15 Ağustos 1935 Tarihli Yarım Ay Dergisi Sayfa 30

15 Ağustos 1935 tarihli Yarım Ay Dergisi Sayfa 30
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

mirlamak ve birdaha dönmemek düşün. o yoluma uydurmuş göründün.. İşi bü. (tanımadığı bir adam vardı. Bir söz i elerile, kadının boynuna zincir gibi (O yüttük. Bugün öyle bir hale geldi ki, o söylemeden elindeki mektubu uzattı, rduğu zenginlik arasında kavgalar Osen paranı, ben emeğimi çekersem, Hafif bir baş selâmı alarak çekildi. İuyor.. Düşünüyordu; eğer İl “başladığım güzel iş yarım kalacakl... Üstü yazısız zarfı, içinden gelen bir barasının o ortaklığile Oyapdığı o işler Kadın sinsi (osinsi . duruyordu. o ürperişle açtı. Gözlerine çarpan satır. ozulacak; Sonra: lar çılgına çevirdi onu. Sevgilisinin — Hiç birşey düşünmüyorum. Sa» — Eğer, dedi, eskisi gibi olursan. o yazısı idi. ece başım ağrıyor, O zaman “Sevgilim hâlâ şaşıyorum ve Kıskanan, içini şüphelerin demir Sözünü tamamlıyamadı, sustu. De. o sevinç i Sesin hâli kulak Mirnakları kazıyan kadını, bu boş ve likanlı eri gibiydi. Kadın, onun larımda.. Seni o gün nasıl yalnız bul Meru cevap kandırmadı: okuttuğu çocukları, kurduğu düzeni, dum.. Çocuklarının hazırladığı güzel NM — Yilan söylüyorsun... Düşündük. Oo düşündüğünü sezmiş gibi tekrar söy» şeylerin serildiği serginin açılma esna Mr. lendi: sında idi. Herkes dişarda.. Tesadüf — Ses artık Düşüncelerime de — Eğer bana eskisi gibi olursan... bizi birleştirdi.. Ellerime sarılan el. PP Bıkbm arlık Gs. Ben de susarım.. Yine para veririm (o lerinin dostluğunu, ellerim bâlâ duyu Günlerdenberi süren bütün didin- sana... yor.. racıkta gözlerden uzak, yarım saat konustuk. Bu yarım saat bundan — Para bol.. Zaten yok değil. o mesele E ıpanmışdır. Sesinde bileyi taşından yeni çıkmış zi i İİ 5 bir bıçak keskinliği vardı. Avını kıs- m evgi ie işim, daha oğrusu işin kıvrak bağlamıştı. O, zevkin pırıltıları (O v7 *em beni bırakmanı yalvarmıştım. gözlerinde yanan kadına baktı. Fakat > eğ büyüklüğü onun yerine yüreğinin içindeki sevgili nasıl ödeyec in yüzü gördü... Diyen sesin kalkma. Kötün Melerins, uğraşmalarına rağmen delıkan- ının gözlerinde bir uzaklık uçurumu sonraki hayatımızın pilânlarını yapma- rüyordu.. Ö zaman enson silâhını mız için genişledi, büyüdü sanki.. İlanmaya karar verdi.. Onu parasız bırakacaktı Onun İşini bozacaktı. 5 Masa başında herkes kendi âles n içine dalmıştı. Boşalan Şişelerin kafalara doldurduğu duman gözlerinin ; söylediklerinle (beraber... Sana hiç içini bulutlandırmıştı, oObler ağızdan Mi darılmıyorufü sevgilim. Sın öyle boş l şeylerle kendini üzme... Bağımız i sinir sevgilerinin değil, kafaların, duy» guların, yüreklerin bağı.. En çözülmez sağlam bağ.. Beni yalnız bırakdığın için üzülme... Öyle içimdesin ki, kens dimi senden uzak sanmıyorum. Acını çekmiyor değilim. Fakat bu acıdaki beraber oluşumuz, beraber duyuşumuz, bana dünyanın en tadılmamış zevkleri bir ses çıkıyor, kimse kimsenin söyles . Ö geceden sonra bütün vakit- ğini mi Delikanlı bu kalas o lerini mektep ve ev arasında ikiye lık içinde kendini yapayalnız bulu. Oböldü. Yüreğinin sonsuz kinile çalışı: rdu.. Kalkt yer, hırpalıyordu kendini... Zayıflamış, e Baâşim ağrıyor. gözlerinin altı yorgunluk ve azapların * Salıntılı bir yürüyüşle odasına overdiği koyurenk halka ile çevrilmişti. giderken, kadın da arkasından davrandı. o İçinde ağrılar vardı. Girdiği imkünsiz- çeri girdiler.. Delikanlı ağır bir sesle o lık eşi onu ber dakika biraz daha e sıkıştırıyor, biraz daha hırpalıyordu.. — Seninle beraberim işte.. Daha Sasaillainin ışıklı yüzü (gözlerinden gibi geliyor.. Acıların insanları küçül- ne, istiyorsun. Bu beraberlik doyur. | gitmeyor: sesi gönlünde bütün yumu: | enleri, düşürenleri olduğu gibi; yük- muyor mu senir.. şaklığı, kadınlığı, iyiliğile titriyordu... seltenleri de var.. Gözlerime bu yük- | Susdu. me önüne cıvıl cıvıl Ona bu yeni olanları söyleyemediği selişin kırılmaz gururu doluyor... Bü- sokularak | çi çocuklar ge için, onu bir kere görüp anlatamadığı tün bunları duyabildiğim üçin sevinis ı söylüyor; | ll komsiyon | a için yanıyordu... İmkânsızlıklar arzu aŞIyOrsun.. sele ie alım satım var. Paralâ OJarını körükleyor, azabı alevlendikce an bıktım kadın bir sik b yele e ii ai çeülüsile le. İler düşkün insanın işen hiz 1 yorum. Birgün gelecek sevgili çocuku larını beraber okutacağız.. O gün çok uzak olsa bile zarar yok.. Çünki ben gözlerine bunun akişleri vuruyordu... Az çok dest diye tanıdığı kadın, mass cim... Sen de genesin... kesini düşürmüş, asıl suratını göster Bekleyebiliriz sevgili.. O gün, boş sergi pavyonunda, sana tamamile ina nan zavallıya nasıl güldükl.. Varsın e Aaaa a gülüşümüzdeki beraberliği “duymadan » Kadına beli Dedi.. Sözlerinin birakdığı tesirleri A panelin çirkin nlamak için dikkatle bakıyordu. Deli- Mektep avlusu kaynaşıyordu,. Ços Şimdi, ayrılırken söylediğimiz son ve umursuz omuzlarını cuklar yeni arbalarıni giymişler. Sevinç sözü, Ee 3 çığlıkları ortalığı sarıyordu,, Delikanlı —— nden bunu da bekleyebilirim.. onlara bakarken yüreğini sıkan elin yacak ei O kadar iç“Zevklerini düşünen, canı için yaşayan; gevşediğini hissediyor; benliğini, duy» menfaati için bana dost gularını, yüreğini.. en sonunda aşkını & işimi sever görünen bir kadınsın.. satarak aldığı para karşılığı, bu kadar yaşadığı öle Dost görünüşünü ve paranı beni avlar küçüğün yüzünü güldürüyordu. Birden yaptıgı gibi, karşısındakinin hafif ta- işti, Parçalanan duygulari yüreğine cam kırıkları gibi batıyor, acı çeki- d e safına okunu saplıyacaktı. Dümdüz bir nin yalancı Hele, raber a hiç ayrılmaz b cevap ver sevgilim. Ses sini rüzgârlar kulaklarıma getirecektir.,, ww verilmeyen (mak için kullandın. Zayıf zamanlarımda irkildi. Saçları kara büklümlerle, ateş Delikanlı ta yürekten * gelen bir ren ahenklefben de buna inanmıştım.. Mektep mas- * özlü bir kücük kız yanına gelmişti. sevinçle o gülümseyordu. o Sevgisinin i aflarını üstüne aldığın ovakıt ben, (Sevgi dolu ikaşladia bakıyordu. Sesi sıcaklığını sesine vererek söy“ Ve canı bol. bilgisi çok, fakat fakir o sıcacık: is bakışlar var 1 Bütün ülküm büyük — Sizi kapıdan istiyorlarmış... : ir mektebin bana olmak, okutmak, Dedi. Koşarak uzaklaştı. oODört — Yolumuz biç ayrılmayacak ve çalıştırmak, yetişdirmekti. Sen buna (yağını saran çocukların çitlerini çöze- hep güzel olacak. ik için paranı akıttın. Yolunu Orek kapıya doğru ilerledi. Orada hiç 16 — Temmuz — 1935 29

Bu sayıdan diğer sayfalar: