Se sata Bap mi © em Sm A p sz 10 — VAKIT 15 TEMMUZ 1934 Rüşvet suçluları > taleat inceden inceye tahlil edili- Basarak 1 imam sayılada) yor ve iddia makamı (o mütaleatı- nın varit olmadığı bildiriliyordu. Sadettin Ferit Bey son söz olarak 60 seneden beri evvelâ vekâlet ha yatında ve sonra bir çok mali iş- lerde namusile teferrüt eden bir zatın bir an içinde cemiyeti beşe- riye arasına giremiyecek kadar namusunu lekedar edecek bir şai- be ile kirlenebileceğini aklın ka- bul edemiyeceğini ve Metr Sale- min üç rubu asıra yaklaşan haya-| tında böyle bir leke görülmediğini söyledi. Sadettin Ferit Bey uzun müda - fansında bilhassa dedi ki: — İstanbul telefon (şirketinin sermaye vaziyetini tesbitle tavzif edilen komisyon azasmdan Rüştü Beye yazacağı raporda şirket ser- mayesinin altın üzerinden tesbiti- ni temin için bir rüşvet suçu ile maznunen huzurunuza getirilen müekkilimin cezalandırılması id- dia makamınca talep edilmiştir. İddia makamı, fiilin vukuunda sübut delillerini serde şahit mevki inde tutulan Rüştü Beyin şeha- detiyle başladılar. Rüştü Beyin ifadeleri birkaç safhayı ihtiva e - der. Şahit, Halit Nazmi Beyin ifadesi hadiseye takaddüm eden zamanda Rüştü Beyin nasıl rüşvet teklifine maruz kaldığına dair ge- ne Rüştü Bey tarafından rivayet suretiyle söylenen sözleri tekrar - dan ibarettir. Tertip edilen meş- hut cürümde Rüştü Beyle hazır bulunan emniyet üçüncü reisi Şük- rü, birinci komiser İsmet, tahar- ri memuru Mahmut Beylerin ifa- delerinde de mübayenetler vardır. Faraci efendinin ifadesine (göre! Rüştü Bey tarafından (dikte edi- len, Rüştü Beye göre resen Fa .| raci efendi tarafından yazılan va- altın rafından kabulünde de Metr Sa - lem efendinin şirketten ( alacağı ücretin yarısı bize ait olacaktır. | Şu kadar ki sizin hisseniz on bin liradan aşağı ( olmıyacaktır. On binden fazlasının yüzde otuzu si- zin yüzde yetmişi de benim ola - caktır. Bu para, umum devairin tasdikini müteakip tediye edile - cektir. , Metr Salem efendi gibi bir kim- senin böyle bir senedi temin için Rüştü Bey nezdine geleceğine da- ir Faraci efendiye (isnat olunan sözleri söylediğine ve söyliyeceği- ne akıl kail olmaz. Zaten Rüştü B. komisyonda tek rey sahib dır. Heyeti mecmuasının kararı da ni hayet bir mütaleadan (ibarettir, Metr Salem efendinin komisyon nezdinde metalibin istihzaratma matuf bir maksadı yoktur. Rüştü Beye tevdi edilen vazifeden teklif edilen şey terviçe iktidarı mevcut farzedilse bile kendisine (| teklif vaki olduğunu söylediği (ozaman teklifin mevzuu müsbet neticeye iktiran etmiş, tervice imkân kal - mamıştı. o Binaenaleyh burada tasvir edilen suç cürmü muhaldir. Nafıa Vekili Ali Bey, mahkeme- ye verdiği cevabında komisyonun sermayeyi Türk parası olarak tes - bit ettiğini, her nasılsa Metr Sa- lemin bu kararı almıyarak şirke- tin lehine imaleye teşebbüs eyle- diğini bildirmiştir. Bununla tes” bitin hadiseden mukaddem oldu - ğu anlaşılır. Diğer taraftan komisyon reisi © Avni Bey gehadetinde Türk lira imkân kalmadığını söylemişti. Yapılması imkânı olmıyan bir $e- yin Rüştü Beye teklif (o edilmesi, Rüştü Beyin de bunu (kabul eder gibi görünmesi suç teşkil etmez. Bilâkis terviçe kabil olmıyan kim- senin teklifi kendisi için suç teşkil eder.,, Bundan sonra Galip Hikmet Bey söz almış, müekkiline isnat olunan fiilin mahiyetini ve hadi - sede birinci rol oynıyan Rüştü Beyin komisyondaki hukuki vazi- yetini ve tutulan zabıt varakaları-' nı uzun uzadıya tahlil etti. Şahit-| lerin şahadetinde yanılmaları ih - timalini, ilmi misaller getirerek tefsir etti ve dedi ki: Metr Saleme isnat olunan, fa - kat hiç sabit olmıyan fiilin, farzı muhal olarak sübut bulmuş oldu - ğunu bir lâhza için kabul edelim. Acaba bu fiil, ceza kanununumu- zun 223 üncü ve 220 inci madde- lerine temas eden fiil midir? Te- reddütsüz hayır diyebiliriz. Çün- kü fiilin 220 inci maddeye teması için memurun kanunen yapmağa ve yapamamağa mecbur olduğu şeyi yapmamak ve yapmak için rüşvet verilmiş olmalıdır. Halbu- ki Metr Saleme isnat olunan fiil - de raporu tanzim mecburiyeti, Rüştü Beye değil, komisyona tah-. mil edilmiştir. Komisyonun yap-| mağa veya yapmamağa mecbur olduğu bir şeyin hilâfını yaptır - mak için Rüşvet vadedilmesi lâ - zım gelen Rüştü Bey olamaz. Rüş- tü Bey raporunu altın esası üze - rinden tanzimi için vukuu iddia edilen teklifi kabul etseydi ceza kanunu muvacehesinde vaziyeti ne olacaktı? Şunu da söyliyelim ki, müddeiumumi esas hakkında» ki iddiasında fiilin cürmi unsurla- rmı tahlil ederken suçun husulü için lâzım gelen anasırdan birinin de 211 inci maddede tadat edilen kimselerden birine kanunen yap- mağa memur olduğu şeyi yapma- mak olduğunu, bunun da mevcut bulunduğunu izah etmiştir. Hal - buki 220 inci maddenin muaddel : şeklinde memur kelimesi mecbur kelimesine athvil edilmiştir. Bu iki kelime arasında büyük fark İ vardır.,, Galip Bey, bu arada zabıt vara- kalarını tahlil etmiş ve bunlarda bir çok mübayenetler olduğunu söylemiş, Amerika profesörlerin - den misaller getirerek Dreyfüs hadisesini hatırlatmış, cürmü meş hut esnasında bulunan memurla - rın telkin altmda kalarak galat his neticesi görmediklerini gör - müş ve işitmediklerini işitmiş ol - mak, söylenen şeyleri söylenece - ğini bildikleri sözler suretinde tef sir etmek hatasına ne kadar ko - layca düşebileceklerine dair ilmi müşahedeleri ve hadiseleri zikret- miştir. Galip Bey gene, Rüştü Beyin her nasılsa âmirlerine yaptığı bir itirafı teyit etmek için hem ken- disini ve hem de müekilini efkâ- rı umumiye karşısında müşkül mevkide bıraktığını söylemiştir. Neticede, müekkilinin beraeti - ni, eğer tecziyesi cihetine gidile » cekse, yaşına hürmeten verileck cezanın tecilini istemiştir. Galip Hikmet Beyin iki saat sü- Ten müdafaasından sonra muha - keme öğleden sonra sat 15 e talik olunmuştur. ikinci celse Faraci e va a (124 Tahranda (Baştaratı 1 inen sayıfada) Nihayet bir gün, pelis müdüriye - tine doğru gitmekte olan iki polis ba- şında Pehlevi külâhı, sırtında cübbe bozması bir palto, ayağında “give” de- nilen keten ve ham deriden yapılan pabuçlu bir adama rastlamışlar, bir e Tinde tuttuğu gaz tenekesinden şüp - helenerek muayene etmişler ve içinde taze kan lekeleriyle dolu bir çocuk pantolonu ve ceketi bulmuşlardı. Kaybolan çocukların katili olmak ihtimaliyle müdüriyete sevkedilen a - dam uzun bir sorgu ve araştırmadan sonra gayet hayret verici bir soğuk - kanlılıkla kaybolan çocukları kendisi- nin iğfal ettikten sonra öldürdüğünü, başlarını ayrı, vücutlarını ayrı gömdü- ünü itiraf etmişti. Gösterdiği yerlerde caninin huzu - riyle yapılan araştırmalarda hakika - ten çocukların cesetleri, başları mey- dana çıkarılmış; böylelikle bu korkunç ve hâdisesi mahkemeye intikal et- e gelen İran gazeteleri âli mah- kemenin verdiği son kararla, Asgar Brucerdi ismindeki bu azılı katil idam edildiğini yazıyorlar. idam nasıl oldu? Hâdise dünyada misline nadir rast- lanan ve ruhiyatçılara mükemmel bir etüt nümunesi olabilecek bir faciadır. Çocukları kendisine vaktiyle sözde yapmadığı halde isnat edilen yine bu- na benzer suçla hapse girdiğinden do- layı beslediği kin yüzünden öldürdü - ğünü ve onları kör bir çakı ile boğaz- Boğazlar için zıt hükümler : o (Baş tarafı birinci sayıfada) «Türkiye diyor ki: Eğer silâh - sızlanma komisyonu müteharrik ağır topların kaldırılmasına ka - rar verirse, Türkiye dahi ağır mü- teharrik (o toplarını (o terketmeğe mecbur olacak ve kendisine, bo- ğazlar boyunca büyük çapta ağır toplar koyması menedileceğinden bu geçitler, dolayısiyle bütün mü- ———————— vekili Hâmit Şevket Bey müdafa- asını yapmıştır. Hâmit Şevket Bey, telefon şir - keti işiyle müekkilinin alâkası ol- madığını, Rüştü Beyin dostane müdahalesiyle hareket eden, an - cak ona istinat eden, onun men- fatini temine uğraşan bir adam olduğunu söylemiş ve demiştir ki: .— Faraci Efendi itiraf etmek- tedir ki, büyük bir cahalet, tecrü- besizlik içinde kurulan tuzağa dü- şürülmüştür.,, Hâmit Şevket Bey, ortada mev- cut delillere karşı bir şey söylene- miyeceğini, ancak hâdisenin bir suç teşkil edemiyeceğini izah et - miş ve müekkilinin beraetini eğer coralandırılacaksa cezasınm te - cilini istemiştir. Müddeiumumi Fuat Bey, cevap vermiş, müdafaa vekillerinin bir çok yerleri mesküt geçtiklerini, söylemiştir. - Devlet (o memurla- rmın suç husulüne mani olmakla mükellef bulunduklarmı, cürmü meşhut tertibinde kanunsuz bir şey olmadığını, bu tertibi alan me murların hareketini hayretle kar - şılamak değil, takdirle karşıla - mak lâzım geldiğini ilâve etti, Bü- tün memurlarm bu şekilde hare - ket ederek hususi eşhasın istifa - delerine set çekmelerini temenni eyledi, Eski iddiasında ısrar etti, Muhakeme, Galip Hikmet Be - yin müdafaasını tahriren mahke- ven, ii in yarın öğleden larken daima şuuruna malik olduğu « nu, hiç bir heyecan, titreme duymadı- ğını, gömerken de gayet tabii bir iş yapıyormuş gibi hareket ettiğini apa- çık söyliyen katil, son dakikaya kadar asılacağına inanmıyordu. Her zaman- ki gibi gevezeliklerine devam ediyor, gardiyanlarla şakalaşıyor, olsa olsa, müebbet hapse mahküm edileceğini sa - nıyordu, İdam sabahı, adalet meydanına gö- türüleceği kendisine söylendiği vakit, gecesini pek rahat geçiren katil; — Allah, allah ne garip insanlar: sınız. Dört çocuk öldürdüm diye be- ni asmak olur mu?.. Amma da ada- let! Asgar'ı hapishanede evvelâ muaye» ne eden adliye doktoru kendisinde hiç bir hastalık bulmamış, ve şuurunun tam olduğunu söylemiştir. İdam kararı kendisine bildirilmiş ve söyliyecek bir sözü olup olmadığı sorulmuştur. İtidalini muhafaza eden katil yukarda kaydettiğimiz sözleri söylemiş ve yine de ısrarla idam edil- miyeceği kanaatini izhar etmiştir. Meydanı Sipeh'de Polis müdüriye- ti karşısında kurulan idam sehpasnın üzerindeki levhada şu satırlar gine yordu: “Asgar Brucerdinin idamı... Sehpanm etrafında bir çok kimse « ler e Sabah saat altıya on kala idam hükmünü icra edecek olan adliye heyeti, polis müdüriyetinden çıkmışlar ve sehpanın altında yer almışlardır. Tam sant altıda Asgar mahkümlara mahsus elbise olduğu e. dafaa vasıtalarından mahrum ka- ei ame e a manasız #düetsi tek” liflere itiraz maksadiyle konferan) ayni zamanda kabili iki tekliften birini! şüncelerdir. sın aşağıdaki kabul etmesini talep etmektedir: a) Boğazlardaki gayri askeri| ş 'Türk tezini taman / tklerini Türk mu: mıntakaların kaldırılması, b) Türkiyeye istisnai mahiyet- te olmak üzere, ağır müteharrik toplar bulundurmak hakkının ve - rilmesi. İkinci teklif, şayet silâhsızlan - ma konferansına arzedilecek olur ise, reddedilmesi ihtimali vardır. Zira, bu teklif kabul edildiği tak- tirde Türkiyenin komşuları bu ha reketi, Türkiye hesabıma ağır top- lar itibariyle, kendi zararlarına olmak üzere, faikiyete rıza veril - miş addedeceklerdir. Türkiye bu tekliflerle bogazlar- da, bütün devletlerin sahillerini müdafaa hususunda malik bulun- dukları aynı topları elde etmek - ten başka bir gaye istihdaf etme- mektedir. Türkiyenin noktai na- zarina göre goğazlarmn serbestisi ancak bu tarikle temin edilmiş o labilir. Türkiye, bundan maada, devletler arasmda hukuk müsa - vatı prensibine muğayir olması dolayısiyle itilâf hükümleri de hikmeti vücutlerini kaybetmiş bu- lunmaktadırlar. Tevfik Rüştü Bey geçen sene beyanatta bulunarak bundan mak sat, Türkiyenin daima muhalif bulunduğu muahedelerin tadili ol Çi söylemiştir. “— Bizim teklif ettiğimiz şekil- de boğazlardaki gayri askeri mın- takaların kaldırılması ne toprak ve ne de hudut tadilini ifade et- mez. Muahedeler, şimdiye kadar bir kaç defa ve bilhassa Alman tamiratı noktai nazarından tadi) e olduğundan niçin ayni bizim isimde yapılmasın? bir canavar idam edildi “Dört çocuk öldürdüm diye be asmak olur mu.. Amada adalet! — de müdüriyetin kapısında O zamana kadar idam olun lâ inanmıyan katil, idam halkı görünce, şaşırdı, bir rakladı, geriledi ve anide 7”. dı, sonra sarardı, gözlerini lerliyebildi. Ve direğe d hükmü okunurken telâş teriyor, ayaklarını yere detli hiddetli mr ipi hazırlıyan memura bü di: i — Neye boşuna dur“ Bekletmeyiniz. Veriniz geçireyim.. Diye haykırdı. İp boynuna geçirildi. Asi ne itidalini o kadar Ki Yalnız gözlerini, ipi tutan mişti. Mütemadiyen Ufak bir işaret ile memur il karda asılı kalan Asgar ik renmedi, sonra; eli, ayağ! başladı. Canı sekiz dakikada ©! set sekiz buçuğa kadar ten sonra indirilerek teşri” türülmüş ve Doktor Ahmet lânşah tarafından yapılan cesinde şu gayet dikkate lar görülmüştür: Vücudündeki azanın bir şekildedir, kalbi, ciği leri sağlamdır. Beyninin çok küçüktür. Tam bir Ay sonra anlaşılabilecektir.. Mevzuu bahsolan şey, müsavat meselesidir.,, “Bunlar oldukça Sovyet natrahhaslariğ dirmişlerdir. . O * boğazlar meselesi çok “| tir ve Türkiyenin no iltizam eden devletler Bunlar arasında, ya gibi harpten e bam başka bir tarzd8 vardır. Berlin mus ye harp gemilerinde” gemilerinin boğaz! v lerini menetmişti. zan muahedesi ile ziyet, Berlin muahe” bulmuş olan yasin yirdir. Fakat Loza” denberi vaziyet değ”? tekim vaktiyle boğar Ç vi tisini talep eden Ri beraber daha bir gün buna muhalefet ler. Belki Avrupa l bilhassa orta ve #*” hasıl olan ve Avrup? kilerden cok daha dilât eski ve yeni UM sındaki tezadri Iki açık 7; Lodz, 15 AA şahıs burada ken | manlarda Atlas “ damovicz 3: mişler ve kendiler* l yaptırmışlardır. Bunlar, tâ Warsaw,, , satı tarafından & gi