Hayat Ansiklopedisi BSyük bir kulübhaneyi bir arada evinize gellren en faydalı eserdir. Her evde bir tane buiunmak lâzımdır. Onbirinci yıl sayı: 4041 umhuriyet ™*™t •« : 24298, tdare re matbaa kumlle Matbaaahk Te Neçrlyat şirketl, 24299 2429a H^t Ansiklopedifı inci cüzü çıktı . No. 248 Perşembe 15 Ajustos 1935 Teıeıon: Başmuharrtr re evl: 22368. Tahrtr • Manevî Haznelerden: Resim galerileri enel Savaşta Fransız topraklarına giren Almanlar orada yıllarla içlerinde oturduklan bazı evlerin eşyalarını şunun bunun eline grçerek ziyana uğramasın diye defterlere geçirmişler, fakat bununla beraber bazı büyük şatolardaki güzel tablolan Almanyaya götürmekten de kendilerinı aiamamışlardı. Savaş bittikten sonra Fransızlar, azçok değerli dığer eşya kayıblarile hiç uğraşmadıkları halde bu tablolan aradılar, ve bulabildıklerini aynen geriye aldılar. Çünkü bunlar para ile pulla yerlerine konulabilir şeyler değildi. Fransız büyiik devrimi irtelerınde General Bonapart utkulu savaşlarına alan yaptığı Şimal İtalyasından Dırektuar hükumetine para yetiştirirken oralarda bulduğu birçok güzel san'at eserlerini de Parise yollamıştı. Generalin bu hediyeleri içindeki bu tablolar devamh bir zenginlik olarak hâlâ Fransız müzelerini süslüycrlar. Bununla beraber Generalin İtalyadan almış olduğu tablolann geri kalanları hâlâ Italyada müzeler ve müzeler dolduruyor. Özel evlerdeki bu türlü eserlerden belki yirmi otuz müze daha doldurabilecek olanlan ise bundan başkadır. Bir milletin yalnız maddî zenginüği yetmez, hele millet için maddî zenginlik kadar ve belki daha ziyade manevj zenginliğin değeri vardır. Bizde bir vakit fTopkapı sarayındaki bazı eski eşyamn satılması dillere düşmüştü de pek yerinde olarak millet kamoyunda ulusal haznenin bu değerli belgelerini her ne pahasına olursa olsun elden çıkarmamak lâzım geldıği hakkında bir ürperti duyulmuştu. Oyle eserler vardır ki bir millet için onu karşılıyabilecek maddî hiçbir zenginlik olamaz. Müzeler ve resim galerileri bu çeşid zenginlıklerdendir. Lovr*59rayindaJtı tablolann yarısına beş on tirilyon frank verilse Fransada bunların tekini elden çıkarmağı kabul edecek kimse bulunamaz, ye pek hakh olarak. Italyanın eski san'at eserlerinden bir kısmı geçenlerde Fransaya getirilip bir müddet Pariste halkm gözü öııüne konulmuştu. Sergi kapandığı zanıan buradaki eserleri görmeğe gelen halktan azar iniktarda alınmış giriş paralannm altı milyon frank tutmuş olduğu görüldü, ve sergiyi nekadar çok insanm gezmiş olduğu böylelikle daha iyi göze çarpan bir sonucla belirmiş bulundu. Geçen gün Mariyenbadda tablolar satan bir mağazada Ayvazofskiden bir tablo gördük. Satıcı buna on beş bin Çekoslovak kuronu istiyor ve alıcı alursa on iki bine kadar ineceğini söylüyordu. Alıcı olursa daha aşağı da ineceğinde şüphe yoktu. Daha evvelki yıl Vişide ayni san'at ustasınm diğer bir tablosunu bir antikacı dükânında görmüştük. Tek tek Ayvazofski tablolarının değeri yok değilse de bunların asıl büyük kıymeti Ayvazofskilerden bir veya birkaç salon vücude getirebilmektedir. Hatırımıza geldi ki tek tek ras'anan Ayvazofskileri biz alabilir Ve böylelikle biz de bu san'at adamının zaten var olan tablolarını zenginleştirmiş olurduk. Ayvazofski bilhassa deniz tabloları vücude getirmekte çok yükseîmiş bir Rus san'at adamı idi. Vaktile İstanbula da gelmiş ve bize birçok tablo bırakmışb. Bunlar Dolmabahçe sarayında muhafaza edilerek bugüne kadar gelmişlerdir. 'îşte ele geçebilecek başka Ayvazofskilerle bu tablolan çoğaltmak bize göre yerinde bir iş olabilirdi. Ve nihayet bizim de tablo müzeleri demek olan resim galerilerimiz olmak lâzımdır. Güzel san'atlerin en mükemmel mektebi bu galerilerdir. Bunlar yalnız öğrenmek için değil, zevkle seyretmek için de eşleri az bulunur büyük kıymetlerdir. Azçok mükemmel bir resim müzesi bir şehir için ve bir memleket için büyük zenginlik sayılacak yüksek değerli bir haznedir. Güzel san'atlerin bu kısmını Ueri götürmek için kucaklarında yüksek 'değerli tablolan toplıyan müzeler vücu"de getirmeğe çalışmak şarttır. Bir milletin Jnedeniyet düzeyini yükseltmek için baş fpurulacak çarelerin başında bu bulunduguna inanımız vardır. I ıTürkiyemizde güzel san'atlere gittikge daha artık önem veriliyor. Bu pek yeırindedir. Ancak yeter derecede değildir. San'at alanımızı ona yaraşır bir genişlikie ve onun istiyebileceği hızlarla açmak lyoluna dökülmekten henüz uzak bulunuYUNUS NADİ (Arhan S inci tahifede) Pariste konuşmalara başlandı Afrikadald Portekiz sömürgeleri paylaşılacak îngilizler Italyayı harbden vaz geçirmek için bu çareyi buldular Üçler konferansının İngiliz delegesi M. Eden dün M. Lavalle uzun bir görüşmede bulundu, İtalyan delegesi de bugün Parise geliyor Paris 14 (Özel) Dün aksam saat 20,43 te Parise gelen M. Eden bu sabah saat 1 1 de Dış İşleri Bakanlığında M, Lavalle iki saat süren uzun bir konuşmada bulunmuştur. Bu konuşmada M. Eden îtalyan Habeş ıhtilâfını hal için îngiliz hükumeti tarafından yapılacak yeni teklifleri M. Lavale anlatmıştır. Takas tahkikatının sonucu 80 memur ve tecimen mahkemeye veriliyor Bunlar arasında maruf simalar da var, heyet kararı ekseriyetle vermiştir Evvelki günkü nüshamızda İlbaylık idare heyetinin takas yolsuzluğu hakkındaki tahkikat evrakınm tetkikini bitire rek 80 kadar memur ve tücca» hakkında lüzumu muhakeme karan verıp evrakı tasdik için idare heyetinin reisi olan İl baylık muavinliğine tevdi ettiğini yazmıştık. Böyle adedi mühim bir memur yekununa baliğ olan bu karar heyetten bir itiraza karşı ekseriyetle çıkmıştır. Buna nazaran İlbaylık idare heyeti; takas komisyonu reisi olan eski Ticaret Müdürü Muhsin, Umumî kâtib Vehbi (eski Ticaret Odası Başkâtibi) reis vekili Bahri Doğan, memur azadan Zahrre Borsası Komiseri Akif, eski Sanayi Müdürü Refik, Deniz Ticare* Müdürü Müfid Necdet, eski Deniz Ticaret Müdürü Zeki, sanayi müfettişi Daniş ve ekisper Faikle resmî bir vazifeleri olma yıp Ticaret Odası tarafından takas komisyonuna aza olarak seçilmiş olan Hacı Receb (havlucu), Rıfkı (sigortacı), Necib (eczacı), Suad Kara Osman, (tüccar), Abdülgani (tütün tüccan), ve orman cibayet memuru Süleyman, Nazif, Süleyman, Samim, gümrük merkez memuru Cemal, birinci kâtıb Hakkı, muhasebe kâtibi Bürhan, manifasto memuru Yahya, muayene başmemuru Kemal, Sahib, Nurullah, Faruk, Enver, Servet, Celâl, Mahmud, M. Enver, Agâh ve gümrük muhafaza memurlarından 48 Ege denizindeki italyan adalarında örfî idare Adalarda tahkimat ve asker çıkarma devam ediyormuş, Rodosta boş evler hastane yapılmak için zaptedilmiş Londra 14 (özel) Bugün Londraya gelen haberlere göre Italyanlar Ege denizindeki birçok adalarda tahkimat yapmakta ve buralara asker çıkarmaktadırlar. Bilhassa Leros ve Rodos adalarında fazla miktarda asker çıkarmak için hazırlıklar görüldüğü bildirilmektedir. Ayni haberlere göre, bütün ttalyan adalarında örfî idare ilân olunmuş, Rodostaki boş evler hastane olarak kullanılmak üzere zaptedilmiştir. On iki adada Rumlar hakkında sıkı kontrol vardır. istemektedir. M. Lavalin diyevi Başbakan ve Dış îşleri Bakanı M. Laval îngiliz baş delegesile yaptığ; bu ilk konuşmadan sonra gazetecilere şunlan söylemiştir: « M. Edenle iptidaî bir konuşmada bulunduk. Cuma günü heo birlikte ilk Sağdan etki Ticaret Odası genel kâtibi Vehbi, Deniz Ticaret müdürü Müfid Necdet, etki Ticaret müdürü Muhsin kişi hakkında suiistimal, ihmal ve terahiden dolayı Iüzumu muhakeme karan vermiştir. Evrak, alâkadarlar itiraz et tikleri takdirde Devlet Şurasına gönde rilecektir. Malum olduğu üzere mesele, bir sene evvel yapılmış Hristonidis ve arkadaş i larına aid bir kereste kaçakçılığı yolsuzluğudur. Bunda hazinenin zaran bir buçuk milyon lira tahmin edilmekte idi. Tahkikatı gümrük müfettişlerinden Âli Kemal yapmıştır. Resmî bir sıfatı olmıyan ve gene bu kaçakçıhk cürmile alâkadar olan tüccar ve şeriklerile ma iyetindeki memurlara aid kısım ise doğrudan doğruya ihtısas mahkemesine ve rilmiştir. Bu kısma aid kararlar ihtısas mahkemesinden çıkacaktır. '' " j lngilizlerin yeni teklifleri Bugün Londradan alınan haberler M. Eden tarafından yapılacak yeni teklifler hakkında tafsilât vermektedirler. İngiliz hükumeti yeni seçim arifesinde îngiliz kamoyunun (efkân umumiye) isteklerini gözönünde tutmak mecburiye tindedir. İngiliz kamoyu ise harb iste mediğini, Uluslar Kurumu nüfuzunun korunmasım arzu ettiğini her vesile ile bildirmiştir. Diğer taraftan Italyanın Habeşistana yerleşmesinin İngiliz İmparatorluğu için ciddî bir tehlike teşkil edeceği 'leri sürülmektedir. Habeşistanda yerleşecek olan İtalya bir taraftan Hindistan yolunu tehdid edecek, bir taraftan da Mmrdan güney Afrikasına uzanan İngiliz İmpa Ingilizlerin Afrikada ttalyanlarla Al. manlara vermek istedîkleri Portekiz müstemlekeleri: Angola ve Mozambik genel toplantımızı yapacağız. Yarın Italyan delegesi Baron Aloizi ile görüşeceğim. Ayın on altısından evvel M. Edenle başka özel görüşme yapmam mevzuu bahis değildir. Siyasal mehafilde söylendiğine göre, M. Laval cuma günkü genel toplantıyı kolaylaştırmak üzere îngiliz ve İtalyan delegelerinin noktai nazarlarını öğrenmek ratorluğunun candamarını kesmiş olacaktır. Bu mahzurlann önünü almak için İngiliz hükumetinin Habeşistanda ekono mik imtiyazlar temini suretile İtalyayı tatmin etmek istediği söylenmektedir. îngilterenin teklifleri şunlardır: 1 Orta ve doğu Habeşistanda Italyaya ekonomik imtiyazlar verdirmek, 2 Portekiz müstemlekelerini yeni bir taksime tâbi tutarak, bunlardan bir kısmını İtalyaya vermek. Ancak bu takdirde Almanyanm da müstemleke istiyeceğini nazarı dikkate alan îngilizler bu taksimden ona da pay çıkarmayı düşünmüşlerdir. Nihayet Uluslar Kurumu andîaşmasının 19 ve 22 inci maddeleri mucibince Italyada tüyler ürpertici bir facia: 500 kişi boğuldu • ^ . (Arkan S inci tahifede) Bir gölün sed/eri yıkıldı, sular bir kasabayı bastı, telgraf ve telefon muhaberatı yapılamıyor Roma 14 (Özel) Dün Kuzey İtalyada Cenovanm 30 kilometro ku zeyindeki, Alessandria kasabası büyük bir felâket geçirmiştir. Şiddetli yağmurlar neticesinde büyük elektrik santralını ça lıştıran sun'î gölün sedleri yıkılmı§, ka sabayı su basmıştır. Felâket anî olduğu için halk kaçamamış ve 500 kişi boğulmuştur. 150 den fazla ev yıkı'nııştır. Telgraf ve telefon muhaberatı kesilmiştir. Cenovada da şiddetli bir fırtına olmuş \e büyük zararlar yapmıştır. Son haberlerden Alessandriada boğuIanların hakikî miktarının daha belli olmadığı ve kurbanlann 500 den fazla olduğu anlaşılmaktadır. istanbula gezgin çekmek için Her sene festivaller tertib edilecek Hasköy kasabası etrafınBajrramları idare etmek üzere teşekkül eden da yeni bir müstahkem komite bu senenin programını hazırladı mevki tesis etmişler Bulgaristan bize karşı tahkimat yapıyormuş! ıııııııııııııııınıııiıııııııiHiııııııııııııııııııııııııuııııııııiMiıııııııınııııııııııııiMMiıııııııııııııııııııiMiıııııııııııııııııııııınııııniHnııunııırHnııııııııııH Sivrisinek var mı, yok mu Halkm şikâyeti devam ediyor, «Sivrisinek yok, sivrisinek orduları var!» diyorlar Güzel Boğaziçinden bir görünuş Arsıulusal (beynelmilel) bir şöhrete malik şehirler, seyyah akınını ziyade leştirmek için her sene muayyen mevsimlerde eğlentiler tertib ederler. Bu eğlentilere festival denir. Festival tertib eden şehir, birkaç hafta hum malı bir faaliyete sahne olur, türlü türlü oyunlar, müsamereler, konserler, balolar birbirini takib eder. Bu festivaller binlerce gezgini çek mek suretile şehrin iktısadî hayatında bir hareket uyandırır. Meselâ Nis, Venedik, Viyana, Salezburg gibi tarihî ve tabiî kıymeti y ü k sek şehirler her sene böyle birer fes tival tertib ederler ve bu festivaller münasebetile yüz binlerce gezgin (seyyah) çekerler. Geçen sene Londarada Haydparkta yapılan musiki festivali ne İngilizler 36 milleti davet etmişler di. On beş gün müddetle Londra seyyahlarla dolmuş boşanmıştı. Şimdiye kadar İstanbulumuzun ta rihsel ve tabiî güzelliğini yabancılara tattırmak için hiçbir şey yapılmıyordu. Durumun (vaziyetin) bu şekilde devammı doğru bulmıyan îstanbul Urayı eğlentiler tertib edilmesini muvafık bulmuş ve festival işlerile meşgul ol mak üzere kurulan komiteyi himaye sine almıştır. Bu komite İlbaylığa müracaat ederek kendisini tescil ettırmiştir. Komite, düne kadar devam eden çahşması sonucu olarak bütün Balkan devletlerini bu sene yapılacak birinci fstivale davet etmeğe karar vermiş ve bu maksadla *bu devletlerin şehrimiz deki konsoloslarma müracaat etmiştir. Verilen karara göre Yunanistandan, Arnavudluktan, Yugoslavyadan, Bul (Arkan S inci tahifede) Göztepe ve Erenköy havalisin de sivrisinekle mücadelenin tam bir muvaffakiyetle neticlendiğine dair iddialar üzerine açtığımız ankete devam ediyoruz. Aldığımız cevab Türk • Bulgar hududlarını lardan bir kısmını gösterir harita dün yazmıştîk. Bu Sivrisineklerin karargâh kurduklart yerlerden Sofyadan 2 ağustos tarihile Nevyork anketimize bugün Fenerbahçe sahilleri de gelen karşılıkları aşağıya koyuyo madık. Uyku yok, durak yok, sivrisi Taymis gazetesine bıldiriliyor: cKral Borisin başkanhğı altında top ruz. nekler gözümüzü oyuyor. Buna ne bulanan ve Bulgar genel kurmayına menBunlardan anlaşılıyor ki Anadolu ya yurulur? sub generallerle subayların da hazır bu kasmda sivrisinekler azalmak şöyle durKadıköy: Mısırlıoğlu caddesinde 111 lundukları süel bir kurulda, cenubî Bul sun, mücadeleden evvelki halinden de numaralı hanede yedek albay İhsjın beter bir çoklukla halkı bizar. edecek Çelikkale *' (Arkan 6 nct tahifede) kadar artmıştır. Sivrisinek hücumu Halkımızın, muhıtlerinde sivrisinek <Dört senedir Anadolu yakasmın olup olmadığını bir kartla bize bildir muhtelif yerlerinde oturdum. İki sene mekte devam etmelerini rica ederiz. dir Kartaldayım. Bu sene müthiş bir Sivrisinekten artık bıktık sivrisinek hücumuna uğradık. Civarı Caddebostanmda Saim imzasile aldı mızda aç'ık lâğım filân yoktur. Diyebi ğımız mektubda deniliyor ki: lirim ki bu güzel yerden, sivrisinekler «Caddebostanmda yeni yaptırdığım e yüzünden bıktık. Eğer gazetenizde yazve taşmdık. Gece gündüz «güle güle o dıklarınız bu rahatsızlığımızın önüne turun» diye gelen sivrisineklerden bık(Arkası 6 nct sahifede) tık!.» Ankara 14 (A.A.) Adını bildirmek Sivrisinekler gözümüzü oyuyor istemiyen bir vatandas Başbakan îs Sivrisinek yoktur dıyene: met İnönü vasıtasile Türk Hava KuruGöztepe ile Fenerbahçe semtlerinde muna kırk bin liralık bir veritte bulun sivrisinek var mı, yok mu? Bunun ce muştur. Bu para ile almacak uçağa, vabını buralarda oturanlar versın. Fakendi arzusu üzerine (Mudanya müta kat ben Kadıköyüne goç edeli hemen rekesi) nin bağıtlandığı yerin adı ola iki ay oldu. Bu müddet zarfında bütün rak (Mudanya) konulacaktır. Bir iki güne kadar gün ve gece sabahlara kadar biz bu mu Admı bildirmiyen bir vatandas Türk Hava Kurumuna 40,000 lira verdi Anadolu notlan Reşad Nurinin çok güzel sıra yazıları (Arkan 7 nci tahifede) zır haşeratla mücadeleden hâli kal