Yazan : Muharrem — 86 — *Halbuki Züleyha, —herkesten | ziyade gezip tozmak, gülüp €E- lenmek imkânlarına — malikti. Çünkü kocası Potifar, -Masır Firavun iReyyan İlmi Velid'in hazine nazırı idi. Bütün Mısır! servetini elindetutuyordu.Rey>| yan âbniVelid'in hazineleri, yal- huz o zamanın mütedavil pakrası; ile tdeğil, vayni rzamanda- en ıkıy- mefâîiuma. en pahatbiğilmez mücevherlerle dolu idi. Pötifar, | bu serveti dilediği gibi kullan - mağa mezundu."Kendisindenihiç | kimsenin ; hesap »sormasına im- Kân *yoktu. Çünkü *bu göz dka- | maştırıcı servetin hesabını, ida-| re ettiği halde, 'bizzat Potifar | bile bilmiyordu. Mısır azizi, Mı- gır hazinelerinden' kendi öz ma- l gibi-istifade etmek!hâakkını da haiz olduğu için kimseye karşı Mmes'ul"verhesap vermeğe mec -| bur değildi. İşte böyle*bir-adamın karısı »blan Züleyha, koca-sarayda ya- ;payalnız kalmıştı. Aşağı taba- ile *konuşmasına 'içtimal -va- #ziyeti mâni oluyordu.-Hakkında gitkin “dedikodular -gü- | zlinden de yüksek ttabakadan Ref ret etmişti. $)| ,Rakat.koca sarayda kendisini niçin yalnız hissediyordu? Uşak ları, nedimeleri ona arkadaşlık edemeflermiydt” (Râhusus hep- si delZüleyhayıcandansseviyor-| lardı. | Züleyha, onlarla senli, benli *konuşabikmek âdin âdeta: gırpı- - . Kâkin onlar, güzel haj retini “kendilerinde “bulamıyor - Efendileri Rotifar,herkese iruvazife vermişti. Herkes va- Şf—'nıi tiddiyetle yapmağa meç bundu. Aksi halde sarayındahi- K nizamı ihlâl sedilmiş — olurdu. | Bundan dolayadır 'ki -hanımlari Züleyba ikendilerine kanşı sami- | mi rolmağa «davrandıkça -onlar inadına viddileşiyorlardı.. Züley- ha da: -- Ben sizden ciddiyet âstami- yorum,sami:ojyet istiyorum ! W TDiyemiyordu. — Aralarındaki samiimiyetin kendiliğinden doğ- Mmasımı arzu ediyordu. | 'Ceni istediği .zaman, gezmöğe | * çikmaktan, sik sık Kibar âlem -| lerine 'devam retmakten -n&fsini | meneden Züleyha, ilk gühlerde | fazla sikıntı cekmişti. Yavaş yavaş -yalnızliğa -alışmıs, halin- den şikâyet etmemeğe başlamış- tı. Bazan “odasında - oturuyor, bazan sarayım has bâhçesine çı- kıyor, kendiskendine hafif sesle şarkı döyliyerek gönlünüzavütu- | yördü. Daima: vazifesilermeşgiil olan Potifar, sevgili karısı hak- kında yapılan dedikoduları işit- miyor; anunsdışarı Çikmamağa başlamasına Cidden thayret <edi- yordu. İşte Yusuf, tam bu'sırada im-| dada yetişmişti.!Güzeller güztli Züleyha, nihayet aradığı nr-: kadaşı bulmuştu İlk, geldiği;gün çok sıkılan, bir türlü konuşmak istemiyen 'Kusuf ; sertesi ;günden | itibaren 'bayağı ibülbül «kesilmiş- ti. Artık Züleyhanın yalnızlık:| tan işikâyet retmesine — mahal kalmamıştı. Yusuf, hayali geniş bir kadı- nin tasavvur ve tahayyül ede- a (Yeni Sabah| ( NE BEDELİ — | i ü Ecnebi SENELİK 6 AYLIK BAYLIK V AYLIK TAKVİM HIZIR 166 (GÜN191 AY 7 dasso | VO 1357 CIIHZİE!-TE,MM JZ Haziran 1941 | 217 Krs. âhır 15 PRerşembe Güneş Öğle Udi ” 4| *8.56 — 4.36 — 18.36 'Ezam 16.19 Vasati İmsak 6.39 — Ezani 2.21 Vasati 437 — 12,19 Akşam — Yatsı 12.00 2,00 1942 2142 DİKKAT “WE «Yenl, Sabah> a ,gönderilon -yazılar ve-evrak-neeredilsin edilmesin Jade glunmaz ve — bunların kaybolmasın- gan dolayi biç bir mesüliyet kabuj| ta tdümez, | rafa atıvermişti | sev! Bu | “dinmeden v —— —F HAZRETİ YUSUF İLE GÜZELLER GÜZEL | ZÜLEYHA »"Zeki KORGUNAL miyeceği kadar güzeldi. Derini bakışları ile insanın kalbine nü- fuz ediyordu. Tatlı ve Wbüyüle- yiti”bir«sese malikti. Güzeller güzeli, Yusufu çök gevmişti. Daha ilk görüşte onun gazibesine kapılmıştı. Çenesini| tutup ida başını yukarı ikaldır- düğı zaman tâliçinden' ürpermiz- ti. Böyle,güzel, saf vevtemiz bir | arkadaşa nail olmâk az görülür bâhtiyarlık değildi. “Kendisine bu bahtiyarlığı bahşettiğindan dölayı (kocasına 'hemen/ her gün | teşekkür ediyordu. 'Yusuftan Patifar da/pek hoş- lanmıştı. Sevgili karıstına daima takrarlıyordu : — Yusufa iyi bak “Züleyha! D, bize saadet, getirdi; neş'e ve | getaret getirdi. Son'zamanlarda | Bende biredurgunlük, bir hare- ketsizlik, #bir lükaydilik »görme- e . Yusuf geldiği Bündeüberi'bunlardan eser kal-| Matı. Zaten *her ; gün tbama *te-| gekltür ediyorsun. Bu teşekküre | lâyik salan Yusdftur; ben “deği- lim, Zülgyha! Züleğıiha da — candan “bir te- bessümle *kocasının 'yitzüme *ba: | ikıpreevap veriyordu: — Yustf benim ikardeşimdir. İnsan kardeşine bakmaz'imı Po- itifar?.Onu*her ssabâh “kendim mayandırıyorum ; her vakit ken-| dim doyuruyorum ; saçlarını ken 'dim tarıyorum. O 'da'bertim 'her sözüme itaat ediyor. Biribirimize öyle*kaynaştık *ki... " Züleyha »doğru seöylüyordu. Yusufa hakikaten ibir rahla |şef- katile bakıyordu. Fakat günler biribirini kova- ladıkça Züleyha, Yusufu başka diklü;sevmeğe. başlıyordu. 'Yok-| y yavaşıyavaş ona.âşık; mı ölu- yortu? Züleyha, kendisini -çıldırasıya sevenskocasını sevmediği halde vsever -görünmâkle |berâber, *bu suale cevap verecek vaziyette değildi. Sadece 'kâlbinde “tuhaf bir his #apkeder ;gi> bi oluyordu. Bölki *bu “his, »ma- hiyeti meçhul bir sebepten ileri. geliyordu. İZüleyha, namuslu bir “kadın- dı. Kocasının kendisine sarsil-| maz bir itimadı vardı. Bu iti -, mmadı rayaklar saltına mlarak Yu- | usufa (| kaptıramazdı. Ak: halde fenalıklarınven büyüğüni islemiş-olurdu. “Şüphesiz ki “Yu- sufu seviyordu.»Lâkin bu sevgi dâlından — koparılıp da — henüz koklanmamış taze bir.ciçeği sev | smekten fatkazdı. Sevgi ise bir| ikararda *kâlamazdı. Bazan ek-| &ilir, *bazan artabilirdi. Züleyha ninkalbinde Yusufa karşı uya-| nan tuhaf his, ihtimal ki haddi-| ni stecavüz eden * fevkalâde-bir | kardeş “sevgisinin ttezahürü “idi Züleyha evvelâ böyle. düşün-. müştü.*Sonrâları"tevil» yollarına sapamaz olmuştu. Ara sıra Yu-| ssufun ;yanaklarını; okşamak, e lerini “avuçları “arasına alıp u- guşturmak ihtiyacını duymağı “başlamıştı. 'Bu ihtiyaç, karde- şane *bir- sevginin mahsülü ola- mazdı. Demek ki, Yustifa gönül kaptırmıştı Şimidi Züleyha iki ateş ara - sında kalmıştı. Kocası öldüğu için”Potifara -sadlâkat. gösterme- ğe, onun *hudutsuz saşkına »hür- met ederek kâlbinin ikapalı! ka- pısını başkasına açmamağa mec burdu. Halbuki Yusufun aşkı, bu kapıynyerinden söküp bir t: Bumnüşkül va- ziyet karşısında ne ,yapabilirdi? Pök'hâkl ölara mrıp kalmış- tırlizli bir: ses,'ona vgöyle'dire tif veriyordu Şasırma *Züleğyha! Yusufu £ nin hâkkırdır! Ancak ağkını belli etme!.. Yinekocanı sever gibi.görünmeğe devam et! Sahran “sonu »selâamettir; ileride her şey idüzelir! Züleyha, kimseye hin: yeti”bam beş sene idare (etti./ Bu "müddet :zarfında çektiği azabıcbir | kendisi, ibir: de Allah ibiliyordu. Geceleri, “her- kes vderin1ykuya'daldıktan son ra,ıdöktüğü göz yaşlarının had: dithesabı “yoktu. -Fakat ygündüz- leri, vortada “hiçbir '*fevkalâdelik | yolmmuş gibi, 'Yusufla -mmntat/ se- ikilde yaşıyordu. “Baf we rtemiz kadbli Yusuf, Zileyhanm çektiği aztırabı. hissedebilseydi dcimbilir nekadar müteessir etuvdu. Altıncı yalın ilkayları idi. 'Yu: BüÜf, tam yirmi'ljç yasına girmiş arklan,, gez- H bir *döllkağlı ölmuş« şuî i Ü LA YENİ SABAH Mürakabe komisyonu Süt fiyatlarını indirmek ümikân- larını saraştırıyor Fiyat-mürükaâbe İkomisyonu, buzrlmwüğleden”sonra mutad top lantilarınıdan itini daha yapa- saktır. Bu toplantıda, evvelce de yaz dığımız gibi peynir fiyatları yı diitlen tatkikedilecektir. “Ancak, “peymnirciler, — bundan evveliti reolsekessüt, teneke vve| maya Siyatlarının yükseldiğini, | buntlan dalaya Miiçsolmazsa cari | fiyatların! indirilmemesine iste-| dikleriridenikomisyon buhusus tartatkikler yaptırmağa karar vurmiştir. Sit ittihsal mamtâka- Jarımdan >sütün : maliyet fiyat-| Jarı Yskkunda tistenen malümat | buğün üğleye kadar geldiği takdirde (komisyon yperakende #ütgüleri derdinliyecek ve'birka rar erecelkttir. "Olmazsa, kât karar bağla »bir güne bırakila-| caktır: KS | Örü'İdare Komu- | tamı Ankaradan | döndü Örfi'tdere Komutanı Korge - meral rAli-Rıza zArtunkal dün sabahki eksgpresle Ankaradan şehrimize 'gelmiştir. | | yatlarını EHİR HABERLERİ — ı_nıı—_ v Çay ihtikârına mani Olacak tedbirler Bu günlerde gelmesi bekle- 4 nen çayların tevzâi şekli hak- alımıyor kında tedkikler yapılıyor Üküinci pparti olarak gelen 800 çuval kahvenimtevziatı da bir kaç güne kadar başlayacak pek | latr -| #iyat mürakabe bürosu, yakıntla şehrimize gelece ların tevzü etrafında hazırlık - lara haşlamıştır. Hâlen piyasamızda-çay sıkın- | tısı yoktur. Fakat bazi çay sa-| tıctlarının »söbepsiz yere çay fi-| tırdıkları — görül- mektedir. İşte büro, alacağı ted birlette *bu gibi "muhtemel “ih- r “rareketlerinin “önüne gec e çalışmaktadır. Yeniden gelecek çayların ne suretle tevzi edileceği hakkında bugünlerde hir.karar verilecek-| tir. Bunun için de büro, çay ve kahve ithalât birliği le temas- larda bulunacaktır. BurldanSbir'kaç-gün evvel ilk #düruşmasını ;yazmış olduğumuz Vatan ve Cümhuriyet gazeteleri şarasındaki -matbuat davasına Gdün sekizinci asliye cezada de- sWwam olündu. “Mâalüm oklüğü'üzere'bu dava; Ahmet “Emin Yalmatnın “yazmış | e' Vatani gadetesinde /neşmetmiş| solduğu dki/ yazıyı eşahsına | kazşı shakaret mabiyetinde ;telâkki re- 'den “Nadir Nadi-tarafından-açıl- mış ve , geçen. celsede*mahkeme müdafaa wevkarar ijgin düne bi- rakılmıştı. , Dünll buthususdamüdafaasını yapan Watan “gasetesi baş mu-| harriri Ahmet Emin , Yalm; demiştir |ki — Gazetecilikte her yazı gü: nün .bir hâdisesine bağlanarak yazılar.(Bir gazeteci »durduğu yerde ahlâk meselesini müna ; kaşarötmeyi weya Sezamla #Brü: tüs arasındaki hâdise hakkında tıahliilece-girişmeyi düşünemez, Ben yazıyı, günün vaziyeti noktai nazarından “mühakeme etmeyi tabii görürüm Bugünkü bühran " karşısında| milletimiz; âhlâk sâülâbetine 've fedakârlik ile "feragatine 'her| zamandan Zziyade —muhtattır, Böyle bir zamanda”Cümhuriyet | gazetesinde “âhlâkın miskinlik olduğunu we hayâtta kazanmak | için feda Edilecek”manevi May,| metler arasırida tşeref-ve haysi- | yetlerde*bulunAbileceğini,, ifa -| de eden.bir arşı rarsı; | BELEDİMD D Bazuük gıda madüeleri Belediye 'Sıhhat Müdürlüğü 'Temmuz ayı içinde.aldiğı 26,gı- da ymaddesi nizmünesini - tahlil | olunmak üzere belediye kimya- | hanesine ,gündermişti. Bunlara ait raporlar ditn ksüm yahaneden belediyeye gönderilmiştir. "Tah- lilşneticelerinden-86, gıda mad - en 16 sından.bozuk ve.sıh muzar olduğu anlaşılmış - Belediye jbu-16 nümunenin tır. alındığı dükkân we müessesöler | hakkında ,takibat yapacaktır. Fazla müşteri alan sinemalar Beleğiye, IBlnamaların <fazla müşberi almamalarını temjn-ct- vmek maksadtle,akmık teltişler 'yapmaktadır. Bu teftişlen(dena- görül hıunn singmalar dgönülen 31 slkında ceza mabilları tutul » Vatan- Cumhu&îîet | Baş muharrirler arasındaki'da- | vada Ahmet Emin Yalman iberat etti ya kalınca. teessür duydum. Bu yazınm 'Böyle'bir sıradla uyân - Ürrabilessiği ikötü ' tesiriskaldı - racak bir yazıryazmayı gazete: gilik saydım. Her iki yazımda da ;davacıya | hakaret etmek gibi 'küğük —ve hazis bir hissin yeri ve izi yak- tur. Kâldı ki: DiZer ,gazeteler'de de Cunihuriyetteki bu yazıya verilen cevaplar “*karardır. Dava isermünhasıran bize matuftur. Meselâ Vâkit ,gazetesi: “Hava- dis ihtikârı,, ndan bahseden bir. yazısında aynen Şöyle yazıyor : (Sonu :sayfa D «sütun 7 de) | 7 bin sandık çayımıztkâlmıştır. Traktaki -«on dahili hâdiseler dölayısile 'Ba ve 'Bağda sa Bunların bir kısmı, Basra - Bağ | dadl 'transiti açildığından mem- | leketimize gelmiştir. Dün, şehrimizdeki alâkadar -| lara gelen malümata nazaran da bugünlerde Mersinden şeh -| rimize 200 sandık çay gelecek-| tir. Diğer taraftan dün şehrimi - ze 800 çuval çiğ kahve gelmiş- tir."Bu kâhvöler, evvelce İstan- bul'iğin “ayr'tlan 1868 çuvâl*kah | ve ,partisine aittir. | Binaenâleyh. ilkdağıtilan'550 çuval kahvenin tevzi esağları dahilinde #bu 800: çuvâl kahve - nin de buğürilerde*tevzi edilece- ği sanılmaktadır. | İlk tevziatta şehrimizde 52| bin 'küşinin »kâhve tevzizfişi sal- dıkları haldeskahve alamadık - larını syazmıştak. #800:çuvâlikah- venin tevzü esnasında ilk ola- rak bu-vatandaşların kahve ak masını teminsedecek — tedbirler alınacaktır. | Vilâyetin yaptığı”tetkikler 'ne ticesinde jilk tevziatta, Büyük- ada, Boğaziçi, Fatih, Eminönü, | Cihangir semtleriride'kâhve is- tiyerilerin sancâk yüzde 20 »sine “tevziat yapilâbilmiştir. Bekerköye ,kâhve gönderilii 'Diğer “tardftan Bakıfköyde halka 100 gramlikrpâketler-için de tewziat yapıldığzmı “dün (O- , kuyucu diyor ki) sütunumuzda | yazmıştık. Vilâyet bu #ikâyeti Üethâl mazarı itibara larak| “Bakıfköye-bugün 15 çuval kâh- ve daha göndermiştir. 7Pevziat bugüriden ifibaren 250 şer gram dük paketler 'hâliride -yapilacâk- tır. Bwvvelki gün 100 gram 'kâh- ve 'adlanlara ilâveten “İ50 şer| gram “daha kahve verilecektir. — Belâlı dost! — Bu . can bu tende iken Maz- lume denen kadıni bensiz yaşatmıyacasğım “Her-zaman atlliyede ve asli- “ye cezatda'ölmaz ya.. İşte'bu da Fatih -Stih ceza mahkemesin- de “başlayıp “dinlenen bir Ü va/ki “insana *tidden merak ve- uuçlu eski lâdap -e erkân üzerine *büzülerek vve “kollarını uzatıp Gllerini tdizleri 'üzerine | koyarak -oturan- ve 'İkide'birde 'î aya müheubas gülüyormuş gibi *boynunu *ve “dudağını bü- İ ke büke “işittiklerine “hayret eden tortasyağlı,corta-halli bir | saam. tti Öİsmati; iişisde sAk- arayda polis menkezi “yanın- da kahvecilik Davacı ise orta yaşlı akça çasbir dadm .: Pek şik falar il amma.. tertemiz ve Bade Belli ki tam bir ev kallını Dava: “Pehdit we ızorla eve girmeye teşebbüs. Duruşmada bir çok >şahit jer “de-var. Bir'tanesi “Rabiş, adında >bir sArnavut — kadını Sözleri pek anlaşılmıyor — Haçan ben geldim, onlar gitti. 'Onlar geldi ben *gittim. Diyip «duruyor, (pe sapa gelmiyen bir takım tekerleme- ler. Hakat başka şahitler; Ak - saraylı bir.kadın've bir delikan- L şöyle anlatıyorları “— Vaklahi ide veiz bayböy- Jedinim hakin için. Bu İsma- onu göstererek dedi ki: — Görüyor musun, işte bu benim dostumdur..Amma. şim- di biraz ayrilmâk gine hal;geçiyor. Fakat yaşat- mayacağım. Ona bir sey yap- tıracağım -— mühakkak. güveninsen sen şunu işliyi- ver. Yukarıdaki bir ndik . ige şöyle “diyor- gekerin;parasını Şahit skadın du | “ABirsgün >bana dedicki: | Mazlume beni -eve almak <iste- | miyor amma kapıyı, | bacay erim | —h e şey mi ( lür ine BöZ- İ Süne vurur bilsin ki bu can hu | ten h sonu yyaşatmam. Ya benim 0 ak, yahut ölümü g zemlac dedi ğ hitl n *bu ifadelerini :t ı ikamarak, gülerek, ibir | m garir ip >waziyetli | alarak kulak kesilen sı İ mail sitiraz cetti | — #Kabül »etmem, *hepsi “ya lancı «şahid di Teddetti Davacı İMazlüme ise — 'Bâüha 'şâhitlerim var €fen- dim. İsterseniz onları 'da geti TEyİM. Şeklinde yine müddet istedi İçabmı düşünen Hâkim, .bu ga- Din Hçakvesinde )İdim. «Bu ka- İiltletin de eelbi dçin duruşma- || tancağız'da <peçiyordu. (Bana “yı bağka bir güne bıraktı. I | | —( OKUYUCU — h DİYDRKİ: Vakıflar idaresi nazarı dikkatine İsmi ve adresi *bizde mah- fuz bir kairimizden şumektu- bu aldik “Aksarayda Vâlde Camii tuvaletleri çok kirlidir. Birço- Zu örümcek yuvası hâline ge- len “bu 'tuvalette *her pislik mevcuttur. Buraya (girmek mectburiyetinde *bulunan va- tandaşların pislikten — birçök hastalıklar kapmâları muhte- || meidir. İnsan, buwaziyeti gö- Tünce “aklına Şu »suâl ;geliyor. Acaba burasını — temizliyecek | bir -hademe yok mu? Halbuki Valde Camiinin waridatı çök || zengindir. Geçen seneye ka- dar tuvaletler 'bu halde değil- di. Senede iki defa sıva yapı- yorlar “ve arada sırada kireç döküyorlardı. (Bu waziyeti —gazetenizde neşrederek alâkadar makam- ların "nazarı dikkatini celbet- Taenizi rica ederim.,, Halk tipi ayakkabı Fiyatların ucuz olması yüzünden sesnaf '*bu cins ayakkabı imâl etmiyor Bir müddet evvel fiyat müra- kabe komisyonu, erkek halk ti-! pi sayâkkabıları siçin 660 kuruş | fiyat koymuş ve Ticaret oda-| sında İhazırlanan-evsdf Alstesi-| nin istiyenlere verilmesini ka-| rar altına #lmıştır. Aradan “bir “müddet — geçtiği! halde yalnız-ayakkabıcılar kao- | peratifinin mahüud miktarda | halk tipi*ayakkabısı imalsettiği| görülmüştür..Diğer esnaf halk| tipi şayakkabısı <imaliride pek .0 | kadar faaliyet göstermemökte - dir. AAyakkabıciların verdiği siza - hata sanzaran buna rsebeb, “deri | vexgivi fiyatlarına mazaran 660 kuruşa ibir çiftvetkek sayakkabı-| -s1 'imdline maddeten imküân- gö- *tülmemesidir. Rıza Nur ve Tan davası Doktor - “Riza İNur vavukatı Gemil tarafından (Bari) gazete- Bi've 1müharrirlerinden — Naci Sadullah saleyhlerine saçılan ve 5000 İlira maddi. 5000 lira da; manevi zarar ile tecziyeleri vis- *tenilen yeni “bir matbuat “dava- sına evvelki “gün “altıncı sasliye ceza mahkemesinde başlandı. 'Taraflar hazır bulundular. Mu- Hat >sorgulandan — sonra davacı Söz salarak “davasını eşrihretti. Avukat Cemil diyor- duki: — Suçlu muharrir müekki - lim döktor (Rıza 'Nur hakkında (Fari) 'gazetesinde —muhtelif 'ta- Tihlerde muhtelif yazılar “yaz mış “ve “her di sında hakarette bulunm rbuçul vel başlı 3 lim ssusup ta'tahammül gösterdikçe zaman :zaman rarlanmış e sayni ihakare şakli ile devam etmiştir nihayeten son olarak güya P yami Safaya bir<cevap <mahi- yetinde kaleme saldığı “bir *yazı ile de-müekkilimi:her zamanki: den - ziyade ha ceyüksek “huzı zarur bulunduk. X enize takdim ettiğin erde "Naci «Sa - dullah ci azılmı işa- retlenmiş olan bendler mütalea buyurulursa b tamamiyle malümımuz 0 r yaset bi a >ve dilek dü- zerine *Ü bülu- nan “muh gazeteleri birer 'bir bağladı Bu- yazılar Nur hakkın alea ları, kenil ir Ö- Tüşü İfad Bilha. “Bir varız. Başlıklı da tekrar tek- rar okunmak lüzumu hasıl.oldu Bunlar :bittikten sonra “Naci Sadullah >me diyeceği :sualine karşı — Rfendim, iberiim söyliye eeklerim —uzunca olacaktır. Fa-| Kat makamı riyasetten müsaa-| Yazan : ULUNAY Dünkü gazetelerde (İnegöl) de “hediye,, adlı bir kadın — bit miras yüzünden Aygse sümdü başka bir kadına hbir tırpan ağe' Tış. ” Atilan”tırpan 'Bami Karayetlin | dört makalede bitiremediği peh- livan tırpanlarına benzemediği için (hasmının *burnunu uçuür- muş; iburnu ikesilen kadının yüzünde açılan -bu .kan çeşmesi bişârenin — ölümüne sebep Olu< yor; jandarmâlar, hediyeyi öl< dürdüğü hasmının *başında "meb- hut bir halde »yâkalıyorlar. Hediyenin ne için böyle bühf ve hayrete düştüğünü bilmiyo- rum. Fâkat 'ben burun denilen uzvun bir hayata malolacak ka- | “darühemmiyetli olmasına “aş- tım. Mâktuül Ayşe ölütken, Hediye- ye miras yerine'ağır bir “ketil,, damgası 'hediye etti; İkisine de acıdım “doğrusu. Kadın “kelimesinin ;yanma *ka« ti sifatı'hiç yakışmıyor. "Fakât | nadir de ölsa kadın kâatiller sev velden beri görülegelmiştir. Anlaşılıyor.ki ihtiras, infikam, kıskançlık, hiddet bir *kâlbe gi- rerse onun “cins - i -lâtife,, men- süp ölup ölmadığını “arastırmı yor. O .zaman o cinsi lâtif, *bir canavar ölup çikıyor. Pariste büyük gürültilere sebep -olan.bir genç - kızı, bir Vi« yolet Noziyer'i baba katili yapı- yor, mahkeme huzurunda da:0 babanın kendisini istifraş ettiği- ni söylemek suretiyle zehirledi Biradamın hatırasına kargı ikin- €i bir cinayet daha yaptırıyor « -Bir madam BStenhaylı «mü- kemmel bir mizansenile ikocasını öldürmeğe sevkediyor. O-zaman- ki Paris ğürisi Feliks- #Hor'u ağuşunda sahirete gönderen bu harikulâde güzel kadını -beraet ettirdiği;zaman gazeteler hayli gürültü yapmışlardı. Yaptığı cinayetle bütün dün- yayı”meşgul eden katihkadınlar. «dan biri de madam “Hayyo'dur. Bir gazetecinin hususi hayatı hakkmdaki neşriyata mihayet vermek için sedef saplı, minimi- ni cici bir tabancanın küçücük Adursşunlarından istianeye mec- bur dlmuştu. Vâk'a tam benim | bbaşladiğiım zamanda vutku bül- “du. Gazete İMadam Kayyo'nun bu cinayeti işlemesinde haklı 0- lup olmadığına'dair 'bir (Anket), açmıştı. Gölen'cevapların iiçinde '€en hoşa gideni-şu oldu: 'ÜÖrlke baldan tatlıdır Madam Kayyo haklıdır. Ayni mazereti “İnegöllü “He- | “Üiye,, de-serdedebilir! Âşık bekçi Dostunun ağzım burnunu kesti ve yakalandı Ali salında bir - bekçi öteden- beri sevdiği ve birlikte yaşadı. ğirmetresi Şahendedile Mecidi« iye sköyünde Dutluk (denen yer- de dhir seğlenti xyaparlarken >biz kıskançlık — yüzünden ikavgaya tutuşmuşlar ve vbekçi “Ali u tura öle wurmaksuretiyle Ş, yi “—yüzünden “yaralamış, ağzını we burnunu “doğramıştır, 'Yaralı “Beyoğlu *hastâhane « dırılmış vesuçlu yâka « ır. “Bekçinin bütün in- kâr ve redlerine Tâğimen ainın ustura kesiği Olması dikkati çe« ki bunun nedön öldüğü 50« rülması 'üzerine lık kesiyordum. Ka« Aşık ve kıskanç bekçi adliyeye teslim edilmiştir. . za 'ile de buyurulursa :ben önee'tafs len-arzedeyim. Bilâhare hülâ- sa ederiz. acı savukatı derhâl saya- tırve — 'Müsaade 'buyurulursa ben de bu-müdafaa ve iddialara ce- vap vermek zaruretinde kâlaca- ğım “Bu tâkdirde yüksek mah- kemenizin -bu da zZamanda di - ğer dava ve duruşmâlarınız te- ahhura uğrayacaktır. Muvafık | görülürse —bu davamız burada bırakılsın ve başka :bir güne ta- lik edilsin. Reis müddeiumumi-muavinine sordu. O da ayni telepte bulun- u. Çok-hararetliwve münakaşa- l olacağı 'tahmin sedilen -budda- va daruşması temmuzun 16:s1- na 'bırakılmasma ikarar werildi.