Meşhur M *5: ; Mtranderkes tanır ve oaa gördükçe katıla katıla güler; fa- kat buna rağmen, Miki - Mavz meselesi gok ciddi bir meseledir. Miki - Mavz, Valt Disney'in yaratıcı kafasından çıkmış ve hünerli eli ile kâğıd üzerinde tesbit edilmiştir. O fi- Tim halinde bütün dünyanın sinemalari- ni dolaşmakta, — yapmadığı çılgınlıklar bırakmamaktadır. Bu nevi filimlerin imâli, yeni değil- dir; fakat bunlar son zamanlarda mü « kemmelleştirmiş ve yalnız mühendisi değil, bu filimde öğretici bir kıymet gören öğretmeni de çok yakından alâ- kadar etmeğe başlamıştır. Valt Disney'in bazı filimleri hakika - 'ten birer büyük sanat eseridir. Hattâ, Londra'daki « Leyçester Galeri », Dis- neyin Miki - Mavz filim resimlerini teşhir etmek cesaetini bile göstermiştir. Valt Disney, başkalarını da güldüre- cek surette gülmesini bilen bir adam » dır. Milyonlarca insanın aklıma gelmi- yen şeyleri düşünebilen bu adam, bun- ları beyaz perde üzerine nakletmek için Jâzım olan enerjiye de maliktir. Disney, bir çok yıllar evvel yaptığı ilk filiminin metresini, 1 frank 20 san- time satmıştır. bu fiyat bugünkü filim- derinin fiyatından yüz defa daha ucuz- dür. Bundan on yıl evvel, o, alelâde bir fotografçı — ve reklâm ressami — olarak Holivud'da dolaşıyordu. Açmış olduğu Studio'nun kirası, ve İlk filminin mase rafları, onu boğaza kadar borca sok - muştu. Fakat o, hiç yılmadan çalışmaya devam ediyordu; kedilerin, köpeklerin, tayşanların, hasılr bunlara benzer bir çok mahlukların hareketlerini et edi- yor, yeniden filim resimleri çiziyordu. i Mavz filmi, hiçbir ta - tifat görmedi; babası ço- cuğuna ses verinciye kadar, bu istiskal devam etti. Sesli filim çıkar çıkmaz, ik Mü rafta Miki - Mavz çabucak fetihetti. Bugün artık yüzlerce artist, Disney- ütün dünyayı B3i bir filme, tüzim olan & üü 10 bin resmi avrı ayrı elle çizmek ko- lay birşey olmadığı için. bunu ancak muayyen bir grub sanatkârın el birili- ğile calısması savesinde basarmak müm-) kündür. Miki - Mavz'ın, cok girift olan ambrioloji'sinden, fikir konsepsiyon' - 'nundan tâ beyaz perdeye - aksettirilip hoparlör ile ses işidilinciye kadar ge - gen safhalarının yalnız en ehemiyetli olanlarını aşağıda izah edeceğiz * Evvelâ, Miki - Mavz'ın başlayacağı yeni sergüzeştin planı, programı hazır lanır. Ondan sonra, bu düşüncenin ana hatlarına göre baş ressam esas safhaları kurşun kalemi ile kâğıd üzerinde tes- bit eder, ve bu suretle, karikatör mec- mualarında rastlanıldığı gibi bir türü tesimler meydana geli Bir taraftan bu esas bafhaların re - giziledorsun, obür taraftan bu sercüzeştin müziği hazırlanır. Bütün bu ilk hazırlıklardan sonradır ki, çizi- lecek olan resimlerin aded ve tarzına aid teferrunt plânı yapılır. simle: Miki - Mavz'ın en sürükleyici, en çok güldürücü tarafını, kendisinin bulun. duğu yerde İster canlı isterse cansız olsun, bütün perde görülenlerin melo- dinin temposuna uygun olarak zıpla - dıkları, hopladıkları, kevrilip dans et- tikleri anlar teşkil etmektedir. Bu bir iki satır içine sokulmuş olan — safha, övlemesi kolay, fakat başarılması çok Büç olan bir şeydir. Bu, inbik biçimin- deki mahlükun koskocaman kulaklarına müziği işittirmek, onun vücuduna sandaki ritmik duyguları telkin ede - bilmek için, sonsuz bir ölçüde fikir ve Tesim işlerine ihtiyaç vardır. Faraza, figüranlardan birine Ştravs'ın Si Faresi Filme Nasıl Alınır yalslarından birini dans ettirmek icab Gdince, teferruat plünındaki her hare « ket, müziğin temposuna ve her tempo kısmına uygun olarak tanzien edilmek kazedir. Bir vale temposuna 15 l 20 resim düşmektedir ki, bu 20 retim üç adım Kibi muayyen bir hareketi görtermek - tedir, Yapılmış olan plâna göre yüzlerce kişi çalışmağa başlar. « animatde » ler, tranıparan köğrülar üzerine - figürleri giğteğe koyulurlar; ber resim, önce - Kine göre ancak pek az hat inhirafi ile gizilir; yürlerce kur, fon'i hazırlar. 8 İla 10.000 resmin hepsi bittikten sonra, mök süretile Şübhesiz ki, teknik bazı çareler bu kar. Miki Mavz filmni almak alelâde bir film çevirmekten güçtür nema makarışık dâvayı bir parça sadeleştir. mektedir. Meselâ, bazı sahnelerdeki fon birkaç saniye değişmiyecekse, —yalnız bir defa çizilir ve düzinelerle her biri. nin ayrı ayrı fotografı almırken, bü fon âlete konarak birlikte çekilir. M * - Mava'ın müziğini hazır. Tamak için, Valt - Disnev'in elektro » akustik tekniğile teçhiz edil- miş bir konser salonu - ve bir mükem. el örkestrası vardır. Orkestranın şefi, camla çevrilmiş hu- susr bir dairede oturmakta — ve müz kulaklıkla dinlemekte ve mikrofonla idare etmektedir. Her müzisyeni önünde de ayrı- ca bir mikrofon bulunmaktadır. Dünyanın ena- caib mesleği sesli filimi çekilirken çalışan ses artislerin. dedir meselâ, bunlardan biri mikro - fona bomurdanırken, yak haykırmakta, bir diğeri Miki - Mavz'ın talim etmiş olduğu sesini bü- yük bir dikkat ve ihtimamla tekrarla - makta, obürü havlamakta yahut horos gibi ötmektedir. Bütün bu sesler, diğer sesli filimler. de olduğu gibi, durmadan çözülüp sa - rılmakta olan filimde zabtedilmektedi. Yalnız bu filimin diğer bildiğimiz sesli imlerden farkı, resimsiz çekilişidi Resimli şerit sonradan bu ses filimi ile irleştirilmektedir. - iki » Mavz böyl böğa. e büyümüş ve Bütün dünyayı böyle fethetmiştir. Yugoslavyada Büyük b Bugün Belgrad'da yugoslav Alimle- rinden olup heyet, riyaziyat, fizik ve felsefe sahalarında büyük - bir kabiliyet göstermiş olan Roce Boşkoviç'in yüz el hinci ölüm yaldönümü, büyük merasimle kütlanmaktadır. Boşkoviç vefat ettiği zaman yetmişe yakın ilmi eser terketmiştir. Bu eserler. de heyet riyaziyat ve tefadüli müselle. at hakkında, o zamana kadar malüm olmayan birçok keşiflere tesadüf maktadır.Fizikte müstedir mikrometreyi ve teleskop Likid'i ilk olarak imal eden Boşkoviç'tir. Yugoslav ilmi mahfillerinin iddiası- 'na göre Boşkoviç'in felsefesi dalma re- lativite çerçevesi içinde inkişaf ettiğin- den kendisi Einstein'in ve eşya hakkın. daki telakkileri bakımından da #elefi addolunabilir. İta'yada nısfünne- har dairesini ölçen Boşkoviç dünyanın Kant'in beynelmilel bir tarzda mesahasını ilk o- Jarak teklif etmiştir. Nısfünnehar daire- lerini mesaha etmek suretiyle toprağın vasati kesafetini tetkik etmiş rakkasesinin harekâtının kıtaat ve deniz- lerin sistematik harekâtının mahsulü ol- duğunu ileri sürmüştür. ve saat Fransa ilimler akademisi ve Büyük Britanya kırallık sosyetesi azalığına in- tihap olunan Boşkoviç Cizvit'liğin lâğ- vından sonra fransız tâbiiyetini ihraz e- derek Paris bahriye mektebi Basar ilmi müdürlüğüne tayin edilmiştir. Boşkoviç aynı zamanda şair idi ve “Güneş ve a- yın busuf ve küsufu” namı altında min- Zum bir eser vücuda getirmiştir. Mima- ir âlimin 150 inci ölüm yıl dönümü ride dahi büyük bir ehliyet gösteren bu âlimin Romada Saint - Pierre kilisesinin kubbesi ve Viyanada imparatorluk kü- tüphanesi hakkındaki etüdleri meşhur- dur, Boşkoviç yalnız bu sahalardaki fa- aliyeti ile kalmıyarak - diplomasi ile de meşgul ölmuş ve İtalyada Luka ve Tose kana devletleri arasında Sesto gölü hak- kında zuhur eden ihtilâfı halletmiş ve Luka devletinin hukukunu — Viyanada müdafaa etmiştir. Roce Boşkoviç'in 13 şubat “gününe tesadüf eden ölüm yıldönümü münase- betiyle Belgrad'da ilmi heyet cemiyetin- de bir plak'ın küşad resmi yapılacak, Boş- koviç'in hayat ve eserleri hakkında yu- de bir merasim yapı'acak, Üniversi goslavca ve fransızca bir eser neşredile- Dubrovnik'de dikilmiş olan bir heykel açılacaktır. cek ve doğum yeri olan Ulus'un yeni Rotatif gazete baskı makinesinin nakli işi ULUSun yeni rotatif gazete maki- nesiyle teferruatı Hamburgtan KJTA- RE vapuru ile yola çıkmıştır. gubatın son haftasında İstanbul lima- nında bulunacaktır. (63) ton ağırlığın- daki makine ve teferruatının İstanbul Timanından supalan alınarak Ankaraya nakli ve gümrüklenmesi — münakasaya konulmuştur. Şartnamesinin mücssese- mizde görülmesi Vapur Sağlık bilgileri Böbreklerin nazik vazif Yeni sağlık bilgileri bize gösterie hayat makinesi olan vücudu. muzda işliyen muhtelif uzuvların, hazların birbirine bağlı çalışmaları es- 'nasında mütemadiyen — zehirlenmekte- yi Bundan başka yemek ve içmekle ve Yizuvların bozuk çalışmalarından hasıl olan zehirli maddelerle de zehirleniyo- Bu zehirlere karşı koymak için pan- zehir yapan birçok ifraz güddelerimiz vardır. Boynumuzdaki tiroid (derel güddesi ile Paratiroid, Adrenal, kara- ciğer gibi zehir bozan guddeler. Bu zehirler o kadar çok olabilir ki güddelerin çok çalışmaları onlara ga- lebe çalamaz, yahud. güddeler. tamam sağlam halde bulunamazlar Budurumlarda zehirlerin birçok kıs- at dağılmak - Üzere ıtrah / uzuvlarına, yani deriye, bağırsaklara ve böbreklere giderler. Teneffüsün yardımı olsa le hamızı karbon gibi zehirlerin pekaz mikdarı deriden çıkabilir. Deriye ba- gırsakların hizmeti ilâve — olunarak ve böbreklerin faaliyeti araya girerek ze- hirlerin başlıca bir kısmı hazım uzuvla- rından tardolunurlar. Fakat kandaki zehirlerden - husu- siyle hazım cihazı tenbel olduğu za- man - pekaz bir mikdarı bu yoldan çı- kabilmektedir. Böylece zehir hasılatımızın - büyük bir kısmı bedenden tardolunmak üzere en kiymetli itrah uzvumüz. olan böb- reklere gider. Böbreklerin başka bir ehemiyeti de 'aynı zamanda dahili ifraz güddesi ol- masıdır. Üremi (1) bu dahili “ifrazın yokluğundan ileri gelen bir haldir Yalnız idrarın kesilmesi ile üremi ol- maz. Üremi olmadan yedi gün idrar etmiyen hastalar görüldüğü gibi bolbol tebevvül eden ve üre çıkaran hastala- rın da ani surette üremi haline geçtik- defi görülmemiş bir şey değildir. Bu süretle hem dahili ifraz güdde- si, hem mecralr güdde olan — böbrej “dereki güdde ile've onun Je yakından - bağlılıklarr ve alâkaları vardır, Dereki güdde bozulduğu zaman da- ima böbreklerde de tahavvülât husule gelir. Bunun sebebi de dereki güdde bozukluğu sebebiyle yanamıyanı zehir- lerin böbreklerden geçmesi ve tahriş (Deri ve bağırsakların kendi başla- ıma bu vaziyette yardımları olamaz.) Zehirlerin böbreklerden geçmesiye le idrarda albümin ve (şeffaf, hubeybi) (2) seffaf, hubeybi - üstüvaneler gö- Tünebilir. Bunu — karaciğer bozukluğu da yapmaktadır. Karaciğer ve safra yolları bozukluğunda bu netice müs- bettir. Çok Ustadların mülâyim bir tarzda muhalif görünmelerine rağmen idrarda albümin ve şeffaf üstüvaneler bulunmasını böbreklerin gayri tabii bir hali olmak Üüzere kabul etmekte kârlr çıkarız. Albüminin daimi mevcudiyeti böbreklerin normal olmadığını göste- ren kati bir delildir. Bazen sihatte bulunan — adamlarda ve çok defa bülüğ yaşındaki gençlere de, sporcularda çok yürümekten veya- hut ziyade yorulmadan sonra görülen 've selim denilen albümin hastalığında bile adının delâlet ettiği gibi tam bir selâmet düşünmek doğru değildir. Bun- ların böbrek harici uzuvlarda, bel ke miğinin öne doğru eğrilmesi, bünyenin düşkünlüğü, verem istidadı gibi birçok sebeblere ve hekim için — araştırmaya değer hastalıklara bağlı bulundukları anlaşılmıştır. Ciddi tetkiklerle — selim (1) Üremi böbreğin vazifesini va- yapamamasından husule gelen kan zehirlenmesi. Bu ze- hirlenme hali tabilde uzviyette tadil o mamen veya kismen Tunarak ve değişerek vücuda zarar ver- meksizin böbreklerden çıkan zehirlerin çıkamamasından ve birikmesinden ile- ri gelir. (2) İdrarda hurdebinle görülen üs- tüvanl şekilde cisimlerdir. İdrarı yas pan ince hurdebini borulardan — gelir. Böbrek iltihabı olan hastalarda olur. Şeffaf, hubeybi, kanlı, cerahatli bir çok nevileri vardır, albümin hastalığında böbreki mişine aid veya henüz vâki ol fif bir eser gösterdiği anlası Bazı müellifler idrarda faf Üstüvaneleri zararsız, bir hâdise gibi alırlar. B zaman böbreklerdek demeti gibi karışık borucuklı zukluğundan geldiğini hatırdan mamalıdır. Bu borular böbreklerin en. kısmıdır. Kanın katı maddeleri sinleri bunların hücreleri tardolunurlar, Bundan başka bu hücrelerin & dahili ifrazı vardır. İdrarda tüvanelerin görünmesini — bö €n mühim parçasına ai Tatani bulaşık hastalıklarda demciklerin iltihabında idrarda, min ve diğer benzerlerinin gi ni böbreklerin bir iltihabr. etmeli Bülüğ zamanında husyel hasta/ tirsidlerden çıkan böbreklerden tarholunur. Çok asid-ürik husule ge dıklarda ve şeker hastalığında böbreklerdir . Şu hallere bakarak pek 'te hükmederiz ki bedene mek ve içmekle aldığımız şeyler başka ifade ile etin ve ispirto yif verici şeylerin nesicler ettikleri maddelerin, Jerin tenbel çalışmaları darı artan zehirlerin 1trah reklerdi İşte bu zehirlerin böbrekl / çerken hasıl ettikleri tahriş, bümin ve üstüvaneler olurlar. “geytir çok tardal turp Jerinin - ki ekser defa k lür * koyu siyah çay kul bu marifetleri gösterebilir. gok ilâçlar bu tesirleri Deri ve bağırsaklar böbreklere yardım ederek künü azaltmaya ve nazik zarar verecek zehirleri rayan uzuvlardır. Bu yardım birçok maddeler, tekabil iş bölümü şeklinde olt İnader inkıbazlarda pisliğin uzun müddet ka 'na geçen zehirin böbreklerder ve bundan hasıl olan fena ne gün görülen vakalardandır. bümin zuhuruna inkıbaz hati 'na bir sebeb olabilir. Mesele hirlerin çıkmasında değildir; böbreklere mühim fenalıklar geçirdiğimiz şüphe götürmez surette ki kan zehirlerinin çok derden çıkmaktadır. Azotlu alışverişinde hasıl olan sor böbrekler sayesinde tarholur dar için böbrek — hususi — bir Böbreklerde nesci munzam zaman « ki eskilik - ve ihtij ibarettir - kur, toplanı Yukarıya azc'u maddeler ihtiyarlığın rozun marazi vaziyetindeki hur eder. »| Thtiyarlamadan, —arteri korunmak için yapacağımız bir esası da bu nokta üz. küz etmiştir. (3) Tifo, ttoidi, grij