur. 1929 senesinde 10 milyon 148 bin koyun varken 1931 senesinde İl milyon 762 bin olmuştur. Yağlı fasulye Karacabey harası halka tohum tevzi etti Bundan bir müddet evvel, Trab- zon ve Rize taraflarında Suya denilen yağlı fasulyenin, yetişti- rildiğinden bahsetmiştik. Bursada Karaca bey harasında suya tohumu yetiştirilmiş, halka tevzi edilmiş- tir. Suya tchumları, ziraat sergi- sinde de teşhir edilmekte ve Halka satılmaktadır. Ziraat odası memleketimizde bu yeni maddenin taammüm etmesine âmil olan Karaca bey karasına gümüş bir madalya ver- miştir. İzmir maçları Bandırma sporcularının haklı bir teessürü Bandırma, 27 (Hususi) — Izmir #mıntakası Oile garbi (OAnado- du mıntıka muhtelitleri arasında bir turnuva tertip edildi. Bu tur- nuvanın neticesisinde galip ( mın- taka takımı) garbi Anadolu şam- piyonu olacak. Ilk olarak geçen cuma Manisa, Izmir, Uşak, Ba- likesir takımları çarpıştı. Bandırma. Balıkesre tabi bir kaza olmakla beraber futbolda oldukça ehemmiyetli bir takıma maliktir. Sporcularımız kendilerinin unutulmalarından ve garbi Ana- dolu turnuvasına iştirake davet edilmediklerinden müteessirdirler. Izmirli arkadaşlar Balıkesir muh- teliti ile Bandırma mıntakası muh telitini de © çarpıştırarak (daha esaslı bir netice elde ederlerse fena olmaz. Bu suretle kendi mu- hitlerinde sessiz sadasız çalışan Bandırma mıntakası sporcularının da kuvvetleri hakkında bir fikir edinilmiş olur. Bandırmalılar zu- hulün tamirini bekliyorlar. GÜNÜN HABERLERİ Urfada kuraklık Mahsulü zarar görenlere yardım edilecek 12 Urfa 27 ( Hususi ) — Bir haftaya Okadar Arpa biçimine başlanılacaktır. Ekseri yerlerde arpanın boyu bir kariştır. Mah- sulâtın iyi olmamasına rağmen bu sıralarda az miktarda yağan yağmurlar üzerine zahire fiatleri düşmüştür. Kuraklık deolayısile ziraati ve hayvanatı çok zarar gören Harran ovası çifçilerine ziraat bankası tarafından yardım edilecektir. Somada mektep muallimlerinin sıhhi muayeneleri Soma, 26 ( Hususi) — Merkez ve köy mektep muallimlerinin senelik. sıhhi muayeneleri hükümet tabibi İzzettin bey tarafından icra edilmiş ve sıhhatleri iyi görül müştür. Soma kaymakamı Soma, 26 (Hususi) — Bir ay mezunen İstanbulda bulunan kay- makamımız Tahsin bey avdet ederek vazifesine başladı. Mül- kiye müfettişlerinden Hakkı bey Somadaki teftişlerini bitirmiş ve bugün azimet etmiştir. En şişman adam Fransız gazeteleri M. A. Renond isminde bir adamın resmini derce- diyorlar. Bu adam dünyanın en şişman adamı addedilebilir. Ağır- lığı 303 kilo, beli 2 metro 88 santimetrodur. Renond elli yaşın- dadır ve gayet sağlam vücutludur. Şimdiye kadar hiç hasta olma- mıştır. Truva harabeleri Aşilin mezarının buluna- cağı ümit ediliyor Amerikalı âlimlerden M. Wilyam Sempe ile M. Karl Blagteniz Çanakkalede Truvada asarı atika hafriyatına ( başlamışlardı. Iki Amerikalı âlim bu hafriyat neticesinde, Akaların milli kah- ramanlarından Aşil ile Easın mezarlarını (o bulacaklarını ümit ettiklerini söylemişlerdir. Amerikalılar, harbı umumiden evvel Truvada hafriyata başla- mışlar, fakat 1914 senesinde harbi umuminin ilânı üzerine heferyati tatil etmek mecburiyetinde kalınca kardırdıkları yerleri toprakla dol- durmuşlardı. Şimdi, Amerikalılar (evvelce kazdırıp sonra toprakla örttükleri yerleri bıraktıkları gibi bulduk- larını söylemişlerdir. Fransız kabinesi Radikaller hangi tarafla anlaşacak? Merkez fırkalarile itilâf ihtimali daha kuvvetli Paris 27 — Bu günlerde Fran- sada herkesi: en çok meşgul eden mesele yeni kabinenin nasıl teşkil edilecegidir. Bu husus- ta bir çok fikirler ileri sürülüyor, tahminler (o yapılıyor. şimdilik kimse kat'i bir şey bilmiyor yalnız başvekilin M. He- riot olacağı muhakkaktır. Acaba M. Heriot sosyalistlerle mi, merkez fırkalarile mi anlaşa- cak? Ahval daha ziyade merkez fırkalarile anlaşacağını gösteriyor. Çünkü sosyalistler, radikallerin kolayca kabul edemiyeceği bir takım şartlar ileri sürüyorlar. Kabine merkez fırkalarile anla- şırsa muhafazakâr cumhuriyetçiler, yani Marin grupu da kabineye itimat reyi verecektir. Bu takdirde kabine, son zamanlarda hiç görül- memiş derecede kuvvetli bir itimat reyi alacaktır. Terki teslihat konferansında » Cenevre 27 (A.A ) — Terki teslihat konferansının ordu mev- cutları encümeni, Almanya ve Italyanın mümanaatına rağmen 18 yaşına gelmiş olan ve askeri bir talim ve terbiye almakta bulunan her insanın memleketinin askeri mevcutları meyanında hesap edi- leceğine karar vermiştir. Ispanyada Grevler ve karışıklık devam ediyor Leferol, 27 (A.A.) — 18 Ma- yısta ilân edilen grev en hâd dev- resine gelmiştir. Geçen gece hal- kın heyecan ve asabiyete düşme- sini mucip olan birçok fişek infilâkları olmuştur. 48 saat zarfinda bir hal çaresi bulunmadığı takdirde, bugün Ga- lice eyaleti dahilinde umumi bir grevin zuhur edeceği tahmin edil- mektedir. Seville, 27 (A.A.) — Milli me- sai konfederasyonuna mensup bina inşaat ve camcılık ameleleri grev yapmışlardır. Sofyada bir dava Musevi aleyhtarı teşkilât neler yapmış? * Sofya 26 (A. A.) — Bir taksi şoförünü katletmek ve bir çok musevileri hapis ve tevkif eyle- mekle (o itiham edilen Fonda Zachtita, musevi aleyhtari teşkilâtı azasından Kalpaktchieff aleyhinde ikame edilen davaya başlanmıştır. Bu muhakeme, büyük bir alâka celbetmektedir Çünkü bu teşkilâtın (o azaları (o müttehimin tarafını (o iltizam eylemekte ve hasım taraf avukatları muhakeme huzuruna çıktıkları takdirde ölümle tehdit edilmiş bulunmaktadırlar. Bazı hâdiseler çıkması ihtima- line binaen, mahkeme civar zabıta tarafından kuvvetli bir surette muhafaza altına alınmıştır. Felâketten felâkete Marsilya, 27 ( A.A. ) — Dün saat 14 te Italyanın Bari şehrin- den Marignane'a hareket etmiş olan tayyareden hiç bir haber alınamamıştır. Mezkür tayyare pilot Moreau ve Goulettehin idaresinde olup Georgos Philippar felâketinden kurtulan iki kişiyi hamil bulun- makta idi, Maamafih | AKŞAM'ın tefrikası: No: 124 Nihayet mektubunu şöyle biti- riyordu: “Ahmet Rıza bey de aldanıyor. Onu siz arkadaşları teskin ediniz, makul yola sevkediniz.,, “Klemanso bir düşmandir!,, Diran Kelekyan efendi durup dinlenmeden çalışıyordu. Ne yapı- yordu. Nasıl işliyordu. Bunu yavaş yavaş öğreneceğiz. Yalnız, o da bir çokları gibi jön türkler arasındaki olarak Ahmet Rıza beyi görü- yordu. Prens Sabahaddin beyle de hemfikir görünmüyordu. Fakat Ahmet Rıza beyide sevmiyordu. Amma yene o tarafa meyyaldi. Onlar muntazaman yazıyordu, akıl öğretmek istiyordu, bazan ittihadı terakkinin en küçük işlerine bile karışmak istiyordu. Bir (başka mektubunda diyor ki: “ Şürayı ümmeti Pariste neşret- mek doğru değildir. Vakıa şimdi Klemanso dahiliye nazırıdır. Kle- manso düşmandır, düşmanımızdır. O buna müsaade eder, hattâ teşviki de eder, yardım etmek bile işine: gelir. Fakat onun bu mevkide çok uzun bir zaman sada bir dahiliye nazırı istediği dakikada hir emirle bir gazeteyi seddedebilir. Şimdiki kanun değişmedikçe bu böyledir. Klemansonun yerine gelecek dahiliye nazırından Her Yakit bu beklenebilir. Bu sebeple Şürayı Ümmeti Mısırda neşretmek daha muvafıktır. Bir de mürettip meselesi var- dır. Mısırda arap mürettipler işe yarıyor. Fransada mürettip için daima müşkilât çekeceksiniz!,, Diran Kelekyan efendi o sırada Mısırda idi. Ahmet Rıza bey bu mektubu okuduğu zaman hayli kızmıştı — Maksadı, demişti, (Şürayı Ümmet) i de eline geçirmektir. Jön Türkler Kelekyan efendiden bir çok hususatta istifade ettik- leri için onun bu nevi yazılarını hoş görüyorlardı. maa ne diyorlar? i Jön Türkler Avru- KANSIZLIK icin yegâne deva kani iliya eden ibtilâfatın sebebi, başlıca müsebbibi kalamıyacağı da muhakkaktır. Fran- 28 Mayıs 1932 ZINDAN HATIRALARI Abdülhamit devrine ait hakiki maceralar Muharriri : » Mahir Sait, Yusuf Akçura ve Ferit beylerin Mısırda ehramlar önünde çekilen resimleri pada dost bulmakta haylı müşkü- Bt çekmektedirler. Muhtelif un- surlar onların karşısında kuvvetli cepheler almışlardır. Çünkü bu unsurların arkasında Avrupa dev- letleri vardır. Sonra bunların pa- raları vardır. Ve nihayet anlaş- masını, ittihat ve ittifak etmesini iyi biliyorlar. Fakat Jön türkler nevmit de- gillerdi, asla nevmit olmamışlardı. Kaç defa büsbütün dağılmak tehlikesile karşılaşmışlar, yine can- lanmışlardı. Zaman onları yavaş yavaş pişirmişti. Bu pişkinliğin tesir ve neticesini bir az sonra daha iyi güreceğiz. Jön Türklere taraftar seslerde büsbütün işitilmiyor değildi, Ez- cümle ermeni içtimalarından biri- ne davet edilen Fransanm kuv- vetli farmason teşkilâtından Aca- cia cemiyeti ermenilere şu cevabı vermişti: (Vakıa farmasonlar din, milli- yet, cins tefrik etmeksizin insanlar arasında uhuvvet teşkilini isterler.. Bununla beraber biz davetinizi kabul (o edemiyeceğiz: O Çünkü biz sultanın menfur bükümeti mutlakası altında can cekişen ermenilerle hıristiyan Makedon- yalıları severiz, fakat ayni hükü- metin tahtı tazyikinde bulunan ve evvelkilerden az zulümdide olmıyan Türkleri, müslümanları da severiz. İşte bu içtima tertip edenlerin Osmanlı kuvvetinin bu mühim kısmını nazarı dikkat ve ehemmiyetten dur tutar gibi gö- rünmesine mebnidir ki farmason hissiyatımız içtimaımıza iştirake mani oluyor. . Biz hükümeti Osmaniyenin bata aşağı ıslah ve tecdidi ve tamamiyeti mülkiyesinin muhafa- zası suretile meselei şarkıyenin halli taraftarıyız. Bunun için ise muvakkaten tatil edilmiş bulunan 1876 kanunu esasisinin iadesile Türklerin güzide ve mümtazların- dan olan Jön Türklerin bilfül çalışan kısmını mabpes ve men- falardan getirterek kanunu mez- kürun yeniden icrasını onlara ihale etmek kâfidir. ( Arkası var ) YE ELLİK Nörasteni, zailyet ve Chlorose SIROP. DESCHIENS, PARIS d ik muntahip etibba tarafından tertip edilmiştir. ..