MAMA 2 Kocasından nihayet mektup al-| dı. Kocası geliyordu, izin ver - mişlerdi, bir hafta İstanbulda kalacaktı... Meliha, bu satırları! okurken öyle şiddetli bir heyeca-! na kapıldı, ki bir an sersemledi, ne yapacağını şaşırdı, olduğu yer- de kalakaldı. Bir tülü inanamı - | yor, inanabilmek için, kendi ken- dine söyleniyordu: “Refik gelecek... Refik gele « cek...,, Bir senedir yap yalnız yaşıyor» du. Yalnızlık, onu oldukça tec - rübeli bir kadın yapmıştı. Koca| sından, mektup aldıktan sonra, ilk heyecanmı yatıştırdı, vaziyeti tarttı, yerde, bez parçalarıyla oy- nıyan iki küçük çocuğuna baktı. Aynaya yaklaştı; solgun, narin, güzel yüzüne göz attı. Etrafını, | odasını süzdü. Evlendikten son- ra burada yaşamağa başlamışlar.! dı. Beş sene burada beraber ya- şamışlardı. Refik zengin değildi. fakat çok çalışkandı. Kazanmak, karısına rahat ettirmek için gece"! leri bile çalışırdı. Bir hafta sonra, Refiği istas| yonda karşıladı. Binlerce askerin arasında, (o birdenbire kocasını gördü. ... Kolkola girmişler, eve vaya dö- nüyorlardı. Meliha, adeta boğuluyor, koca- sınm koluna asilmiş; mütemadi — yen: Yİ — Çok şükür, sana kavuştum Refikciğim!. Diyordu. Ve ağlamamak, hıçkırmamak için kendini güc tutuyordu. Refik, karısının kolunu okşuyor, gülüm- süyordu. Melihanın soracak öyle çok şeyi vardı, ki hepsini birbiri- pe karıştırıyordu. Çocukların iyi olduklarmı haber “erdi. Onları kalabalığa sokmak istememişti. Hem, evvelâ, yalnız kendini gör - sün istemişti... Nihayet Refik sordu: — Sen nasılsın? Ne yaptın? Nasıl geçindin . Meliha şaşar gibi oldu: — Ben mi?. Pek âlâ geçindim. Sana yazdım ya... Ne benim, ne de çocukların, hiç bir şeyimiz ek-! sik değil.. — Çocuklar malüm.. Onlar için kendini her şeyden mahrum ede- ceğine eminim... Ama nasıl ge - çindin? Ne yaptın?. Sesi titriyordu, boğazı kuru - muştu: — Benim, gece gündüz düşün- cem buydu... Yalnız bu üzüntüm vardr. Gözlerimin önüne geliyor- dun: On parasızsm, çalışıp ça- balıyorsun, rahat geçinecek kadar para kazanamıyorsun... Düşün, ben varken bile güç geçiniyorduk. Halbuki az para kazanmıyordum. — Bana çok yüz veriyordun; her dediğimi yapardın.. — Lâzım olanı yapardım. Ben gittikten sonra sen ne yaptın?.. Sıhhatin de naziktir. Hastasın. Zora gelemezsin.. Çocuklara bak- mak lâzım... Östelik bana da pa- ra gönderdin.. Meliha omuz silkti: — Asıl senin on paran yoktu.. Hem neyse, bunlardan bahsetmi- yelim, sen zaten boş yere kendi- mi üzersin. İ | ler. “oluyor da sıkıntı çekmiyor? Diye Yazan : Selâmi İzzet — Boş yere ha?... Kim bilir kaç kerre aç kalmışsındır. — Sen deli misin!. Eve geldiler. Komşudan ço - cukları aldılar... Odalarma girdi- Refik şaşa kaldı: — Bu ne!.. Bu ne lüks!.. Sof- rada beyaz kolalı örtü.. Vazo - larda çiçekler... Masanın üstün - deki saati de değiştirmişsin? Meliha bir az kızardı: — Eskisini verip bunu aldım. güzel değil mi?. — Evet güzel... Bir de halın var,, — Çocuklar iyi değil mi? — Evet evet, senden daha iyi.. Sen bir az solgunsun... Dikkatli baktı ve birdenbire şaştı: — Esvabın ne güzel... Hem de yep yeni... Parmağındaki bu yü - züklerin kalabileceğine dünyada inanmazdım. Bunlar nikâh yüzüğü ile, kendi verdiği iki taşlı yüzüktü. Meliha güldü ve mutfağa geçti. : Refik müteredditti. £ İnkisarı hayale uğramıştı. Aylardanberi üzüldüğü şeylerin, düşündüğü seylerin hiç biri vaki değildi. UÜ. a züntüsünün artık geçmesi lâzım değil miydi?. Karısının rahat ol- duğunu görmüştü.. Fakat üzün - tüsü geçmiyordu... Şekil değiş tirmişti. Şimdi de, Meliha nasıl | üzülüyordu. Meliha sevinçle haykırdı: — Yemeğe buyurun!.. Oturdular. Refik şen görünme- ğe gayret ediyordu. Genç kadın peşeliydi. Çocukların etini kesi * yor, yiyor, gülüp söylüyordu. Refik: — Bu ne nefis yemek!. Dedi. — Afiyet olsun!.. Çocukların da maşaallah iştahları yerinde. Birdenbire tabağını itti ve karı sına baktı: -- Bunları nasıl başardığını an» ıyamıyorum Meliha... Ben $izi sefalet'icinde bulacağım diye kor: kuyordum.... Bu ne hal!... — Bunda şaşacak ne var Re fik Sen beni, beceriksiz, has- ta bir kadın tasavvur ediyofdun.. Her şeyle sen meşgul oluyordun... Yalnız kalınca bana gayret geldi. alışmağa başladım... İşleme ör - nekleri yapıyorum, beyaz çamaşır dikiyorum, günde üc dört Vira ka zandığım oluyor... Pek âlâ yaşr yoruz... Hem Hatice teyzem yar- dım ediyor... — Yok canım!,.. Hatice teyzen benden. nefret ederdi, beni hiç çekemezdi... — O zamanlar başka diyor.. O zaman sen müsriflik ediyorsun diye kızıyordu... Sen gittikten sonra bana yardım etti. Çocuk - ları çok seviyor. : — Bunları neye bana yazma - dın?. Meliha bir az saşaladı: — Yazdım... Tafşilât verme » dim ama, rahatız, iyiyiz, merak etme, düşünme, diye yazdım. — Evet, evet... Garip bir duyguyla savaşıyor * du. İçine doğanlardan kendi de utanıyordu. İzzeti nefsi kırılmış» tı. Kıskanelık damarları kabar - İ mıştı. , Ben de aradasırada ıztırap çek -! Çarşamla | Persembe > 15 Temmuz | e6 Temmuz MAR. Ahar | VaR. Ahar Gün doğusu 440 44 Gin Batısı 1034 08 Sabah namazı 4 4. Öğle sâmarı 11 1410 İkindi namazı 1817 16.18 Akşam maraz, 1903 10,2 Yatsı namazi 2148 le İmsuk 241 241 Yılın geçen günleri 19 2 Yilin kalan vünleri 166 10 İ RADYO | mahlas a Bugün İSTANBUL: 18,89 Fransızca ders, 19: Monolog şehir tiyatrosundan Müammer Obey (tarafından! 19,80 Türk musiki seşriyutı, (Mesut Cemali, | Ruşen Cevdet Mustafa beyler. Vecihe, Semi ha hanımlar.) 21,20: Ajans ve borsa baber- leri, 21.80: Orkestra konseri karışık prog - Fam, Nurullah Şevket bey tarafından tagun "i. 328Khr. VARŞOVA, 1345 m. 20,33: Tagannili (piyano refakatiyle) kon- »er. 70,50 Haberler, 21,18: Mandolin orles- | trası tarafından konser, 21,50: Haberler. 32 13 Piyama rofakatiyle tagannl, 29.80: Piyano konseri, 78,10: Romen tefrikası, * 823 Ehr. BÜKREŞ, 364 m. 13 Gündüz neşriyatı, 19 Musahabe, İ0.05 çekoslovak opora musikisi, 20: Musahabe 20,15: Fransız öpetetlerinden parçalar, 21: Konferans, ?1,15: Piyano konseri, 31,45 Mu- sahabe, 79: Tapanni, Taçannlli konser. 32,30 Flüt konseri; 23: Haberler, 23,30: Kahvehm- we musikisi, Biz. LÜKSEMBURG, 1845 m. Liksembuürg neşriyatı. 21,20 Şarkılar. 31, 35: Musahabe, 21,40 Şarkılar. 29: Seyahat celbi. 22,16: Piyano konseri, 2230: Askeri konser, 28: Radye orkestrası, 23,80: Dans Müslkini, 545 Khz. BUDAPEŞTE, 55 Om. 19,50: Macar şarkıları, ?i: Piâk. Sahibi: sesi plâkları, 28,15: k Khz. Devtsehlandsnder 1571 m. 21/10: Saar neşriyatı 21,80: 8. 8. kons 1. 32,851 Gençler meşriyatı, 25: Haberler, “23,80; Dünya huberleri. (Aylık iomal) 2845 Dee haleeri 24: PAN le em yi rın parçaları, — Beni tebrik etmelisin, mem» nun olmalısın... — Evet, evet... Gözlerini yere eğdi, yorgun bir sesle ilâve etti: — Artık bana ihtiyacın kalma: miş.» Gülmek istedi. Fakat adeta hıç- kırdı. Meliha yerinden sıçradı. Kocasının içten çektiği ezayı his etti : — Yalan, yalan söylüyorum!... Diye haykırdı. Refik başını kaldırdı: — Yalan söylüyorum. Bütün bunları sen üzülmüyesin diye yap- tum. Günde üç dörtlira değil, bir lira bile kazanamıyorum. Evin bütün eşyalarını sattım. Bütün bu eşyaları komşulardan aldım.. Yü- zükler Emniyet sandığında idi. Hatice teyzeye yalvardım, bir hafta için yüzükleri çıkardım... Üstümdeki elbise, yanımızda otu- ran terzinin... İnanmazsan git sor... Sefalet içindeyiz... Sana muhtacım.. Sana ibtiyacımız var. Derin bir sessizlik oldu.. Meli- ha ağlıyor, Refik bir şey söyle - miyordu. Heyecan, aşk, merha- met birbirine karışıyordu... Ve ! içi rahat etmişti.. | — Demek aldanmamısım, dedi, | demek kendini her seyden mah - rum ediyorsun, 'ztırap çekiyor - sun... — Tabii... Çok değil, fakat ne de olsa her şeyden mahrumum ve müztaribim... Ama ne olur?.. mek, eza duymak istiyorum, Bu - nu anlamalısın ve bana hak ver -| melisin... Yoksuz kaldığım, eze! duyduğum zamarlar kendimi sa- na daha yakın hissediyorum... | İl —TAKViIM—1 yanım AVRUPADA A Harp Olacak Mı? Amerikalı muhabir Knickerbocker'in ihtisasla' e e VİYANA Doifus, giderse (yerine milli sosyalistler geçeceklerdir. Milli sosyalistler gelirse onlarla bera- ber bir karışıklık, belki bir harp de çıkacaktır. “ Arusturya meselesi Avrupada bu nokta; nazara göre tetkik €- dilmektedir. Hitlerin Avusturya- yı almak istemesinin sebebi ile! İtalyanın Fransanm ve müttefiks! lerinin &vusturyayı (o Almanyaya vermek istemelerinin sebebi bir « | dir. Bu öevletler Avusturyayı Al manyayı vermeye azmetmişler - dir,. Orta Avrupada tek bir adam vardır ki Hitleri'n © Avusturyayı almak istemesi arzutu kadar me-| tin olan bir vermemek arzusuna! maliktir. Bu adam da Dolfustur.! Büyük devletler Almanyadan korktular. Fakat bu küçük boylu adam korkmadı. Dolfus olmasay- dı, büyük devletler o Avusturyayı kendi haline terketmeye mecbur kalacaklardı. Onun Avusturyada iki vazifesi vardır. Birincisi zabıta kuvvetile ve iktisadi vaziyeti ıslah oOetmek suretiyle Avusturya milli sosya” histlerini iktidar mevkiinden uzak bulundurmak, ikincisi büyük dev- etlerin tehditlerinden istifade e! derek Alman sosyalistlerini Avus- turyaya yaklaştırmamaktır. Bu “ikinci vazifesini ifa etmek için Avsuturya istiklâli (o meselesinin İ ei dığı hakkında mütemadiyen ci * hanın nazarı dikkatini celbediyor Hitlerin Avusturya hakkında- ki hakiki maksatları nedir?. A - vusturya başvekili masaya daya - narak dedi ki: “.- Avusturya istiklâlinin nasıl muhafaza edilebileceği meselesi- ni üç kısma ayırmak lâzımdır: Evvelâ Avusturya iktısaden müs- BORSA -1 (Hizalarında yıldız işareti Olanlar üzer lerinde 24#Temmuzda muamele görenler- dir. | Rasamlar kapanış fiatlarırı gösterir. | Mukut (Satış) (| Çekler (kap. sa. 16) | « Londra madsu, (4 Stokholm o 3001 | e Newon 0794 * Je Viyan 0,1818 * Paris 1206 (0 Niadri 4.B1ŞA | e Milâne 0,1714) * Perlin 2081 | « Prükse M40a0) e Varşou #2115 | * Atm 40405 (9 Mudapeşir o 3084 | e Cenerre o 14394 (a Bükre 700014 | e Sofya 06 (e Nelgrar 34R074 | e Amsterdam 1474 (4 Yokmbama o 698 e Pre 4 İs Maskara <09008 ESHA l lin el İpi yek 14 Rankas g— Yerken Anadal, 5791)» Çimedin & Reti .. On). Ünron Mep —.0 | Gr Haerive (39 ark İlet —w | Merkez Bankası *6,-.| Matyi -v | 0 Sigorö “O0İ “ark m, ecza 00 "omons: 'A#0İ Telefon - 0 mende ———— istikrazlar tahviller | 108 .Türk Perl 3008). Flekirit -0») lele ir « MşsaSİ Tramva, 0 ov MM 37.0) Rihtım 0 IstikeazıDahil 1 00. |» Anadni, 26) Erpanl istikrazı “8 “İş azada'a ti O 4860 1998 Mü A | ağdan o) Anado —0i — ola Mümessili 4 4060 | Be yan | kup ve operatör Tevfi yüzbaşı Mehmet takil olabilir mi?, İkincisi: turyanm dahili vaziyeti noktai nazarından ne h Üçüncüsü büyük © devle rol oynuyorlar?, Evvelâ şurasını söyliye! biz mukavemet edebil. kani bulunuyoruz. Zaman geleceğiz. Fakat iktisadi nazardan ihracatımızı * meğe mecburuz. Avusturya istiklâline olanlar her şeyden evvel ii yamıyacağını ve Almanya vaziyetimizi silâh olarak rüyorlar. Avusturya yaln” İeşmesi lâzımgeldiğini lar. Fakat bu doğru Harptenberi bu halde Yi ve bu halde devam edemi mize delâlet eden bir hal Dahili vaziyetimize şunu söyliyebilirim ki bü! vusturyalılar yüzde yetmi$ lâ lehindedir. Siyasi vaizyetimiz noktâl zarından düşünülecek k bii büyük devletlerin mı ümidinin de zaif olacağı”) eylemek lâzımdır. Hepim vusturyanm istiklâli uğruniği, mızı feda etsek bile, gene Eğibal bir fayda hasıl olamazdı. bütün küçük devletler ayni yettedirler. Yalnız Avust'fek | tiklâlinin muhafazasında ah büyük devletler alâkadarö! hi — Bütün bu ümitlerin” çıkarsa elinizde son bir köğ | rae Hababurglular bulund” fi leniyor, bu doğru mudur? / — Bu mese yalnız Avuf in, alâkadar edemez. A Habsburglular için çok kik. Fakat belki büyük bir TUĞ, * leti tesis edilirse mevzuu bilir , .İ Avusturyadaki milli s0“ fL” Almanya tarafır Yan gör“ | vikten dolayı yasamakta etmektedir. Hes halde Hit k 0 rini def'timeemiştir. ; Avusturyalı olduğu unut” el lıdır, a Va ee e mm m İNNİ Kürek müsabaka"P « Londra, . 638, —| * Vivan 1'i, deyen. ve |» Madi İstanbul denizcilik tey ğ.*b .T 70 -İ Beri i iyisi i i üne “le Yay Önümüzdeki cuma er l ki ia Brükse' im eme 5 —İl| bul mıntakası ikinci tesv'* b, < . Atina 2, tey 19 - ri Ne » Cenevie 17, -( 4 Belgrat ö.— müsabakaları Anadole b . a 24, | # Yoğohanis 34 — | nünde icra edilecektir. ik iğ msterda « S, » Altın 021, CA" | Sri Ari lee sin Müsabakalara saat va N * Snkha m, ği : Make sn o İl macaktır. Klüplerin or*yh da gösterilen saatleri” di dubası yanımda hazır b ay) tebliğ olunur. iş i EL e Lİ b Teşekkür W Refikamın müptelâ oX dök in, talrk münasebetiyle 0 i Zeynep Kâmil has'ahan' pılan ameliyatı muvaffa” «i tecelenerek dikkatli | * gif tedavi sayesinde pek di det zarfında iadeli afiyet ğinden gerek tedavi vE > wii tahane dahilindeki int? pt kemmeliyetten dolay! *& eczacı Beyefendilere abii " Ma ranlarımın ceridei feri” 4 * tatiyle arz ve iblâğı” TE) . ! lerim efendim. eN Malül müteksidi. *— 'R N