“Müminin Celâl Nuri Nuri * İktibax, sakil, tercüme hakları mahfuzdur, iskemle ve koltuk, a ve bıçak inkılabı Farkına varılmıyan inkılâplar olur mu? Evet, olur! Yirmi, otuz senedenberi ev, mefruşat, konfor hususunda cezrice bir (değişiklik | memleketimize geregi gibi itha- linde öteki beriki bunu idare ede- miyorlar, burunlarma, yüzle- rine sokuyorlar, ve, kızıp atıyor - olmaktadır. Suyun içindeki balık » ! ardı. lar suyun ne olduğunu bilmezler - miş. Biz de onun gibi bu tebeddü - lün seyrini takip edemiyoruz. Bizden çok evvelki devirlerde, gerek memleketimizde, gerek ec rı azmış. Meselâ, kadim zaman - larda, iskemle “denilen en zaruri, en iptidai istirahat âleti bile bilin- miyormuş. Mefruşat şöyle dursun, çamaşır ve elbise de öyle. Hatta insanlar pislikten kokuyorlarmış. Bu kadar azametile, ihtişamile Güneş kral) denilen Fransanın en meşhur hükümdarı XİV Louis leş gibi kokarmış. Harici elbiseler başka... Gene pek meşhur İsveç kraliçe- si Christinanın dârı dünyada bir tek gömleği varmış. Sonra, Avrupada mefruşat art- mıya başlamış, lâkin, bizim diyar- larda mefruşat züğürtlüğü pek ya- kın zamanlara kadar devam ede - gelmiştir. Ev de öyle, Eskiden bizde kış- lak ve yaylâk modası cari idi. Be- devilik, yahut yarı bedevilik ile eş- ya, mefruşat itilâf edemez. ,. Diyeceksiniz ki, müzelerimizde eskiden kalma bu kadar nefis eş - yayı görmüyor musun ?. Hay hay! Gözlerimle görüyorum... Lâkin ne kadar az eşya. Hem gördüklerimiz padişahlara sit öteberidir. Efrada ait eşya İse son derece azdır. Ay- ni devirlerde Avrupalıların mefru- şatı, konforu nispetle pek çoktu. Ah şu göçme âdeti! Evlerimiz müstakar değildi. İstanbulun şim- di biraz gevşiyen göç âdetini bilir siniz. Bir yük arabası. Evin bütün eşyası, üzerinde kedi de olmak ü- zere senede dört defa bir semtten ötekine mekik dokur, Iki göç bir yangına müsavidir; diye çok ma - nalı bir sözümüz olduğunu bilirsi- niz. , Söyle bir tetkikata girişelim: ondan eyvel evlerde ayrı ayrı ya - tak, yemek, misafir odaları var © mıydı? Koltuk, kanape, karyola, susta veya somiyeli mefruşat, per- denin içinde stor malüm mıydı? Bellibaşlı yemek masası ne za- man icat edildi?. Koca sultan Ha midin sarayında yemek salonları yoktu. Yemek vakti gelince orta- ya bit sini konur, pek iptidai bir tarzda yemek yenirdi. Sondan bir evvelki (o devirde sarayda karyola bile (o yokmuş. Her odanın yüklüğünden yatak - Jar çıkarılır, sedirlerin üzerine ve yahut yere serilir ve üzerinde ya- tılır, vesselâm, a larda soba yeri yoktur. Fsoeiika konan adi sobaların bayağı boruları cepheleri cenabet ediyor, pis pis madeni bulaşık su- ları sokağı damlıyor, akıyor, N - lâ altımdan geçen bir 4 n iki bin liralık (Mavitil- © — ki) kürkünü bile tarfa edebiliyor. Yalan mı? e Keza sondan bir evvelki de - - ovirde çatal denilen bi âlet bile ink Pe ee — Çatalla yenen yemeğin tadı çıkmaz! sözünü kaç defa işiltim.. Akar su, lavabo, veya ona ya - kın bir kolaylık yoktu. Leğen, ib- i rik ne külfetli şeydi.. nebi diyarlarda mefruşatın mikta « | Halâ, basit hayat geçiren va » tandaşlarımızın iskemleleri ya vardır, yahut yoktur. Herkes, ya sedirin üstünde, ya kilim veya hasırın üstünde, yahut yerde diz çöker, otururdu. Diz çökmek, hatta bağdaş kurup oturmak.. Ne çapraşık iş. Müslümanlar ve bilhassa Türk- ler gusülden, taharetten anlarlar, Onun için pek eski devirde Avru- pada insanlar kokarken (bizde hamamlar işlerdi. . Hamamdan başka gusülhaneler de pisliğin i- zaleşine hizmet ederlerdi. (Hatı - ra kabilinden söyliyeyim: Mez - hepleri ortodoks olan habeşlerde müslümanlara benzememek için vücudu yıkamak harammış! Ke - #alik pek koyu ve eski hıristiyan- larda da vaftiz yağınm çıkmama sı için guslün eksik ve yarım ol - İtir. masına riayet ederler.) Lâkin bizim hamamlar (külfetli idi, Bir de oralara lüzumu dere - cede sık, meselâ her gün, gidil - mezdi. Bugünkü (| Amerikanvari akarsu ve banyo daha sıhhidir, daha tamdır. Ah! efendim, büyük bir derdi- mize daha geliyorum. İlimde ha- ya olmazmış. Ben de apaçık ya * zacağım. Apteshane meselesi. En ihmal edilen cihetti. Bilâhare meb'us olan bir muhterem müfti İ sait midir?. ! Kari Mektupları | | İyi a anemi çe ev tefriş. edenler var. Artık VAKIPın avukatı Kadastro memurları Sehap imzalı mektupta deniyor ki: 1 — Kadastro memurları, bir mülkün sahibini çağırmak için müsteciri polis refakatile bir maz- nun ve ya mücrim gibi cebren ge- tirmeğe cümhuriyet kanunları mü- 2 — Kadastro memurları, bir mülkün icarını sahibine vermeme- si için müsteciri cebir ve tazyik et meğe ve kirayı vermekten mennet meğe salâhiyettar mıdır?. VAKIT — Kanunlar, tro memurlarına böyle vermemiştir. Muhtejit mübadele umumi heyetinde Muhtelit mübadele komisyonu umumi heyeti dün bitaraf murah - has M. Holştadın reisliğinde top - lanmıştır. İçtimada, vazifesi lâğvedildiği -i çin komisyondan ayrılan bitaraf umumi kâtip M. Gorter âzaya ves da etmiş, kendisinin hizmetlerin - den bahsedilmiştir. Bundan sonra büroların on beş günlük raporları okunmuş ve kabul edilmiştir. Kadas - bir hak | Vazifesi bitmek üzere olan al » tıncı tali mübadele komisyonu * nun lâğvından sonra kalacak işle - rinin nasıl görüleceğini tayin işi de reisler komitesine havale edilmiş - semtten semte göçebelik etmiyo - ruz. Vaktile yangınlar sıktı. Onun için, bu dahiye, aileleri mefruşat kaydından vareste ediyordu. Ev- ler hemen hemen kâmilen ahşap - tandı. Sigorta usulü umumileşme- mişti. Mefruşat da daimi değildi. Beni tekzip etmeyiniz, rica €- derim: Evet! Memleketimizde ile buna dair konuşuyordum. A - | güzel eşya yapılırdı. Eski sedir - nmdan, yahut ihmal edildiğin - | kilimlerimiz ne güzeldi! Üsküdar den, mevcudunun da pek pis ol- | ve Bilecik çatmaları zarifti, Şam- duğundan bahsettiğimde: | kâri mefruşat hoştu. Rafların ü- 1 Şubat 1933 Nukut (Satış) Saros Kuruş &n £ Fransır MESİ 1 Sim Av 1 Sterlid — I Pezela 1 Mark 1 Dalar ? 1 Zolrai 20 Liret ? “e 90 1, Belçiks | he ie 20 Drahır! 2 Human Sâ — 20 İviçre © & 1 çervoüm 20 Lava 5—İ 1 Altun 1 1 lerin 8. İ i Mecedive 34— 20 Kuron Çek 122— | 1 Bankem 240. | Çek Tiatları (kap, sa, 16) i Paris (20 Prafa yi Lomdrs 77350 Viran 40460 NewYork. 04108) Madri Sro Milânn | Fertin 1.9760 Brükset Varşova 4.20) Atina “Iı 7010 Pete 45875 Cenevre 2.4290 | bükreş “0 2450 Sotva r Belgrat Asterdam Meskova 15 Kankası Anadotu 05 Reji 210 Şir. Hayriye 18. | Sark Mey 100 Tramvay 4.00 | İtalya ge UL Slgora 024 Şark m ceza 2 Fomoni o» 1435İ Telefon - istikrazlar Tahviller 53,75 | Bekirli Ist, dahili fark Diyollan o 8,60 | Tramvax 5159 D.Muvahbide 6275; Tünel 48 Gümrükler 55$ | Rihtim 1800 Saydi mahı 433 | Anadolu 43,95 Bağdar &S$ | Arado'u hi 4495 T askeriye - A. Mümessii | 100 Cuma 3 Şubat 8 Şevval 740, na 645 122R 1410 Le 18,59 n “ a Perşembe 2 Şubat 7 Şevval Gün doğuşu Gün batışı Sabah samanı Öğle saman ikindi saman Akşam namazı Ya'sı namaz olmak pen vü Yıla geçengünleri * 8 5 3 70 1746 6,46 ite 1509 1726 1858 HAVA — Yeşilköy ssteri rasat merkezinden verilen malümata göre, hava bugün tamsmen bulutlu ve şimali isti- kımetlerden hafif rüzgürli olseaktır. Yağ- mur yağınası ibtmâli kuvvetlidir. Dünkü sıcaklık en fazla 7, en az 4 derece. ha- va tazyik 764 milimetre idi, Radyoda: ISTANBUI, — 18 den 1835 & ke- dar saz «Nebil oğlu Ismail Hakkı Bey), 1845 ten 1930 a kadar orkestra, 1035 | den 20 ye kadar Fransızca ders Cilerle- miş olanlaran, 20 den 2030 a Kadar saz — Ey oğul apteshane de temiz olur mu? Orası pislik mahellidir! demesin mi? Evden kırk adım ötede aptes- hane. Lâğam yok. Mülevves bir yer... Hasılı, kendikendimizi zem ol- masin ama konfor (hususundaki görgü ve bilgimiz gayet azdı. İtiraf ederim, meselâ (o temizliğe bu kadar ehemmiyet (o vermekle maruf İngilizlerde bile, o vaküle, pislik galipmiş. Meselâ hapisha - nelerin içine girilmezmiş. Hapis- ler son derece fena kokarlarmış. Muhakeme edilmek için hâkimin huzuruna bir mahpus getirilince, muhzır, hâkime derhal bir gül s0- kuştururmuş ki belki onun koku su mahpusun kokusunu bir dere" ceye kadar tadil etsin. . 4 Lâkin kendiliğinden bir inkı - lâp oluyor. Adetler odeğişmiye başladı. Bizde de (mefruşata, konfora chemmiyet veriliyor. Bunlar iyi alâmetlerdir. Çatal ve bıçak, karyola ve koltuk, soba ve ocak gereği gibi ahlâka dahil oluyor. Hatta, en mütevazı kimselerin (evlerinde, duvar - larda bir iki çerçeve, bir köşede, içinde bir iki bibelot bulunan bir camekâna rasgeliyorsunuz. Frenk | nadoluda apteshanelerin noksa * | leri hatırlarım. Halı, seccade ve zerine konan obeykozlar, çeşmi bülbüller, fagfurlar, mertebani - ler gerçekten lâtifti. Hattatları - mızın levhaları halâ nazarı celbe- diyor. Evet, bunların hepsini iti- raf ederim. Çin tabakları en zi - yade bize gelirmiş. Saksonya fabrikaları bizim (o üslübumuzda bizim için eşya yaparlarmış. E - vet, evet, bunların cümlesini bi - lirim, Lâkin bu kadarla konfor olmaz. Tekrar edeyim: İskemle azdı. Masa yok gibiydi. (Bu iki kelime lâtin âleminden bize geli- yor). Karyola, (koltuk, kanape, çatal ve saire meçhuldü. Kârgir ev, apartıman modası konfor fikrini - kuvvetlendiri - yor. Kaç, göç âdetinin kalkması da bu fikri bir kat daha tebarüz ettirdi. Bu devirde akar sıcak ve soğuk su, kalorifer, asansör, alaf- ranga parke; telefon, telsiz tele- fon, gramofon, buz dolabı istiyo- ruz, Bunları istemekte yerden gö“ ğe kadar hakkımız olduğunu tas- dik ederim. Artık uzaktan tabla ile, Ayvazın veya tablakârın ba - şında, siyah örtülü yemekleri ye » re konmuş bir sininin üzerinde yiyemiyoruz. Bizde de home fikri aldı, yürüdü. Celâl Nuri | simlerie intişar etmiştir. Gustav F roehlich m “Haid Sizi bu akşam Büyük GALA olarak ARTiSTiK sinemasında gösterilecek .ve ber taraf- tn parlak muvaffakiyet kazanmış olan Kim Olduğunu bilmek istemiyorum en son nperetlefini görmeğe v6 dinlemeğe devet ederler. Musiki: Büyük müellif : Robert Stolz un, İlâveten: FOX Jurnal - Artistik si- neması müdiriveti ; muhterem müda-| vimlerine burfilmi pörmelesini hassa» ten tavsiye ve yerleri evelden temin €t- meletini rica eyler Teşekkür Istanbul “Ticaret Odası azasından Ah ipet Hamdi Beyin vefnu hasebile 16essü' rümüze ve ocndze merasimine iştira$ zahmetini ihtiyar eden ve şifahi ve tahi riri tâziyet ldtfunda bulunan zevatı kiraf ma ve Belediye ve Ticaret Odalar Teli ve ayayı muhreremelerine ve matbuat vi müessesatı maliye ve ticariye Ve arka daşlarına ayrı ayri teşekkürde bulunmaği teesslirimüz mani olduğundan bu vaz fenin ifasına delâlet buyurulmasını tiçi eylerim elendim. Merbumun ailesi namıpa yeğeni Avukat: Mehmet Münir N Müessif bir irtihal Esbak Adliye nazırı Necmettin Mek la Beyin mahtumu Hayrettin Bey bi müddettenberi çekmekle olduğu hasta İiktan kurculamıyarak dün sabah sasi 10,30 raddelerinde irühali daribeka €& miştir, Cenazesi bugün esat 11,30 dİ Cihangir'deki evlerinden kaldmlarık Be şiktaş'ın Sinan Paşı'camii. şerifinde 5 mazı kılındıktan sonra Şirketi Hayrive nin 74 nararalı vapuru ile Beşikteş * Yetsinden Hem sirltesinç. ve da Karaca: Ahmet'te aile kabristanına na kil ye delin olunacakrır. Ailenin geni ve haluk bir rüknünü gaybederek çal ağır bir acıya uğramış olan. Necmettf Molla Beyefendiye ve ailesine &abır Vİ ecir, merhuma da mağfiret temenni ede riz, Istanbul Belediyesi: Darülbedayi Şehir Tiyatrosu Temsilleri * it Bu akşam saat 21,30 da vir (Seniye Hanım), 2030 dan 21 e kader Darülbedayi artistleri tarafından tenisil, 21 den 32 ye kadar Tanburi Refik Rev ve arkadaşları, 92 den 22302 kadar gramofon, Ağins ve borsa haberi, ayarı, Saat Irtihal Mısırlı merhum Ali Beyin hare- mi Meleknaz Hanımefendi dünkü salı günü kısa bir hastalıktan son- ra vefat etmiştir. Merhume hayrü hasenatı çok sever, salihatı nisvan- dan bir hanımdı. Cenazesi yarınki çarşamba günü saat 11 de Uluköy- deki köşklerinden kaldırılarak Ru- melihisarmdaki aile kabristanma defnedilecektir. Allah rahmet ey - İesin.. ya İMatbaamıza gelen eserler ; erer sereni ve Havacılık ve spor 97 Kânunusani Hava şehitleri sayısı çıkmıştır. Üç renk üzerine Ofset baskı» sile çıkanlar bu nüsha Türk mecmua” cılığı hesabına cidden iftihar ve sevinç- le karşılanacak bir san'at eseridir. Bu sayıyı herkese tavsiye ederiz. Holivut Holivutun “3, üncü sene (5) inci nüshası sengin münderecit ve güzel re- darıleybek İpereti İn Umuma TN yaşından aşağı Olan çocukla " tiyatroys kabul edilemzler Alt Istanbulda Havagazı ve Elektrik “Tesebbüsati Sınalye Türk Aronim Veri (SATGAZEİ) i İLAN Istanbulda Havagazı ve E irik ve Teşebbüsalı Sına Türk Anonim Şirketi (SATG, ZEL), kışın şu soğuk za vnda ailelerin mabrukat teda! kini kolaylaştırmak arzusu Şubat ayı için ve aile reisl hüviyet cüzdanlarının ibrazı rine azami bir ton teslim mek şartile Yedikule ve Ki ğalıdere (Kadıköy) gazbaneli de kok kömürünü istisnaen nunu 20 Liraya satmağa ki vermiştir. | Şirket mezkür hüviyet larına verilen kömür der v işaret edecektir. 4