| a Mİ İNİ SARAN şe yg m siziz. Türle 16 Mart şehitl ii erinin aziz hatırası Dün Eyüpte yapılan merasim 16 mart faciasının yl dönümü mü itimadı hergün biraz daha artıyor. masebetile dün Eyüpte, şehitlikte bir ih | Uzum senelerden beri felâket vifal yapılmıştır. İhtfalde vali muavini Fazlı, Halk fır- kast Istanbul idare heyeti reisi Cevdet Kerim, müddeiumum! Kenan, maarif mü. dürü Haydar, Halkevi reisi Hizit beyler şehir meclisi azası ve bir çok resmi ve hususi daireler ve müesseseler erkânı, darülfünun rüderrisleri,. darilfünen ve yükşek mektep talebeleri, mektepliler, askert Jişe talçbeleri ve büyük bir halk kitlesi bamr bulunmuştur. Daha erkenden şehidiğin bulunduğu cadde baştan başa kafkla dolmuştu. Sant tam ön dördü on geçe davetlileri taşıyan vapor Eyüp iskelesine gelmiş ve şebit Miğe gidilmiştir. Şehitlikte evvelâ Istanbul mühüsü Hasan Fehmi elendi tarafından şebilerin ruhuna dua edilmiş, bupu mü- teskip Halkevi namına darülfünün edebi- yar fakültesi relsi Muzaffer bey otarafın- dan şa hitabe söylenilmiştir Muzaffer Beyin hikâyesi Ey tarihi medeniler kaynağı olan bir milletin fedakâr evlât- ları, Türk milletinin istk'âl ni- gehbanı ve hissi vazife timcali yüce ordunun kahraman çocuk- ları, 16 mart şehitleri Türk milletinin istiklâl tarihinde şanlı bir sahife yazmış olan sizlere ana yurdun minnet ve şükrhla- rini getirdim. Mübarek mezarından fışkıran alevin bir meşale gibi kalplerimizi aydınlattığını, istik- İâli için nefsini feda eltiğini va- tanın her gün bir hamle ile ile- riye doğru gittiğini, milletinin ber medeni ve mesut milletler arasındaki mevkiinin her gün biraz daha lvvot bulduğunu, günlerin het gın birazdaha geri gi Hiğimi aamu epgir iy gtldimi. müsterih olsun. Yolumuz W, vazife hissini kendisine bay- ram yapmış olanların yolu.. Size bunu tepşir' etmek Hatırlarsın: Seni bizden öyıren günlerde milletim ne kadar mus- taripti. Uzun felâket senelerinin bütün ıstırabım yüklenmiş, fakat tarihte misli olmıyan şerefli bir hamleyle esareti defetmiye ça- hşan kalbini istiklâline siper et- miş bir nesil; senin ve arkanda kalanların — nesli . o Gönüllere hüzün çökmüştü; içimizde yese düşenler vardı. Dışardan bakanlar bir an için “senin yüksek tari'iini, şerefli ma- zini unulmuş gıv: davrandı, hüz- mümüzü teslimiyet sandı. Bize esir gibi baktı. Senin yüksek akıbe- tin bize teklif edilen sulhün, bi- ze lâyık görülen muamelenin manasını, hakikatini meydana çıkardı. Meyus olarak meskenet- | li bir ömrü şerefli bir cidale bir an için tercih eder gibi olanla- rm gözlerindeki gaflet perdesini yırttı. Milletinin hiçbir vakit kö- leliği kabul etmiyeceğine iman eden büyük reisin idaresi altın- da istiklâl harbi başladı. Senin yüksek şahadetin ve onun umu- mi bir ifadesi olan istiklâl mü- “€adelesi uzaktan milletine kor hakikati görmive mec- bur etti, Ve tecavüzü hürmet « takip eyledi. Kara günler uzak- İşte bizim için sizin şeha- in manası budur. Sizler- den sonra gelen neslin sizin Yüksek akıbetinizin gördüğü ve “Böreceği terbiyevi ve siyasi ma- a Müsterih olun, kâra günler i yor. Milletinin kendisine | Cemiyetine müracaat olunur. v e A En | tuttuğunuz yoldur. İstiklâl aşkı. vazifemdir. | i yollarında sararmış olan yüzüne i hergün birazdaha renk geliyor. Ey aziz vatan şehitleri! sizin de arzunuz, buydu degil mi? Emin olunuz ki; hersene mezârmizn başma geldiğimiz zaman sizlere mealeketinizden ve hasretinize aglayan milletinizden böyle ha- berler getireceğiz. Yek vücut bir kitle halinde ve milli inkişaf yolundan ileriye doğru gideceğiz. Türkün şerefi- ni arttıracağız. Ve onun insan lar ailesi içinde en eski zaman- lardanberi haketmiş olduğu ifti- harlı ve şerefli mevkiini, asırlar» ca muködderatımı idare edenle- İ rin aczü mesxeneti yüzünden, zulüm ve cehaleti yözanden bir an için tehlikeye düşmüş olan şanlı medeniyet mevkiini iade edeceğiz. Eskinden olduğu gibi milletimi dünya medeniyetinin ayrılmak kabul etmez bir uzvu haline getireceğizi Türk isminin her gün biraz daha sevilen, bir az daba hürmet edilen bir mef- hum olması için çalışacağız. Türk diyarının esaret kabul etmez, vekarlı insanlarla meskün olduğu kanaatini hergün biazdaba| kuvvetle yakın ve uzak ellere tamim edeceğiz, hatırası bütün Türklerin kalbinde bir aziz gibi yaşayan esil Türk şehitleri, Ab- dullahla Abdülkadir ve Osmanı bir kere daha rahmetle yadede- lim.,, mi encümen ozasından Avni, daba mea da hukuk fakültesi talebe cemiyeti reisi İlikmer Ziya beyler birer hitabe irat etmişlerdir. Avni bey heyecanlı bir lisanla ve rarlı bir ifadeyile şebrin tees- #ürünü anlatımış, Hikmet Ziya bey genç- liğin heyecanımı nakletmiştir. Bundan sonra Suzi Can beyin yezdiği 16 Mart ve Şehit Mehmetçik simli şür Fehamet- tin ber tarafından inşat olanmuştnr. Şileden sörra Mahepe askert lisesi muzıkıs matem havssı çalmış, Halıcsoğ'a şşskeri Tisesi talebesinden bir münga ma: meyra fişeğivle havaya üç dela ateş et Miş. geçit resminden sonra rcrasime nihayet verilmiştir. Bu münasebetle Şehidiğe, Belediye, Fırka, Esrat cemiyetleri. Eyüp 96 wa İlk imekten, Halkevi, E orta merebi Damla çelerk'er Kası e. PARıS PANAYIRI 4-18 Mayıs 1932 PASAPORT— Ecnebi zairler, usulü dairesinde bir pasaport almalıdırlar, Fransanın memaliki eçnebiyedeki mümessilleri sergiyi ziyaret edecek olanların pasa- portlarım derbal vize etmekle mükelleftir. Paris panayırna iştirâk ede- cek olan ecnebi © bayiler için pasvport vize harcı kararı mah- susla, Frans'ada ve her on beş günlük ikamet için bir altın franga tenzil edilmiştir. Ikamet — teshilâti — Sergide müstemiren ikşmet edecek olan kimselar, Paris panayırı komitesi ne müracaat ile seyahat tarife- leri, otel ve oda fiatleri hakkın- da istedikleri malümatı alabile- ceklerdir. Arzu edildiği takdir- de sergi heyeti ikametgâ» te- mini dabi deruhde eder. Her türlü tafsilât için Eeyoğ- Ju'nda Kabristan sokak No. 4i “ Şambr dö Komers Fransez ,, senin yolundan istiklâl, hürriyet İ Gıda mıdır? Içki düşkünlüğüyle nasıl mücadele etmeli Belçika meclisi mebussuı bugünlerde ispirto kanununu tadil ediyor Tabil Bel çığada alkol taraltarlarile sleyhtarları mü» endelededir. Bu münasebere Belçika mat- buatında alkolün fenni kıymeti hakkında ve (ispirto aleyhindeki propazandalar) serlevhasile bir makale intişar etmiğtir. Gerek alkol taraftarları ve. gerek aleyh- tarları tarafından diktatle okunacak bir #ıymet ve ebemmişette olsn bu makaleyi tercüme ve neşrediyoruz ; Alkolün mazarratları hakkın- da bir takım sözler söylendiği ve hadiselerin mübalâğa edildiği zamanların geçtiğine kaniiz. Al- kol aleyhtarlığı hakkında da bir takım noktaların tavzıb edilme- i sini istiyoruz. Ahlak dersi yapa- cak değiliz. Fennin ve ilmin kendilerine göte bir takım zaru- retleri vardır. Bu zararetlerin içki ve alkol aleyhtarlığı kuvvet- lendirmesi de muhtemeldir. Bize vazıh şeyler lâzım. Artık doktorlar tarafından ve şahsi olarak tutulmuş eksik istatistik- İer bize yetişmez. Alkolün tesir- leri ve met'celerini zaptedip, ber bastalığa göre vazıyetini | tesbit edecek hususi servisler | tesis etmek lâzımdır. Bugünkü tetkikatımız pek eksiktir, zira bem teşkilât hemde bu iş için tahsis edilmiş para yoktur. Ilk mesele olarak şu noktayi tavzih etmek lâzımdır. Sıhbi de- nilen şarap, bira gibi alkollerin verdikleri neticeler, rakı, likör gibi kuvvetli içkilerin verdikleri neticelerin aynimıdır, değilmidir? Pekde zanetmiyoruzki ayni olsun Bundan fazla olarak, 1902 sene- sinde Atvater ve Benedict isim- lerinde iki Amerikali alim, alko- lin bir gida olduğunu idda etmiş- lerdi. Bu idayıda 1904 senesinde Fransada Duclax tekid etmişti. Mamafih, Atvater biraz sonra alkolin bir gıda,“ fâköt fena bir gida” o'duğ ilâve etmiş daha yüksek bir gıdadır. Zira şekerde bir. alkolde iki kısım şeker vardır. Doktorluk cihetinden ise, alkolizmin hasta- lıklardaki dahli pek mühim ola- rok kalmıştı, Sadece alkolün se- bep olduğu hastalıklar nedir? Dama" alkolün wevcut bir has- talığa muavin olduğu söylenir. Kendi başına bir hastalık yap- maz, her zaman, ayrı ayrı, ba- zan meçhul kalan sebeplere iş- tirak ettirilir. Hatta, “delirium iremeus,, un bile yegâne sebebi alkol değildir. Hakikalle, içki ve alkol aleyh- tarlığı tesirsiz olarak propagan- da edilmektedir, zira, “fenni esaslara islinat etmiyor. Hatta, yukarıda babsettiğimiz gibi bir gıda olarak ta telâkki edildiği için çok zaman da gülünç clu- yor. Meni müskirat rejiminin tatbikine ancak Akdeniz havza- sından uzak Yâşıyan, mürteci, ve ekseriya iki yüzlü milletler tarafından teşebbüs edilebilir. Bu itibarla slkolün mazarrat- ları aleyhinde Yapılan mücade- leler pek müşkil oluyor ve müs- bet neticeler vermiyor. Bugün alkolle mücadeleyle meşgul o'an- ların mühim bir vazifesi var. Alkolik hastaneden çıkar çık- maz takip edilerek (o kendisi, kronik a'ko'ün bırakacağı ote sirlerle ülfet ettirilmeli ve ma- zarratları gösterilmelidir. rofesyonel alkolikler ekseri" ya entelektuel (o veya adaleşiyle fazla çalışan kimselerdir. Bun- lara farla mesaiden çekinme- leri tavsiye edilmelidir. Birde pervers alkolikler vardır ki onları doğru yola getirmek kabil de- ğildir. Bunlar morfinomanlar gibi gayet sevimli ve zabiren muti görünürler, yalan lerler ve çok egoisttirler Doktorlar bun- ların, çocuklarının gayri tabii olacaklarmı o söylerse de, çok dafalar (o pervers alkoliklerden tabii teşekkülde çocuklar sağlam ; Saz ile ik v — Kafat ası — Telif piyes, 3 perde. Yazan: Nazım Hikmen Oynyan: Darülbedayi — Darülbedayi sahnesinde yeni bir telif piyesin temsiline başla- | nıldı: Nazım Hikmet Beyin “Ka- “a tası, isimli üç perdelik fa- ciası, Eser, dünyanın git gide iktısa- dileşerek alacağı şekli tasavvur ediyor. Sermayenin tam ve mut- lâk hakimiyeti altında dağınık teşekk$iler birleşecek. Menbaı in- sani olan hisler, günden güne ticari mahiyet alacak; artık her şey alınıp satılabilir. Toprak, hayvan, maden ve saire gibi bizzat insan da “emtia,, ve “mahsul,, sayılacak, zekâ, san'at, ilim ve nihayet ölüm birer istihsal va- sılası telâkki edilecek. f*| Bu esas fikir, şu vak'anın ka- nevası içine örülmüştür: Veremi tek aşıyle iyi edecek bir serum bulan doktor Dalba- nezo keşfini ilerletmek için pa- raya ve laboratvara muhtaçtır. Bu keşif veremliler £ sayesinde i yaşıyan ve kazanan sanatoryorm lar ittihadımı zarara sokacaktır. Veremlilerin kolayca iyi olma- ması lâzımdır ki sermaye o yüz den memalanabilsin. Sanator- yonlar ittihadı fakir doktoru yüksek menfaatler mukabilinde satın alarak onu hem keşfiyle meşgul olmaktan meneder, hem da efkârı umumiye nazarında ime düşürür. ii gizli er şeye rağmen gizi keşfiyle al olduğu için ser- maye tarafından yerden yere çar- pılarak bapse, sokağa ve aklını kaybettikten sonra da teşhir edilmek Üzere cambazhaneye kadar düşürülen doktor Dalba- nezo, zekâsını sermayeye alet etmiyen geri tiptir. ai 'iyeste evvelce fakirken dok- fakir ve bastalıklı kızına âşık, zengin olduktan sonra bü- tün kadınların sevgilisi ve hâki- mi parlak ve küstah bir şair var, Bu da san'atım sermayenin emrine veren, sermayeye destek olarak ve onu kendisine destek yaparak yükselen muasır deha- di ir. Muvaffak olan ve olmıyan, intibak eden ve etmiyen. Eserdeki . küçük (o rollerden Pedro - şu her hadiseyi iktısa- disiyasiyle izah etmek İsteyen gehç-piyesin anahtaridır. Eserde o cemiyetin korkunç istikbaline ait muhtelif saf- halar derece derece kuvvetli çizgilerle gösteriliyor. Bu kara kalem çizgileri şiddetli bir hic- yiyenin mısralarına benziyor. ro tekniki mükemmeldir. kimselerden de gayrı tabii ço- cuklar doğduğu görülmüştür. Son zamanlarda, cemiyette Koktey hastalığı baş gösterdi. Fakat Koktey içenlerin ekserisi tenbel ve işsiz zevk sahibi kim- selerdir. Yapılması güç olan ve bir nevi oyuncak gibi telakki edilen bu içki moda olduğu için çok teammüm etmiştir. Alkol aleyhtarları, mücadeleyi asıl, sun'i ve kaçak o'kol yapan- lara karşı açmalıdır. Tabil şarap tehlikesiz bir içkidir. Fakat sun'i kümet kimyagerleri içkileri sıkı bir teftiş altında bulundurmalı- dır. Maamafih buda güç bir iştir, zira bükümet kimyagerle- rine karşı, müskirat şirketleri başka kimyagerler tutarak övle terkipler yaptırırlarki tahlili fev- kalâde güç olur. Içki mücadelesi aleyhtarlığın- da hükümet fazla müfrit olma malıdır. Alenen sarhoş olmak bir mi e rasyonel bir surette kaldırmak Tipler canlıdır, Teşbir, entirika, | düzümler ve netice güzel, tiyat- | olarak yapılanlar tehlikelidir. Hü- cürümdür. Bunun için sarkoşluğu | ! adiiye işe vaz'ıyet etmelidir. Eserin söylediği fikir basittir ve bu basitlik, eser için birfayda teşkil ediyor: Piyesin kitle tara- fından kolayca anlaşılmasını ve tutulmasını temin eder. Yirminci asrın edebiyattan is- tediği kolay anlaşılır, sade, ba- reketli, vakası bol ve mütenevvi olmaktır. Zira yirminci asrın ada- mı, geçinmek için kazanmak, ka- zanmak için 'çok şmak mec- buriyetindedir un tahlilleri, ' tasvirleri, (o tetkikleri (o okuya- bilecek Okadar (oObol vakitli değildir. i “Kafa tas,, piyesi yirminci asrın edebiyattan istediğini ve- rebilecek şekilde yazılmıştır: Üç perde, on beş tablo teşkil etmek üzere daima değişen, hareketli, canlı, fakat sede bir surette ter- tıp olunmuştur. Bu şekilde yazılmış olan eser- leri oynıyabilmek için makinalaş» mış sahne Jâzımdır.Tablolar aza» İ mi süratle değişebilmeli ki vaz'ır sahne, eserin ruhuna ve mensup olduğu sanat mektebiue uygun olsun. Bizde böyle olmadı, çün- kü fabrikada dokunması Jâzım- elen kumaşı el tezgâhında çi- Grsik vaziyetindeyiz. Sahnelerin cereyanı esnasm- daki yarı karanlık, bu nevi i dekorun ve eserin tesirini ar- İ trmak için lâzımdı, fakat tab- lolar değiştirilirken ortalığı kap- lıyan zifiri karanlık bir saniye- yi geçmemeli ki seyirci yorulma- sın, kızmasın, temsile karşı menfi haleti ruhiyeye düşmesin. Dekor gözel. i Doktor Dalbanezoyu |. Galip gök en izlarele oynadı. Ölçü- lü, bosap'ı, olgun ve san ran&. Doktor Ma üstat artistin unutulmıyacak oibdalarından bi- ri olarak kalacak. Veremli kız hisli, içli ve müessir halini Bedia Hanımın san'atından alıyordu. Doktoru ve kızını yere çarpan felâketi hazırlıyanlar arasında ser- mayenin uşağı doktor - rahip Mis Paolinayı Neyyire Neyyir H. seyir- cilerin cidden nefretini ve tak- dirini uyandıracak şekilde mu- | Me etmek e ii iy. ir rolünde Te! ş Daha iyi olabilirdi. Öteki rolle- rin mümessilleri, rollerinin de- recelerine göre muvaffakıyetli sayılabilirler. Refik Ahmet ————— (0) — Müstakbel cemiyetin borsa fi- Bitleri arasında pamuk, afyon, tiftik sırs- sında bir kafatasının i dolara satıldığı kaydedilir. lâzımdır. İstenildiği kadar menedici ka- | nunlar yapılsın, insanlar, ka nunların dairesinden dışarı çık- mak için bin bir hile bulurlar. vermek lâzımdır, fakat “sabıkalı, alkoliklere karşı zayıf bareket etmemek şartiyle. Bu perversleri uzun müddet, fakat şiddet kul- lanmaksızın bir tarafa kapatmak lâzımdır. Ancak bu cemiyet arasında Ooo yaplık- ları fenalıklara mani olmuş olas biliriz. Yalnız, bu perversleri tes- bit içn önceden çok müdekkik hareket etmek, dosyalarını itinay- la tertip etmek icap eder. Uzun een sonra ve fenni usul- erle kendisinin pervers alkolik olduğu tahakkuk, ederse, artık Hülâsatan, alko'izmi £ etmekle değil, alkolikleri teerit elmekletedavi etmelidir. İ vaffakıyetle - oynadı, o kendisini Aynı zamanda bir şeyi menet- mek, onun üzerine nazarı dikka- ti daha şiddetle celbetmektir. lusanlara muayyen bir hürriyet suretle , : , d i ? rg ç i Ni meraklılara 65 : : * ' 4 : t 3 ğ j N a |