b gm A Ba ame İİ Beynelmilel Kerinmiz Kuvvetler Türkçeye Çevirca Ö.Rı Hindistan haricinde çalışan Hintlilerin en tehlikelisi! “Köstantin Andreadi, hâlâ Pi- rededir. Hastalık yüzünden ha- reket ödememiştir. Kendisi bir müddet orada kâlacak. Cenevre. ye dönerek talimat bekle.,, Aşenden birdenbire anlamadı. Telgrafı tekrar okudu ve tepeden tırnağına kadar titredi. Ondan #onra katilin kulağıma iğildi: -—— Mel'un herif! Dedi, öldür: | düğün adam 6 değil! Andreadi hâlâ Pirede!.. Meksikalı aldırmadı ve Aşen- dene selâm bile vermeden kalkıp gitti. — gü. Parise seyahat Aşenden Romadan hemen Ce- nevreye döndü. Meksikalı katil- den ayrılmak ona istirahat ver- mişti. Kendisi Cenevreye vardık- tan sonra şu telgrafı aldı: “Halan, Maggi işi değil, Pa- riste Lotti otelindedir. Mümkün- se sür'atl'e gelerek onu gör, Raymond Raymond, miralay “R, nmi- simlerinden biri idi. Aşendenin Maggi namında bir halası bulun- madığından miralayın kendisini Parise davet ettiğini anladı. Pa- saportunu vize ettirerek Parise hareket etti ve istasyondan “R,, ya telefon etti: — Halam ne halde?. — Oldukça iyi! . — Onu göre bilir miyim? — Tabii, Seni on buçukta bek- ' Tiyor. R. ile Aşenden saat on buçukta birleştiler. Rihım odası çok güzeldi. Kâti- bi, yazı makinesi başında idi. R. , nu hemen savdı. Sonra emirbe- * rinin dışarıda beklemesini emret- ti ve Aşenden ile başbaşa kaldı. — Size yeni bir iş buldum. Aşenden cevap vermedi. R. de- vam etti: — Çondra Lot namında bir a- dam tanıyor müsün? — Hayır. —O halde şu fotografa dikkat &' Aşenden âmirinin uzattığı fo- tografa dikkatle baktı. Bu bir Hintli idi ve bir raçaya benziyor- du. Şişman suratli, iri dudaklı, büyük burunlu, kara, kesif saçlı, iri gözlü bir adamdı. Sırtmdaki Avrupai elbiselerden rahatsız gibi idi, R., ona ikinci bir fotograf u- zattı ve: — İşte, dedi, onun milli kıyafe. tile resmi! Çondra Lot, bu resimde daha İpce fakat daha heybetli görünü- yordu. — Bu adam hakkında bir diye- ceğin var mı? — Şahsiyetsiz bir adama ben- zemiyor, — Dosyası budur. Oku! R., Aşendene iki kâğit 'uzat- mış, Âşenden, kâğıtları, bir iki kere okumuştu. Şandra Lal tehli- keli bir adam olarak gösteriliyor- du. Esas itibarile avukat olan Hintli daha sonra siyasetle meş- gul olmağa başlamış, ve İngilte- renin Hindistandaki hâkimiyetine şiddetli hücumlarile tanınmıştı. Şandra Lal, İngiltere aleyhinde müsellâh bir isyan y ta, > muhtelif taraflarında iğtişaşlar kopmuş, kendisi de yakalanarak hapse mahküm edilmişti. Umumi harbin başlangıcında serbestisine kavuşan Şandra yeniden faaliye- te geçerek milli istiklâl lehinde çalışmış, bilhassa (İngilterenin Hintlileri harp sahnesine sürükle” memesi için uğraşmıştı. Bu sira- larda atılan bir kaç bombâ hadi- sesile alâkadar görületi Şandra- nın tekrar tevkifine çalışan İngi- lizler muvaffak olamamışlar, hü- kümet onun nerede bulunduğunu ihbar edene büyük bir mükâfat vadettiği halde Şandra kaçmağa muvaffak olmüş, Hindistandan İsveçe ve oradan Berline gitmiş- ti. Şandra, Berline geçtikten son | ra hemen harp cephesine köşarak müttefikelrin kullandıkları Hintli askerleri tahrike çalışmış ve bu suretle İngilizleri gene mühim za- rarlara uğratmıştı. Aşendehin o- kuduğu rapor şu şekilde nihayet buluyordu: “Şandra Lalın Hindistanda bir karısı ile iki çocuğu Yar, Kendisi kadınlarla pek alâkadar olmaz. İçki içmez ve sigara kullanmaz. Namuslu ve dürüst bir adamdır. Elinden bir çok mühim raeblâğ- lar geçtiği balde zerre kadar sui istimali görülmemiştir. Cesur ve çalışkandır. Sözünü tutmakla if- tihar eder.,, Ağenden raporu okuduktan ve iyice kavradıktan sonra R.ye iade etti ve: — Tehlikeli bir adam! dedi. R. onu teyit etti: — Hindistan haricinde çalışan Hintlilerin en tehlikelisi! Diğer bütün Hintlilerin bize verdikleri bütün zararı bir araya getirsek bu adamın verdiği zarara muadil olmaz. Onunla birlikte çalışan bir çok Hintliler var. Fakat hepsinin | en kafalısı budur. Onu &le geçire- cek olursan ötekilerin İwymeti kalmaz. Bir seredenberi bu adam- la uğraşıyor ve onu ele geçirmeğe çalışıyorum. Fakat muvaffak ola- madım, Yalnız elimize yemi bir fırsat geçti. Ondan istifade etme- liyiz. cağız İstifade edebilirsek ne yapa- 7? andrayı kurşuna dizeceğiz. Aşenden cevap veremedi. R. devam etti: — Raporum son fikrasına dik- kat ettin mi? — Evet, — Orada Sandranın kadınla | alâkadar olmadığı söyleniyor. | Yakın zamana kadar vaziyet bu merkezde idi. Fakat iş değişti. "Çünkü Şandra âşık oldu! R. Masasını açarak soluk bir şeritle bağlı 'bir demet mektup çı- | adamdan ayrı yaşadığı halde bir ir? — Bunlar onun yazdığı aşk mektupları. Muharrirsin. Belki bunları okumak seni - eğlendirir. Onları herhalde oku! Mektupları beraber götürebilirsin. Doğrusunu istersen bu kadar ciddi 'bir ada- mın kendini bir kadına kaptırma- sından hayret ediyorum. Hiç bek- lemediğim bir şeydi. Şanâranm sevdiği kadm “Guilin -Lazari'dir. Ona bayılıyor. — Şandra bu kadınla nasıl a- lâkadar olmuş? — Kadm dansöz, 1spanyol danslarını mükemmel > oynıyor. ? Ruhiyat Mütehassısları Bin yataklı bir otel yaptırıyorlar! Şimdiye kadar büyük binaları meşhur (mimarlar Oyaparlardı. İlmin terakkisi ile bu işe ruhi- yat alimleri de karışmıya başla- dılar. Londrada inşa edilmekte olan bin yataklı bir otel, yalnız rubiyat âlimlerinin eseri, sayıla- bilir. Rubiyat âlimleri, otele gelecek olanların bütün ihtiyaçlarını, ar- zularını tetkik etmişler, misafir- lerin nelerden o hoşlandıklarını, nelerden hoşlanmadıklarını tes- bit ederek tam manasile mü- kemmel ve erkek kadın her mi- safirin arzusuna muvafık bir otel inşasını Üzerlerine almışlardır. Ruhiyat âlimlerinin, müsaadesi alinmadan ve sözleri dinlenmeden mimarların, mübendislerin, ame- lenia, dülgerletin, Bakkaşlana birşey yapmalarına müsaade edil- m emiştir. Ruhiyat âlimleri, otellerin ya- tak odalarına râdyo cibazları konulmamasını ters'p etmişlerdir. Her misafir odasına istediği ba- rarst derecesini verebilecektir. Kadmlara ait odalar, onların mizacine göre aydınlatılmıştır. Banyo ve hamam daireleri de herkesin istediği saatta, istediği harârette su bulmasına müsait bir surette inşa olunmuştur. Ban- yolar, azami bir dakikada dol- muş olacaktır. Bundan başka otele tayyaresile gelmek isteyen yolcüların iht yacı da düşünülmüş ve Olelin damı tayyarelerin in- mesine müsait bir surette yapıl mıştır Otel, ancak gelecek senenin Teşrini evvel ayında açılabilecek- tir. Fransanın idhalât Ve ihracatı 3, 19 (A.A) — Fransanın senesi ilk yedi ayma ait itbalâtı 17 milyar 677 milyon 8? bin ve ihracatı da 11 mityar 412 milyon ve 205 bin franga baliğ olmuştur. Yeni kararnamelre Paris, 19 (A.A) — Reisicüm- hür M. Lebrun, bütçe müvaze- nesinin yeniden tesisi kanunu ahkâmına tevfikan askeri mü- kellefiyetlere ait nakdi mükâfat- ları tenzil eden meleri tasvip etmiştir. Fakat kendisi İtalyandır. Son on sene zarfında Avrupanm her ta- rafını dolaşmıştır. — Güzel mi? — Hayr. Zamanı geçmiş. Şan- dra onu Berlinde görmüş, ve sev- miş. Fakat karı, güzel dansediyor doğrusu ve dolayısile..... — Peki bu kadın harp esnasın» da Berline nasıl gidebildi? — Bir İspanyel ile evli idi. Bu Pari 1932 İspanyol pasaportu (kullanıyor. Görüyorsun ki bu Hintlinin suratı hiç te cazip değil. Fakat nasılsa karı da onu sevmiş. Çünkü karı- nın ona yazdığı mektupları da elde ettim. Karı, Hintliyi çıldıra- siya seviyor. — Bu mektupları nasıl elde et- tiniz? — Karı İtalyan olduğu için Al- manyadan kovulmuş ve Felemenk hududuna götürülmüştür. Kendisi buradan İngiltereye gitti ve orada dansetti. Geçenlerde onu Hull'de tevkif ettik! r a Zü taraflarda küçülüyor | İnformation'un neşriyatına göre 1932 senesi iptidasımdanbe- ri oldukça yüksek olan buğday piyasası son zamanlarda zafiyet arzetmektedir. Winnipeg'de Mü nitoba 64 ten 55 sente düşmüş- tür. 19 eylâl 1931de buğday i kuru 515/6 olduğuna nazaran bü rayiç şimdiye kadar olanların en düşkünü değildir. Bu yeni tenezzül, son birkaç ay zarfında ki salât cereyanı şayanı kayit bir surette sekteye uğramıştır. Bu tenezrül buğday piyasa- i sindaki tabavvölden ileri gelmi- yör. 1 Ağustos 931 den 3İ "lemmuz 932. ye: kadar olan mevsim zarfında, itkalâlçı mer- leketlerin ihtiyacatı 240 milyon kental oluğu halde, fakat mah- *1), ancak 210 milyon kentah bulmuştur. Şu halde istihlâk ih- Yiyatatım temin için stoktan 30 milyon kental almak icap edi yordu. Demek ki mevsim bida- yetinde 150 milyon kental olan stok miktarı 120 milyon kentala düşecekti. Alınan son haberlere göre, bu tahminlerin teeyyüt edeceği görülüyor. Maamafih, itlalâtçı memleketlerin hakiki iştiraları tamamile 240 milyon kental ol mıyabilir. Fakat fark herhalde pek cüz'i olacak ve stok miktarı , Mevsim sonunda 120 milyon kettali tecavüz : etse bile 125 milşonü bulmıyacaktır. Belki de; 122 veya 123 milyon kental ola- cak, Buğday stokunun 150 milyon- dan 122 veya 123 milyon kentale tenezzülü ehemmiyetsiz addo'u- maz. 132 milyon kentalle stok- lar normale nazaran mahsüs bir yükseklik arzetmekle beraber, buğday stokunun bu tenezzülü kurların tereffüünü haklı göster» miye kâfidir. Bununla beraber, bu tenezzül ibtiwali buğday pi- yasası içini uzun zaman bir mu- kavemet unsusu olmuştur. Maa- mafih, görüldüğü veçhile yuka- rıda da kurlar düşmüştür. Kana- da buğdayının zaten mahdut olan piyasada salılması, fiatlara olduhça tesir etmiştir. Fakat tenezzülün yegâne sebebi bu de- ğildir. Ziraatin inkişafından hu- sule gelen müzayaka da bu hu- susta büyük bir âmil olmuştur. Geçen sene, son bahar zeri- yatı 930 senesine mazaran daha köçük bir mesahaya münhasır kalmıştı. Avrupanın bazı mem- leketlerinde bilhasss Fransada, ziraatın tevsiine şabit olduk, Ke- za Rusyada da buğday zeriyalı büyük bir inkişafa mazhar ol muştur. Buna mukabil Şimeli Amerkada ziraat sahası çok küçülmüştür. Ceman 1.3 milyon hektarlık mesahanın ekilmemiş olduğu görülüyor. Aradaki fark çok büyük değildir. Maamafih 932-33 mevsiminde ki mabsulatın azalması muhte- mel değildir. Filvaki ilk bahar buğday ziraati bazı memleket- lerde büyük bir inkişaf arzet- mektedir. Bilhassa Amerikada 2,3 milyon hektarlık bir tezayöt kaydolunmaktadır. Arjantin, A. vusturalya ve Rusyadan da aynı netice bekleniliyor. Bu muhtelif ırrai Bahisler Buğday vaziyeti (Bitmedi) | memleketlerde ziraatın artması | Ziraat bazı yerde genişliyor, bazi geçen son bahardaki va bol bol telafi edecektir» Buğday ziraatı mesa b vuku bulan tezayüt veş& balı” su anlamak teşebbüsünde esi Roma beynelmilel ziraat ©” 4 sü, 1.1 milyon hektarlık Bİ yüdün mubtemel olduğU tindedir. sef Eide edilen neticeyi i dercediyorüz: pi Geçen seneye nazaran j ziraatinde kusule gelen “ veya tenakus hektar olark” Cemahiri Müttehide — Kanada — İngiltere Hindistan o İğ Avusturya: Arjantin va Yekün ela Rusya bu tabloya dahil 1 dir. Halbuki, ba mel eketi on hektarlı in O bi sanayi görülmektedir * ; mek oluyor hi bütün gd buğday ziraati 3 milyon i hk arlmış bulunuyor. Buğdayın 130 milya mesahai satbiye üzerinde * diği nazarı itibara alır tezayüt çok değildir. mahsul arttırılmıya buğday piyasasınm »slabi ; "Mahsulâtn hacmi yalar # sahasının vüs'atine değil şeraiti o havaiyeye de Şimdiye kadar, Avrupadir yalar ğeçen seneye n ş ha müsaitti, Kânada ve “ hiri Müttehide de ise kış mi fena ilkbahar iyi geçi Bu sene umumiyetle şer vaiye geçen senekine ii daha müsaitti mi Bununla “bersber, bu #94 mabsulün beher hektar © kadar olacağımı şimdiden 14 edemeyiz. Çünkü Hazir#” Temmuz aylarmdaki heva, renin vaziyetini eben rette değiştirebilir. Elde mahsulü bozabilir. y Birçok tecrübelerden # , dığı veçhile, buğday gibi © dünyaya yayılmış bir 4 bir memleketin fena m ir başkasının iyi liyle telâfi o'unabilir. Şu “4 ki, tahavwülât ekseriya “4 miyetli bile olmaz. Bun©”.» 932.33 senesinin mah 31-32 nin fevkinde olmas!" y temeldir. Acaba dünyanf bü? 3 yacatını ecek mi? tın rel ba alması, yeni lara müracaat meck ş muhtemel, Ancak bu se0* tan 25 milyon kental icabetti, 1932-32 de bu esizdir. Demek ki buğday Pİ da bu sene iyi bir salât” deceğiz. Haimniyef yi” ? Dünyagü Keriman Hanı” Bugün harekeli Muhtemel si Paristen gelen haberle” çe evvelki gün güzelleri! * sefarethanede bir çâY * ça” verilmiştir. Güzeller ek”, lerini otelde geçirmeki€ 4 reket ew yapma” ar Keriman H.ım Be GERE