n SŞARETLER olda çalışanlar ıçın Sivas Erzurum demiryolu se- #ene sonra bitecek. Erzurum - Mbul biletini kesen idare Türki yeni coğrafyasını da yaza - &. ** Yeni Türkiyeyi insan kolu i pm adım adım ta- “ “Suna eminiz. ekiz senede işliyecek olan 47 liralık sermayenin en bü -| i, , Pircası Srvasla - Erzurum ara i Köylere girecektir. e Aşağı tt sekiz senede Sıvas - Erzu - İ, Arasındaki köylere işçi günde 25 milyon lira verilecek- li Sadece köye verilecek olan bu! ) eSilyon lira Srvasla Erzurum a- | yepyeni bir hayatın doğ - ik “için kâfi değilse de yaşama inde bir hayli farklar ya - “5! muhakkaktır. © *akat bu para iyi kullanılırsa. İ * > i Paranın fena kullanıldığını siz düşünürsünüz?. Sakın, köylülerin bu paraları Aadıktan sonra har vurup har- i “avuracağını sanmaymız. Paranın fena kullanılması yol nde, bazı müteahhitlerin he- kitaplarından ileri ; ; Şor. Bakınız bu iş nasıl oluyor, Müteahhit isçiyi topluyor, yol 4, Yor. Fakat bu işçilere gün - “erini vaktinde vermiyor. Bu- Yerine işçilere öteberi veriyor. , bir kumaş parçası, bazan İi, “bir ceket filân... Sonra bazan , Müteahhit efendi, yolun kena - bir aşhane açıyor, bakkal İh, 1 açıyor, kahve açıyor, hattâ y” ve hafifmeşrep kadınla- i »»landığı yerler vücude geti- “övlerden çalışmıya gelenler, * Deriyi bu dükkânlardan alı 1 “ Hem bilseniz He yüksek'pa”! İL“ Satış yerleri Fransızların m) lerinin aynidir. Bu şekil - kantin açmak Fransada ve bir ii Avrupa memleketlerinde ya” *dilmiştir. tiye verilecek 25 milyon İiray: | “arken aklıma hep kantin, : meyhane geliyor. Kantin, bar, ne köylülerin hem keseleri - bedenleri, bem ruhları den bir silindir gibi geçiyor. , tuhları, bedenleri, keseleri ba- | Utinda bir kum yığmı haline Fkaç ay evvel dahiliye vekili vü Kaya bey bu ehemmiyetli! e dokunmuş, işçilerin gün- etinin sade parayla öderime - bir Ki gl tamimle vilâyetlere bildir- “lâp devlet adamının bunu! Asi ve ileri bir tez olarak sür: | ti olması şüphesiz ki, bize geç - | er facialarının tekrarlan - ma en güzel bir müeyyi - yi kat bu möeyyideyi © Büyük meclisi bilhassa kantinleri 1, n bir kanunla bir daha kuv . bilir. İşler ilerledikçe bir kanuna lüzum hissoluna- a Sadri Etem Birli pirinçlerde fiyat Sada yerli pirinçlerde fiatın ir ği görülmektedir. > Tosya pirinçleri daha vaziyette olduğu için fi- ğa başlamıştır . Bay bir ay evvel 6 okkası a satılırken bu hafta 110 a yükselmiştir. Maa - v Yeni mal piyasaya çıkınca “ih s3 tekrar düşeceği tahmin Mi “tedir i yi ta i rinin değiştirilmesi üzerine hapis Tahliye | Bazı maddelerin değişmesi üzerine Serbest bırakılacak mah-! kümlar 200 kadardır Ceza kanununun bazı maddele. cezası ile mahküm olanlardan ba- zıları tahliye edileceklerdir. Yeni kanun resmi gazetede ayın yirmisinde neşredildiği için mer'i: | yet mevkiinde bulunmaktadır. Bu kanunun tatbikine başlan - ması için İstanbul adliyesine kısa bir telgrafla emir gelmiştir. İstan- bul müddeiumumiliği bu emir ü - zerine İstanbul hapishanesindeki mahkümların vaziyetini tesbit için bir komisyon teşkil etmiştir. İlâmat şefi İsmail Hakkı, müd- dei umumi muavinlerinden Salim, Celâl Beyler ve hapishane müdü - ründen mürekkep bir komisyon derhal faaliyete geçmiştir. Üsküdar hapishanesindeki mah kümların vaziyetini tesbit için Üs- küdar müddei umumisi Burhan Beyin reisliği altında da bir ko - misyon seçilmiştir. İstanbul hapishanesinde 717 ve Üsküdra hapishanesinde de 185 mahküm vardır. Komisyonlar çalışmalarını bu - gün akşama kadar muhakkak su- rette bitirmiş olacaklardır. Vaziyetleri tesbit edilmiş olan mahkümlar kanunun 402 İnci mad desi mucibince den karar atmarak "derhal serbest bırakıla - caklardır . | Bu kanundan istifade edecek o- lanlar ceza kanununun 15, 56, 254 | üncü maddenin birinci ve üçüncü | maddenin son fıkrası, 267, 272, | 296, 421, 435, 436, 440, 456, 470, | 471, 478, 105, 492, 493, 491 inci| maddenin birinci, ikinci, üçüncü, | dördüncü, beşinci ve altıncı fıkra- larına göre cezalundırılmış olan i- ki seneye kadar mahkümlardır, Bu maddelerden istifade ede - cek olan mahkümların miktarı 200 kadar tahmin edilmektedir , Darülfünun koopera- | tifçiliği İ Darülfünun kooperatifçilik ce- İ miyetinin daha fazla çalışabilmesi için Ankaraya nakli düşinülmek- tedir, kir; Belediyede tasarruf Belediye bütçesinden oktruva resmi olan 300 bin liranın kalk - ması üzerine belediye masraf büt- çesinde tasarruf yapmağa (karar vermişti, Bu lasarrufun hangi maddeler- de ve esaslarda olacağı tesbit edi- lecektir, Bu suretle vekâletçe tasdik e - dilmiş olan bütçede tevazün ola « cağı ümit edilmektedir. Asker tayını Son zamanlarda şehrin muhtelif taraflarında asker tayini satıldığı görülmektedir. o Şehir dahilinde çeşnisi belediye tarafından tesbit edilen bir cins ekmekten başka ek- mek satmak yasak olduğu için be- lediye nizamnamesine göre böyle ! ekmek satanlar ceza görecektir. | -—. a gere e Vi Yüzde elli ! Dilsizler Iş arayanlar, sey- | Reis Sırrı Beyi yahlar ve sporcu- | Paristen istiyorlar lar için Onun işaretlerini çok mükemmel buluyorlar İstanbul sağır ve dilsizler cemi- yeti dün akşam bir toplantı yapa- rak sadakat yemini etmişlerdir. Bu cemiyet uzun müddettenbe- ri ikiye ayrılmış ve bir türlü anla- şamaz bir halde idi. Bu ihtilâflar cemiyetin faal reisi Süleyman Sırrı Beyin yılmak bilmiyen mesaisi ile ortadan kaldırılmış ve cemiyet bir de dilsiz ve sağırlar için mek - tep açmıya muvaffak olmuştur. Devlet demiryolları iki tarife hazırladı 1 Temmuzdan itibaren Devlet demiryolları idaresi tarafından yüzde elli ve yüzde kırk tenzilâtlı iki hususi tarife tatbik edilecek - tir. Yüzde elli tenzilâttan, spor ve iş bulmak maksadiyle seyahat ya - panlar istifade edeceklerdir. Ancak bu gibilerin en az on ki- şilik gruplar halinde seyehat etme- leri lâzımdır. Tenzilâttan ecnebi sporcular da istifade edeckelr - | mize gelen Paris dilsizler cemiye - dir. ti enstitüsü profesörlerinden M. Bilumum mektepler ve birlikler, | Edgar İstanbuldaki teşekkülü gez- Turing klüpler, ecnebi memleket- | miş ve cemiyet reisi Süleyman Sır- lerdeki seyahat şirket ve acenta - | yı Beyle temasta bulunmuştur. ları tarafından tertip edilen tenez- züh veya tetkik seyahatlerine işti- M. Edgar Süleyman Sari Beyin rak edecek asgari 25 kişilik grup - beynelmilel işaretlerdeki ihtrsasını lar ile Haydarpaşadan Fevzipaşa- takdir etmiş ve gittikten sonra ya veya mütekabilen gidecek as- Paristeki enstitü (müdürü ile te - gari 25 kişilik seyahat grupları da | Masta bulunarak Süleyman Sırrı bu yüzde elli tenzilittan istifade | Beyi mütahassıs olarak davet et - edeceklerdir. miştir, Belediyeler, Halkevleri, umumi | o Cemiyet reisi bu daveti o kabul menfaatler için kurulmuş olan ce- | etmiş ve yol parasının gönderilme miyet ve birlikler, mesleki birlik | sini bildirmiştir. Bundan bir müddet evvel şehri- | ve teşekküller, resmi ve gayri res- mi müesseseler “bankalar, fabri - kalar gibi,, tarafından tertip edile- cek seyahatlere iştirak" edecek 25 kişilik yolcu grupları da yüzde 40 tenzilâtlr tarifeden istifade ede - ceklerdir. Devlet demiryolları idaresi ta - rafından bu hususta mufassal iza- hatlı şartnameler bazmlanmış ve istasyon binalarına asılmıştır. Tarifede bu suretle yapılan mü- him tenzilât üzerine bu yaz mev - siminde memleket dahilinde seya- hatlerin hayli artacağı tahmin edil mektedir, m mm Sandalya ile hücum Dün gece Bursa sokağında ar - navut Süleymanla Lâz Şakir ara- sında sebebi anlaşılmıyan bir mese ileden kavga çıkmış, arnavut Süley man sandalye ile Şuayibi yarala - mıştır, VAKIT Gündelik, Siyasi Gazete, Istasbul Ankarâ Caddesi, VAKTT yurdu Telefon Numaralar, Yazi İşleri telefonu: 2437p İdare telefonu © ! 4378 —— Telgraf adresi: İstanbul — YAKrr Posta kutusu Na, 48 LK Abone bedelleri : O rürkiye Ecmel ——— Senel: 14 Kr. 2700 Kr. 6 aylık 70 80 . 3 aylık 00 » w . 2 aylik w » mw . — iNân ücretleri: Ticari ihnların Min sahifelerinde manti- ml 30 kuruştan (o başlar, İlk mahifede 250 kuruşa kadar çıkar, Büyük, fazla, devamlı ân verenlere ait ayrı tonzlât vardır. Resmi Minların bir satırı 10 Kuruştur. Bir defam 50 iki defam 50 üç detam 45 dört uetası 78 ve on defası 100 kuruştur. Üç aylık ilân verenlerin bir defam mocea- nendir. Dört satın geçen İlânların fazla İnşaatta kullanılan bazı malzeme İnşaatta kullanılan bazı malze- menin iyi olmaması yüzünden halkın zarar ettiğini gören İstan - bul belediyesi bir lâboratuvar aç- mağa karar vermiştir. Bu lâboratuvarda bütün inşaat malzemesi tetkik edilerek iyi oldu- ğuna dair rapor verildikten sonra satışına müsaade verilecektir. Seyrisefainde tasfiye Seyrisefain idaresi tasfiye ko - i misyonu işini bitirmiştir. Yeni şek- İle göre 36 memur takaütlüğe sev- kedilmiş 30 memur da kadro ha « rici edilmiştir. Amerikalı iktisat müte- hassısı şehrimizde İktisat Vekâleti tarafından da - vet edilmiş olan Amerikalı iktısat | müşaviri M. Sommeville dün An- | karadan İstanbula gelmiştir. Ken- | i disiyle birlikte çalışacak olan di- ğer müşavir M, Hines de bir kaç güne kadar Nevyorktan gelecek - tir, olmak üzere Peşteden Viyanaya otuzbeş va gon un gönderilmiştir. — Vosikm tevzinti bugünden itibaren başla mıştır. Salı günleri ayakkabı, çarşamba ve perşembe günleri de harikzede memur ve wwalimlerin vesikaları tevzi edilecektir. ei ema rm 15 Yıl Evelki VAKIT | sen e se sar erme Ha aAYARNA 24 Haziran 1918 — Alman imperatorunun cülüsunun otur binrici yıl dönümü dolayısiyle yatı hazreti | padişahi tarafından müşarünlleyhe bir tebrik telgrafı gönderilmiştir — Londradan iy'ar edildiğine göre Mösyö Balfür avam kamarasında Mösyö Moral tara- fındn teklif olunan sulh talebini | surnda demiştir kiz — Avusturya paytahtının inşesine yurdum ; N — VAMIT 24 Har'ran 1933— | SOHBETLER Edebiyat dersleri Biz, edebiyat derslerinin, lise " proğramlarında mutlaka yeri bu- İunması lâzım bir ders olduğuna kail değiliz. Tanınmış edip ve şa irler, kaideden ibaret edebiyat kitaplarının cahilidirler. Şekispirin istiarenin ne olduğunu bilmediğine i yemin edebilirim. Yakup Kadri “hüsnü ta'lil,, lerini, hüsnü ta'li - lin ne olduğunu bilerek yapmamış. İ tır. Anatol Frans istiareyi musar- rahanın ne olduğundan muhak- kak, ki bihaberdi. Edebiyat ders - leri, edip, şair, omuharrir değil, ancak ve ancak edebiyat muallimi yetiştiriyor ve bu muallimler de, hocalarının isrine tabi olarak, & debiyat dersi okutuyorlar. Buna bin bir misal gösterilebilir. Mek- tepte ekseriya edebiyattan zaif olanlar, kırık numara alanlar, ha- yatta büyük edip, büyük muharrir olmuşlardır . Fakat her memlekette, edebiyat i dersi okutuluyor. Bizde de okutu- lacaktır. Hiç değilse, şu edebiyat kitaplarındaki ıstılâhlar O bir an evel Türkçeleştirilse.. o Bugün öz Türkçe okuyan talebeye, “leffü neşri mürettep, teffü neşri müşev- veş” , “hüsnü ta'lil,, istiarei mu - i sarraha, istiarei mekniye, mu- o sammat, müşakele, müzdeviç, mü- seddes gibi, ıstılâhları ezberletmek öğretmek, ne kadar güçse, anlat- mak ta o kadar güçtür. Fakat bizce, mesele, bu ıstılâh- ların Türkçeleştirilmesile de bit - miyor, Diyelim, ki bu sözler Türk- geleşti ve çocuklar öğrendiler, Pe- ki, ya içlerinden biri veya ikisi “m öğrenmese ne olacak?. Tasavvur edilsin, bir çocuk on bir sene çalı" şıyor, lisenin son sınıfına geliyor, bakaloryaya giriyor, bütün ders - lerinde muvaffakıyetle imtihan ve- © riyor. Fakat belki edebiyat imti - hanında önüne sekiz on mısra ko - yuyorlar ve soruyorlar: — Bu musammat mıdır, yoksa müzdeviç midir?, Veya bir beyit yazıyorlar : — Bu beyitte, hüsnü ta'lil var mıdır, yok mudur?. Diyorlar.. Belki de bunu bilmiyen talebe, bütün derslerden muvaffakıyetle z imtihan verdiği halde, Halam gi alamıyor. v Bugünkü edebiyatta, Türk de- | gil, bütün cihan edebiyatında, lef- © fü neşri müşevveşin, istiarei mek» niyenin müşakelenin kşymeti kal « mamıştır, Bir zamanlar, bilhassa | divan edipleri arasında, bu şey « Ülerin büyük bir kıymeti varmış. Fuzulinin hüsnü ta'lilleri, Nedi- min müşakeleleri, o zamanın mü- nekkit ve tezkerecileri için büyük bir kıymetmiş. Fakat bugünkü &- dip ve airlerde aranılan mezi- | yet bu değildir. Ahmet Haşimden bahsederken istiarei omekniyeyi i halırımıza getirmiyoruz. Farukta , müşakele aramıyoruz. : | â İ o Ne olursa olsun, edebiyat ders-. ileri, bugünkü vaziyette kaldıkça ibize, edebiyatın O kırtasiyecili - ği gibi geliyor ve bu yüzden dönen talebeye acıyoruz . sm Nef'i Efendinin müşakeleşini, Baki Efendinin hüsnü ta'lilini bil. ! medi diye bir gencin hayata atıl - masını bir sene geçiktirmek, hattâ çok kere He mezunu olamaması” "| na sebebiyet vermek bize haklı. bir şey görünmüyor. Selâmi izzet