Küçük Masal : | g MI RU a ATAKAN Lu 9 l Kızlara OYUN Meçhul Kahraman Anadoludaki bu şirin köyde yaşı - m herkes mes'uttu. Çünkü evleri, ri, öküzleri, arabaları, yiyecek- dei içecekleri velhasıl her şeyleri ta- mamdı. Hiç kimseye muhtaç değillerdi. Köylerin tam bir neşe içinde yaşayıp | gidiyorlardı. Günlerden bir gün memleketin her tarafına inen felâket bulutları bu kö » | ye de geldi. Her evden eli silâh tu - tan yedisinden yetmişine kadar her - kes cepheye gitti. — Umumi harp.. Dünya harbi. Dediler. Bir yıl geçti, ikinci, üçün - cü, dördüncü yıl geçti. Nihayet: — Harp bitti, Diye bir söz çıktı. Kos koca köyden harbe giden 50 de - Tikanlıdan yalnız beş tanesi sağ olarak dönebildi. Bunların da birisinin iki ba- cağı kesilmişti. Bir diğerinin de bir gözü kör olmuştu. İkisi de çolaktı. Yalnız bir tanesine elmahdülillâh hiç bir şey olmamıştı. Fakat ne çare ki, © da çok zayıftı. .»» Günler geçti. Rahat başladı. Der - İ ken bir kara haber daha duyuldu. — Düşmanlar İzmiri basmışlar... İç Anadoluya doğru ilerliyorlar... Artık kimde can kalir. İzmir gibi güzel bir yurt parçası düşmanın pis çizmeleri altında kalır mı? Hemen buna karşı koymak lâzm. Lâkin ne ile. Bir topal, bir kör, iki golak ile mi? Zaten düşman da bunu bildiği için | bizim memlekete hücum etmişti ya... Neyse uzatmıyalım. Günler geçtikçe yeni gençler yetişiyordu. Bunlar, ba balarınm, ağabeyilerinin halini canl olarak gözleri önünde görüyorlardı. “AN Ağa Yetmiş yaşındaki bu ihtiyarın oğlu da diğer köylüler gibi şehit olmus, git- tiği yerden dönmemişti. Nerede şehit olmuş, nerede ölmüş. Bunu bile öğrenememişti. Bir kere Çanakkaleden mektubu gelmiş, ikinci mektupta (Kafkasyaya | hareket edeceğiz) diye yazılmış, üçün- cü mektupta (Suriyeden Şam üstüne yürüyoruz.) Diye yazılmıştı. muş, kim bilir nerelerde toprak ol - muştu. Ali Ağanın Büyük barpte kaybo- lan oğlu giderken, 6 aylık bir evlât bırakmıştı, Bu oğlu günden güne bü- yüdü. Babasının birinci mektubunda © bir yaşında idi. İkinci mektubunda iki yaşma bas - muştı. Üçüncü mektubunda ise iyiden iyiye konuşabiliyordu. Babasmın mektubu karşısında bir. Az susmuş onu dinlemişti. — Düşman geliyor.. Düşman ge - | Biyor.. Bu sözler üzerine köydeki delikan- ların hepsi birden ellerine silâhları - nı aldılar. Düşmanın geldiği doğru ilerlediler. Bir gün, beş gün, bir hafta, beş ç hafta düşman bu kahraman köye gele- | miyordu. Top, tüfek, mitralyözün hiç birisi- © nin tesiri yoktu. © — Etten birer kale gibi olmuş deli - © kanlılar düşmana bir adım bile attır. miyorlardı. Fakat, günler geçtikçe arkadan tarafa kuvvet almadıkları için bunlar da geri- ye çekilmeğe mecbur olmuşlardı. İş- te o zaman düşman bu köy halkından / tamamen intikam almağa karar ver - di. # » * Köyde kadınlarla küçük (yaştaki çocuklardan başka kimse kalmamıştı. En ihtiyar Ali Ağa da yerinden kal- kamadığı için geriye kaçamamıştı. Fa. kat yattığı yerden gözleri ile namaz kılıyor. Harbe gidenlere dua ediyor. Düşmanların mahvolmasını Cenabı Haktan yalvarıyordu. k li | İ ve ateş çıkmıyordu.. Onda ade i İ rine geldiler. İlk defa köye gelen köy- n sonra İsmi, cismi unutul - İ yün ortasındaki samanlık kenarma ko- Ka la mitralyöz sesleri, tü - fenk sesleri birden bire birbirine ka - rıştı. Köylüler düşmanların köylerini kâmilen mahvetmek istediklerini an - ladılar. Artık köyde kimsenin kalma- | ması lâzm geliyordu. Hemen, kadın, erkek, genç çocuk, ihtiyar hep birden kaçışmağa başladı. O gün bir felâket günü idi. Çocuğunu kaybeden, ihti « yar nenesini sırtında taşıyamıyarak yere düşen köylüler köylüler hüngür | hüngür ağlıyorlardı. Bu esnada ibtiyar Ali Ağa da düş- | man sünğüsünün altında can vermek- tense ölmeği tercih etti. Değneğin İ dayanarak yavaş yavaş kalktı. Sokağa çıktığı zaman bütün kadınları müthiş | bir telâş içinde buldu. | Kadınlar Ali Ağanın küçük toro - nunu arayorlardı. Yoktu.. Her tara - fı, anbarı, samanlığı, ahırları, iyiye aradılar, Hiç birinde yoktu. Bu ne büyük felâketti, Köy, tarla, ev herşey kaybolmuştu. Bunlar bir şey değil, asıl servet olan kaybetmişti. Ağladı.. Gözleri kan çanağına dön- | dü. Diğer köylülerle beraber hep kaç- | tı gitti, iyiden toronunu Düşman da bu büyük köye top a- tacağına büyük bir kundak sokarak köyü yakmağa karar verdiler. Bunun | üzerine hazırladıkları kundağı köyün ortasındaki samanlığın kenarına koy- dular. Bu kundak, yavaş yavaş aler- | lenecek ve köyü kâmilen yakacaktı. En arkada kalan köylüler de bu kundağı görmüşler, söndürmek için | vakit bulamamışlardı. » Köyden uzaklaşan köylülerin gözü hep geride . RR — Köyde Şimdi alev een diye Hiç bir şey olmuyor, ruyorlardı. Fakat hayret.. O esnada karşı dağları boru sesle- ri çınladı. Arkadan şanlı Türk bay - rağı dalğalandı. Türk askerleri geli - yordu. l Köylüler yeniden hayata kavuş - muş gibi sevindiler. Koşarak köyle - lü şu manzarayı gördü. — İhtiyar Ali ağanın toronu kö - * J1 Ç zı kesip diğer resimleri de birer m KIZ oyuna Esas Çinli | i olu ! Bisikleti kim icat etti? Bisikleti daha doğrusu iki tekerle- birbirine bağlıyarak araba gibi yü: | rüten ilk adam Pariste Anten soka - ğında arabacı Mişo Piyer isminde bir adamdır. 1861 senesinde ilk tecrübesini yap- mış ve kismen muvaffak olmuştur. Fa- nan büyük kundağın üstüne maşraba ile su döküyor. Bunu görünce sevincinden çocu - ğu kucakladı. Bütün köylüye haber verdi. Her gelen onu bir kere öpüyor ve köylerini yanmaktan kurtaran bu kü- çük kahramanı alkışlıyorlardı. Masalcı İ Tekerleği, lâstiği, zinciri ile mükem - Güzel ve gürbüz çocuk |! Ezine Dağ Alayı Emir Zabiti Yüz. başı Reşit Beyin kızı Sevim H. Dört yaşında.. kat sonra Almanlarla Fransizlar ara- sında harp çıktığından bisiklet biraz unutuldu. Amma,. Bu bisiklet bugünkü gibi değildi. Lâstiği falan yoktu. Daha son- raları İngilizle, Fransız bu iki teker- lek üzerinde uğraştılar. Bisikleti işe yarayan mükemmel bir bale soktular mel bir nakil vasıtası oldu. müsabakası mukavva ya İ zımdır. Sabih Naim Bey Beyoğlu 15 inci mektebinde baka- lorya imtihanını büyük bir muvaffa - | kiyetle 631 numaralı Sabih Naim Bey vermiştir. | |Telgrafta nası! konuşulur | Telgrafta tel vardır, Bu tel vası » | tası ile konuşmak imkânı olur. Ama nasıl: Telgrafın bütün dünyada kabul & dilmiş esas bir alfabesi vardır. Bu al. fabeye (Mors) derler. Bir nota bir hat (. Bir nokta (5 Bir hat üç nokta (—. Bir hat bir nokta bir bat ii Ül —.) e Bir hat iki nokta ( — İki nokta bir hat bir mi Ğ e f İki hat bir nokta (— — Dört nokta pe İki nokta (..) i da (—. »lmak ister mi töukavv yapı al sunu Müthiş bir define Mısırda ve dahaşhur eski zamanlar- daki insanların iddialarına göre dün - yanın en zengin defineleri varmış. Amma bu define de çok uğursuz - muş. Kimse yanma gidemezmis. Kim gitse elini defineye sürer sürmez çar- palırmış. Rivayet böyle çıkmış. Dilden dile süslenmiş. Nihayet medeniyet ilerle - dikçe Mısırdaki definesinin | asrart'da anlaşılmıştır. ! Burası Kahireye iki saat kadar v- zakta bir kum çölündedir. Burada bü- yük bir mezar vardır. Mezarın içinde de eski Mısırlıların düşüncelerinin mi- salleri olarak altm, gümüş kıymetli eşya vardır. Dahşur ILİ haftaki mecemiz çok ko- laydır, Ama biraz dikkatli olmak lâ. Bilmece- ——— Güzel ve gürbüz çocuk müsaba - kasmın müddeti bitti. Müsabakaya gelen fotoğraflardan ancak 3 tane kaldı. Fakat müsabaka - ya iştirak eden güzel ve gürbüz ço - cuklar Türkiyenin dört bir köşesinde hattâ hariç memleketlerde bulunduk- | larr için bunları bir araya toplamak imkânsızdır. — Güzel ve gürbüz çocuk müsa bakası nasıl yapılmalı? Okuyucularımızın en çok istedik - leri şekilde müsabakamızı yapacağız. Müsabakaya iştirak eden yavrulara bir çok hediyeler vereceğiz. Lütfen cevap veriniz. miz şu resimde gördüğünüz nok- talı yerleri boya » maktan ibarettir, Boyadığınız bil - mecede güzel bir şekil ortaya çıka- caktır. Bu şekli bize gönderiniz. İsminizi ve adre- sinizi okunaklı ya zınız ve (Çocuk sâyıfası muharri - | rine) adresine gönderiniz. En güzel boyayan 150 okuyu- cumuza muhtelif hediyeler vere- ceğiz. Hediyelerimiz arasında kol pisküi, çikolata, kitap, kart postal vardır. saati, zl | Bir bat bir nokta bir hat (—.—.) k Bir nokta bir hat iki nokta: e Iki bat (— —)m Bir hat bir nokta (—.)n Üç hat (———)o Appimiiimmen e — (.——.)p Bir nokta bir hat bir nokta: (—.)r nokta Çi nokta bir hat ( i nokta iki bat ( nota bir hat ( «- Bir hat bir nokta iki hat: (—.——)IY İki nokta iki hat ( Meselâ zeki yazalım Yahut (Al) Shi ys .—)u ——)ü 5 Yi ..——)z Yahut (Rafi) yazalım: Cümle yazalım: Ali Bey eve geldi. (— a(—)I (|ice.)b de———)y(0)e lw) Ge Gl () e Dikkat Geçen ayın hediyelerini almıyan kuyucularım perşembe günü öğle“ den sonra idarehanemizden hedi” İ yelerini almalarını rica ederiz.