© Dedikodu Herhangi bi | önüne | > | Kral birinci Şarl zamanmda İn- f giliz milleti ağır vergilere dayana İ mıyacak bir hale gelmişti. Halkın en mübrem ihtiyaçları için birer in hisar idaresi ihdas edilmişti. Niha yet 1630 senesinde sabun dahi in- | " hisar altma alınmıştır. Kralın yü: " züne gülmek yolunu bilen asilza- " delerden bir kaç kişi ondan sabun " inhisarı imtiyazımı da koparmağa , muvaffak olmuşlardı. Tabii bu a- İ silzadeler imtiayzı bir şirkete dev İ retmişlerdi. Kendileri yalnız bü- İ yük kârları ceplerine yerleşirmek- İ ten başka bir sey yapmıyorlardı. Hariçten İngiltereye sabun ithali meneğdildiği gibi dahilde de inhi - | sar dolayısile başkaları tarafından sabun imal edilemediğinden yeni şirket müthiş para kazanmağa baş | lamıştı. Çünkü imal ettiği sabun - lar için koyduğu düstur “pahalı olduğu kadar da fena,, olması idi, Bu imtiyazlı sabunların hiç bir işe yaramadığı en az zamanda an- laşılmış ve en ziyade Londrada kı yamet kopmağa başlamıştı. Şikâ - yet edenler yalnız çamaşırcı kadın lar değil, çamaşırlarının iyi temiz lenmediğini ve yırtıldığını gören | yüksek smıfa mensup bir çok ka - dınlar da şikâyetçiler arasmda bu | Tunuyorlardı. Çamaşırcı kadınlar çamaşırın kirli olduğu hakkında yapılan şikâyetlere karsı omuzları | nı kaldırarak: “Ne yapalım, kaba" “Kat bizim değil; İnhisar sabunu- nun fenalığında:,, diyorlardı. Her ne kadar çamaşırcı kadınlar fena inhisar sabununu protesto için içti | malar akdelmişler ve bunlarda ba | ğırp çağırmışlarsa da, bu şikâyet | lerde zabıta kuvvetile şusturulmuş tu. Bu aralık kraliçenin çamaşırcısı l olan kadının damadı kayın valde- nakkale müdafaaları,, mevzuun- sini müşkül bir vaziyeten kurtar. da bir konferans verilmiş» mak için inhisar sabununu gizlice | tir. Bu konferanstan sonra eve| Üçenin çamaşırları inhisardan ev | velki zamanda olduğu gibi gayet | temiz yıkanarak kraliçeye gösteri | İiyar. Kraliçe buna çok memnun İ oluyor. Sorduğu zamanlar sebebi- ni kendisine söylüyorlar, Fakat ça maşırcı kadına rakip olan diğer çamaşırcılar işin farkına varıyor” lar, Kraliçenin çamaşırcısma, da - mast olan adamin gizlice sabun i - mel ettiğini zabıtaya haber veri - yorlar. i Bunun üzerine bir gün ' polisler gelip zavalı çocuğu yakalıyorlar | ve ağır bir cezaya çarpılmak üze re mahkemeye veriyorlar, Mevkuf hapishanede mahkümiyet'ni bekli ye dursun, kayın ana ile kızı doğ- tu (Windsor) sarayına giderek kraliçenin huzuruna kabul edilme lerini rica ediyorlar. Sarayda onla rı tanıdıkları için ikisi de kraliçe | tarafından kabul olunuyorlar. Bu sayede ana kız dertlerini kraliçeye açmağa ve damadın inhisar sabu- nunu ıslah ederek kraliçeye ait 0" Tart çamaşırların temiz yıkanması- na hizmet ettiğinden dolayı hapi" se atıldığını anlatmağa muvaffak oluyorlar. Kraliçe buna çok hid - detleniyor. Vaziyeti krala bildire- ceğini vadediyor. Kral birinci Şarl da zaten o za- man takılan geniş beyaz yakaları” geçmek için... Kral birinci Şarl zamanında İngi altına alınan subunların hikâyesi... nın iyi yıkanmamasından şikâyet etmekte olduğundan kraliçe tara- fından verilen habere çok hiddet-! dını derhal hapisten çıkartmak i* çin lâzım gelen emri veriyor. olmadan tekrar evine koşuyor. sabunlarını imal eden şirkete kral namına bir ihtarname gönderili - yor ve bunda, şayet sabunlar ıslah edilmiyecek ve piyasaya en cinsten sabun çıkarılmıyacak olur sa sabun inbisarının derhal feshe- dileceği bildiriliyor. Şirket inhis İ rı bu ihtarnameyi alınca fena hal-| de telâşa düşüyorlar. Nihayet ça” maşırcı kadının damadını yüksek bir maaşla mütahassıs olarak fab- rikaya almağa karar veriyorlar ve bu kararlarını derhal tatbik ediyor lar. Ondan sonra sabun inhisar i - daresi gayet nefis sabunlar çıkar - mağa başlıyor. Bunlar meyanmda | üç asırdan beri bugüne kadar ismi ni muhafaza eden (Windsor) sa bunu da imal ediliyor. | dımız şudur ki bir memlekette her hangi bir fenalığın önüne geçmek için onu mutlaka en yüksek mer - cie en doğru bir surette anlatmak» | tan başka çare yoktur. Onun için herhangi bir fenalıktan mutazar * Tır olanların dertlerini pe bir surete anlatabilmeleri için © mercie giden yol daima açık bu- ! lundurulmalıdır. evinde biraz ıslah ediyor. Bu sayede kra- | mensup gençler ilkbaharda Çanak Bingazide yapılan keşifler! , mevkiinde muvaffakiyetli keşif - ; Floransadaki r fenalığın Wterede inhisar | eniyor. Çamaşırcı kadının dama - Bu sayede adamcağız mahküm İş bununla da kalmıyor. İnhisar iyi Bu fıkrayı yazmaktaki maksa- Dedikoducu Çanakkale müdafaaları | İNEBOLU, 29 (A.A.) — Halk-; “Türk O tarihinde Ça -| kale şehitliklerini vermişlerdir . ziyarete karar —— hakkında Roma, 29 (A.A.) Alman pro- | fesörlerinden Frobenius bir gaze- | te mubarririne Bingazide kablet- tarih bir medeniyete ait mühim bakaya keşfetmiş olduğu suretin» | de beyanatta bulunması üzerine İtalyan âlimlerinden ve Bingazi İtalyan heyeti azasından Campo riacco gazetelere bir mektup gör» | dererek bu keşfi İtalyan heyetinin | yapmış ve heyetin Alman profe » | söründen yedi ay evvel Auenat lerde bulunmuş olduğunu ve bu * lunan asarın İtalyaya nakil edil - | miş bulunduğunu ve hali hazırda | Antrepoloji müze * sinde olduğunu bildirmiştir. ——— Etibba odasında Etibba odasının senelik kongre- | si dün yapılmıştır. Dünkü top-| lantıda görüşülen en mühim mese le idare heyetinin tesbit ettiği büt” çe olmuştur. O Bazı münakaşalar * henkle devam ettiği | Maamafih, Fenerliler onuncu da- Fenerbahçe İ — O Istanbul sporu, Beykoz 3 —1 Süleymaniyeyi yendi Şampiyona futbol maçlarına dün devam edildi. Taksim stadyomunda devrenin en mühim maçlarından biri oy - nanıyordu. 932 Türkiye futbol sampiyonu İstanbulsporla 933 şampiyonu Fenerbahçeyi karşılaş tıran bu maç, daha bir kaç nokta- dan dikkata değer sayılıyordu. Fenerbahçe takımının bu sene de kuvvetli addedilen şampiyon - luk ihtimalinin bu müsabaka ile bir sarsıntı geçirmesi de kabildi. Bu sahada ilk maçı Fenerbahçe ve İstanbulspor B. Takımları yap- tılar. Bu maç, baştan nihayete ka- dar Sarı — Lâcivertlilerin tazyıkı altında cereyan etti ve Fenerliler 8—0 galip geldiler. Ikinci kümeden O Eyüple Hilâl karşılaşması Eyüplülerin 3—0 ga- libiyetiyle bitti. Fenerbahçe — İstanbulspor bi- tinci takımları tam saat 14—30 da sahaya çıktılar. Karşılıklı dizil- RE nin, ve Fikretin ayaklarında bi « rer gol fırsatı daha kaçtı ve maç 1 — 0 Fenerin lehine bitti. Fenerbahçe stadında Kadıköydeki sahada ilk maçı Beykoz Süleymaniye B. takımları oynadılar. Bu maç, 5 — 0 Beyko- dikleri zaman Fenerlilerin sol a -| Zun galebesile bitti. çıkları Şabandan mahrum olduk -: Altmordu — Topkapı takımları ları görüldü. 3—3 berabere kaldılar. Takım şöyle kurulmuştu: Beykoz — Süleymaniye A ta - Hüsâmeddin — Yaşar, Fazıl | kımları maçı çok güzel oldu. Bey- — Cevat, Esat, Reşat — Niyazi, | koz sahaya şu şekilde çıkmıştır: Muzaffer, Zeki, Fikret, Lebip. Buna mukabil İstanbulsporlu - lar da şöyle sıralanmıştı: “Zülfi — Halit, Sabih, — Sami, Hasan, Aziz, — Nevzat, Samih, Salâhaddin, İsmail, Reşat. Hâkem Beşiktaştan Rüştü Bey- di. Kandilli — Sedat, Halit — Ca- " hit, Mehmet, Behçet, — Kâzım , İ Sait, Mustafa, Rıdyan, Bahadır. söyle sıralanmışlardı: | Nuri— Necdet, Ruhi — Tanaş, İ Sabri, Burhan — Nuri, Davut, Remzi, Daniş, Raif. Oyuna Fenerliler başladılar. Hükem, İlk dakikaların heyecanı içinde iki takım da müessir bir tazyik yaratamıyor. Fakat oyun ilerle- | dikçe, İstanbulsporluların daha canlı oynamağa başladıkları, Fe- ner hatlarınm her zamanki ahen- gi kazanmadığı görülüyor. Birin ci devrenin hadisesiz ve tamamen | yeknesak geçen şekli budur: Fenerbahçeli o Cafer Bey. Oyun başladığı za - man iki takım da aynı (derecede muvaffakıyetli bir oyun oynuyor- lardı. Fakat Süleymaniyeliler be- İki takım aynı tempo ile hü - cum ediyorlar. Bu hücumlar, ya fena bir vuruş yüzünden, yahut takip müdafaanm gayretile seme İ resiz kalıyor. Bu devrede İstanbulspor daha enerjik ve daha şuurlu oynamış » tır, Fnerbahçe takımının geri ©- yuncuları, bilhassa Fazıl tama - men tesadüfi aynadılar. İkinci devrenin en şayanı dik» | kat hadiselerinden biri devrenin İ dördüncü dakikasında oldu. Yaşarım bir çıkışını hatalı bu - lan hakem Fenerbahçe aleyhine bir penaltı verdi. Samih bu fırsa- i it fena bir vuruşla kaçırdı. | Havaların muhalefetinden do - nee Meli ayça a 2 DME a görülüyor. piyonası maçlarına yeniden baş - lanmıştır. İlk maç Feyziâti — İnkılâp ara- sında yapılmışıtr. İnkılâp iki gol atarak (o birinci devreyi lehine tamamlamış, ikinci devrede Feyziâti daha hâkim bir oyunla beraberliği temin etmiştir. İkinci oyun (o şampiyonanın en kikadan sonra hücum faikiyetini ele aldılar ve rakip kaleyi sıkış * | ırmağa basladılar. İstanbulspor İ kalesine kısa fasılalarla, üstüste eşapelerle İstanbulspor müdafi « lerini atlattı ve yandan sıkı bir şütle Fenerin galibiyet ( sayısını yaptı. Bu golü takip eden daki » | kuvvetli rakıpleri olan Darüşsafa” olmakla beraber bu bütçe aynen kabul edilmiştir . kalar gene Fenerin ağır baskısı | ka ile Kabataş ârasında yapılmış- altında geçti, Muzafferin, Zeki - ! tr. Dün yapılan Futbol m istanbulspor aleyhine bir firikik cezası çekilirken Buna mukabil Süleymaniyeliler | Feyziati ile inkılâp berabere kaldılar, Darüş- şafakalılar Kabatuşlıları yendiler açlarında şinci dakikada şahsi bir hücümla bir gol atarak faik vaziyete geçtir ler. e * “” Beykoz, tamamen hâkim bir va- ziyete geçtikten (sonra 13 üncü dakikada bir golle mukabele etti. Bunu 33 üncü dakikada yapılan ikinci gol takip etti, | Devre biti , ği zaman Beykoz 2—-1 faik vazi- yetteydi. vi Ikinci devrede Beykoz gene hâ- kim oynuyordu, bu faik oyun 25 inci dakikada semere verdi ve çok sıkı bir sütle Beykozlular üçün golü yaptılar. Maç bu suretle 3 — 1 Beyko - İ zun galebesiyle bitti. ii Şeref Stadında: 3 Şeref sahasında dün yapılan. maçlar şunlardır: .. İkinci kümeden Eyüp — B takımlari I— 1 berabere, Gençler şampiyonasında: Süleymaniye Eyüple 2—2 bera” bere, 3 Beşiktaş, Anadolu 2—0 ve Fe- nerbahçe ve Vefa — Kumkapıya 3—0 galip. , Darüşşafakalılar, Sıtkı — R zi, Salih, Lâtif, Semih, Hayati, Zir ya, Nevzat, Ali Muhiddin, Sed İbsandan terekküp etmişti, şampiyonluğa kuvvetli bir namze olduklarını isbat eden çok güzel bir oyunla başladılar. Fakat hacim hattın şanssızlığı yüzü ilk devre sıfıra sıfır bitti, ikinci devrede (o bu hâki ! daha ziyadeleştiren Darü lar Hayatinin bir ortalayı istifade eden Nevzadın ayağiyie birinci golü yaptılar.