— İŞARETLER © 12 milyon lira lâzım “ği ie . 1. i K Eğer Osmanlı Türkçesiyle lemek lâzım geleeyi e in | dar fark var. i v illetten 12 mil inkılâp iki milyon | yonlire istiye k için, hatta gelir- kr için istenmiyor. | iz işler yap” dir Mülletten istenen ödün | paranın karşılığı geliri olan bir demiryolu | i olu Fevzipaşa - Er- Bu demiry ç . ii gani hattıdır. Fevzipaşa - krgani| en uzun kısımları yapılmış | tr, Şimdi onun Erganiye gelecek i (S0) kilometre kadar bir yeri | kalmıştır. Bu 50 kilometre bitin - €e Ergani Mersine bağlanmış o * | lacaktır, Ergani » Mersin bağı bir | bakır yolu olacaktır. Ergani madeni, kaldırımları bakırla kaplıyacak kadar zengin ve bu zenginliği ilk zaman tari - hinden beri Asya milletlerinin ! hırslarını kabarimış bir eski o - | caktır. Erganinin maden içinden ge *| çen suyuna elinizdeki bir demiri sokunuz, beş dakika sonra eliniz- deki demiri kıpkızıl bir bakırla çevrelenmiş görürsünüz. Erganinin mor, yeşil, sarı te - öcikleri tarihlerin ve milletle - Pleeikün belrlar döşemediği bir kıymet yekünudur. İletten alınacak 12 mil- İşte mi yon lirayla bu Yol açılacak. Bu yol bakır taşıyacak, refah ve ser- vet getirecek. Bu on iki milyon lira bakırı altın yapacak! 12 milyon liralık ödünç para Yüzde beş faiz getirecek ve t€ * ker, teker ellerde kalan para ö - lümden hayata çıkacak, canlana- cak, memleketin refahında bir ro sahibi olacak. Devletin kefaleti ile, gö , kazancı yüzde yüz mubak - | g olan bu iş yalnız bir vatan rcu, fazilet imtihanı değil, 8 “ a, menfaat, mantık, hesap isi “ dir, Sadri Etem maa Galatasaray Ticaret ve bankacılık kısmı mezunları Galatasaray lisesi Ticaret Ve| * Bankacılık kısmı mezunları ce - miyeti senelik kongresi dün cemi- 'evw en biri. Ölen bir tavşanın kalbini yeniden işletmek tecrübesi Profesör Kemal Cenap Bey bunun hervakıt yapıldığını ve yeni bir şey olmadığını, işe lüzumundan fazla ehemmiyet verildiğini söylüyor den harekete getirmek için tecrübeler yap - tığını, Pazar günü de fakültede imal ettiği hususi bir aletle ölmüş bir tavşanın kalbini harekete ge - tirmek tecrübesinde bulunacağmı yazıyordu. Ge- çenlerde Amerikada ve Viyanada iki doktorun yaptığı tecrübelerden sonra Kemal Cenap Beyin | yaptığı bu terübelere tıp mahafilinde büyük bir e- miyet verildiğini ilâve ediyordu. fesör Kemal Cenap Beye müracaat | Yeni Elçi | Gazi Hz.nin seyahatinden | el itimatnamesini verecek; -— Ortada ne yeni bir ilmi tetkik, ne de bir fev- kalâdelik vardır. Bu şayia, her sene derslerimizde yapıla gelmekte olan basit bir tecrübe cihazı ku - yarken bizi ziyaret etmiş olan muharrir beyin bu Dünkü Akşam gazetesi Tıp fakültesi | ederek kendisinden malümat rica ettik. Profesör profesörlerinden Kemal Cenap Beyin öl- hiç yoktan âdeta yeni bir keşif gibi ortaya. atılan müş Obir omahlükun durmuş kalbini yeni - | bu haberden mütcessirdi, şöyle dedi: işe lüzumundan ve değerinden fazla ehemmiyet atfetmiş olmasından mütevellittir. Böyle bir şayi » çıkmasında benim hiç bir rolüm olmamıştır. hemi Dün pr0! anın | Senelik kongreler Bir konser Halk musiki Cemiyeti de dün toplanarak yeni idare heyetini seçti Halk musiki cemiyeti dün öğ“ İeden sonra Şehzadebaşında Le » tafet apartımanındeki cemiyet merkezinde senelik kongresini Avusturya — Türkiye Genç talebe beğenildi Avusturyanm yeni Ankara or - | ta elçisi Baron Edvin Vesbah dün /! İzmir vapurile İskenderiyeden |! İaşe sehrimize gelmiş, vapurda Avus- | turya konsolosluğu erkânı tara - || fından karşılanmıştır. Sefir ak - |şamki trenle Ankaraya hareket TEE e Baron Vesi reti sube müdürlüklerinde, Tir - yeste başkonsolosluğunda bulun- muştur, Son vazifesi Kahire orta elçiliğidir. Avusturya hükümeti bütçede tasarruf maksadile Kahi- fe ile Ankaraya tayin edilmiştir. Buraya da Mısırdan gelmiştir. Yeni Avusturya elçisi dün kendisile görüşen bir muharriri - bah 1883 senesinde | İl doğmuştur. Viyana hariciye neza | İli re elçiliğini lâğvedirce ayni vazi- | yapmıştır. Kongre riyasetine Vedat, kâ « tipliklere İzzet ve Şevki Beyler se ksüdikten sonra içtima. başlan - m Evvelâ idare heyeti raporu o - kunmuştur. Raporda cemiyetin bir sene zarfındaki faaliyetinden i bahsedilerek yapılan işler, verilen i konserler zikrediliyor ve bundan İ sonra yeni sene zarfındaki prog- ramlar hakında malümat verili- yordu. İdare heyetinin raporu ve he - sabatı azadan seçilen Belkis Ha- nım, Hasan Bey, ve Salâhattin | Beyler tarafından tetkik edilerek Semib Lütfü B. Galatasaray talebesinden Semih mize şunları söylemiştir: : “ Güzel memleketinizde A - Lütfü Bey dün Galatasaray lisesi salonunda bir keman konseri ver- muvafık görüldüğünden umumi heyet te raporu aynen kabul et - vusturyayı temsile memur edildi - imden dolayı büyük bir memnü- | yorum. Türkiyeye ge - | da bir kere gelmiş ve | Sneak iki gün kaldıktan — sonra itmiştim. İ Mi ile Türkiye arâsın- a amimi bir dostluk münssels” veuttur. Ben de bu dostlu - ei esine çalışacağımı. Tür- gun Mi huru Hz.nin ya «| dahilinde bir se - öğrendim. Bu n evvel i - edebilmek am Ankaraya niyet duyu çen Eylülda « yetin Beyoğlunda Lüksemburg a » EİN merkezind ya - çtimna, ceki de T€ heyeti raporu ok edilmiştir. , Bundan sonra müzakereye ge . silerek bir yardım sandığı teşkili akarrür etmiş, fikri mesai ile meş el olmak üzere bir komisyon teş iz karar verilmiş, âzaları seçil 'ştir. Eski idare heyetide Sdilmiştir. re a toplanacak olan Galatasa- Mezunları cemiyeti senelik kon k © eş önümüzdeki haftaya bırakıl. mezunlardan Nec- unarak kabul ? Beyin riyasetile başlanmış, ida | ti için mü için hemen diyorum, yl Vesbah, l memleketi ar rakevele ak- | iktısa: zakere yapılıp e z bu hu - ri eline <EVA p İ maya lal olmadığı - susta he A Büy iyiler Şimendifer!”” birliği no bir * | Beynelmilel şimendi kında Kabir ği reisi M. Mani m eli! olan ii de topli : işti şimendifercilik kor!"*“. derken rak etmek üzere M7”. “p, gün şehrimize de di ak, Avasturya ile nda ticari ve li miştir. Konserde şehrimizin münevver ve yüksek tabakasından birçok ze- vat ve mektep talebesi hazır bulun muştur. Konser çok muvaffakiyetli ol - muştur, Çalman her parça dakika- larca alkışlanmış, bazı parçalar 1s rarla tekrar ettirilmiştir. Semih Lütfü B.in bilhassa (Mo- zart)tan çaldığı bir parça çok be - ğenilmiş ve alkışlanmıştır, —— anam Istanbu! yolları İstanbul civarındaki yolların as- falt olarak yapılmasına devam e - dilmektedir. fından müzakeratı sulhiyeye Stok - Ancak şehir meclisi daimi encü | #olmde devam edilmek üzere vaki 0 meninin son celsesinde asfalt yol- | Jan teklifin heyet; murahhasamız ta- | larm çok çabuk bozulduğundan | 7efindan reddi üzerine bu kere Rus- miştir. Bundan sonra yeni sene idare i heyeti intihabatına geçilmiş ve İ idare heyetine Rauf Yekta, Ke - mal, Şevki, Ata, Salâhattin, Ve - dat Beyler yedek azalığa da Ha- sibe Hanım, Hasan Bey ve Yegi- ne Hanım seçilmiştir. günes 10 00 EEE ALANA 7715 Yal evvelki VAKIT | İ 7 Kânunusani 1917 İ — Son yirmi dört saat zarfında i İstanbul ve civarında lekeli himma vukuatı 18 dir. — Rus heyeti murahhasası tara - SOHBETLER Istanbul Değişmemiş ! Hüzım beyin oynattığı Kara » göz İpek film stüdyosunda filme çekilmiş. Filmi seyrettik. Hâzm bey, filmin başlangıcında, Kara » gözü, sinemaya sokmaktaki mak- sadı anlatıyor. Kısaca hülâsa edelim: Eski İs - tanbulun bir kısmını yeniden can- landırmak, eski âdetlerin bir kıs- mını gözönüne getirmek, unutu * lan şeyleri hatırlatmak. , Hâzım bey, perdede bunlar. söylerken, hatırıma Falih Rıfkı nın Roman eserinden bazı parça * lar geldi. Eski bir paşa köşkünü gezen Falih bey diyor ki: Moya Her şey hatıralaştığı vaki; nasıl hüzün bağlar!.. Anadolu tah » tası üstüne vurulmuş yağlı boya gibi, sırmalannuş eşkiya da asilleşir ve artık hatıra olduğu zaman, yosunlar» muş havuz mermeri gibi, yarı kopmuş pancur gibi, ot bürümüş bahçe yolu gibi, ruhlanır.., Hâzrmın sözlerile, birden ha » tırıma gelen Falihin bu güzel cümleleri, bende eski İstanbulun, çocukluk İstanbulunun silâetini hayallendirdi. Gayri ihtiyari, & eski İstanbulu göreceğim, o unut” tuğum hayatı bir an olsun yaşıya” cağım diye sevindim. 2 Film başladı. Nİ Evvelâ bozacı ile mısırbuğday- cının sesi duyuldu. Malbuki be sesi ben, daha dün gece Şişlide duymuştum. Daha dün gece kı « zım: “Baba, haydi boza alalım!,; demişti... 4 Biraz sonra, ketenhelvacının beyitleri işitildi. Bir gün (evvel, bu ayni sesi, eyni besteyi Ol evde işitmiş ve tutturmuştu: ba, bana ketenhelva al!,, İstanbul sokakları perdeye aks sediyor. Bir kafes... Bir kadın gölgesi... Bir ut sesi, bir yanı” şarkı... i Bir akşam, Fatihten dönerkep bu kafesli pencerenin önünde durmuş, bu ut sesini, bu yanık şarkıyı dinlemiştim. “ Filmdeki ut çalan kadın, kar- $ı penceredeki erkekle gözleşin » ce, bakışınca sütninemin, bir gün evvel bize gelip (| dertlenmesini i ver düşündüm: “Torunum olacak as | i şifte, komşunun oğlu ile aşnafiş « nada, Kafes de para etmedi...., 1 ii Ve bundan sonra her gün, her an gördüğümüz mahalle kahvesi, sıra sıra çay kadehleri, kahve fincanları, nargileler... Hö- lâ sokaklarımızda sıram sıram du- ran havagazı lâmbaları. Daha sonra Karagöz oynatan Hâzm. 1 Bekçi baba davulunu vurur « ken, film bitiyor, 4 Çıkıyoruz. ” * Bursa sokağmın köşesinde bek“ çi; tıpkı sinemada olduğu gibi; davulunu çalıyor!.... . Selâmi Izzet Saracoğlu Şükrü B. Bir haftadan beri rahatsız bulu yolların bundan sonra asfalt yeri- | lardan elinan cevepta müzakerata | nan Saraç oğlu Şükrü Bey iyileş < ne parke yapılması teklif edilmiş | Brest — Litovskta devam — edil. | miştir Bir haftadan beri Perapalas tir. Bu teklif uzun münakaşalara | mek üzere Rus murahhaslarının ha - | otelindeki dairesinden dışarı çt * sebebiyet vermiş; nihayet hesap noktasından tetkikine karar veril mintir. tocska gelecekleri bildirilmiştir. | Bukarar üzerine emanet heye- | ti fenniyesi asfalt yol ile parke yo-| #ahdemini devletin kumar oynamala: masraflarını gösteren bir cet- | 7» menedilmiştir. Hilâfı memnuiyet i riciye nazırı M. Troçki dahi dahit ol- | ka; duğu halde iki güne kadar Brest Li. çıkmıştır. mıyan Şükrü Bey dün otelden Saraç oğlu Şükrü Bey bu akşam — Bilümum memurların ve müs - | ki trenle Ankaraya gidecektir. ——— Kızıl hastalığına aşı lan vel yapacaklardır. Bu cetvele gö- | hareket edenlerin birinci | defasında Kızıl hastalığ Hİ mele” re encümende yolların asfalt veya | #evbih, ikinci defasında tam maaş Pe le aşi nat ilk mek- parke olmasa karar verilecektir. | beri; öçüncü deforme” 'da eril # | Gelen emre göre orta mektepler Beş senelik yol proğramı da bu | mücazat olunmaları meclisi vükeld iselerde de kızıl aştsr yapılacal lacı tır, Ba gemin iii i “ERP ali Mp EN m e ği (i Fa / ie