24 Şubat 1932 « ARADA SIRADA Galatasaray mecmuası Istanbulda en faal birlik han- gisidir? diye bir sual sorulacak olsa derhal şu cevap verilebilir: Galatasaray talebe teşekkülleri birliği. Galatasaray lisesi gençli- ğinin bu birliği konferanslar veriyor, kendilerine büyük diye tanıtılanların © hatırasını (o tebcil ediyor; sahne edebiyatına filen iştirak ediyor, mecmua çıkarıyor. Bugün, on üç aydan beri neş- retmekte oldukları mecmuadan bahsedeceğiz ve ilk söz olarak diyeceğiz, ki bu meçmua edebiyat ve fikir sahasında çok kıymetli, çok faydalı bir neşriyat yapıyor. Ancak, bahsı basmakalıp methiye şeklinde bırakmamak için, bize kusur gibi görünen bazı noktaları işaret edeceğiz. Elimizde Galatasaray mecmu- asının İ3üncü sayısı var. Münde- recat cidden zengin. Başta felsefe muallimi Hilmi Ziya beyin kurunu vusta isimli güzel bir makalesini okuduk. Mecmuada, muallimler- den birinin bir müsahabesi olma- lıdır. Ancak, geri kalan yazılar, talebe yazısı olursa, mecmua hususiyetini kaybetmemiş olur. Meselâ 13 üncü sayıda gürdü- ğümüz, muhterem Faik Âli bey- efendinin: Iki hemraha peyrevi vahdet... Safü berceste mısraı handan mısralı manzumesi ne kadar bu mecmuanın yazısı değilse, Hilmi Ziya beyin de: «Bunlara göre sanat (lâahlâkissamoral) dir, Hiçbir gayeye hizmet etmez. Gayesi kendi içinde (autoteligue)dir.. (Ona inanmak bir nevi birsam (hallucination) içinde yaşamak arzusundan gelir.» gibi, felsefe ve içtimaiyat oku- mamış olanların anlıyamıyacağı ağ yazılar yazması da bizce muvafıl değildir. Hele Hilmi Ziya beyin bir eserine vaki olan hücuma, bir talebe mecmuasında, sert ve haşin bir kalemle cevap vermesi bileme- yiz ne derece doğrudur. .. Talebe yazılarına gelince. Her yazıda kavi temelli fikri terbiye- nin esasları görülüyor. Nihat Nedim ve E. Vehbi beyler H. Rahmi beyin sözlerini sade, düzgün bir üslupla ne güzel nakletmişler. Necdet bey çok doğru bir tenkit yapmış. Akının oODârülbedayi sahnesin- deki noksanlarını anlatmış. Ziyad Talha bey, tecrübeli bir biograf gibi merhum Süleyman Naziften uzun uzun bahsetmiş. Şairler biraz zaif. Munis Faik bey aruz yazmasa ve Faik beyi taklit etmese ne iyi olacak. Mehmet Vedat beyle Sait Şevket beylere - eğer çalışmakla şiir ya- zılacağına kani olsaydık - çalış- sınlar derdik. Fakat insan şair olmaz, şair doğar. Burada bir de teknik sayılabile- cek bir hatadan bahsedeceğim, mürettip hatâlarından. Galatasaray | uu gençliğinin neşrettiği bir mecmu- ayı, bir avrupa mecmuası gibi yanlışsız görmek istemekte hak- kımız yok mu? “. Galatasaray mecmuasına içten gelen bir temenni ile muvaffaki- 2 — (Ss Belediye zabıtası | Kovuğun içinde.. Yeni bir teşkilât yapılması düşünülüyor Zabıtai belediye teşkilâtı hak- kında mülkiye müfettişlerinin tet- kikat yaptıklarını ve dahiliye vekâletine bir rapor verdiklerini yazmıştık. Vekâlet bu rapor muh- teviyatını oehemmiyetle (tetkik etmiştir. Diğer taraftan belediyenin islâhı etrafında şehir meclisi Çarasında bir cereyan vardır. ; Azadan bazı zevat zabıtai bele- diye vazifelerinin layikiyle ifa edilemediğini gördüklerinden, be- lediye işlerinin teftişi için az ma- aşlı çok zabıtai belediye memaru kullanmakdansa dolğun maaşlı murakıpler tayini daha muvafik olduğunu iddia ediyorlar. Bir hekim bir idare memuru ikide muavinden mürekkep olan üç beş kişilik murakıplar mütemadiyen esnaf ile halkın münasebetlerini tetkik ve teftiş edecekler, heyet- ler her kazada kaymakamların Idaresi altında çalısacaktır. Kay- makamlar mutlaka en az haftada birgün bu heyetle beraber çalışa- caklar ve teftişleri neticesini valiye bildireceklerdir. Vali kaymakam- lardan aldığı raporu tetkik ede- cektir. Bu seneki bütçe müzakere edilirken bu mutalaa ortaya atılacaktır. Iktisat işleri Yeni müdür martta işe başlıyacak Şehir meclisi, belediye iktisat müdürlüğüne üç yüz lira ücretle mütehassız bir zatın tayin edik mesini kabul etmişti. Iktisat müdürlüğüne tayini dü- şünülen tütün inhisarı mürakiple- rinden Asım Süreyya bey dün belediyeye (o gelerek (Muhiddin beyle görüşmüştür. Asım Süreyya beyin tayini bugünlerde resmen yapılacak ve yeni iktisat müdiri mart birden itibaren vazifesine başlayacaktır. Asım Süreyya bey, şehrimizin iktisadi vaziyeti hakkında ve be- lediye iktisat işlerinin ne yolde tanzim edileceğine dair tetkikatta bulunacak, bu hususta belediye riyasetine bir rapor verecektir. Bunun üzerine lüzum görülürse iktisat müdürlüğü teşkilâtı keniş- letilecekti, yet dilerken, genç arkadaşla- rımın tenkidimi tariz şeklinde tefsir etmiyeceklerini ümit ederim. Mahaza böyle de telekki ötseler gene lehlerindedir: Atarlar senği tarizi, drahtı meyvedar üzre.., Selâmi İzzet Gözden kaybolanlar nereye gitmişler? Fatih polis merkezi garip bir esrarhane meydana çıkarmıştır: Fatihte Bozdoğan kemerinin üzerinde akşam üzerleri bir takım adamların dolaştıkları ve bunların kemer üzerinde birer birer kay- boldukları nazarı dikkati celbet- miş ve polis merkezi tahkikata başlamıştır. Zabıta memurları, kemeri gizlice tarassut etmiş- lerdir. Akşam üzeri iki kişi gelerek kemerin üzerine çıkmışlar, bir müddet etrafı gözetledikten sora kemerin yıkılmış kısımları arasında gizli kovuğun içine girip kay- bolmuşlardır. Arkadan polis memurları da yavaşça kemere çıkıp kovuğa girmişlerdir. Burasının dört, beş kişi oturabilerek kadar genişçe bir oda haline getirilmiş olduğu görülmüştür. İçeride esrar nargi- leleri, kabaklar, esrar ve saire bulunmuştur. Kovukta (yakalananlar Murtaza ve Abdurrahman isimlerinde iki kişidir. Murtaza ve Abdurrahman Fatih sulh ceza mahkemesine verilmiş- lerdir. Mahkeme ikisini de tev- kifhaneye sevketmiştir. Dikkatsizlik Aksaray yangını tahkıkatının neticesi Bir kaç gün evvel Aksarayda manifotracı Osman Nari Beyin mağazasında gece ya, kimi: ve “iç dükkünl üstüm eki ye bir apartıman yanmış, bir İçocuk da ateşler arasında kalarak yan- mıştı. Bu yangın hakkındaki tah- kikatla Fatih polis merkez memuru Mazlum bey meşgul olmuştur. Mazlum bey lazım gelen tahkika- tını bitirmiş ve evrakını tanzim ederek müddeiumumiliğe vermiş- tir, Ilk defa yangın çıkan mağaza sahibi Osman Nuri bey hakkında da evrak tanzim olunmuştur. Os- man Nuri bey dikkatsizlik ve ihmal yüzünden yangına sebebiyet vermekle maznunen muhakeme edilecektir. Vilâyetin bir teklifi Şimdiye kadar Kartala tabi olan Alemdar, Sultançiftliği ve Reşadiye köylerinin Üsküdar ka- zasına, Bakırköy kazasına tabi Pirinççi ve Cebeci köylerininin Sarıyer kazasına raptedilmeleri vilâyet makamından umumi mec- lise teklif edilmiştir. Amca Bey Karikatür albümü! Pek yakında çıkıyor! m Narktan sonra. Artık ortada bir et meselesi kalmıyacakmış Şehir meclisinin ete azami fiat konulmasına karar verdiğini yaz- mıştık, Meclisin kararı bugün daimi encümene havale edilecek- tir. Daimi encümen esasen et meselesini esasından tetkik ettiği için azami fiat koymakta müşkü- lâta tesadüf etmiyecektir. Daimi encümen, etin her cinsine ayrı ayrı azami fiat koyacaktır. Mezbahada her cins ve her nevi etin toptan fiatları belli olduğuna göre daimi encümen bu hususta da müşkülâta tesadüf etmiyecektir. Daimi encümende et meselesi etrafında şu mutaleaileri sürülüyor: “— Daimi encümen, bu kararla bundan sonra et meselesine filen mudahale etmek vaziyetini almıştır. e İstanbulda nasıl bir ekmek meselesi yoksa, alınacak cezri ve esaslı tedbirler üzeri- ne yakın zamanda et meselesi de kalmıyacaktır. Et fiatlerinin temevvücünde şimdiye kadar hiç bir rolü olmıyan hayvan borsasile mezbaha idare meclisi de encü- menin yardımcıları vaziyetine gele- ceklerdir. İleride lüzum görülürse fiatlerdeki istikrarı temin etmek için belediye koyacağı bir ser- maye ile hayvan getirtip piyasaya filen hâkim olacaktır.,, Diğer taraftan haber aldığımıza göre ete azami fiat konması mu- vakkat bir tedbirdir. Belediye eti ucuzlatmak için diğer tedbir- ler bulup meclisin kararına arz- edecektir. Dilinin altında! Esrar parçasıni nereye saklamış? Geçenlerde Recep isminde birisi tevkifhaneye (oesrar (o sokarken cürmü meşhut halinde yakalan- mıştır.. Recep mevkufların ziyaret günü bir mevkufu göreceğini söyliyerek içeriye girmiştir. Rece- bin ahvali şüpheli görülerek üzeri aranmış, bir şey bulunamamış nihayet ağzında 10 dirhem kadar esrar bulunmuştur. Recep, esrar parçasını dilinin altına saklamak suretile (belli etmemek istemişse de muvaffak olamamıştır. Tevkifhane idaresi Recep hak- kında icap eden tahkikatı yapa- rak evrakı müddeiumumiliğe ver- miştir. Üçüncü ceza mahkeme- sinde mevkufen yapılan muha- keme neticesinde Recep 3 ay müddetle hapse mahküm olmuştur. Selim Sırrı beyin konferansı Yarın akşam saat sekiz buçuk- da Selim Sırrı beyin radyoda vereceği (o konferansın mevzuu “Babalar ve evlatlarla hasbihal,, dir. Sahife 3 AKŞAMDAN AKŞAMA ————— Diksion dersleri Galatasaray lisesinin (iptidal üçürcü 'sınıfındayken Cemal Tor isminde Fransızdan dönme bir hocamız vardı. Bize Diction (& Diksiyon) dersi verirdi. Bu ders, Fransızca kelimelerin nasıl telâffuz edilmesi lâzım gek diğin öğretir ki, bütün aktörlere, hanendelere, hatiplere, konferans- çılara, tedris edilmekle bırakılmaz, lise talebesine de öğretilir. Hattâ, .fransızça tedrisatın girdiği ecnebi memleketlerin (o iptidai (üçüncü sınıfında bile diksion okutulduğunu Galatasaray misalinde gördük. Türkçe, büyük bir inkilâp geçi- riyor. Şimdiye kadar, Osmanlı dilinde diksion yoktu. Türk mek- teplerinde, fransızçanın diksion'u ile beraber, Arapçanın diksion'u olan ğ e ol iie Kendi tecvidimiz bugüne kadar yapıl mamıştır. Flat mademki dil inkılâbı var; alfabemiz, sarfımız, nahvımız, lügatımız yeniden ihtas edilmektedir; / tecvidimiz, (yani diksion'umuz da ihmal olunma- malıdır. Türkçe kelimelerin nasıl telâffuz edileceği, hattâ münev- verler arasında bile münaziünfihtir. Evvelki gün, dil inkılâbına dair yazdığı başmakalede, Falih Rıfkı bey anlatıyordu: Kendisi gibi bir edebiyatçı olan Yakup Kadri beyle, ayni Türkçe kelimelerin telâffuzu etrafında uyuşamamışlar. S İmla, bilhassa fonetik olmağa yaklaşdıkdan sonra, en fazla keş- mekeşler bu Diksiyon'suzluk yü- zünden ileri geliyor. “Mekale,, mi diyeceğiz, “maka- le,, mi? “Sahife,, mi diyeceğiz, “Sayfa,, mı? “ Yürümüyor , mı (diyeceğiz, “Yürümiyor,, mı lih, lb. Bunlar, mütehassısları tarafından, ıbkı bir sarf kitabı tanzim eder gibi tesbit edilmelidir. Henüz mekteplerin küçük sınıf- larında demiyorum, fakat Türk- çenin tecvidi, her halde derhal aktörlere, hanendelere, radyoda söz söyleyenlere tedris edilmelidir. Zira, (o telâffuz (o keşmekeşinden geçilmiyor, Kimi: — Gidicam!- Diyor. Kimi de: — Yapamıyci: — Virdim... Ittim... o - - Bu vaziyet tehammülfersadır. (Vâ - Nü) ABONE ücretleri ai Türkiye Ecnebi BEWELİK 1400 kuruş (o 7700 kuruş SArLx 750 » 450 > SAyLır 400 » m0 » 1AyLız 150 > — — wep” Abone ücretleri doğrudan doğruya AKŞAM Maresi namına gönderilmelidir, Adres tebdili için yirmi beş ku ruşluk pul göndermek lâzımdır, Şevval 17 — Kasım:109 5. İmsâk Güneş Öğle İkindi Akşam Yatsı E 11,12 1251 64 936 12 13I Va, 5,6 o 644 1227 15,29 17,58 1,24 — Yer yüzünde bir şıklık mü- sabakası yapılsa Paris kadınları mutlaka birinciliği alırlar!.. A. B. — Hayır mirim, asıl birinciliği bizim kadınlar alırlar |.. Amca Beye göre... — Hayır sen bilmiyorsun Amca Bey1.. A.B. — Hayır efendim, böyledir! — Hayır! A.B. — Olamazl.. — Peki amma nasıl olur? i ve f nn A, B. — Nasıl olacak a canım, Pari li kadın zengin olduğu için şıktır; hal buki bizimkiler zengin olmadığı halde gene şıktır! Efem ?...