»— AMY şe - Sahife 2 19 MaısiY3? Rusya ve biz (Baş tarafı birinci sahifede) Hükümet, kuvvetini, nüfuzunu milletten alır. Hükümet milletin vekilidir, nesli hazırın vekilidir. Vekil müvekkilini tahakkuku meş- kük bir mefküre namına, devamlı bir fedayı nefse, nasıl icbar eder? Bu kuvvetin, vekâletin sui istima- lidir; demokrasiye inananlar için bu, haksız, zararlı bir istibdattır. Demokrasilerin en esaslı bir umdesi “hürriyet, tir. Hükümetin vatandaşlara karşı cebir kullanmasının bir itiyat, bir kaide olması vekilin müvekkile karşı, müstebit bir derebeyi vazi- yeti alması, milletimizin telâkkilerine uymaz. Medeniyet tarihinin kaydettiği en büyük bir muvaffakıyet olan “hürriyet, i biz beşeriyetin terakkisini,, saadetini hazırlayıcı çalışmalar için yegâne iklim addederiz. Siyaset, efradı millete, çalışmak ve yükselmek için en müsait muhiti, şaraiti hazırlayıcı vesait manzumesidir. Hürriyet te bu manzumenin en mühim rüknünü teşkil eder. Demek ki bizim kabul ettiği- miz siyasi umde ile, Rusyanın tatbik ettiği esaslar birbirinden ayrıdır. İçtimai sahaya gelince: Cemiyetimizin esasını aile teşkil “etmektedir. Bir kaç nesilden beri medeni hukukumuz, hep aile müessesesinin takviyesi istikame- tinde tekâmül ediyor. Son “kanunu müsait : .medeni,, aileyi, bozulması müşkil, çok kuvetli bir teşekkül haline - koymuştur. — Halbuki Rusya, çocukların ye- âne sahibi cemiyet olduğu naza- — riyesine istinaden, aile rabıtasını — kabili çok zayıflatmaktadır. Bu nazariye müdafaadır, o çocukların “cemiyete tevdiinde büyük fayda- r olabilir. Fakat bizim ananatı- kanunlarımızın ifade ettiği yülâtımız, bunun tamamen Hukukumuzun ikinci bir esası 4 da mülkiyeti şahsiyedir. Cemiye- - hayatımızın, iktisadi aileden ve ictimai sonra, en “timiz bunu, a “mühim rüknü olarak kabul etmiştir. - Cemiyetimizin temeli, denebilir- ki aile ve mülkiyeti şahsiyeden mürekkep bir malzeme ile kurul- muştur. » Rusya aileyi zaafa uğrattığı gibi, mülkiyeti şahsiyenin ilgasını da, “siyasi ve içtimai (programının — başına koymuştur. Bu temayülde de muhakkak oçok yüksek bir (omefkürecilik vardır. © Fakat biz, siyasi hayatın, bükümet| — wezaifinin yüksek mefkürelerden | ziyade basit hakikatlere, maddi > ihtiyaçlara istinat ettiğine kaniiz. © Binaenaleyh mülkiyet sahasın- - daki umdelerimizle rusların telâk- - kiyat arasında da ayrılık vardır. — Bu esaslı noktalarda, iki cemi- yetin prensipleri arasında kabili » izale olmıyan farklar bulunduğu tesbit edildikten sonra, mahdut © kommünizme bazı tatbikat sahalarında, rusiarın çalışma tarzlarını tetkik muhakkak — faydalıdır. Fakat evvelemirde, bazı ecnebi mabhafilin zannettikleri gibi, bizde doğru bir gidiş © olmadığını katiyetle ilân etmek “lâzımdır. Başvekil hazretleri, fırka içti- omaıdaki son beyanatlarında, bunu pek açık ve kat'i bir lisanla “ söylediler: “Bizim umdelerimiz Halk fırka- “sının, milletin bünyesine uyan - esaslarıdır.,, Li RE A Fakat yekdigerimizin siyasi ve — içtimai telâkki ve temayüllerimize pet etmek şartile, iki memleket | ları “arasında çok samimi bir dost- “luk olabilir, ve bir çok senelik > tecrübe de bunun kabil olduğunu ispat etmiştir. aj Bu dostluk hiç bir tarafın ne addi ne manevi ve fikri istik- siyasi | | itilaf murahhasları Paris, 18 (Hususi) — Georges Philippart vapuru yangını hak- kında el'an vazıh ve kat'i malümat alınamamıştır. Şimdiye kadar ge- len haberlerden anlaşıldığına göre yangın pazar akşamı, gemide bir balo verildiği sırada çıkmıştır. Yangının sebebi lüks kamaralar- dan birinde elektriğin kontak yapmasıdır. Alevler süratle etrafa yayıl- mıştır. Mürettebat bir taraftan yangını söndürmeğe çalışırken diğer taraftan düdük çalmak suretile yangını yolculara haber vermiştir. Fakat bu sırada balo salonun- daki çalgı ve gürültü yüzünden birçok yolcular vaktinde yangını haber alamamışlardır. Yangın gece yarısından sonra saat ikide başladığından bir kısım kat'i bir harekete geçmek şarkta sulhü ihlâl endişe edilmektedir. Cenevre 18 (Hususi) — Bugün Cenevrede terki teslihat komis- yonu havai encümeninde mühim müzakereler o olmuştur. . Küçük bütün sivil tayyarelerin harp işlerinde kolla- nılabileceğini beyan etmiştir. Alman murahhası bu hususta Versay muahedesi ahkâmından babsetmiş, bütün devletlerin havai silâhlarını terketmesi lâzım gel- diğini söylemiştir. Fransız kabinesi M. Herriot Reisicumhur ile görüştü Paris 19 — Reisicumhur M. de bulunan Radikal sosyalist fır- kası reisi M.Herriot'u kabul etmiştir. © Bu mülâkatın kabine meselesine dair olduğ balini ihlâl etmemelidir ve et- miyor. Meselâ Fransa ile Belçikanın dostluğu (Fransanın (o kraliyete, Belçikanın cumhuriyete meylettik- lerine mi delâlet eder? noktalar vardır. Meharet bu nok- bulup bağlamak, siyaset, her tarafın şahsiyet ve hususiye- tini muhafaza ederek müşterek, mütekabil faydalar mektir. temin et- Cevat Nizami Londra, 18 — Tokyodan gelen haberler müfrit milliyetperverlerin iş başına gelmek ve Mançuride için elân çalışmakta olduklarını bildiriyor, Vaziyet çok gergindir. Aksayi edecek vakalar zuharundan Askeri tayyarecil Almaitların teklifleri reddedildi Lebrun kendisile mülâkat talebin- | Birbirine hiç (o benzemiyen, insanlar ve milletlar arasında, | menfaatlerin birleştiği bazı Bu Sabahki Teleraflar yolcular uykuda bulunuyorlardı. Bunlar hemen yataklarından fır- layarak güverteye koşuşmuşlardır. Bir kısım yolcular ise merdiven- lerin alevler içinde kalması yü- zünden yukarı çıkmağa muvaffak olamamışlardır. Yanan yolcuların ekserisi bunlardır. Güvertede yolcular arasında bir panik baş göstermişse de bu- nun önü alınmıştır. Derhal denize sandallar indirilmiş ve bunlara iptida kadınlarla çocuklar binmiş- lerdir. Bu sırada Kaia Sovyet vapuru kaza mahalline gelmiştir. Sandallar yolcuları bu vapura götürerek diğer yolcuları almağa başlamışlardır. Bu suretle iki vapur arasında bir gidiş geliş tesis edilmiştir. Saat üçte Contractor ismindeki Ingiliz gemisi de vaka mahalline gel- Belçika murahhası bu talebin müzakeresi komisyonun salâhiyeti dahilinde olmadığı cevabını ver- miş, Fransız murahhası da bu fikre iştirak etmiştir. Alman murahhası teklifinin reye konmasında ısrar ettiğinden teklif reye konmuş, 7 reye karşı 22 reyle rededilmiştir. Avusturya, o Türkiye, Sovyet Rusya, Macaristan, Bulgaristan ve Teşrifat mü üdürü Cenevre konsolosumuz tayin ediliyor Ankara 19 (Telefon) — Elçilik- ler ve konsolusluklarımız mensup- ları arasında bazı tadilât icrası takarrür ve bu hususta hazırlan- mış bulunan liste milli idareye arzulunmuştur. Bu meyanda hariciye kalem mahsus münürü Kemal Aziz bey Berlin sefareti müsteşarlığına, teş- rifat umumi müdür muavini Kudret bey Marsilya başşehbenderliğine tayin olunmuşlardır. Teşrifat umumi müdürlüğü kad- rosu dağıtılmış ve bu arz mü- dürlüğüne (o Cenevre şehbenderi Şevket Fuat bey | tayin edilmiştir. Berlin sefirimiz iyileşiyor Ankara, 19 (Telefon) — Alınan haberlere göre Berlin büyük elçi- roiz Kemaleddir Sami paşa tedavi edilmekte olduğu hastaneden an- cak üç hafta sonra Berline naki- olunabilecektir. Sıhhi ahvali mem- niyete şayandır. Philippart vapuru faciası Vapurda bulunan meşhur bir Fransız muharririnden de haber yok miştir. Bu gemi de sandal indire- rek yolcuların nakli ameliyatına yardım etmiştir. Sovyet vapuru 420, Contractor 129, sonradan gelen Mashud İngiliz vapuru da 149 yolcu kurtarmıştır. Philippart'ı en son kaptanı terketmiştir.' Contractor vapuru kaptanı yan- gının 56 kilometro uzaktan görül- düğünü , yolcuların feryadının kilometrolarca mesafeden işitil- diğini söylemektedir. Bu vapurun kaptanı hadise ma- hallindeki manzaranın çok feci olduğunu söyliyor. alevler yüzlerce metro irtifaa çıkarak denizde akisler yapıyordu. Kaybolan yolcular (o arasında meşhur fransız muharrirlerinden Albert Londres de vardır. Albert Londres Şanghay vekayiini takip ettikden sonra Fransaya dönü- yordu. Uzak şarkta vaziyet elân karışık ve tehlikeli Londra 18 (A. A.) gazetesi, baş makalesini uzak şark vakayiine tahsis etmiş olup pek bedbinane mutalâalar serdeylemek- tedir. Bu gazete, Japon miltarizminin harpcuyane olan mahiyetini ve Cemiyeti akvamın sulhcuyane tekliflerine karşı göstermekte olduğu alâkasızlığı ehemmiyetle kaydetmektedir. Manchester Guardian oo iğin ilgası Çin, Alman teklifi lehine rey ver- mişlerdir. Lord Rober Sesil bugün taarruzi silâhlar hakkında (o beyanatta bulunmuş mağlüp davletlerce kulla- nılmaları menedildilen bütün silâh- ların (on bin tondan fazla hacimde harp gemileri, tahtelbahir, 10,5 santimden fazla ağır topların, berri ve bahri askeri tayyareci! ğin) taarruzi addedilebileceğini söylemiştir. Lindbergin çocuğu Bir bahriyeli “ 6 arkada- şımla birlikte kaçırdık ,, diyor Nev York 18 — Lindberğin dostlarından Curtiss tevkif edil- miştir. Bu tevkifin sebebi şudur: Curtiss son zamanlarda Lindbergin çocuğunu bulmak için bir takım kaçakcılarlarla müzakerede bu- lunmuştu. Halbuki şimdi bu müzakerele- rin hayali olduğunu, hepsini ken- disinin uydurduğunu söylemiştir. Bunun üzerine yalan haber vermek töhmetile tevkif edilmiştir. Tahli- yesi için on bin dolar kefalet is- tenmiştir. « Bundan başka Frank Parzych isminde bir bahriyeli kendisinin 6 arkadaşile ( birlikte (o Lindberğin çocuğunu ( kaçırdığını, çocuğun odadan alınarak (merdivenden indirilirken (düşerek (öldüğünü söylemiştir. Frankın aklı yerinde olduğu anlaşılmıştır. Tahkikata devam ediliyor. Siğil kle ——- Esrar içenler Taksimde bir ev” mühürlendi Taksimde Refet isminde birinin evinde geçenlerde esrar içilirken cürmü meşhut yapılmış ve esrar- keşler yakalanmıştır. Bu evde böyle müteaddit vaka- lar oldüğu cihetle vilâyet evin kapatılıp mühürlenmesine karar vermiş ve bunun için dün polise emir verilmiştir. Dün akşam üzeri polis memur- ları kapıyı mühürlemek üzere eve gittikleri zaman içeride gene adam bulunduğunu görmüşler ve kapıyı — çalmışlardır. e Müteaddit defalar kapı; çalındığı halde .içeridekiler o açmamışlar, bunun üzerine omemurlar (pencereden içeriye girmişlerdir. Evin üst katında bir odada Yahya, Mehmet, Kirkor, Hüseyin Necati, Mehmet isimlerindeki 6 kişi ile Zünbül isminde bir kadın esrar ve kokain içerlerken gene cürmü meşhut halinde yakalan- mışlardır. Evde 47 paket ve ay- rıca 17 gram eroin, birçok esrar, kabaklar ve ne oldukları henüz anlaşılamayan bir çok maddeler bulunmuştur. Esrarkeşler oyaka- lanmışlar, evde kapatılmıştır. Sipahi ocağının atlı müsabakaları Sipahi Ocağında her sene ya- pılan Atlı müsabakalar çok mu- vaffakiyetli neticeler vermektedir. Bu senenin müsabakalarına da bu cuma başlanacaktır. lik atlı müsabaka mayısın 20 nci cuma günü saat 14 de ocak meyda- nında yapılacaktır. Niko, Yani ve Hasan efendiler beraet ettiler Bundan bir müddet evvel gaze- telerde bir makine ile para teksir eden bir kumpanya hakkında tah- kikat yapıldığı yazılmıştı. Maz- nunen ceza mabkemesine verilen terzi Niko, karamanlı Yani ve Hasan efendilerin katiyen bu cürümle alâkaları olmadığı görül- müş ve kendilerinin beraetlerine karar verilmiştir. Meselenin bir kokain kaçakçı- lığı olduğu tespit edilmiştir. Terzi Niko, Yani ve Hasan efendiler kendilerinin haklarında yanlış be- yanatta bulunanları dava ede- ceklerini söylemektedirler. Tütün konferansı Balkan tütün konferansı dün de toplanarak omüzakeratta bulun- muştur. Konferansta cihan buhra- nının üç memleket tütüncülüğü üzerindeki tesirleri tetkik edilmiş müşterek bir tütün ofisi tesisine karar verilmiştir. Murahhaslar bugün Dolmabahçe ve Yıldız saraylarını gezecekler ve öğleden sonra tekrar toplana- caklardır. Amerikada içki yasağı Nev York 18 — Amerika âyanı az ispirtolu içkilerin satılmasına müsaade edilmesi (o hakkındaki kanuni teklifi reddetmiştir. Seyfi Paşa avdet etti Ankara 19 (Telefon) — Umum gümrükler muhafaza kumandanı Seyfi Paşa tetkik seyahatinden avdet etmiştir. Matmazel Diplarakonun resim sergisi Ankara 19 (Telefon) — Yunan ressamlarından matmazel Diplara- konun resim sergisi Başvekilimiz Ismet paşanın himayesinde ve yunan sefirinin riyasetinde olarak bugün öğleden sonra Halkevinde açılacaktır. Yeni Amerika ve Ispanya sefirleri Ankara, 19 (Telefon) — Yeni Amerika ve Ispanya sefirleri yarın öğleden sonra Reisicumhur haz- retleri tarafından kabul edile- cekisr ve itimatnamelerini takdim | eyliy eceklerdir.